ki ayda 100,000 tavuk çalan hırsız çetesi Amerikanın Ohio şehri zabıtası hırsızları bir türlü | yakalayamadı, nihayet bir kadının kurnazlığı ip ucunu meydana çıkardı tiğtirmekle deeşhur « VZ dur. Burada tavuk - Zez. çulukla meşgül o - Z lanlar mühim bir yekün tutmaktadır - Bunlar son zaman- larda tavuk — kırsız - 5 ları yüzünden mü - * himce zararlara uğ- j Tamışlardır. Zabıta bu hırsız- İkların önünü almak için uğraştığı hal- de muvaffak olamamıştır. Bunun se bebi, çalınan tavukları ve piliçleri di- ğerlerinden ayırt etmenin güç Di Hırsızlar çaldıkları tavukları ve piliç - keri, kendilerine ait tavuk ve piliçlerle karıştırarak piyasaya çıkardıkları için, bunları takibe imkân bulunamamıştır. Nihayet tavuk yetiştiriciler — içinde iyi bir ev kadını olduktan başka ze - kâsiyle de mümtaz bir sima olan Ma- dam Moçestney tavuk - hırsızlarını ele geçirmek için bir çare bulmuştur. Ta- vuk hırsızlarının ergeç onun da kü - meslerine baş vuracağını, onun da bes- kdiği, yetiştirdiği tavukları çalacağını düşünen kadın evvelinden tedbir dü- şünmüştür. Madam Moçestneyin korktuğu ni- hayet başına gelmiş, bir gün kümesi- nin bomboş olduğunu görmüştür. Ka- dıncağızın 200 tavuğu — götürülmüş - tür. Fakat o bu yüzden zerre kadar mü- tecssir olmamış, bilâkis hâdiseyi pe - şinden düşünüp tedbir aldığı için, 100.000 tavuğu aşıran ve halkı rahat- #z eden hırsızları ele geçirmenin sıra- #1 geldiğinden dolayı memnun olmuş- tur. Madam Moçestney zabıtava haber vermeden önce etrafı bir hayli arayıp taranmış ve — ondan sonça en yakın merkeze giderek komisere hâdiseyi bil- dirdikten başka Jakson Walker adlı iki gencin karakola çağırılmasını iste- — Miştir. Bu iki genç de, tavuk yetiştiriciler - — dendirler. Fakat tavukları az olduğu . kadın: halde kazanlaçrı yolundadır. Kadının bu yolda verdiği ifade ko- Miseri ikna edememiş, bu gençler hak- kında takibat yapmak için delâil lâzım olduğunu söylemiştir. Bunun üzerine — Öyle ise, demiş, bu gençlerin e- — wine gidelim! — Beraberce eve gitmişler, fakat ora- da bir hizmetçiden başka kimse bula- mamışlardır. Hizmetçi — efendilerinin — çarşıya gittiklerini söylemiştir. Bunun üzerine kadın sormuştur: — Çarşıya tavuk, piliç de götürdü- — ler mi? ; Kızlara - Güvenmediği İçin evlenemiyor «Askerliğimi bitirdim. — Bir girkette — geyyar memurüm. En büyük — emelim “mes'ut bir yuva kurmaktır. Fakat bu « güne kadar hayat arkadaşı olabilecek — bir kızla tanışmadım. Evlenen arkadaş- unmın bedbahbt olduğunu görerek yese — düşüyorum. Bugünkü kızlar yuvalarına — kuvvetle bağlanmıyorlar. Gözleri ve ha- İleri hep dışarıda, sokakta, sinema - lüks hayatta. Halbuki ben yuvasına temiz bir kız arıyorum. Bunu bu- — Evet. . Komiser kadınla birlikte, gençlerin kümeslerini araştırmış, fakat tavukları bulamamıştır. Bunun üzerine iki gen- ci yol üzerinde beklemek lâzım gel - miş ve beklemişler. Nihayet bunlar, meydana çıkmış - lar, komiser, ikisini de karşısına alarak sormuştur: —Bugün çarşıya gö vuklar kimindi? Jakson cevap vermiştir: — Bizimdi! İnanmiyorsanız çarşıya gidelim. Tavukları bizden alan zatı göstereyim. O zaman hakikati anlarsı- nız. Komiser verilen cevabı makul bul- muştur. Ertesi sabah hep birlikte çâr- şıya gitmişler ve tavukları satın alan- taciri bularak tavukları görmek iste- mişlerdir. Tavuklar ve piliçler getirilince Ma- dam Moçestney bunun kendine ait ol- duğunu söylemiş. Gençler hemen bağırmışlardır: — İsbat eti — İspat ederim, demiş, ve ilâve et - miştir: — Bu tavuğun kanadı altırda kır - mızı mürekkeple yapılmış bir dövme vardır. Tavuğun kanadının altı muayene e- dilmiş ve işaretler görülmüştür. Bunun üzerine tavuk hırsızları yakalanmışlar- dır. Kadına bu marifeti nereden öğrendi- ği sorulunca bir kelime ile cevap ver - miştir: — Sinemadan.. Ve sonra şunlari anlatmıştır: — Sinemada bir gün ineklerin ça - hmmamaları için işaretler konduğunu görmüştüm. Bundan istifade ettim ve elüme bir iğne alarak tavukların ka- nadı altına kırmızı birer dövme yaptım. Bu işaretlerin zail ol - masına imkân yoktur. düğünüz ta- noktalarla 6 çift çorabın cezası Altı çift çorap çalmaktan suçlu Ali oğlu Hüseyin Sultanahmet birinci sulh cezada 3 ay 15 gün hapse mahküm edilmiştir. İamıyacağımı sandığım için evlenmeğe de cesaret edemiyorum.» Afyonkarahi A, Yurdakul Müşahedeniz sakat. Bütün kızlarımı- zı sinema, lüks hayat ve sokak düşkü - nü görmek doğru değildir. Dün de gözü sokakta olan kız ve kadın vardı, bugün de vardır. İnsan evlenirken bir ev ka - dını bulursa, bu müşkülün içinden mu- vaffakiyetle çıkmış olur. Aksi takdirde bedbaht olabilir. Siz şimdiye kadar ken- dinize hayat arkadaşı Hele bir aramağa teşebbüs vakit istediğinizden iyi bir kız bulacak- sınız. Lüzumsuz bir hodgümlıkla ken - dinizi evlenmekten mahrum etmeyiniz. aramamışsınız. ediniz. O TEYZE — SON POSTA Ayasofyanın tamiri yazofya yapılalı 1399 yıl — oluyor. Milâdın 532 yılında temelleri atıl- A | maşta, İnşaat beş sene sürmüş, mabedin res mi küşadı 537 de olmuştu. İmparator Jur- tnyenin bu meşhur mabedinin bu yıl ta- mir edileceğini öğreniyoruz: «Müzelerde yapılması takarrür eden ta- mirat için lâzım gelen proje, keşifname ve plânlar müzeler mimarlığınca ikmal edil « miştir. 'Tamiratın fenni bir tarzda yapılması için önümüzdeki pazartesi günü (29 haziran) müzeler umum müdürü Azizin riyaselinde bir heyet toplanacaktır. Müzeler mimarı, nafia mimarı, — evkaf Filistinde lerin sebeplerini anlatıyor, d başmimarı ve eski eserleri koruma encü- | meni azalarından mürekkep olan bu heye- te şehircilik mütehassısı M. Prost da iş- tirak edecektir. Ayasofyanın tamire muhtaç olan dış sı- yaları, uçan minare — külâhları ve kubbe kurşanları için 15,000 lira sarfedilecek ve tamirat usta ve ehli olan sanatkârlara yap- tırılacaktır.» (Son Posta) Bugün butada, romanlara mevzu olan Justinyenden ve devrinden; ve Ayasofya- nn cihanı hayran eden sanat kıymetinden bahsedecek değilim. Yalnız Ayasolyanın tamiri mevzuubahs olurken, karilere bazı ufak notlar hatırlatacağım: Eski Ayasof » ya Justinyen ile zevcesi Teodoranın aley - hine çıkan 532 deki büyük Nika ihtilâlin- de yanmıştı. İmparator isyanı bastırdık - tan sonra bugünkü Ayasofyayı yaptırttı. nın mimarları Trallhı Antemiyus ile Mi- let'li İzidordur. Antemiyus inşaata başlan- dıktan iki yıl sonra, 534 de; İzidor da 537 den evvel, yani ingaat henüz bitmeden öl- müşlerdi. Mabet, bugün meydanâ çıkarı- lan gayet zarif, olgun bir sanat eseri mo- zayıklar, mermerler; altın ve gümüş lev- halar ve kiymetli taşlarla süslenmişti. 26 kânunu evvel 537 de resmi küşadı yapıl » dığı zaman, Justinyen ellerini göğe kaldıra. tak: «Beni böyle bir işe muvaffak buyur - duğu için Cenabı Hakka bin şükür! Ey Sü- leyman, seni de gölgede bıraktım!n diye bağırmıştı. Mabedin kubbesi 552 yılında çökmüş, Milet'li İzidorun yeğeni mimar ikinci İzi - dor tarafından yeniden yapılmıştı. Dör - düncü haçlı seferinde İstanbula gelen ve şebri zaptederek yeni bir imparatorluk ku- ran Lâtinler, bütün şehir ile beraber Aya- sofyayı da tepeden tırnağına kadar söy - muşlardı. Ayasofya tâ Mimar Sinan dev » tine kadar 1000 yıl esaslı bir tamir gör - medi. İkinci Selimin zamanında idi, Mimar Sinan Edirnedeki Sultan Selimi yapmakla meşguldü, Bir aralık İstanbula geldi, ve Ayasofyanın tamirine memur edildit Aya- söfyanın etrafi halkın yaptırdığı — evlerle pek ziyade daralmıştı. Mabet ise bir ya- nına bir buçuk zira" meyletmişti. Sinana bi- nanın atle tamirini emreden San Selim: «— İktiza eden yerlerine muhkem pa « yendeler yapıp istihkâm üzere etrafını tev- *i eyle ki muradım camü şerifi ihya edip eseri hâs edinmektiri» dedi. Sinan heman o gün işe başladı. Ca * miün hududu içinde, püyeleri arasında üst- Üste evler yapılmıştı. Koyu —bir taassup içinde yüzen bazı insanlar akâfir binası » dir, yıkılırsa yıkılsınto diyerek payelerin temellerini oymak suretile evlerine ocak, pencere, dolap ve hattâ helâlar yaptırmış- lardı. Şeyhülislâm «Ayasolya kâlir binası- dır, yıkılırsa ne olur» diyenlerin katline fat. va verdi. Bu fetvayı koynuna sokan Sinan evleri yıktırmağa başladı. Bu köhne evlerde yuva yapmış yüz binlerce fare, gelincik ve sansar civar mahallelere dağıldı, çok zaman o semt halkı bunların gürültüsün. den uyku uyuyamadılar. (Selânikli tarihi, cik I, 120-121). Sinan mabedin etrafını temizledikten sonra m kubbenin üze- rindeki minareyi kaldırdı. Öndeki pa - yelerin üzerine iki zarif minare ile mabe - din civarına iki medrese yaptırdı. Sarı Se- Tim için de bir türbe yaptı. Ayasofya, on altıncı asırdanberi — olan Küudüste bir Yahudi Araplarla Yahudiler, iki aydanberi Fi- listinde birbirleriyle — didişmektedirler. A-, raplar, Yahudi mühaceretinin Araplar için iktisadi bir ölüm olduğunu — söylüyorlar, Londra gazetelerinden birinin — muhabiri Yahudi mümessillerinden, Yahudi acente- ği siyasi kısım müdürü Mister Şerlok A- zap âli meclisi Genel Sekreteri Bay Abdülhadi ile görüşmüş, bugünkü mücade- lenin içyüzünü anlamağa çalışmıştır. Mister Şerlok diyor ki: «Arap kıyamı- ran hedefi İngiltereyi mandanın esasların dan zorla vazgeçirmeku tir. Bay Abdülhadi buna karşi: — «Hayır, cevabını. veriyor. — Maksadımız — adâlettir. Yahudilerin Filistine karşı akını bugünkü gernit içinde kaç sene daha devam ederse Yahudiler ekseriyet ve Araplar — akalliyet teşkil edecekler. Onun için mühacereti durdurmak istiyoruz. Bugünkü — hâdiseler, halkın tahammülünü — suüstimal — etmenin verdiği neticelerdir. Bunu durdurmak kim- senin elinde değildir. Buna mukabil Yahudi Mister diyor ki: #«Yahudiler Filistine 100 milyon ster- Hn döktükleri için Araplarm iktisadi vazi- yeti düzeldi. Bu bakımdan Filistin Arap- ları, Mısir ve Süriyedeki Araplardan daha ileri bir vaziyettedirler. Bu yüzden Arap nüfusu büyük harpten beri yüzde 60 