Ka S aT LA € Sayfa Ziraat bahisleri: ipekçiliğimizi tehdit eden bir hastalık: Diaspis Pentagona * Köylümüzün “ kurutan ,, dediği hastalık bir “ böcü ,, den ileri gelir, onun sardığı ağaçlara ba gıbı bir takım haşerelerle sıvanmış a| Şimdi Orhang lile - Burs kasaba ide gö asını bir az emekle, az va- kavuşturan ko - başlamış; n temeli olan dut a a dut ünün ancak 8 senede m ösüçeslik ik ra bakılınca oydan boya wnmuıak genç bir halinde ağaca ) taraftan ağacın suyunu emerken taraftan da çoğalırlar. E b nelik bir zaman yapıştıkları veri ku - rutmağa elverir, Bu böcüye fen dilin pis Pen- na adi ve leri yıl - defa döl verirler de-bir tek böcü 150-200 par. Bu yumurtalardan fışkırarak ağacın d lerine yer - leşmek üzere dağılırlar. Ve onlar da £ vyer yere yapışıp tekrar faa devam ederler. Diyaspis böcüsüne karşı ona önce tutulan memleketlerde kadar tatbik edilmiş bir çok müc: üsülleri vardır. Bunların en tanınmışı kükürtlü kireç bulamacı ile ağaçları badana etmekti. (RN((K ön kilo su, ü kilo kireç olup hazır - lanması hususf! şartlara tâbidir). Bu bulamacın hazırlanması kadar kulla - nılması da fazla ihtimam istediği çoktanberi daha pratik bir müca sulü aranıyordu. Nihayet karbolineâm adındaki - bir maden kömürü artığının bu işe elve - rişli olduğu anlaşıldı. kurtlar iyetler ine daha vdiye « |kalliyetler, hayır x kınca, genç dalların tahtakurusu dngu görülür. —— de mücadele memu- | runun nezaret ve direktifil; ta olan mücadelede dahi bu nılmaktadır. Yüz kısım suya on kı: r larak hazırlanan yok e'n—ı—k edir. | aspise karşı ilk defa İtalyada ve| bir mücadele tarzı da bu böcüleri gene başka bir böcüye yok ettirmek usulü -| dür.Diyaspisler nasıl dut ağ de (tufeyli —« ehti) olarak onu öldürüyorlars, böcül da telef nayınca en -| Omıu 4 $ suretle bi hdir Ne mutlu.. Düne kadar tabiate bo 1 köylü, yıllar geçti m olmaktadir. böcünün üre' Çiftçi Bay Muzaffer Önhon: | «Yol dlhı eserii Bidaki (Bursa - / rinizden lütfen aşa tane gönderiniz: k caddesi No, 111) (Hüususi) — Nevşehir ce - Ve mahkümlar ara * kavga çıkmış, nöbetçi jan - x w a müdahalesi Üüzerine avgada dört kişi hafif ve bir k hr >ürette yaralınmıştır. Ka da :.2zal takibata bâşlanmiştir.“Bunlar ğer mahkümlardan tecrit edilmişler- dir. İstanbulun yeni bütçesi İstanbul Vilâyeti Hususi — idaresile Belediyenin 937 yılı mali bütçesi dün belediye meclisine verilmiştir. Bütçe 11,041,921 Tiradır. Geçen seneki büt- çeden biraz eksiktir. Hususi idare bütçesinden bu sene 15,000 lira Darüşşefakaya, 5000 lira fakir taleber müesseselerine, 45, bin lira Halkevine verilecektir. Düşkünler evinin yeni sene bütçe- si 167,506, Konservatuvarın da 84261 lira olarak tesbit edilmiştir. — e— ——— v GÖNÜL İŞLERİ' Muhakemesinde İnsicam olmuyan Bir genç khız Tanıdığınız kızlardan Ünver im - zası ile bir mektup aldım, düştindüm, taşındım, bir türlü hatırlayamadım, bir yanlışlık olacak dedim, Tanıyayım, veya — tanımıyayım, ehemmiyeti yok, bu genç kız hülâsa- ten diyor ki: — Ben orta halli bir ailenin kızı- yım, güzel sayılmam, nihayet ken - dimi sevimli bulabilirim. Böyle oldu- ğum halde tıbbiyenin üçüncü sımtın- da bulunan genç, güzel, fazla olarak da zengin bir delikanlı beni aile mu- hitinde tanıdı, sevdi ve bir gün bana aşkını ilân etti. Fakat ben daha evvel muhitte bir diğer gençle sevişmiye başlamıştım. Bu genç lisenin son sınıfındaydı, aş- kımız ailesince duyulunca tahsilin- den geri kalmasın diye bir başka memlekete gönderilmişti. Aklım ge- ne onda, tıbbryeliye beni mazur gör- mesini söyledim, cesareti kırılmadı, | fırsat buldukça tekrâar edip duru ve beni ailemden istiyeceğini söyl. yör, nişanlanırız, üç yıl bekleriz, di- rde değilim, ni- lerini alır almaz larını görüp duruyorum, ka:- || | m, siz ne dersiniz teyzeciğim? * Benim diyeceğim şu: Bu genç muhakemesine bazar hâ kimdir, bazan değtldir. Yalnız uzun Müddet nişanlı durmanın fena bir ne- tice vereceğini müdriktir, faka na rağmer: diğer taraftan bi T—urşakaya girişmekten çe- kirovem ştir, kızım, iki me! cuğunun elinde yıpranmak, tanıdık- larının da diline düşmek istemiyor- san bu maceraların ikisinden de vaz geçmelisin. Bir erkek, muvafakat edip etmiye- cağini anlamak için bir genç kızdan istimzaçta bulunabilir, fakat bu is - timzacı müteakip doğrudan doğru: aile ile temasa gelmedi mi bilmelisin ki maksadı eğlenmektir, bir çok nın yaptıkları gibi. idık *|mekle kalmadı, .|tün dünyada neti iaşesine, 10.000 Hira, e- ; İyulmuş - olabileceği İhatırlandı ki katil kavgayı m İhemen kaçmıştı. Ceset y SON PO S'I'A dünyayı alâkadar eden bir cmayeî Bütü Parisin Bolonya ormanınd! öldürülen Sovyet âlimi Katil kim? Yirm beş yaşında sarışın bir Rus gencinden şüphe ediliyor, Fakat acaba katil bu bir türlü bulunamıyan genç mi ? Dört beş gü vel «Son Post ik haberler “|ğı fatta döne d Fransada rr'c'u ha! bü- | Mösyö Navachim münden bahsetmek ğ iyoruz. Fakat het yden evvel vak'a NYM Ş ıncı günü nının geçen bir zat, |metre kadar ileri |mekte — olduklarımı 5 ;:ıînnv'işlü. Yumruk * yamruğa — mükem - mel bir boks müsabakası yapıyor gibiy diler. Bu ne kadar sürdü, gören pek iyi kestiremiyor, belki bir iki dakika, bel- ki daha az... Derken kavga edenlerden Fransız zabıtasının polis müfettişleri vak'a mahallinde tetkikat yaparlarken zete vardı, adam küçük Fakat kimin tarafından? Hâdiseyi uzaktan gören gene şuhit boylu boyuna yere serildi, öteki de | Lövöf ormanın-içine doğru koşmaya başladı. Hâdiseye şahit olan zat Löföf isminde biri idi. Merakla düşen adamın yanına koştu. Öldüren yara Adam yüz üstü hareketsiz yatıyordu. Lövöf bu zü hükmetti. Y çevirdi. rdım Mmaksadiylı Ve o zaman gördü ki adamın |yüzü ve yeleği kan içindedir, kalbi de durmuştur. Lövöf imdat çağırmaya koyuldu, te-| sadüfen bir orman bekçisi geçiyordu. Ke geldi ve cesede bakınca: — Fakat ben bunu tanıyorum, dedi Hemen her sabah buralarda dolaş ni görürüm. Ama kim olduğunu bil - mem. Hizmetçi kızın şahadeti Ölünün kim olduğunu birkaç dakika sonra yetişen zabıtla memurları da bil miyorlardı. Cesedin cebinde bir mendil ile bir gözlükten başka birşey yoktu. Bir saniye için öldüren tarafından s0- düşünüldü, fakat akıp yatı- Soyulmuş olamazdı izmetçi kız kala- yordu. 'Tam bu sırada bi |balığı yarıp geldi, cesedi görünce: - Efendim! diye haykırmaya başla dı, — Efendin kimdir? — Dimxci Navachin isminde bir Rus âlümi! * Dimitri Navachin'in o gün öğle ye- meğinde bir misafiri vardı. Buna rağ- | men randeyularında gayet titiz olduğu | hakle evine dönmekte gecikmişti, Hiz- metçi kız da efendisinin ber sabah or- manda dolaştığını bildiği için esasen | orman kenarında olan evden çıkmış, a- ramaya koyulmuştu. İlk deliller Polis memurları hâdise yerini araş- tırmaya başladılar. Cesedin yanı ba - şında üç tane küçük rüvelver fişek ko vanı, bir kırık gözlük. hir de eskt ga a bayılmış olabileceğine | e sırt üstü| | &i bir dü: — 25 - 30 yaşlarında genç bir adam- dı. diyordu. Az çok katiyetle eşkâlini de tarif ediyordu. Polis memurları araştırmaya koyul- dular ve anladılar ki: — On, an beş gün önce Rus olduğu tahmin edilen 25 . 30 yaşlarında bir genç, mahallede Navachin'in adresini sarmüş, bir aralık kendisini de görmüş tür. İki adam ne konuşm dır? Kat iyetle bilinemez, fakat pnı s memurları hükmettiler ki, gencin Na |maktan maksadı tanışmak Jemekti. Nasıl olsa müteveffanın her bah ormanda bir gezinti yar yordu. Yüz! adan öldürebilirdi, netekim öyle Hs memurları — tarafından iletiye n bu muhakeme doğru mudur? ik kestirilemez, fakat ne olursa sürü Şimdil Ril «i olsun bugün bütün Fransız zabrtası mü teveffayı araştırmış olan genci aramak la meşguldür. Alelhusus bu gencin eş- zi örmüş olan şa- 'na göre katilin eşkâline de benzemektedir. Beklenmiyen bir mütalca Yalnız bu arada polis memurları bir. sürpriz karşısında kaldılar in kurşunla öldürüldüğü ğ S bıçak darbesi ile öldürülmüştü. Cinayetin sebebi.. Paris yabıl—:ı bu dakikaya kadar ka- tili tutamadığı gibi, cinayetin sebebini de anlayamamıştır. Navachin herhan- ganlığa mı, herhangi bir soy gunculuğa mmı, yahut siyasi bir suikas- de mi kurban oldu, belli değildir. Ailesinin söylediğine göre Navachin- mam yoktu. Cebinde para de mutadı değildi. Şu halde timal mevzuu bahsolgmaz, Üçüncü ihtimale selince; Fransada az çok tanınmıt bir Rus ne zaman öl- dürülse, elde delil bulunsun bulunma- sın hâdisenin siyast olduğunu !ddia et- mek âdet haline gelmiştir. Bunun iç Sebep ne? Fransız zabıtasının ihtil verdiği gibi siyasi M Yoksa hırsızlık veya €© bir kinden doğan şü düşmanlık mı? dir ki hele $? fa da derhal İli lun'nuş bilâh Fransada iken leketine çağiri gitmemiş olmâ” Navachin kât 1 Mösyö Nav 30 Ağustos 188 rihinde Mosküf tahsilini — yaptif sonra 1914 yalil yani harp sen Kopenhaga yalli miş, Rusyada ? renek iktidar # kijne geçince la iş birliği de idama edilmiştir. Fakat Navati kaçmaya muvaffak olarak evv ; holme geçmiş, oradan da Pa: müştür. Aradan birkaç yıl geçi vachin affedilmiş, memleketine müş, orada From adını taşıyan b4f aşına geçirilmiş, üç yıl bu hi te bulunduktan sonra Sovyetler fından Pariste kurulmuş olan Ti€ Bankasının idaresine memur edi tir. Navachin Pariste epeyce kalmışı lâhara Rusyada başka bir memuri)' tayin olununca gitmekten istinkâf miştir. Navachin'in siyasi bir suikasde W dığı iddiasında bulunanlar evvelâ Va ini buna sebep ol 'a son günlerde Rusyi” iküm edilmiş olanlardan zıları ile iyi arkadaşlığını ileri sürf tedirler. Edirne hattında tamirat Edirne (Hususi) — Avrupa hattil şark demiryollarının tesellüm esnâ sında tesbit edilen şekilde - tamir takviyesi için devlet demiryolka mum müdürlüğünce alâkadarlara | gelen emirlerin verildiği haber al!f mıştır. Ameliyata yakında baş'snıl caktır. Bozuk olan traverslerle * değiştirilecek, ayni zamanda Karaf aç - Edirne «Şehir» istasyonu aras daki dört kilometreye yakın kısım zerinde yeniden tadilât yapılacak v baskınlarında bozulan bu hat yüksel tilerek her sene vuku bulan inhidwfi önüne geçilecektir. Hattın tamir ve takviye işi tamar? ikmal edildikten sonra bugünkü hf reket tarifesi değiştirilecektir. Edirne orta mektep şuhesi Talebelerinin fazlalığından do Edirne ortamektebi için bir şube masına karar verilmişti. Edirnenin Kaleiçi mahallesinden İ| bina bu iş için müsaid görülmüş İf eden tâmiri bittiğinden muvakki Halkevinde bulunan ortamekteb besinin yeni binaya nakline başlanı” bir u