21 Ekim 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 11

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

D K Tü rk pe hliva_rk_ıl;rîı.“ sirk — numaracıları değildir! (Baştarafı 1 inci sayfada) rullah, altımda kalışına kızmış, Fakat isteği üzerine yaptığımız intikam ma- çında minderden kaçmaya mecbur kal- mıştı. : Bugün de, bütün Türk pîl.ıhvanla_rı- nm sırtlarını yere getireceğime emi - nim | » * Çayanın bu sözleri birçok Türk peh- livanlarını haklı olarak kızdırmış. B_u hiddelini ilk açığa vuran, bermutat, hıç bir güreşe çıkmaktan kaçınmıyan Mü- lâyim pehlivan olmuş. Derhal o gaze- tenin telefonunu açmış, ve : — Ben, demiş, tanımadığım bu peh- livanla, istediğ yerde, istediği zaman güreşmeye hazırım. Halep orada ise ar şın burada ! Â < Ben, bü satırları okuyunca, ewel.:ı, bundan birkaç ay önce yazdığım bir röportajiı hatırladım, Kurtdereliden, Koca Yusuftan, Filiz Nurullahtan, yani kendi devirlerinde bütün dünya minderlerini haracakezen behlivanlardan bahseden ©o yazımda, Çayanın ismi de geçmişti. Bugün, burada, eski bir pehlivandan dinlediğim o hikâyeyi tekrarlamak iü- zumunu duyuyorum ? | Filiz Nurullahın, Amerikalı bir me- neceri varmış. Nurullahın güreşlerini o adam tertip edermiş. Fakat Filiz Nu- rullah sayesinde para Kazanacağını u- man biçare Amerikalı, Filiz Nurullan- - yüzünden hayli zarara girmiş: Çünkü, çoök iri gövdesi, çok kuvvetli bazuları, ve sikletinin ağırlığı yüzünden «fevkal beşer mahlük» ünvanımı alan Filiz Nu rullahın karşısına çıkarılacak rakip bu- lunamıyormuş. ' Pehlivanlar : — Güreş insanlara mahsus bir spor- dur! diyorlar, ve Filizin karşısına çık- Mmaktan kaçınıyorlarmış. Zavallı Filiz Nurullah, bu yüzden Büreşe çıkıp ta para kazanamadığı i - fin, menecerine hayli borçlanmış. Tam o sırada menecerile birlikte İs- büla gelmişler. Amerikali mene - bir gün Filize : — Nurullah demiş, Çaya adında bir Macar pehlivanını kandırdım. Seninle Büreşmeye razı oldu. Bu haftalar için - de de buraya gelecek. Fakat senden bü- Yük bir Yyicam var: Biliyorsun ki, se- hin yüzünden hayli borca girdim, Da- h? fena bir vaziyete düşmememiz için, bir mikdar para kazanmamız lâzım. gelecek olan bu pehlivanı, ilk gü- r Eşte altına alma ki, ikinci bir intikam Müsabakası yapılabilsin. Sen evvelâ berabere kalır, ikinci güreşte bü bera- bereliğin acısını çıkarırsın ! Bu teklif, bu kabil sahtekârlıklara alışkın olmıyan Türk pehlivanını hayli düşündürmüş: Çünkü kabul edip te a- haliyi kandırmayı, ve berabere kalma- yı kendine yedirememiş. — Fakat kabul etmese kendi yüzünden maddi vaziyeti bozulmuş bir adama borçlu kalmaktan kurtulamıyacak ! menecerinin ısrarlarının, hattâ tehdit- lerinin de tesiri altında kalmış. Ve is- temiye istemiye boyun eğmiş ! Çaya gelmiş. Taksimde, şimdi apartı- danına, koca çadır kurulmuş. Ahali top lanmış. Ve güreş başlamış. Filiz Nurullah, iki üç dakikada bir, Çayayı altına alır, ve tam sırtını ye- re getirirken bırakırmış. Fakat danışıklı güreşe alışık olma - dığı için, rakibini altımndan bırakırken ustalıklı davranamazmış. Yani Çayayı yalancıktan bıraktığını seyircilere de - Bu yalancıktan bırakmaların ikinci, üçüncü defa tekerrürü, seyircileri iyice çileden çıkarmış. İçlerinde, işin dan:- şıklı olduğunu anlamıyan kalmamış. Ve hep birden biçare Filiz Nurullaha yu- ha çekmiye başlamışlar. j Bu işe zorla razı olmaya mecbur kea- lan Filiz Nurullah, bu yuhaları du - yunca iyice hırslanmış, hattâ nihayet — Siz şu adama olan borcumu öde- yin, eğer ben sizin yerinize bu tüysüz pehlivanı bağırtmazsam, ardımdan te- dımdan teneke çalın ! * Methum Filiz Nurullahım boyunu, santimine varıncaya kadar hatırlayan Çaya, bu hikâyeyi unutmamıştır elbet. Eğer, bu hikâyeyi unutmadığı haide, sözlerini tartmayışının hikmetini me - rak ediyorsanız, anlatayım : «Çaya», şüphe yok ki, gençliğinde hayli muvaffakıyetli güreşler yapmış bir pehlivandır... 25 yıl önce Filiz. Nu- rullahla karşılaşmak şerefine lâyik gö- | rülüşü bile bunu isbata yeter. Onun fa- raza Adalı Halil gibi bir Türk pehliva- nı karşısında on dakikadan fazla da - yanmadığını da bilenlerdeniz ve bu mu vaffakıvetile- iftihara çok haklı oldu- ğunu da inkâr edecek değiliz. Hattâ, o devrin dev gibi Türk pehlivanları kar- şısında minder dışına kaçışını da ma - zur görenlerdeniz. Fakat tevazu hudu-| dunun dışına çıkmak, güreş minderi dı şına kaçmakla bir değildir. Ve işte bi- zim mazur göremiyecefimz cihet te bu- dür ! Kaldı ki bugünkü Çaya, yani 4 ço - cuğun 55 yaşındaki babası, o zaman- ki Çaya bile değildir. Ve ben onu bun- dan tam 22 gün evvel, mahut Kludsky sirkinde ayak hizmetleri yaparken gör- düm. Ve pehlivanlıktan para çıkaramı- yacak yaşa geldikten sonra, bir sirk hizmetine girmek mecburiyetinde ka- lan eski minder kurduna acıdım da.. Vakıa Haber gazetesindeki sözlerini okuyunca ona karşı duyduğum his ge- ne merhamet oldu. Fakat bu seferki merhametime, biraz da hiddet karıştı- ğını itiraf etmek mecburiyetindeyim. Birkaç gün önce, ben, mali vaziyeti bozulan Kludsky sirkindeki aslanların aç kaldıklarından, ve kafeslerini par- çalayıp insanlara saldırmaları ihtima - linden bahsetmiştim. Henüz böyle bir hâdise çıkmayışından, sirkin aslanları nı doyurabildiği anlaşılıyor. Fakat Çayanın sözleri göstermekte- dir ki, bu sefer de sirkin insanları aç kalmışlardır, ve... «Arslan» lara saldırmaktadırlar. Vakıa bugün ne arslan Filiz Nurul- lah, ne de arslan Koca Yusuf sağ değil- | dirler. Çaya, onlara saldırabilir. Tekzip olunmayâcağını sandığı için onh_ı_rı yen diğini iddia edebilir. Ve bugünku Türk 'pehlivanlarına meydan okuyabilir. Ta- bit Türk pehlivanları altta kalmıya - cakları için kabul ederler. İki tarafın meydan okuduğunu yazacak gazeteîler de yok değil. Bu itibarla, alâka geniş - leyeceği için müsabaka kalabalık olur. Ve Çaya, hem cebini, hem karnını dol- durur, Bu müsabakada yenilince kay- bedilecek bir şöhreti, bir ünvanı yok a? Fakat Çayanın hesaplarında yanıl - dığı noktalarda yok değil. O, bu plânı tasarlarken, 25 sene önceki hâdiseleri kendisi gibi herkesin unuttuğunu san- maktadır. Yahut ta sanmaktadır ki, Bu müşkül vaziyette kafa yoraiken, ğ'I'u.rkle-r:ın hâfızaları, Türk pehlivanlı - kadar nankördür!. 1 25 yıl önceği tarihini unutacak Eğer sözleri bir gazete sayfasına geç- meseydi, gülüp geçecektim, o satırlara inanacaklar Kludsky sirkinin mütekait pehlivanı - na hitaba mecbur ediyor. Ve diyorum ki : Ne Taksim stadyomu, varyete mey danıdır, ne de Türk numaracılarıdır! Çaya İstanbulda ken - disine, Kludsky çadırından daha biçil- ,miş bir kaftan bulamaz ! çıkması ihtimali beni, pehlivanları sirk Naci Sadullah İspanyada Vaziyet Londra, 20 (Hususi) — İspanyol â- .sileri tarafından Madridin işgali ar -| tık bir gün meselesi telâkki edilmek- tedir. Payitahta doğru ilerlemekte olan |Faslılarla muntazam askerden mürek- kep âsi kıtaatı, Madridden 19 mil me- gafede bulunan Eliyaskas kasabasına ,varmışlardır. Hükümet kuvvetleri Mad dayanamamış, ve bir aralık rakibini )"id - Talavere - Toledo cephesinde bir yere fırlatıp ahaliye dönmüş, haykır- mış : — Yahu, demiş, bağırıp duruyorsu- Duz ama, işin içyüzünü biliyor musu- nuz bakalım ? Ve kenarda sapsarı kesilen menece- Tini göstererek ilâve etmiş : jmüselles vücude getirmek istemişlerse de bu hareket müvaffakıyetle netice - denmemiştir. İki gündenberi hüküm sürmekte olan şiddetli bir soğuk Bundan dolayı ileri hareketin geçik - Faslı Bir insan bukadar| Canavarlaşabilir Mi? Facianım kurbanı Mehmet Körpe (Baştarafı 1 inci sayfada) — Neden koparıyorsun, diye Meh - met Reşada darılmış, Mehmet Reşat ta : — Yahu komşuluk demiştir. Bir na- rın ne ehemmiyeti var, istersen para- sını vyereyim. Mehmet Reşadın bu tarzdaki uysal mukabelesine rağmen Mahmut komşu- sile kavgaya başlamış ve ağaçtan ine - rek koltuğunun altından çıkardığı bir kama ile Mehmet Reşat Körpeyi kar- nından vurmuş, yere düşünce de sağ buduna bir bıçak daha saplamıştır. Kocasının feci âkıbetini gören ka - dıncağız feryat edip dövünürken, Mah- mut onun da üzerine saldırmış ve sol memesinin altından ağırca yaralamış- tır. Gürültüye Mehmedin annesi yetiş- miş, Mahmut onu da omuzundan ya - ralamıştır. Bu sırada Mehmedin kad- deşi Ahmet ile kardeşinin karısı bah- çeye koşmuşlar, Mahmut bu sefer Meh medin kardeşine saldırmıştır. Fakat Ahmet kendisini bir taş yığı- nı üzerine atarak canını kurtarmıştır. Ailesi de kaçmıştır. Ahmetten sonra bahçe komşuların- dan Faik gürültünün mahiyetini an - lamak istemiş, Mahmut en son olarak bu adamın üzerine saldırmış, fakat bir hüsnü tesadüf eseri olarak bıçak a - damcağızın elbiselerini yırtmış, bu su- retle Faik bu hücumdan zararsız kur- tulmuştur. ! Artık ortada saldıracak kimse kal- madığını gören Mahmut ta evine git- miş, suç âleti olan bıçağı saklamış, kan h elbiselerini değiştirmiş ve karakola giderek teslim olmuştur. Mehmet Körpe bir saat sonra ölmüş- tür. Refikasının yarası ağırdır. Hâlâ kendisine gelmemiştir. Onun da haya- tından ümit kesilmiştir. Annelerinin de yarası ağırcâa vaziyettedir. Mahmut Müddeiumumiliğe teslim edilmiştir. Yugoslav Başvekili Ayın 27 sinde geliyor (Baş tarafı 1 inci sayfada) Lazareviç te Başvekili karşılamak üze- re bu hafta içerisinde şehrimize gele - cektir. « * * & Bulgar telgraf ajansı Ankara muha- birinin mevsuk bir kaynaktan aldığını söylediği haberlere göre Yugoslav Baş bakanının Ankarayı ziyaretinin hakiki sebebi, beynelmilel politika durumile Balkan işlerini görüşmektir. Diğer bir şayiaya göre Yugoslav ve Türk ricali, Balkan devletlerinin bara işlerini de tetkik edeceklerdir. General Metaksas Selânikte bir nutuk söyleyecek Atina, 20 'Hususi) — Aya Dimit- lan Kralın şerefine Makedonya ğarni- zonlarmm' l#m'&'l'-' büyük bir geçit Pazar günü işçi teşekkülleri tara- | de General Metaksas mühim Lokarno konferansı Londra, 20 (A.A.) — Lokarno kön- ferensi hakkında İtalya tarafından bu gün verilen ve tayyare ile bu akşam Londraya gönderilecek olan cevap hak- miting- bir nu- tir. | letler cevaplarını vermiş bulunmakta- dırlar, Şimdi Belçikanın cevabı bek - lenmektedir. mişti, lunmustur: tım. Bütün dünyada ve bilhassa İn- giltere ve Almanya gibi medenit mem- tr nakledilerek husüsi surette depo edi- lir ve gübre haline ifrağ olunur. Biz de bu usulleri Frankfordda toplanan bey- nelmilel çöp kongresine gönderdiği- miz arkadaşlar vasıtasile tetkik ettir- miştik fakat verilen karar ve emirle- |baklı endişeleri ve matbuatın tenkit- |dişe 20 gündenberi varit değildir. da garbi Habeşistan Habeşlerin kumandanı Dejaz Ali dıman . tayyarelerinden vetleri Habeşlere ağır yüzlerce ölü vermişlerdir. eline geçmiştir. Unkapanındaki Çöp iskelesi Kaldırılıyor (Baştarafı 1 inci sayfada) (Son Posta) bir iki gün evvel de Unkapanındaki mezbeleden — bah- miş ve şehrin nüfusu kesif olan bu köşesindeki mezbelenin doğurabilece- gi mahzurları ileri sürerek Muhittin Üstündağın nazarı dikkatini celbet- - Muhittin Üstündağ dün bir mu- harririmize aşağıdaki beyanatta bu- «— Ben çöp atılan yerleri dolaş- leketlerde, çöpler nehirler civarına Habeşist (Baştarafı 1 inci sayfada) Röma 20 (ALA.) — Gazeteler General Gelesonun kumandası altin- “ istikametinde ilerlemekte olan İtalyan hîırekcti hak.kmda uzun tafsilât vermektedirler. İtalyan kitaatı süren çok şiddetli müsademelerden sonra Caba dağını ka anda Fransada karışıklıklar SN — G e ee Dam ü g kıtaatının — altı gün zaptetmişlerdir. bu müsademelerde ölmüştür. Bombar- — mühim yardımlar gören piyade ve topçu küyve — zayiat verdirmişlerdir. ve bunlar harp sahasında — Bir kaç top ve bir çok mitralyöz İtalyanların Z_i_raat partisi azaları nümayişler yaptılar 100 kişi tevkif edildi ” Paris, 20 (A.A.)—Dorgeresin ziraal' partisi tarafından tertip edilen metı'nğ- R yasak edilmiş ise de' nümayişçiler — hallere giderek bazı karışıklıklar çıkar« — mışlardır. Bunun üzerine polis yüz ki- şiyi tevkif etmiştir. Dorgeres polis mü- düriyetine giderek arkadaşlarının ser « best bırakılmasını istemiş ve polis müs — dürü, müdiriyet binasından çıkmak is<. temiyen Dorgeresi «durmak yasakınan,, rşı gelmek cürmü ile tevkif et-tîrmiş—ğ , rin tatbiki esnasında bazı hatalar ol- muştur. Bu mevzu etrafında halkın leri bizi ikaz etmiştir. Bu hassasiyet ve alâkayı takdirle görmemek müm- kün değildir. Mahzurlar bizce de anlaşıldıktan sonra daha 20 gün evvel Mecidiye köyü civarına bir daha çöp atılmama- sını menetmiştim. — Binaenaleyh Me- cidiye köyü hakkında izhar edilen en- Diğer taraftan mevcut çöplerin bir kıtmı kaldırılmış ve diğer kısmının da kireçle örtülmesi emredilmiştir. ocağı yacaktır. Darülaceze ile Kâğıthaneye giden. — yolun arasındaki sahaya dökülmekte olan çöplerin üzeri toprak ve sönmes — miş kireçle örtülmektedir. Esasen bur yer de muvakkattir. Kâğıthaneye inen' dağların arasında bulduğumuz — ve a-' ğır kamyonları sevketmek için yolunur da yapmağa başladığımız eski bir taş, j çöp fırını olarak işimize yarasj a Aldığımız. tertibat sayesinde Şişli% ve Mecidiye köyü halkı için bugünki!,' j lendişe sıkıntılı bir hatıradan ibaret kas — lacaktır. ' Unkapanındaki çöp aktarma yeri » — ne gelince, burası zaten eski çöp iss kelesi yeridir. İki üç gün zarfında kük, liyen ve tamamen kaldırılacaktır. — Kısa bir zamandan sonra size daha etrafliı malümat vereceğim.» ——— ı Emlâk ve Eytam Bankası ilânları ı desi No. 31) atte Şubemize gelmeleri. ni 12, 14 Nolı bir bodrum katı ve dört daire- yi muhtevi Apartıman (şimdi Cihangir Cad « ri kalan üç taksidi 96 94 faize tâbi olmak üzere üç senede ve üç mü kısımda ve şu suretle tamamı dört müsavi taksitte ödenmek şartile açık ar- — tırmaya konulmuştur. İhale 6 Teşrinisâni 1936 tarihine müsadif Cuma gü- nü saat 10 da Şubemizde yapılacaktır. İsteklilerin tayin olunan gün ve sas (419) Taksitle satılik — Apartıman Esas No.si Mevkü ve nev'i Depozito : Lieg C 16 Beyoğlu'nda Firuz ağada Sormagir Mahalle- — 1900 —— — sinde Değirmen Çıkmazı Sokağında eski 3 ye- ni 21,33 Soğancı Oğlu Sokağında eski 14 ye - -— A e- « Ankara Yüksek Rektörlüğünden: suretile satın alınacaktır. 2 — 3/11/936 tarihine rastlıyan Salı günü saat 16 da Yübelı_ Ziraat Enstit . .. . r 4 üsü * m.t P: 3 — Muhammen bedel aşağıda hizalarında gösterilmiştir. G kilo Kuruş Kuruş Saman 7000 1,5 10500 Arpa 13000 . ÜÜÜ B z Kuru ot — 9000 4 36000 : Yonca 3000 8 24000 — ĞR 1192,50 '

Bu sayıdan diğer sayfalar: