KS SİRÜE L 5, TPRREE W irda ” efT 10 R < Fransız Başvekil İ cevabını verdi M. Blum Türk - Fransız dostluğunun bozulmamasına ehemmiyet verdiğini ve sancak meselesi için bulduğu hal ça Paristen gelen bir telgrafa göre Fran- sız Başvekili M. Blum İskenderun - Antakya meselesi etrafımndaki — tetkik- lerinden hasil ettiği kanaati Fransız hariciyesine bildirmiş, ve Paris elçi - miz Süat Davaza bir muhtıra tevdi etmişlir. M. Blum'a göre İskenderun-Antakya ve havalisinin 1921 Ankara muahede- sile haiz olduğu teminalı idame etmek kabildir. Bu işi yalnız Sancak hesabına Cemiyeti Akvam kendi üzerine alabı- lir ve yalnız İskenderuna mahsus bir yüksek kamiserlik idame edebilir. M. Blum, İskenderun - Antakya ve havalisinin kültürel ve idari imtiyazile bu havalinin gayriaskeriliğinin ve İs- kenderun limanından Türkiyenin is - tifade eylemesinin hakkile temin olu - nabileceğini teyit eylemektedir. Suri- yenin bu imtiyazata riayeti kâfi değilse resini bildiriyor bunu yeni Fransız garantisile ve Millet- ler Cemiyetinin işe fili - müdahalesile takviye eylemek mümkündür. Nibayet Sancakta kim vali olacaktır, ve Sancaktan Suriye meclisine meb'us gidecek midir? M. Bulum bu iki mese- leyi pek nazik addetmekle beraber Milletler Cemiyetinin bu müşkül nok- talara dahi bir hal çaresi bulmaktan &ciz olmıyacağını beyan etmekte ve Sancağa dair olarak Milletler Cemiyeti Konseyince alınacak kararlara Fran- saca bilâkayid ve şart şimdiden muvaf- vaffak olunacağını ileri sürmektedir. M. Blum hatimei kelâm olarak Türk- Fransız dostluğunun bozulmaktan vi-| mekte ve kendi tarafından birer hatı- ra olarak ileri sürülen bütün müsliha- ne şekillerinin hep bu gayeye matuf olduğunu tasrih eylemektedir. Ankarada hâkim hava (Baştaralı 1 inci suyfada) zihniyetinden mülhem olacağı hakkın- da burada hâkim olan düşünceler hiç te lehte değildir. Umumi kappat şudur ki: Bütün iyi düşüncelerle ve daima sadık kaldığı - maz dış siyasetimizin ana hatları için- de ortaya koyduğumuz davada - ki bu dava birinci derecede bir rot oynadık- larında şüphe edilmes imkânı bulunmı yan müstemlekecilerin Fransa Dış Ne- zareti tarafından bir çıkmaza sokulmuş bulunmaktadır - Iş başına geldiği gün- den beri ileri fikizli bir devlet adamı olduğunu gösteren Fransız hüküme; re isi Blumun araya girmesile bir hal su- retine varılacağı şüpheli değil, hemen hemen imkânsız olduğu merkezinde - dir. “Ulusun,, makalesi Bugünkü Ulusta «Könseyden öncer başlığı altındaki yazı Ankarada hâkim olan bu hat bütün mânasile tercü-l man olmaktadır. Bu başyazı Milletler Cemiyeti misakmın pek meşhur oknı T jinci maddesile Cenevrede bu ayın yitmi birinde yapılacak olan konsey toplantısına gitmiş odan Sancak işinin Milletler Cemiyetinin bir türlü hallo- lunmıyan demirbaş meseleleri ârasına sokulabilir bir dava olmadığı , şimdiye kadar anlaşılmış olsa gerektir, denil - mekte ve şu cümlelerle bitmektedir: «Bir yandan Sancak Türklüğünü im ha etmek isteyen suikast, diğer taraf- tan Türklere karşı her gün daha bariz bir tecavüz manzarası almaktadır. Sö- * memutları Sancakta sade Fran Müşahitlerin gözü Ermeniler Türk ev (Baştarafı 1 inci sayfada) —— | ma etmişlerdir. Bu hal müşahit heyet tarafından görülmüştür. İki Türk genci öldürüldü Müzahitler dün İskenderendan An- takyaya dönüşlerinde sokakta Arap po Hisleri larafından tabanca ile öldürülen Antakyanın ileri gelenlerinden - iki Türk gencinin ölümlerine bizzat şahit olmuşlar, bunu bir rapor halinde tes- bit etmişlerdir. Bin Arap toplayabildiler Halep, 19 (Hususi) — Antakyada 'Türkler tarafından yapılan 60 bin kişi Hk muazzam tezahürata mukabele ol mak üzere Araplar tarafından yapılan mümayişe bütün gayretlere rağmen bin müşkülâtla toplanan ancak 1000 tane Arap. askerf kışlanın önünde toplan- mak suretile iştirak etmiştir. Ellerin- de deha önceden mahalli hükümet ta- rafın'>n bezler üzerine yazdırılarak hazır - tırılan bayraklar verilmişti. Nü mayi-> hiç bir Türk iştirak etmemiştir. | Tevkifler H *, 19 (Hususi) — Müşahit heye ti ile sörüşen Türklere tercümanlık | yaptı”- icin güva, vanlış tefsirlerde bu | İunm - tur, dive Antakvada tevkif edi | len Memrluh Va'ef ayın 15 inde Kırık; hana nefyedilmistir. Bekir Civelenk, ; Hason Basri, Mehmet Sait, Arpacıoğ- | dw Fo ve öoğlu Ali tevkif edilmek u- zere aranmaktadır. ı sız taahhüt ve vazfelerinin yapılması- nı temin etlmekle kalmamışlar, memle ketlerini ağır mes'uliytler altına sok - muşlar Son dakikada sağa mensup- ların ihtiraslara ve dar görüşlere ga - lebe — çaldığını ümit edelim. Eğer Ce- nevrede sulhü sevenler varsa onların hiç olmazsa Sancak davası kadar bariz, mütebellir ve iliraz götürmez hak da- valarının sulh yollariyle temin oluna- bilmesi mümkün olduğunu göstermek fırsatından islifade edeceklerini zanne delim.» Vekiller Hey'etinde Ankara, 19 (Hususi muhabirimiz - den) — Vekiller Heyeti geç vakte doğ ru Başbakan İsmet İnönünün riyase - tinde toplanmıştır. Dün bildirmiş oldu *"|Bum gibi Sancak meselesi etrafındaki Türk noktai nazarını tesbil eden teklif- lerimize karşı olan Fransız teklifleri - nin Fransa harciyesi tarafından bugün Pariste büyük elçimiz Suat Davaza tev dü beklenmekte olduğuna göre beyeti vekilenin bu toplantısında Fransız ce- vabının tetkik edildiğine muhakkak na zarile bakılabilir. Fransız cevabmın ihtiva ettiği esaslar etrafında şu dakikaya kadar hiç bir sı zıntı yoktur. Bu tekliflerin mahiyeti hakkındaki haberlere daha ziyade ya- rın murahhas heyetimizle Fransa he - yetinin Cenevrede yapacakları ilk te- ması mütcakıp intizar edilmesi lâzım gelmektedir. Hükümetin bir tebliğ ile bu esasları bildirmesi beklenebilir. Adil önünde Arap ve lerini yağma ettiler Türklerle Arap âleminin arası bozulmak isteniyor Ankara 19 (A.A.) — İskende- rün ve Antakyadan sonra Tür- kiyenin Halep ve Musul üzerinde de hak aramaya başlıyacağı haber- leri bazı yabancı gazete ve ajans- lar tarafından yayılmaktadır. Arap âlemi ile Türk âleminin arasını açmak ve Sancak meselesi- nin hallini zorlattırmak için uydu- rulmuş olan bu havadisleri — kat'i- yetle tekzibe Anadolu ajansı me- mur kılınmıştır. Fransa ile franın Arası açıldı (Bağ tetnfi T düik'eaylada) Bu gazeteye göre, İran Şahı Paris- Iıe'ıî elçisini Tahrana celbetmiş ve bey- nelmilel Paris sergisine İranın iştiraki hakkımdaki muvafakatini geri almıştır. Bunun sebebi — olarak bir Fransız mecmuasında çıkan ve Şah tarafından şahsına karşı bir hakaret telâkki - edi- len bu yazı gösterilmektedir. İran elçisi pazartesi akşamı Paris- ten hareket etmiştir. kayesine en büyük ehemmiyeti ııfeı-ı tasından bir sürü kâğıt çıkardı. Bol dan — SON POSTA Bir hizmetçi idrehanesinde neler gördüm (Baştarafı 6 incı sayfada) sizin ticarethaneniz alsın diye. İki lira da depozito yatırmıştım. — Teşekkür ederiz ama, iş te aranın |mangalda bulunan fasülye tenceresi - | çocuğu verdiler vet ca hemen bulunmaz. İş arayan Madam, beyaz Ruslardan | muhtelif yerlerinden yandığı ve hiç! kaza gelirse mes'uli (| kimseye haber verilmeden Şişli Çocuk |dediler. Ben de bunul | hastahanesine yatırılarak bir müddet | net imzaladım ve #” hastahanede kaldıktan sonra, yaramaz | dedi. mış. Tabii her beyaz Rus kadını gibi bir Kontes. ere uzun uzadıya beddüa e- derek söze girişti. Petrogratlaki saray larını ballandırdıktan sonra İstanbula , gelir ez mücevher i satıp lüks otellerden birine ne suretle yerleştiğini, parası bitince bir yüksek İngiliz ailesine vekilharçlığa ne şekilde girdiğini bir solukta anlattı.. Büfeyi muhafaza eder, garsonlara ne- zarette bulunurmuş. — Düşünün ki bunları ben bir mes- Jek olarak öğrenmiş değilim. Bizim at- lenin sarayında.. ilâh. Baktı ki pek kulak asmıyorum. Çan- telli dekolte elbiseler içinde güzel bir kadın, Madamın gençlik Tresmi imiş. Bir başka sararmış fotograf. Levent bir Çar zabiti, göğsü, kolları, omuzları, baştan başa nişan ve sırma içinde bir hüsar kumandanı. Bu zat ta kocası imiş. Arkadan bir tomar, kirli, eski fotoğ- raf daha çıkarınca tahammülüm büz- bütün tükendi. — Anlıyorum ve inanıyorum Ma - dam La Kontes! dedim Güldü. Dehşetli memnun olmuşlu. Çant dan çÇıkardığı rusça bir geaze- teyi bir müddet süzdükten sonra yarın tekrar uğramak üzere yola çıktı. Yer altında 45 sene (Baştarafı 7 inci sayfada) Sana, birdenbire garip görünecek bir hikâye: Bu kadın madenci bir gün ocak ta kayboldu. Aradılar, taradılar, bula- madılar. Bir gün sonra kör bir baca- dan yeraltı işçisi Gülsumun sesi duyül- du: — Kurtarın beni uşaklar! Diye inliyordu. Koştular. Gülsum kadının sesi, köür bacanın tabanında &- çılan siyah bir delikten geliyordu. He- men ip salındı. Gülüum Hatun yarı ölü vbe yarı diri kurtarıldı. değer, Gülsum kadının işlediği ba- canın tabanı çok eskiden işlenmiş, baş- ka bir bacanın üstüne rastlıyormuş. Kazıla, kazıla incelen zemjn çökmüş bzine yuvarlanmış ve bayılmiş. ca anası. | Spor hayatımızda Yepyeni bir hâdise (Baştarafı 1 inci sayfada) Dün bu hususta bazı Galatasaray- lılarla görüşen — bir muharririmize şu sözler söylenmiştir: — Fenerbahçe ile Güneşin profes- yönel olacaklarını biz de duyduk. Böy- le bir şey Galatasaray - için kat'iyyen varit değildir. Fene in ne şe- kilde hareket edeceğini bilmiyoruz, Fener profesyonel olduktan sonta a- matör takımlarımızla lik maçları yapa- mıyacaklarına göre, #Por — temaslarını daima cenebi profesyonellerile yapma- ğa mecbur olacaklardır. Fenerbahçe bugün amatör olduğu halde oyuncu- İlarına yardım şeklinde paralar veriyor- du. Demek oluyor ki sonra yardımlarını maaş şekline kalbedecek ve sporculuğu da bir meslek haline sokarak amatörlüğün — kayıtlarından kurtulacaktır.» * Sporun ilerleyebilmesi için profes- yonelliğe doğru gitmenin lüzumu hak- kında bir takım mi n ileri sü- rülmüş olduğu — hatıralardadır. Haber doimîıeFıneıbehgıil.kdqi.huM_ rübeye atılmış bulunuyor. Yaptığı tecrübenin Fenerbahçeye ve memle- ket sporuna faydalı olmasını temenni ederiz. İrandan dönen Hey'etimiz Irakta (Baştarafı 1 inci sayfada) tadır. Hey'etimiz, Bağdatta Irak hü- kümetile de temaslar yapmaktadır. Bu meyanda dört taraflı Türkiye - İran - Irak - Efgan muahedesinin imzası ta- rihinin de konuşulmakta olduğu haber alınmıştir. ve Gülsüm kadın metruk bacanın di-ı | Smhiye Vekiline açık mekii ğe a —— N (Baş tarafı 1 inci qlıdı- ) zı bir ay evvel salıncaktan düşerek, vücudunün nin üzerine döküldüğü, lığından ölürü alınarak eve getirildiği ve bugün de çocuğun öldüğü vüki mü- racaattan anlaşılmakla ilâh...» Biz bu raporu dercettik ve altına da kendi mülâhazamızı yazdık ve dedik ki: «Bu havadise inanmak istemiyoruz. Polisin verdiği raporlara itimat etmek- le beraber bir yanlışlığın mevcut olma sını can ve yüreklen dileyoruz. Eğer iki yaşındaki bir çocuk yaramazlık ya- pıyor diye hastahaneden çıkarılmışsa, iki yaşındaki çocuğun yaramazlığın - dan rahatsız olanların hepsini Up mes leğinden uzaklaştırmalıdır ve çocukla rın hayatiyle ödenen bu zihniyetin, e- ğer mevcutsa, kökünden yok edilmesi lâzımdır.». * Bugün, küçük Hamiyetin ölümüne ne kadar müteessirsek dünkü verdiği- miz havadisin de ümit ettiğimiz gibi yanlış çıkmasına o kadar memnun o- Muş bulunuyoruz. Yazımızın gazetede intişar etmesile beraber, derhal tahkikata geçmiş olan Sıhhiye Müdürlüğü bize şu cevabı ver- di: — Çocuğu hastahaneden annesi ken- di rızasiyle almış, ve bütün mes'uliye- tinin kendisine ait olduğuna dair bir de kâğıt vermiştir. Diğer taraftan başka bir arkadaşımı- zı Hamiyetin annesi Neziheye gönder dik. O da Sıhhiye müdürünün söyledik lerini teyit €tti ve : «Hastahanede bir müddet çocuğum- la beraber yattım, sonra beni çocuğu” ma süt vermiyorum, diye çıkarmak is- | liyoruz. AĞ tediler, ben razı olm münakaşalardan S0 Bakamazsan, Muhterem Vekilimili ğ Hiç şüphe yok ki Bly tumız, bir hastahane ÜÜĞ evlât üzerinde halZ hakkından fazlasın! barla hastahaneyi M mize artık imkân yöf Ğ Yalnız şu hâdise Üt gi * göstermektedir ki, 874 e: yet hakları, masumM 4 rile de ödenebilme! V'i bu hâdiseyi değil d:,d' meşru bir evlâdın! bi “im. Bu kadın böyle ?" g lk haklarına istinadefi ÇŞ » * rTusunun ölümüne d€ *ö âlâ gizli bir cinayet H n bir suretle de mes'ül Öiğİğin y Bugün ortada fillefi ği dır. Yaşama imki bir çotuk ölmüştür. ÜÜi nin mes'uliyetini Kâ” annenin — mes'uli; mecburiyetindeyiz. H k— Çocuğun hayatı, h— üzere iken, cahil ü imza mukabilinde bif ” B, temlik (—'.lk]mmwlid!;' KA d Cahil analar yüzü rın sayısını siz bi lirsiniz. PD Binsenaleyh bil; her gün yok yere OT ti rının kurtarılması İÇİR 4 de doktorlara veli YE ği B veren bir kanunun $' g , Memlekette maden arama şimdiye kadar ne netice 1 inci sayfada) gayesile edilmiş 'olan «Maden 'Tetkik ve Aramas enstitüsü, kuruluşu tarihindenberi geçen bir buçuk senelik bir çalışma devresi içinde çok değerli neticeler almıştır. Maden tetkik ve arama enstitüsü, ya- Koca Gülsür abla, madenciliğin ko-| rın için büyük ümitler veren bu kısa çalışması içinde şu işleri başarmıştır: Morgul ve Kvarsan bakır madenle - rinden Kvarsan madeninin arama a - meliyatı ve kat'i etüdleri bitmiş ve iş- letmeye devredilmiştir. Morgul madeninin ise, arama ameli- yak. ve kat'i etüdlerine devam edilmek- tedir. Kebon, “olgardağ, Gümüşhacıköy kurşun - çinae anadenleri arama ame- liyatı devam etmektedir. Guleman krom madeni ârama ame- Hyatı ve kat'i etüdleri bitmiş ve işlet- meye devrolunmuştur. Göynük antimon ve Kastamonu yi- lâyeti dahilindeki Taşkömürü maden - lerinde kat'i etüdlere ve arama ame - liyatına devam olunmaktadır. Petrol aramaları Mardinde Midyat ve Tekirdağında Şarköy civarında yapılan petrol ara -| içi malarında da şu netice alınmıştır: Bunlardan Midyattaki petrol saha - sında arama ameliyatı bitmiş ve bunun işletilmesine imkân görülmemiştir. Şarköydeki sahada ise, arama ame- liyatına ve kat'i etüdlere devam edil - mektedir. İstikşafları yapılanlar İstikşafları yapılan madenler şun - lardır: Petrol: İlk fırsatta aramıya değer gö- rünenler: Mardinde Gercüş, Edirne ve Çanakkale vilâyetlerinde Keşan, U - zunköprü, Anafartalar ve Arıburnu sa- halart ile, Adana merkez kazasında. (Bu sonuncu nöktada hâlen jeofizik is- tıkşaf yapılmaktadır.) Münasip bir zamanda tetkika değer| diği ihtirasın mah) görülenler de Gaziantep ile Urfa vi - lâyetleri merkez kazalarında ve Te - kirdağ, Kırklareli vilâyetlerindeki sa- halardır. Hakkâri Merkez, Siirt Beşiri ve E - ruh, Van Murdiye kazalarındaki sa - halar üzerinde ise petrol araştırmala - rıma devam edilmektedir. İnegöl sahası, uzak bir İstikbalde bir letkik mevzuu olarak görülmüştür. ket sağlığı için çok | & Ve bunu Sıhhat Ve&& 5 İti e Bursada Orhaneli; İN diz, Balıkesirde AyV? Akhisar sahaları. is€ müştür. <i Asfalt : Antalya — vilâyetindt h fe, sındaki asfalt madeni A, zamanda tetkika _d’f“v 4 ti Kömürler ve Bitül ü deki istikşaflara G8 * dir. K Kastamonuda 9? mürü sahasının mil'' , (GÜRERN tetkik edilmesi fay' e< Ankara vilâyel S Malatya merkez KAf glll S sahaları üzerinde ilk * — â pılacaktır. gi LA Sivasta Divriği K&T ç | ayni vilâyette Hafik Vg cik sahasının da a0f € balde tetkik mevzüü 1,985,863 tondur. B nu diş ve 545,442 M a| geçen 2,169,410 Jira kıy krom satılmıştır. | düşen ihracat idi, Sit (Baştarafı 3 tün insanlığın bir -'l kat hakikat şudur İ yi ne yoölden gıdftek t nun yaptığı da DUT aeti Bunun kabahati kiff