2 Nisan 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

2 Nisan 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

———__l İttihad ve Terakkide on sene On üçüncü kışım No 15 SON POSTA MÜTAREKE GÜNLERİNDE ITTIHAD VE TERAKKİ i——— —. Yazan: Eski Tanin Başmuharriri Muhittin Birgen İzzet Paşa damat Ferit hakkında hükmünü vermişti: “ Bu adam ya hain, ya deli!,, diyordu. ı Kadar senelik |zındik ithamından kurtulması için; dar Ş ve tarafdarlığı İha © zaman, Talât bey ona bazı şeyler İşöhretini t mahvetmekte olduğundan | yapmasını vöylemiş, o da peygamberin e - İbihaber, harıl harıl padişahla beraber |doğum gününün devletçe mukaddes ENİŞTEMİN ÖLÜMÜ Yazan : Salâhattin Enis İzzet paşa, bu lamak için adamı biraz daha an” ndisinin bu biraz daha konuşuyor. An” meşrütiyet n dırma: hükümeti devirmeğe çalışır. Onun devirmeğe çalıştığı hükümet, evveldenberi masinı ve kâtibi hu disine Rum patrikhanesi tercümanı nın verilmesini istemektedir! kendisinin yirmi sene "günlerden biri sayılması için bir kanun lâyibası vermişti. Bu tafrafurüş adam, bu August Cont'dan haberi bile olmu *|yan pozitivist, bu uzun boylu, yüksek altında, Osma faasını yapmak- on bükümettir. elecek olan hüküme ilatarak bu fik ııâ?ıı,ı;u“ bu muhave K Vazgeçinesini rica ve istirham ediyor. Fakat, o, mutlaka istiyor. Mütehak * kim, emrediyor. Aklı başında bir va* anİ'ı:Ic':n.ı bunun yerine getirmek taraftan bir ir hükümeti olacak ve bir taraftan da bü ecnebiden ve istediği kabine, tansever olan İzzet paşaya emir ver * mek para etmez. O bu adam hakkır Şk eee aa. Va eli Görge - Loit Jorj - dan alacaktır. Cs: İşi, kah,ne;v;— ıu'):î'i v; l:l;;k:f- Da _fmaxılıvxn:anı ve C?smcmh hürriyeti için M Forkii vö BiRE 3* ; 'f“ Fi mücadele etmiş olan Ahmet Rıza bey, E göndermemekte mütlelik Bu adam, bir tir. Karar veril, meslekten yin ediliyor. Vahdettin de, bunun üzerine, küp- Te biniyor! Ahmet Rıza Beyin macorası tün yaşama kuvvetini görünen bütün alâmetlere göre, Lloyd neden böyle yapıyor? urahhaslar tâ -| y , ö or, murahhasla aralık felsefeden, ictimat de bahsetmiştir. Eserini hiç bir zaman ) tarihten on göstermemekle beraber, sene evvel Türkiyeye geldiği zaman, |Ahmet Rıza bey, f ı ve içtir Damnad Ferid paşa hikâyesi bu hal *'iyattan dem vurur, kendisinin August © iken öbür tarafta bir de Ahmet Rı -| Comte - Ogust Kont - :;kîîyğ':hîesı vardır. İttihat ve Te -|mesleğine mensup bulund gunu idd eee et Riza beyi Hattâ, mürteciler için İttihat vesilesi veren Ahmet Rıza müsbet olmıyan sefede un pozitivist KeELA yi senelerden « veri Pariste Abdülhamid aleyhine neş- ııyaı]ı_ı Uğraşmış olmasına hürmeten velâ meclis reisliği gibi en yüksek| r makama koymuş, sonra da bu İşi| eremmiyeceği sabit olunca, Ayana nakletmişti. Ahmet Rıza bey bundan dolayı İttihat -ve Terakkiye dargındı Dargın olunca da, gâv, â yemek kabilinden, nin di ede ve Terakkiye hücum şeylerden biri de bu i bey, pozitivist, yani, şeylere inanmaz bir adam. Allaha da iİmanmıyan bir münkir, bir kâfir, bir dinsiz... Demek, İttihat insiz, kâfir,münkirdir! Onun yüzün- den İttihat ve Terakki, da uğramıştı. Hattâ, 0 kadar Siz de bu kremden ve Terakki 'ura darılıp oruç ; den, İttihat ve Terakki> . S-ıı.ğ—ğ;nam olan Vahdettin'e yanaş - » © da onun adamı Daha henüz İzzet paşa hüki tekkül etmiş olmadığı bir zamanda padişah, o dakikada henüz mes'ul mev lıın_ıjic bulunan hükümete sormıya bi le Tüzum görmeksizin, kendisini âyan reisliğine tâyin etmişlir. Âyanda pa - ahin nüluz ve kuvyetini temsil e - decektir. İzzet paşa hükümeti teşek - kül ettikten sonra, bu hükümeti be - Zenmiyen, bunü düşürmeğe çalışan - lardan biri de odur. Fakat, Ahmet Rı- za bey safdil bir adamdır: Bötün bu inden kend. k ma ki olmuştur. Ümeli te - 1 değil, başkala- eğinin farkında bile ön Posta S Yevmi, Siyasi, B Yerebatan, Çatalçeşme sokak, 25, İSTANBUL Ga mizde çıkan yazı ve resimlerin bütün hakları mahfuz ve gazetemize aittir. ABONE FİATLARI y |:8 | Sene| ÂAy e: | | Çünka; Bütün cihanda elli senedir dâaima üs- Hün Ve eşsiz kalmıştır. KREM BALSAMiN Büyük bir bilgi ve uzun bir tecrübe mahsulü olarak — vücuda getirilmiş yegüne sıhhi kremlerdir. KREM BALSAMiN Şühret'ni söz ve şarlatanlıkla değil sıhhi evsafını Londra, Paris, Berlin, Nev - York güzellik enstitülerinden yüzlerce krem arasında birincilik mü- kâfatını kazanmış olmakla isbat et- mişlir. KREM PALSAMiN Gündüz için yağsız, gece için yağlı ve halis acıbadem kremleri. Tanın- maiş ecza, ilmyat ve tuhafiye mağaza- ldarında bulunur. Doposu : İngiliz Kanzuk Eczanesi Beyoğlu - İstanbul 3 ı 1 Ay | Ay Kr. Ki 1400 | 7bU SüV | 160 2340 | 1220 | 710 | 270 2700) 1004 | 800 | TÜRKİYE YUNANİSTAN EBİ Abone bedeli peşindir. Adres değişlirmek 25 kuruştur. Gelen evrak geri verilmez. İlânlardan mes'uliyet alınmaz. Cevap için mektuplara 10 kuruşluk Pul ilâvesi lâzımdır. Posla kutusu: 741 İstanbul 'Telgraf : Son Posta 'Telefon : 20203 -| ba | öyle bir itha- ışlı, beyaz sakallı insan, dikkat edi- yorum, o günlerde gazetecilere, arada bir müslümanlıktan bahsediyor. Mü: ı rai ! N hatı zihnimde canlandırsam, onun o mağ: zaman o günlerin rını rür çehresi gözümün önüne gelir. Ali Kemal, Pehlivan Kadri, Refi Cevat,| Bir gün evvel arazide tı bunlarla beraber bütün bir irtica küt-| Biftiz için çok yorgun kendileri için çok tabit olan vazi- | Yatmıştım. * n nasıl gerildi; î.n. _Vapıyor.ardı_.. Onlardan dmayı!"r ' Md5 el bir zaman yüreğim sereipe t, kendi kendisini yıkan, kendi| mu; kendisini inkâr eden, kendi kendisinin | ha amda kablonun | şebekelerin yanmasmıştır. | alnını karaya bulayan bu adam kadar' cephesinde bulunan eniştem eve gel yüreğimde dert yapmış kimse yoktur.| miş, hattâ benim odama kadar girmiş İnsanları ihtiraslardan ihtiraslara a-| olduğu halde bunun farkında olma - tan inkılâp politikacılığı bazan bu ka-| Mıştım. Biraz sonra annem beni karyı lada sarstı: — Bak enişten Bir an ri kat l ö et 3 | h daöbür tarafta dev-| P gar g le€ |dar iğrenç oluyor! | e, bir tarfata hükümet bu şartlar| e çabalayarak mütarekeyi temine i kip — vasıtasile | i bir ekip vasıtasile| , . i eline almağa çalışırken İttihat | 5 ki de, son ve tarihi kongresini Onun |ken |ve Te uyku sersemliğim yapmakla meşguldür. üN şinin verdiği şaşkınlık geçe | z fekkirem yerine geldikten sonra | yeni — uyanılan unun — basırama| | | verdiği bulanıklık geçti: Onda şayanı hayret — bir ——— vardı: Yü idi, Yar ünkü Program | kerek cimac ç İcek kadar ? $ Hişvn D0 0 Cei İları arkasındaki beyaz dişleri, yüzüne HMA bir kadit manza: n: ver: Gğle'üesiyüti mişti. Bu hal, onun Çanakkale denilen (2:30: Plâkla Türk musikiu. 12.50: Havadis. — O D 4 Ç. BEbü B telif plük neşriyatı. |ölüm diyarından gı olduğunun en "fî..îhçmdr-m |beliğ delili idi. Hafif hafif öksürüyor, 18.30: Plükla dans müsikisi, 19,30: Spor| buna rağmı klarındaki eski te - İmüsahabeleri: Eşref Şefik, 20: 'Türk musi - bessümünü muhafaza etmeğe uğraşı - kisi heyati, 20,30: Ömer Rıza tarafından &- vyordu. rapça söylev, 20,445: Vedla Rıza ve arkadaşla- | * v $ İvı tarafından Türk musikisi ve h. Gerek bu man Ve gerekse benim | şimin talihsizlikl | karı: Baat âyarı, 71.15: Orkestra, Jana ve borsa haborleri, 23,30 Plâxla solalar, h. evlendikleri günden baş |ların ilk evlendikleri ve koltu, & ve öperet parçaları. nki — Proj e v el Wdikleri gün, Balkan harbi kaklardı opera ve aperet parçaları. | kere çağrılıyordı öperi İSTANBUL Öğle neşriyatı: Plâkla Türk musikisi. 12,50: Hava- dis, 13,0$ Muhtelif Plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: İbir kâç gün sonra o da ha 3 Nisatı 987 : Cumurtesi ld: ve gitti; fakat ördü, kaşla göz a 18,30: Plâkla dans müsikisi, 19: Mandolin | 30: Çocuk Esirgeme kurumu E ns, döktor Kutal Halkacı, 20: Fasıl, saz heyeti, 20,30: Ömer Rıza ta - rafından arapça söylev, 2045: Fasıl, saz he- yeti: Saat ayan, 21,15: Orkestra, 22.15: A - ve borta haberleri, 22,30: Plâkla sololar, F_'———I Eczaneler Bu gece nöbetçi olan ecraneler şunlardır: İstanbul cihetindekiler: Aksarayda: (Şeref). Beyazıtta" (Asador). Fenerde: — (Kmilyadi). — Şehremininde: (Hamdi). Karagümrükte: (Kemal), Sa - matyada: — (Ridvan). — Şehmadebaşında: (. Hakkı). Eyüpte: (Arif Beşir). Eminö- nünde: — (Aminasya), — Küçükpasarda: (Hulüsi). Alemdarda: (Sırrı Asım). Ba - kırköyünde: (İstipan). Beyoğlu cihetindekiler: İstiklâ! caddesinde: (Galatasaray). 'Tü - pelbaşında: (Matkoriç). Galatada: (Ye- || ol). Pındıklıda: (Mustafa Nall), Cum- huriyet caddesinde: TKürkçiyan), Kal - (Zafiropulosi. — Piruzağada: (Asım), Beşiktaşta: | bir doktor olduğu cihetle er geç o da cep- heye hareket emri alacaktı ve nitekim |yüne kadar varabildi ve orada kolera isile insan cesetlerinin et- ten tepeler teşkil ettiği muazzam haj- lenin içinde aylarca yaşadı. Salgın bir ölümle bu uzun refakate rağmen Bal- !'kan harbi sonunda ve salim avdet Jetti. Fakat bu defâ vdet, hiç te Balkan barbindeki avdete ben: yordu, Si - perler içinde gayri müsa şartlar al - tında mahrumiyetlerle dolu uzun, yo - rucu ve y c mesai, onun vücu - dundaki son tahammül ve kudreti ka burgaları altındaki ciğerlerinin damar ve insacım her gün biret parça daha yeyip kemirerek, her gün birer parça | daha emip didikliyerek onu sararmıs bir beşere ile örtülü malül bir ke- |mik külçesi halinde bize iade etmişti. | Hastalığı gayri kabili tedavi idi. Ken- disi iyi bir dahiliye mütehassısı oldu - ğu cihetle vaziyı seyrini bi | raber bu harabisini daha çok evveller! g_gençlığindc bir kere yakalanmış oldu- |Bu sıtmaya hamledior ve bizi de bu | noktaya ikna etmeğe uğraşıyordu, İlk sıralarda bastanuna — daynnarak ve hastalığınm ÇAi Rıza). Boğaziçi ve Adalarda: Üsküdarda; (İskelebaşı). Sarıyerde: (Os- man). Büyükadada; (Şinasi Rıza). Hey- belide: (Tanaş). sında bozulduğu için ancak Hadımkö -| * zara deği h henü lunu da ileri dar olan oğe «Bu Necdet için n e hezden evvel du Bir kaf sini zorliyarak penc pede oturmağa raları buna da muvaffak olamadı. Onun hastalığını belli etmiyerek pen, cere önünde zinde bir insan ( |mak için nefsine karşı yaptığı tazyik e adar elimdi ki bu manzaranın insana bir fa bulunduğu ini vermej ü Hele yüzündeki cebri tebessümler, cebri neşeler... Geçelim, bünların hep. si çok acı şeyler. Bunların hepsini ge- çelim. Nihayet bir gün bir gece evve:; ha « vanın sıcaklığı dolayıs dığını bahane ederek o eyri ün pencere « madı ve bu yataktan çıkmayış o çık « ış oldu. İstanbula avdetimiz, faclanın tahak: İkukuna bir adım teşkil etti için sakin ve ntaşındaki evimizin bahçe tarafın « daki odayı tercih etti; hattâ bununla da kalmadı. Karyolasım bile kurdur muyor, yer yatağında yaâfmak ken « disi için daha rahat olacağını söylüyor, Çocuğunu iren -görmek arzusu güs. feriyordu. Kardeşimle yataklarını a « klifinde bulunmadığı gibi za ü m de bu hususta ona Kü- çük bir imada bulunmamış, hattâ ço « cuğunun annesile yatmasını tasvip et. Mişti, Bazı sabahlar karı kocanın karşılıklı kahvaltı klerine rastgelirdim. Önüs ne gelirilen sütü biraz içer, sonra ayni fincanı içmek üzere kardeşime uzatir- dı. Bütün faciayı yakından bilen za « vallı kardeşim, kocasına en küçük bir şüphe ve tereddüt Uyandırmamağa üğ- raşarak kendis uzatılan süt finca « nin) güler yüzle alıp içerdi. Harp dolayısile ihtiyat zabiti oldu « İ Ya zamanlarım kışlada evde geçen bu facianın rımı lâyıkile göremiyordum. Yal: nız bir akşam yatsı ezanı okunürken e hlarımı arar « dönüp bak - ihtiyari arka Gökte yeni doğmuş kıpkızıl, — kir i dosdoğru bir ay vardı. Bilmem bu rengi ruhuma bir ürperti verdi. İçime mahiyetini anlıyamadığım bir korku doldurdu. Anahtarımla usul: cacık kapıyı açtım, bermutat vaşça basa, merdivenleri (Lülfen sayfayı çeviriniz)

Bu sayıdan diğer sayfalar: