Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
he SON POSTK EMLEKET HABERLERİ Tecikte bir köprü îaptlrılması İâzım , Va Banın Şı:ltî Adana gibi Yık | öliye Teisi vekili Ekrem Talât evler Yapılmıya *t k İRE eVt Dro HAĞi icarla tü - Va icar veril . Z Ta üzerinden Stimlâk edi- Jika B gğ ? tm. Odası — Va —— — — e ası idare k Güven ' ikinci baş- » bip Sçilmişlerdir. I$ olan köprünün bir an evvel inşası aden inkişafına hizmet edecektir garip mavnası i | dır. Nehir üzerinde bir köprü dahi Yf_’k' tur. Bu hal, şehri seneden seneyc sön- dürmektedir. Nakliyat o kadar müşküldür ki, bu hususta ne yazılsâ azdır. Urfa veya Gaziantepten gelen. yolcu ve eşya neh- .| rin her iki sahilinde kamyoncan indi - rilir. Ydlcular hayvanlarla birlikte acaibüşşekil bir mavnaya, kamyonda ..| bir diğer mavnaya yükletilerek sahilin öbür kısmına geçerler. Geçiş esnasın- İ da hissedilen tehlike daimidir. Hava -| nın sertliği, fırtınanın şiddeti her fe - lâkete sebep olabilir. Kasaba oldukça zengin ve mütead- dit servet membalarına maliktir. Fa - kat yolsuzluk ve köprüsüzlük hem bu membalardan lâyıkile istifade te - min ettirmiyor, hem de eşya fiatları yükseliyor. Köprüye ait proje bir zamanlar yap- tirılmış ise de inşaata her nedense baş- lanmamıştır. Hem bu köprünün ve hem de şehri suların taşmas: halinde muhakkak bir felâketten kurtarmak için icap eden tesisatın yapılması çok lüzumlu ve zaruridir. AÂksi takdirde, hiç beklenmiyen bir günde Birecik te Adananın akibetine uğrıyabilir. On bin küsur nüfuslu kasabanın be- lediye bütçesi kırk beş bin liradır, 936 çalışma programı oldukça zengindir. Fakat, Bireciği her şeyden evvel ma- ruz bulunduğzu tehlikeden korumak lâzımdır. Makineli ziraate doğru İzmir ticaret odasında bir rapor hazırlandı İzmir, 19 (Husust) — Makineli zi- raate doğru yeni ve kuvvetli hamlele- rtin hazırlandığı şu günlerde serbest o- larak icrayı san'at eden makine mü - hendisleri, ustalar ve diğer teknisyen- | ler Ziraat Vekâletince angaje edilme- ğe başlanmıştır. Vekâleti makineli ziraat işinde her mahsulü ayrı ayrı mütalea ederek ken di teşkilâtına bağlıyacaktır. Bu yıl pa- muk ve üzüm mevzuu üzerinde uğra- şılacaktır. Şehrimiz Ticaret Odası, pamuk zer'- iyatı etrafında alınması gereken ted - birler hakkında mühim bir rapor ha - zırlamıştır. Raporda müdafaa edilen e- saslar şunlardır : «Devletin alacağı tedbirler dört esas üzerinde müsbet ve faydalı olacaktır. Tohumun islâhı işinde, pamuk mınta- kasının ihtiyacını karşılıyacak mikdar- da pamuk tohumu yetiştirmek lâzım - dır.» Kütahyada sıhhi Su tesisatı Kütahya (Hususi) — Kütahyanın içme suyu 88 bin liraya İstanbuldaki Baker — Limited Şirketine ihale e- dilmiştir. Tesisat bir sene içinde ik mâl edilecektir. Bu para ile 30 bin tonluk bir su deposu inşa edi - lecek ve şehrin su taksimatı buü depodan olafak « Kütahya — Belediye tır. Şehrin su ih- reisi Etem Yücel tiyacından başka diğer — ihtiyac - larını da önlemeğe çalışan belediye re- isi Etem Yücel bu muvaffakiyeti ile halkın sevgisini kazanmıştır, Yenice köy mahkeme işleri Bigaya verildi Biga (Hususi) — Teşkil edilen ve Çanakkaleye bağlanan Yeniceköy ka- zasının mahkeme işleri Gönenden a- lınıp Biga adliyesine verilmiştir. Lüleburgaz köprüsü ri hiç metanetini kaythmerı:ıiştîr. Bu yol şimdi de İstanbul - Edirne yolu üzerinde de bir geçit vazifesini göre- İcektir. Yalnız köprünün bazı kısımla- rında ufak tadilât yapılacaktır. Lüleburgaz (Hususi) — Koca mi- mar Sinanin eserlerinden olup asır - - | lardanberi İstanbul - Avrupa yolu ü- zerinde mühim bir geçit vezifesini gö- ren Lüleburgaz köprüsü senelerdenbe- eden b İki doktoru itham Sayfa 5 ır yazı Haseki hastanesinde ölen kadının gördüğü tedavi etra. fında yapılan neşriyat Zonguldakta alâka uyandırdı Zonguldak, (Hususi) — Bir hafta evvel bir İstanbul gazetesinde, Haseki hastahanesinde bir kadının ölümü üze- rine İstanbul Müddeiumumiliğine bu- rada iki doktor hakkında ıhbar yapıl- dığını ve ölen kadının cesedinin Morga kaldırıldığı yazılmıştı. ş Yazıldığına göre haklarında ihbar ya pilan doktorlardan biri ölen kz.ıdıına ço- cuk düşürmesi için ilâç vermiştir. Di- ğer doktor da ilâçla düşmiyen çocuğu kürtajla almak isterken rahim ve ba- ğırsakları parçaladığından kadın nakle dildiği Haseki hastahanesinde vefat et miştir. İhbarı yapan zat, ölen kadının koca- sıdır. Zonguldakta Ereğli Şirketinde ça lışmaktadır. Havza sağlık teşkilâtı gibi bir sıhhat müessesesinde çalışan iki doktor aley- hine yapılan bu itham çok ağırdır. Bu itibarla hâdise burada alâka ile karşı- lanmıştır. Y Haklarında, çocük düşürtmek için bir kadının ölümüne sebebiyet vermek suçiyle ihbar yapılan doktorlardan biri diyor ki: —«Ölen kadını senelerden beri teda- vi etmekteyiz. Bu kadıncağız âdeta bir hastalık koölleksiyonu halinde idi. Kal bi, mesane yolları, böbreği bözuktu. Bunlardan başka bu kadın birçok çocu ğun da anası bulunuyordu. Takriben beş ay evvel kadının zevci bana geldi ve çocuk düşürmek için ilâç istedi. Bir hekim sıfatiyle böyle bir teklifi kabul edemezdim, Talebi red ile karşıladım. Esasen tababette çocuk düşürmek için specifigue bir ilâç yoktur. Olsa bile bu ilâcın istimaline —mevzuatımız müsait değildir. Çocuk düşürmek için kötü bir itiyat | ve cehalet neticesi kullanılan kocakarı | ilâçlarının terkibi tamamen zehirdir ki anlaşılan benden müsbet bir netice ala mayınca kadıncağız bu vasıtalara baş vurmuştur. Hasta sahibi bana tekrar müracaat etti. Hastanın çok kan kay- bettiğini, ateşinin müthiş surette yük- seldiğini söyledi. Kendisine hastayı teş kilâtımızın hastahanesine kaldırılma - sını tavsiye ettim. Hastahanede kadın hastalıkları mütehassısı tarafından der hal yapılan müdavat sayesinde hasta mutlak bir ölümden kurtüldu. Bu mesele hakkında benim bildiğim bun- dan ibarettir.» Hastaya kürtaj yapan nisaiye müte- hassısı -da: .— Bu yazıyı ben de oküdum. Ve ga zeteye yanlış malümat verildiği için müteessir oldum. Biz bu gibi vakayi yi yapar, onun ilerisile alâkadar olama yız. Nitekim bu hastaya da fennin en | .» Her kitabın yanında İstanbul camilerile eski evlerin bir resmi, bir manzarası var. A HASANBE DİYORKİ:! —ü KK leler, r"ı“":ş —. Bu resimlerin altında (İstanbul hayal şehridir) diye yazılı... Ne der S ae li Hasan Bey — Tabii be birader, İ- mar projelerini de mi hatırlamıyor- Hâdisede ismi geçen Haseki Vhastanesi | yeti salâh kesbetti, karşısında fennin icap ettirdiği vazife | ' Bi son ve ihtimamlı şekli tatbik edilmiş- tir. Esasen bu hastanın kalbi çalışmaz bir halde idi. Böbrekleri hiç*işlemiyoör- du. Ciğerleri de keza bozuktu. Bunlar- dan başka kadıncağız birçok çocuk ana sf bulunuyordu. Bundan aşağı yukarı dört buçuk ay evvel hastayı kanlar içinde hastahane ye getirdiler. Hastanın ateşi yüksek ve umumi ahvali çok vahimdi. Hastanın mMmuayenesi ve teşhisi neticesinde has- tahaneye gelmeden yirmi gün evvel kullandığı şeylerle bu kadın çocuğunu düşürmeğe uğraşmış ve muvaffak ola madığı anlaşılmıştı. Bunun neticesi o- larak ta çocuk rahim içinde çürümüş ve tefessüh etmiş bulunuyordu. Has - tayı günlerce kan kaybetmekten çok bitkin ve fiyevrisi çok yüksek bir hal- de buldum. Derhal rahim içindeki mü teaffin mevaddı çıkardım. Kürtajdan sonra hastanın sıhhi vazi ateşi birden bire düştü. Ve hasta sahibinin ısrarı üzeri- ne de hastahaneden çıkarıldı. Hasta gerek kendisine ve gerek hasta sahibi- ne yapıaln sıkı tenbihlere rağmen he- men ertesi gün yataktan fırlayıp soka ga çıktığını öğrendik. Bu vaziyet bir- takım ihtilâtlar yapması itibarile ta - babetçe mahzurlu görülmüş hallerden- di. Şimdi bir noktayı ele alalım: O gazeteye anlatıldığı gibi kürtaj es nasında rahim delinmiş ve barsak lar parçalanmış olsaydı kadının küî - tajdan sonra böylece dört ay değil, dört hafta ve hattâ dört gün bile değil, aza- mi kırk sekiz saat sonra hayata gözle tini yumması lâzımgeliyordu. Halbu - ki, bu kadın kürtajdan tam dört buçuk ay sonra ve diğer hastalıkların tedavi- sl için nakledildiği Haseki hastahane- sinde ve orada da on beş gün tedavi al tında kaldıktan sonra ölrr;üştür_' dedi. -Hâdiseler Karşısınaa - Günün İügatından yeni bir ke 'me: Gönül - Gönül — İsmi olup cismi olmıyan bir insan uzvudur. İnsanların bazan 'saadetlerine ve ekseriyetle felâketle- !'rine sebep olur. Mide bulantısı mâ- İnasına da gelir. Misal: (Gönlüm bu- lanıyoör). ı Gönül bağı — Pamuk ipliğinin di- ğer bir adıdır. Kopması ve koparılma sı gayetle kolaydır. Gönüllü — İspanyaya bedava seya- hat eden insanlara denir.. İçlerinde is tikbalden çok şeyler bekleyenler bu- lunduğu gibi hayattan ümit kesmiş ö- lanlar da vardır. Alçak gönüllü — Kendisine selâm | yveren memurunun selamını bir du - dak büküşiyle lütfen alan müdür. Na- sılsın iyi misin? demek külfetine kat- lanan insan, Gönül yarası — Üç günde geçen en hafif rahatsızlık. Gönlümü verdim — Yüzü kızarma- dan yalan söyliyen herkesin ağzın- dan düşmiyen sözdür. Gönlümü çaldı — Başkalarına ifti ra etmekten hoşlananların sözüdür. Ca'dı diye itham ettikleri insan daima #ünahsızdır, : Gönül hırsızları — Güzel kızlara verilen isimdir. Gerçi bu-kızlar elle- tile hırsızlık etmezlerse de bir göz sü- züsle çok şeyler çaldıkları vakidir. Gönülsüz — Bendeniz. İMSET L n