nis- betinde arttı. Çünkü civardaki Araplar da Filistinde yaşamak üzere Filistine giriyor- lar. Abdülhadi Bey buna karşı şu veriyor: — Fi nefisleri Şerlok cevabı indeki Yahudiler, yalnız kendi için — çalışmaktadırlar. Yahudi, memleketi kendi nefsi için bir cennet ha- Ene getrmek mukabilinde Arap için bir €ebennem yapıyor. Çünkü Yahudi elinde- kâ para ve siyasi nüfuz ile bütün memleke- H istilâya ça Filistin Arabı, ziraatçidir, toprak, onun hayatı ve servetidir. Yahudi, bu — toprağı onun elinden âlarak esaretten farksız renç- berliğe mahküm — etmektedir. — Filistinde 6,450,000 dönüm ekilecek arazı — vardır. Yahudilet, bunün 1,600,000 » dönümünü satın almış bulunuyorlar, Mütehassıslara göre her Arap kendini we ailesini geçindirmek için 120 dönüme İryor. Temmuz | Arablarla Yahudiler aylardanberi niçin boğazlaşıyorlar ? |Arap ve Yahudi Liderleri kendi görüşleriyle mücadele- avnlarını müdafaa ediyorlar mahallesi ateş içinde amuhtaçtır. 1929 senesine kadar her Arap ailesine 80 dönüm düşüyordu. Bu da gün- den güne azalmaktadır. Yahudi Şerlok'un buna karşı mütale. ası şu merkezded — Araplar bütün topraklarını satmıyore lar. Bunun bir kısmımı pek yüksek Fiyatlara la verdikten sonra aldıkları parayı da iş- letiyor, kuyu açıyor, makine alıyorlar. Y hudiler, şimdiye kadar ekilmeyen — araziyi Fenni surette işletmekte ve (: ar etmek- tedirler. Arapların ekmeyi düşünmedikleri göller ve dağ tepeleri bunlar arasındadır. Yahudiler buralarını zengin - tarlalara çe virdiler, Arap lideri buna karşı diyor ki: — Yahudiler arazi sahibi fellâha gelerek 200 sterlin varidat getiren toprak parçus sına 2000 sterlin vetiyor ve bu parayı büs yük bir servet sanan fellâh toprağını satı. yor. Fakat parayı da işletemediği için hem parayı, hem toprağı " kaybediyor ve bu yüzden felâkete uğruyor. Yahudi lideri buna mukabil: —Yahudilerin tesis ettikleri — şebirlerle: Arapların çıkardıkları zirai mahsülleri is« tihlâk eden piyasalar açmışlardır. Memle- kette, bu yüzden başlayan refah hüküme- tin umuma yarayacak umumi tesisat vücue da getirmesine yardım etmiş, ve bu tesisat Arapların iş bulmalarına hizmet etmiştir, diyor. Arap liderinin cevabı şu: — İngiltere tarafından gönderilen bü- tün hey'etler Arapları haklı ve Arapların şikâyetlerini yerinde görmüşlerdi. Demek ki vaziyet Mister Şerlok tarafından anla- tıldığı gibi değildir. Sonra İngiltere hükümeti — gönderdiği komisyonların verdikleri raporlar dairesin- de hareket etmemiştir. Sebep ne?: Yabudi lideri bu suale cevap vermiye- rek Arapların bir sürü memleketleri bu- hkunduğu halde Yahudilerin ancak Filistine yerleşebileceklerini söylüyor. Arap İideri ise asıl suale cevap vererek Yahudilerin İngiltere hükümeti — üzerinde tesir yaptıklanmı, bu yüzden tahkik heyet- lerinin raporlarına ehemmiyet — verilmedi- ğgini anlatmış ve Arapların müahaza edile- miyecek Vaziyette — olduklarını miştir. ilâve et- Kaliforniya plâjlarında neş'eli bir sahne ömrünü Sinanın dehasına borçludur. Reşad Ekrem Koça Müsabakamız Güzel tablo müsabakalarımızın yazılarına yarın devam edeceğiz Amerika kadınları arasında bu seneki mayo modası bundan evvelki - lere pek de benzememektedir. Resmimiz yeni mayolardan giymiş altı genç kızı Kaliforniya plâjlarında göstermektedir.