9 Aralık 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

10 Sayfa Su altında harap olan Adanada neler gördüm? 50“ OSTA (Baştarafı 1 inci sayfada) Nitekim saat onbire doğru Seyhan kudurdu. Sağından hükümet konağını Snündeki caddeyi, oradaki evleri, Hal- kevini, Kız lisesini işgal etti. Sol taraf- ta bir iki fabrikanın duvarlarını yarı- ladı, oraları aştı, hastahaneyi doldurdu, ve ovanın içine doğru yayıldıkça yayıl dı. Şehrin karşı taraf ile ittisali kesildi, nehir kenarıma çıkan sokaklara birer | nöbetçi dikildi. Kız lisesi, Gazipaşa ilk mektebine, memleket hastahanesi, em- razı zühreviye hastahanesine nakledil- di. İlk facia haberleri Bir taraftan yağmur yağmakta de - vam ediyor, diğer taraftan da Seyhan soştukça coşuyordu. Gece karanlığı çök tüğü zaman kulağımıza bir haber ça- hındı. Nehir şehre girdiği yerdeki sur- lardan birini yıkmış ve su şehir ile is- tasyon arasındaki asfalt yolu istilâ et- miş. Karşı yakada birkaç ev çökmüş, hükümet konağı civarındaki evlerin ba zıları yıkılmış.. Karşıyakada halk ağaç lara tırmanmış, sel ağaçları kökünden koparınca sürüklemiş, götürmüş. Gene karşı tarafta belediye çavuşu Mehme- | din evine birçok kimseler sığınmışlar, kerpiç ev, suların tesirile yıkılınca, 18 kişi ankaz ve sular arasında kalmış. Gene bir genç şu haberi verdi: Sulara kapılmış bir ceset hükümet konağmın önünden geçti. Demiryolu ve telgraf hatları bozuluyor Adanayı orta Anadoluya bağlayan demiryolu, iki yerinden bozulmuş, şi - mendiferler işlemez olmuş, telgraf mu baberatı her taraf ile münkati, Adana ft “ketle başbaşa kalmış. Derdini dö- kecek, teselli vasıtaları bile kendisine küsmüş. Haykıracak, söyliyecek, yar - dım istiyecek bütün yollar tıkanmış. Facia sahnesinde Gece facia sahnesini dolaşmağa çık- tım. Çocuklarını bir eşeğe bindirmiş, şalvarlı bir kadin şehrin mürtefi bir yeri olan tepe bağına gidiyordu. Arka- dan baltaniyesini sırtına almiş bir yav- ru titriyerek anasını ve kardeşlerini ia kip ediyordu. Çocuğu çevirdim: — Oğlum su evinizi tamamile bastı mı? ' «Görmüyor musun» der gibi yüzüme baktı: — Bubamı (babamı) kaybettim. Ha- gilleri kurtarmağa gitti. Daha dönme- di. dedi, Facia kurbanları neler anlatıyorlar Boş bir arsanın ortasında yorganlar- dan çadır kuran ve ateş yakan bir aile ye sokuldum. — Suyun geldiğini mi? : — Etmedik... Birden bire bastırdı, ca nımızı zor kurtardık. Biz gene atik dav randık ta su belimizi aşmadan köprü- yü tuttuk... — Ötekiler ne yapıyorlar? Kadının biri, başörtüsüne gözyaşla- rını sildi: — Allah yardımcıları olsun dedi. Ne - olduklarından hiç haberim yok. Yüksek yerlere çıkanlar Sabahleyin gün ağarırken şehrin en yüksek mevkiinde bulunan bir evin da mından nehre doğru baktım. Fabrika- tör Salihin fabrikasının yanında, ada- cık gördüm, su oraya kadar yükseleme mişti. Üstünde kalabalık bir grup her taraftan alâkaları kesilmiş, yaktıkları abteşin etrafında toplanmışlardı. “ Nasıl ağlamam, ne anam kaldı, ne babami ,, Sokakta için için ağlayan yedi yaşın- da bir çocuk gördüm. Yağmura raâağmen ıslandığına ehemmiyet vermeden yürü yordu. Bir felâketzede olduğuna hük - mettim. — Niye aglıyorsun? diye sordum. — Su ocağımızı yıktı, beni pehlivan farketmediniz ,diven dayamağa uğraşıyorlar, pencere (da bellerine kadar suya daldılar, 20 da kurtardı, anamdan babamdan haberim | a yok . dedi. Çöken evler Gece bellerine kadar suya dalmış de- Jikanlılar, bir tarafı çökmüş, eve mer- den, başörtülü kadınlar haykırışıyor - dar: — Öte yan yıkıldı, nüfusça ziyan ol- madı, buraları da sallanıyor, iki kadın merdivenden sokağa indirildi. Onlar kika sonra ev büyük tarakalarla çöktü. Bir yığın çamur oldu. Kahraman Mehmetçiklerin gayreti Askeri kuvvetler kavuçuk bir san - dalla Karşı yakada görülebilen felâket zedeleri kurtarmağa çalışıyor. Kahra - man Mehmetçikler yoksulluk, vesait - sizlik içinde ve felâkete karşı aczin ver diği yeisle çabalıyorlar, seller insanla- ri, davarları, yuvaları yıkıyor, senele- rin ihmaline, tabiate karşı balon san- dal ne yapar ki?.. Gene iyi, hayli can kurtarıyaor. Herkes carinı kurtarmıya uğraşıyor Aşağı mahallelerde oturanlar, yuka- rıdaki mahallelerde oturan ahbapları- na göç ediyorlar, herkes canını kurtar- mağa uğraşıyor. Sabahleyin kahvede oturuyorduk, içeriye giren müteessir ve heyecanlı bir genç «bu sene Adanadan hububat aramayın!» diye söze başladı. Felâket zannedildiğinden çox büyük. Helç bir sular çekilsin, zararın büyüklüğü o za- man daha iyi anlaşılacak. Felâket karşısında düşünceler Benim de bu mevzu etrafında söyle- necek birkaç sözüm var. ! — Seyhan âsiliği, deliliği ile meş- hur bir nehirdir. Ve bu asırlardan beri böyle olduğu, halde bunu zaptetmek 1- çin şimdiye kadar en ufak bir himmet bile sarfedilmemiştir. Yarım milyona yakın varidatı olan Adana belediyesi- nin bu acı tecrübelerden sonra, ön plâ- na alacağı işlerin başında hiç şüphe yok ki bu nehri terbiye etmek gelme- lidir. Hayata, mala, memleket ekonomi sine kasdeden ve sik sık tekerrür eden bu felâketin, bugüne kadar verdiği dersten mütenebbih olmak, her sene ye ni vatandaşların sellere sürüklenmesi- ne, servetlerin heba olmasına göz göre göre meydan vermemek lâzımdır. 2 — Bu işler yapılıncaya kadar da en ufak bir ihtimal ile nehrin taşması mevzuu bahsolduğu takdirde kendi ken dine evlerini terketmeyenleri hükümet marifetile mâni bir tedbir olarak dışarı çıkarmak lâzımdır. Çünkü bu tuğyan- da görülmüştür ki, tehlikenin ağızlar- da dolaşmasile vâki olması arasında 24 saat kadar zaman geçmiştir. Dünyanın en münbit topraklarından I_ıiri olan Adana ovasının maruz kaldı- Bi bu son felâket, temenni edilir ki so- nuncu olsun, tabiatin bu nevi âfetlerile mücadele edemiyen mıntaka, Türkiye îumhurıyetmde galiba yalnız Adana- I Mustafa Fuat Köylerde son vaziyeyet Adana, 8 (A.A.) — Sular bugün bir az daha çekildiği için yakın bazı köy- lere gitmek imkânı bulunmuştur. Gi- dilebilen cenup mıntakasındaki köyler de 930 evin yıkıldığı ve 3210 kişinin yersiz, yurtsuz kaldığı anlaşılmaktadır. Kızılay tarafından bu zavallılara sür- atle ekmek yetiştirilmiştir. Daha aşağı köylere henüz gidilememektedir. Buralarda birçok evlerin yıkıldığı an laşılıyor. İnsanca zayiata gelince, ölen- ler yoksa da 50 kişi kaybolmuş ve ha- yatlarından hiçbir haber alınamamış - tır. Ankaradan sıhhiye müstşarı Hüsa- mettin ve Kızılay umumi müfettişle- rinden Sait bugünkü trenle Adanaya varacaklardır. Kızılayın yardımları Kızılay ilk para yardımı olarak beş ayrıca da üç bin çadır, bin battaniye, bin gumlek, bın doıı, bin yatak, bin yas tık Manlda teberrüler Osmaniye Halk Partisi felaketzede - lere dağıtılmak üzere on bin kilo kö- mür, 30,000 kilo odun göndermiştir. Adanada teberrüler devam etmekte - dir. Bu saate kada?t bu mikdar dokuz bin liradır. Evler yıkılıyor Şehirde evler yıkılmakta devam edi- yor. Nehir kenarındaki birçok binalar çatlamış ve yıkılmak tehlikesine ma- ruz kalmıştır. Bu çeşit binaları beledi- ye heyeti fenniyesi muayene edip lü- zum gördüklerini yıkmaktadır. Sel es- nasında şehirde bulunan bine yakın ko yun, suların cereyanına kapılarak bo- ğulmuştur. İki günden beri Kızılaya mensup ba- yanlar evlerden birçok çamaşır ve el- bise toplamışlardır. Halk, hükümetin ve Kızılayın gösterdiği alâkadan çok mütehassis olmuştur. İzmirlilerin yardımı İzmir, & (Husust muhabirimizden )— Adana felâketi İzmir halkı üzerinde elim bir tesir icra etmiştir. “ Adanada akrabası olanlar telgrafla cevap istedi- ler. Halkımız su baskını felâketi önün- de varını, yoğunu ortaya koyarak Ada- nalı kardeşlerimizin yardımına koşma- ğı kararlaştırmıştır. Kızılay cemiyeti umumi heyeti top- lanarak halkın vereceği ianeler için ha zırladığı aleni listeler asılmıştır. İzmir zenginleri bu felâket önünde yardımla- rını esirgemiyecektir. Bundan başka |İzmir belediyesi Adana belediyesine bir baş sağlığı telgrafı çekmiştir. Ermeni vatandaşlarımız da yardıma başladılar Güzel Adanamızın düçar olduğu fe- Kâket, bütün halk arasında olduğu gibi Ermeni vatandaşlarımız beyninde de derin bir teessür uyandırmıştır. Gazetemizde, facianın ilk tafsilâtını okuyan Ermeni Patriği Norayan, der- hal faaliyete geçerek cismani ve umum meclis reislerile görüşmüş, felâketzede lere maddi yardım yapılması temin e - dilmiştir. Bu münasebetle bir iane listesi açıl- mıştır. Patrik Norayan 25, Cismani meclis reisi Horasanci 20, Umum mec- lis reisi Dr. Andre Vahram 15 ve Bey- oğlu Akarat heyeti reisi Dr. Arşag Su- renyan 15 lira teberrü etmişlerdir. Ermeni cemaati tarafından yapıla - cak diğer teberrüler bu ilk listeye ilâ- ve edilecektir. Tarsus ve Mersinde tahribat Tarsus, 8& (Hususi muhabirimiz - den) — Dünden beri her tarafı seller kaplamıştır. Mersinde 40 kadar mavna şiddetli fırtınalardan parçalanmış ve batmıştır. Zarar pek çoktur. Yunanistanda Kar Fırtınası mal taraflarına dün müthiş kar yağmış- tır. Selânik civarile Makedonyanın iç taraflarında da soğuk ve kar şiddetli- dir. Kozandan bildirildiğine göre ya- ğan kardan bütün yollar kapanmı;ş ve etrafla her türlü münakalât münkati olmuştur. Mora taraflarında da çok kar yağmıştır. Serez, Drama tarafların da termometre sıfırdan aşağı 6& ya düş- müştür, Denizde firtına da çok şiddet- lidir. Fransada matbuat kanunu Paris 8 (A.A.) — Meb'usan mec- lisi, matbuat kanunu projesinin tetki- kine devam etmiştir. Yanlış havadisler, bilerek tahrif e- dilmiş havadisler veyahut umumi em- niyeti ihlâl edici havadisler neşrinin icap ettirdiği cezaları mevzuu bahse- den 27 inci madde uzun bir münaka- şayı mucip olmuş, fakat nihayet, hü- kümetin teklifi, 243 reye karşı 355 Atatürkü «Seyhan nehrinin lqıııaııle Adana felâketten çok derin teessür duymak her zaman olduğu gibi bu sefer de ce bin lira gönderiyorum.» muhtaç olanlara muavenet için on bin Kızılayı memur etmişlerdir. teessürleri . (Baştarafı 1 inci sayfada) ÜPEÜNE Kye TEÇARS tayım. Aı:ıya ugıayaıı vatm&ı!ıa'. miyetinizce yapılmakta Ankara 8 (A.A.) — Kızılay Cemiyeti Genel Merkez Reisliğinden: | Reisicumhur Atatürk, Adana seylâbından teessürler duyarak yardımâ | Hra tahsis etmişler ve bunun evılln' Kızılay Büyük Şefin bu teessürlerini ve yardımlarını Türk milletine Ş“k | ranla haber verirken kendisinin tavsit edilmesinden mütevellit nunnetlcrl"" — (tısat müdürlüğüne — şifahen, tahriren Atina, & (Hususi) — Yunanistanın şi | de Büyük Şefe arzeder. Garip Bir haber (Baştarafı 1 inci sayfada) mal hududuna sevkolunmuşlardır. Hama, 8 (Hususi) — Binbaşı Kole- nin kumandasındaki bölüklerin Şam - dan İskenderuna sevkedildikleri söyle- niyor. Gene öğrendiğime göre, beş kam yon Fransız küçük zabit ile top ve tarık ta İskenderunâa gönderilmiştir. Binbaşı Kole Araplar tarafından pek iyi tanıman bir adamdır. Suriye hâdise- leri sirasında, bilhassa Şamda, Araplar üzerine açılan mitralyöz ateşlerini bu binbaşı idare etmişti. Bizzat kendisi bir çok Arapları kılıçtan geçrmiştir. Lâzikiye, 8 (Hususi) — Sancakta taz yik devam ediyor. Antakya caddelerin de kadınlar bile devriyeler tarafından çevrilmekte ve üstleri başları aranmak tadır. Sancaktaki 'Türk memurlar, Türk jandarmalar işlerinden çıkarılmış tır. Antakya müddeiumumisi Cemil Ba- hadır, Teşrinisani 30 da ve Kânunuev- vel ? de öldürülen Türklerin katilleri kim olduğunu ciheti askeriyeden sor- duğu için vazifesinden almarak İsken- deruna sevkedilmiştir. Ankara Belediyesi Mahrukat İhtikârının önüne geçti Ankara, 8 (Hususi) — Son gün- lerde havaların soğuması üzerine e- dun ve kömür fiyatlarında ihtikâr baş- layınca belediye fiyatların yükselme- sinde bir sebep mevcut olmadığını an- ladıktan sonra halka bir tebliğ neşret- miş, ihtikâr yapan esnafın derhal ik- veya telefonla şikâyet edilmesini halk- tan rica etmiştir. Bu karar müsbet ne- ticelerini vermeğe İstanbulda ve diğer şehırlerımızde de önüne geçilemeyen mahrukat ihti- kârının bu suretle — önlenebileceğine yapılan tecrübeler göstermektedir. Arttırma haftası Ankara, 8 — Ulusal ekonomi ve art tırma kurumu tarafından, yedinci ar- trm ve yerli malı haftası, hazırlıkla- rına hararetle devam edilmektedir. Bu yıl, bu yolda alınmış yeni hamleler vardır. 12 birincikânun cumartesı gü- nü 15 buçukta başbakan İsmet İnönü bün vereceği bir söylevle hafta açıla- caktır. Yazda çeşmeye de tayyare seferleri Yapılacak İzmir, 9 (Hususi muhabirimizden)— İzmir - İstanbul tayyare seferlerinin Çeşme kazasına da uğraması kararlaş- tırıldı. Bu suretle, önümüzdeki yazdan itibaren Çeşme pla]Larma rağbet arta- caktır. Bigada tapu İişleri Biga (Husysi) — Burada tapu iş - leri, memur azlığı yüzünden çok ağır yürümekte, tapu odasında her gün ke- sif bir müracaatcı kalabalığı göze çarp- maktadir. Tapu senedi almak isteyen köylü - ler, aylarca tapu dairesinin eşiğini a - şındırmaktadır. Bunun sebebi tapu dairesinde ancak iki memur bulunma- sı, bunların yapılacak işleri sıraya koy- malarına rağmyen hepsini başarmıya yetişememekte olmalarıdır. Biga tapu kadrosuna hiç olmazsa bin lira göndermiştir. Bundan başka reyle kabul olunmuştur. daha bir memur ilâve edilmesi icab et- Türk - Yunan Dostluğu tezahı'îrleri Atina 8 (A.A.) — Atina .pn! tatürk ve Başbakan İsmet İnönünü! ve Dış işleri Bakanı Dr. Tevfik Rüf tü Arasım Elen gazeteciler birliği IB'J; Zariffise yolladıkları cevabi telgrafl” rı büyük bir memnuniyetle tefsir ©" mektedirler. ! Elefteran Vima ezcümle diyor ki: Türkiye ile Yunanistanı bırbm% bağlıyan dostluk ve ittifakın kıymet” ni şuurlu bir surette bilmekte olan E len efkârmımumiyesi, Türk huyddefy nin sözlerini çok büyük bir memnut” yetle telâkki eylemiştir. Bütün diğer gazeteler de aynı tal"' da hararetli makaleler neşretmektedi” ler. Geyve - Taraklı yolu Geyve (Husust) — Geyve ile Ta' raklıyı birbirine bağlıyan 32 kilometf” di. Ara sıra yapılan tamirat bir fa temin etmiyordu. Bu sene ehemmiyet verilerek 150 * mele ile Taraklıdan yapılmasına başlı” nılan şosenin 30 kilometresi tır. Geri kalan iki kilometrelik yolu” bazı yerlerinde bozukluk vardır. Hav?” hraçıhncaboeukohnkmmdıdeîhJ Islâhiye suya kavuştu İslâhiye (Hususi) — İslâhiye ka zası temiz bir içme suyuna kavuşm" bulunmaktadır. Çerçili köyünün ü* tarafındaki Nur dağından çıkan gâ nefis bir memba suyu çimenta boru la kasabaya getirilmiş, içinde daima * mit bulunduğu anlaşılan eski su kullanılması belediye tarafından m dilmiştir. Şehire akıtılan iyi su ve kurşun borularla evlere tevzi mektedir. Amasya (Hususi) — Çocuk me Kurumu menfaatine Halkevi t sil şubesi tarafından güzel bir müs? mere verilmiştir. Müsamere Şe Divrikli sinemasında venlmıştır_j Son Posta | Yerebatan, Çatalçeşme sokak, 25 İSTANBUL resimlerin bütün ! mahfuz ve gazetemize aitt'f k Abone bedeli peşindir. Adres değiştirmek 25 kuruştur. Gelen evrak geri verilmez. Cevap için mektuplara 10 kuruşlllı Pul ilâvesi lâzımdır. Posta kutusu: 741 İstanbul Telgraf : Son Posta Telefon : 20203 mektedir , ı — — olduğun! memnuniyetle gördüğüm yardım arasında sarfedilmek üzere namınıza an* . bildiriyor: Gazeteler Reisicumhur 4| uzunluğundaki şose bozuk bir halde y | K Fakir çocuklar için müsamert Esir£'| Yevmi, Siyasi, Havadis ve Halk gaze“" Gazetemizde çıkan yazı V“ a ABONE FİATLARIİ | .6 19 Senel Ây | Ay | AY | Kr. | Kr. | Er. b || TÜRKİYE 1400 | 750 400 '15’_ YUNANİSTAN |2340 ' 1220| 710 | 20 ECNEBİ | 2700| 10401 800 gül İlânlardan mes'uliyet alınmö? || « Bli Esi ka Tal

Bu sayıdan diğer sayfalar: