12 Sayfa Bu Çocuk Hangi Ananın? Nerminin dünyaya geldiği iddia (Baş tarafı 1 inci yüzde) Bize kapıyı, Bayan Zekiyenin dört kı - /— zından biri açtı: Sebebini: tahmin edemediği bu ziyaret onda merak hattk biraz da endişe uyan - dırmişti. Fakat — maksadımızın — anlaşılışı, — bu tabil merakı ve endişeyi taşkın bir se - | vince çevirdi: — Aman buyurun! 'diye yol gösterdi, ve ilâve etti: — Buyurun da size her şeyi anlatalım! Az sonra, içinde yarım düzine çocuk ve, — Biro kadar da kadın bulunan bir odaya gir- — gik: En büyüğü dört yaşını geçmiyen çır - — çıplak fakat besli çocuklar, orta yerde itişip Oynaşıyorlar. Kadınlar, hep bir ağızdan söylemeğe başladılar, ve en az yarım saat sonra da — hep birden sustular. Ben ancak o zaman, söze başlayabildim, — We evvelâ bayan Zekiyeyi sarguya çektim. Bayan Zekiye yaşlı bir kadın: Üstü bışı — hayli perişan. — İlhan Fatma, buraya altı sene evvel Beldi! diyor. Ve ağlıyan küçüklerden birini okşayıp ve pusturduktan sonra devam ediyor: |— — Bu ev benimdir. Oda oda kiraya ve- Hirim. Bir odamı da ona kiraladım. edilen ev ve içinde oturanlar Beriki: — O halde, dödi, sana da 300 lira, bir de ev vereyim! Fatma bu ikinci teklife de ayni cevabı verdi. Fakat Fatmanın o sırada trahom - dan gözleri kapanmıştı. İşe gidemiyordu. Hem, ne yalan söyliyeyim biz. bu adamın kalantorluğuna, doğruluğuna İnanmıştık: Çünkü habire lügatli lügatli İüflar edi - .yor, arada sırada arka cebinden bir ipekli mendil çıkarıp rugan iskarpinlerini siliyor, ikide birde altın saatine bakıyordu. Elin- de bir baston vardı. Bize: — Bu, dedi, hususi meb'us bastonudur. Bu acaip vastonun kılıfı çekilince, altın - dan bildiğimiz şemsiye çıkrverdi. Ona gizlice: — Sen, dedik, kızı al götür. Anası şim- di kör, Biz ona kızın yokluğunu bildirme- yiz. Yavaş yavaş gönlünü yatırmağa çalı- gırız. Ve © Nerminle beraber İlhanın bir de resmini alarak çıktı gitti. Bu resmi alırken de bize: — Ne olur, ne olmaz! dedi, çocuk ana- sını özler de ağlarsa, gösterir kandırırım! Fakat sonradan mahkemede gördük ki © resmi, (300) liralık bir senede yapış - SON POSTA l Spor I Ingilteredeki Maçlar Bir Gelir Hazinesidir Yalnız Bir Maçtan Elde Edilen Para 60 Bin Lirayı Geçer İngiltere kral kupası maçlarının Dömi finali için karşılaşan Arsenal Grimsby takımları arasındaki maçta 63.210 seyirci bulunmuş, 5260 İngiliz Hirası hasılat olmuştur. Gene Dömi final için karşılaşmış o- lan Fulham, Sheffield takımları ara - sındaki maçta 51,568 seyirci, 4766 İn- giliz Tirsar hasılât olmuştur. Kral kupası Dömifinal maçlarında 114.778 seyirci, 10.026 İngiliz lirası hasılât olmuştur ki bizim para ile bu miktar 60.000 lirayı geçmektedir. Güreşçilerimiz Hazırlanıyor Berlin olimpiyatları hazırlıkları için serbest güreş ile Grekorumen — güreş ekiplerini tesbit etmiş olan güreş fede- rasyonu Ankara ağır siklet güreşçisi olan Necmiyi de İstanbula getirecek - tir. Necmi hem takıma girecek, hem de Çoban Mehmet ile sıkı ilman yapmak suretiyle iki güreççi de iyi bir şekilde hazırlanmış olacaktır. 23 Nisanda Atletizm Müsabakaları Yapılıyor Galatasaray lisesi atletleriyle Hay - darpaşa ve Kabataş liseleri atletleri arasında 23 nisanda Taksimde büyük bir müsabaka tertip edilmiştir. Mart 26 Kan Tahlili Davayı Halledebilecek Mi? Muallim Operatör Muradın “Son Posta,, Doktoruna Verdiği İzahat Orhanbey apartımanında Gülhane | hocalarından operatör Muradı ziyaret ediyorum. Temiz bir muayene odasi.. Köşe - deki masasının başında görüşüyoruz: Bizim anketimiz için düşüncele- öğrenebilir miyim hocam? — Bu hususta büyük bir ihtisa -| sım olmamakla beraber nin daha çok kan ve irsiyet sahasın - da tetkikini düşünüyorum... Biyoloji kaidelerine göre kan gruplarının tayi- nine gelince hepimiz biliyoruz ki ayni anadan ve babadan dağılan çocukla - rın, ayni kardeşlerin kan grupları biri- birinin ayni olmıyor. — Demek ki bir ailenin kan grup - ları muhtelif olabilir. Bunu ne şekilde izah edersiniz üstadım? — Kan nakli işlerinde biz ekseriya en yakın aile efradından kan nakline müracaat ederiz. Ve bunu tercihan yapmak isteriz. Fakat o zaman yaptı- | ğımız kan muayenelerinde çok - defa ayni aile çocuklarının kanlarının bir- birine uymadığını görürüz. — Kanın verasetteki rolü ne derece mühimdir, dersiniz? — Bazı hastalıklar vardır ki kan ta- rikiyle insanlara intikal — etmektedir. Bu hastalık çocukta bulunur (kadın - da) anada bulunursa bu çocuğun ay- ni anaya mensubiyetini ifade eder. — Bunu ne gibi hastalıklar için dü- şünüyorsunuz? — Meselâ frengi hastalığını kaste- diyorum. — Doduş kusurları çocuğun ” babal veya anaya mensup oluşunu izah ede- bilir mi? bu mesele - Operatör Murat ğunu iddia eden iki anne ile çocuk ara» sında bariz tip farkları varsa ve çocu- ğun tipi hangi anneye tevafuk ediyor- sa daha çok bu çocuğun ona aidiyeti olacağını düşünüyorum. Maamafih bu çocuk davasının biyelojik şekilde halli ve sair tetkikatını ancak — tıp hallede- bilir. Ve bu uzun bir. tetkike ihtiyaç gösterir. Bu iş mahkeme işi olmaktan ziyade tekrar ediyorum bir biyoloji işi- dir. Dr. * Etem Vassaf Bir Davanın İzahı Gazetemizde yazılan bir davada adı ge- çen Şarl La Kruadan aldığımız bir mek - tupta deniliyor ki: 5 «Davacı Madam İstavrina ölen sefaret memurlarından birinin karısı olmayıp İs « veç Norveç sefaretinde hizmetçi idi. Ma « dam İstavrina bazı müşevvik ve müfsütle- Ü Fakat o, boş gelmemiş olacak ki, altı ay |tırmıe! Atletizmden sonra üç Tise arasında | Bonra, sancılandı. Ben gece yarısı kapı kapı dolaştım ve gmahalledekilerden para topleyarak — onu #tamobille Gülhaneye götürdüm. — Fatma| — forada ertesi sabah Nermini doğurdu. — Ve ben, hayır sahibi komşulardan yine — para topliyarak onu otomobille getirdim. Kızcağız bir kaç gün yatıp kendini top- “Jadı ve hemen işine başladı. O zaman rejide çalışıyordu. — yavrucağıza bakamıyordu. Odanın bir köşesinde, kucağındaki kü — çüğü emziren genç, zayıf bir kadını gö: — terdi. © — Hasret, benim kızımdır. Zavallının gocuktan yana bahtı kapalı. Tam üç ço - €uğu oldu, ve üçü de öldü. Bu kayıplar onu çocuk — divanesi Şimdi rasgeldiği yavruya sütünü hayrat gi- bi dağıtıyor. | Fatmanın çocuğunu da göğsüne bastı. Günde 30 kuruş kazanan zavallı Fat - Mma, bu iş için Hasrete het hafta (50) ku - — Şuş veriyordu. — Bir gün, çocukcağız ortadan birden bire — kayboldu. Biz: — Etkiciler çaldılar çocuğu! Diye telâşa “düştük. Çünkü duyduğumuza göre onlar, körpe çocukları pişirip, kuzu pirzolası g yerlermiş! Ve işten etti. — Biz meraktan kıvranırken, kahveci çı - Orağı Abbas: — — Üzülmeyin, Nermin tehlikeli yerde değil! dedi. Ve anlartı:. Mehmet Ali adında birisi / yoldan geçerken Nermini görmüş. Kuca- Bina alıp okşamış Ve o sırada selâmlıyan “Abbastan, çocuğun kime ait olduğunu sor- nuş. Abbas ta: — — Yetimdir! Bir de fakir anası var! Cevabını vermiş. Mehmet Ali de: — O bhalde, ben yarın gelip annesile konuşayım! diyerek, Nermini alıp götür - — müş! Abbas bize, Mehmet Alinin ndresini bulacağını vadetti. Fakat o sırada Meh - met Ali, Nerminle birlikte, kendiliğinden “buraya geldi. Ve Fatmaya: J — Benim, dedi, tam beş tane evim var. JAnkaranın en hatırı sayılır, Hâfi geçer me- / buslarındanım. Bu çocuğu bana verirsen, varımı yoğumu onun Üstüne yaparım! Fatma: — Hayır! dedi. Ben - dilenirim. oe Şuma bakanmi * fakat Ben, © gidişten sonra bir daha gözük - alyan Mehmet Âliye, bir göa Köğthane | de rasladım. Bana: — Zekiye Hanım, dedi, bu Fatma ben- 'den çocuğu geri almak için mahkemeye mü- rTacaat etmiş. Eğer mahkemeye gelir de: — Nermin, Fatmanın değil, Ali Beyin çocuğudur! Ali Bey çocuğu Fatmaya bak- tırmak için vermişti:. Dersen sana tam yirmi tane lira varl Ben ona, bu alçaklığı yapamıyacağımı söyledim! Kadınlardan birisi söze karıştı ve: — Uzun lâfa ne hacet! dedi. İş mey - danda: Mehmet Alinin çocuğu olmadığı için zavallı fukaranın çocuğuna sahip çı - kıyor. Diğer bir kadın: — Hem, diyor, ben, Fatmanin ilk ko - casının, mahkemede çocuğu inkâr edişine şaştım : İ Çünkü vaktile buraya tesadüfen gelmiş, ve çocuğunu görünce, — sevinçten — deliye dönmüştü. | Buna, bütün kiracılar şahittir. Ayşe a - dında bir kiracı, Bursa havlusile hmıımiıh başını kapıdan içeri uzattı ve: * — Ne iştir bu? De sanın sade malına mülküne değil, çocuğu - na da sahip çıkıyorlar. Biz üç yaşına kadar elimizde büyüyen | bu çocuğun kime ait olduğunu bilmez mi- , ne iştir bu?. İn - yiz? Bayan Hasret te mütehayyir: | — Gören göz klavuz istemez! diyor. Ben tami dört ay emzirdiğim çocuğun ana- sını tanımaz mıyım? Bütün bir ev, bütün bir mahalle halkı deli de, kör de, yalancı da, yalnız o Mehmet Ali mi akıllı, doğru?.. | Nermin bu eve üç günlük girdi. Anası| şu odada sancı çekti ve küçü am Üç se-| ne bu kaldırımlarda gözlerimizin önünde büyüdü. Zavallı Fatma fakirdir, kimsesizdir di- ye, yavrusuna hepimiz sahip çıktık: Onun bu mahallede, belki yüz anası, ve yüz ba- bası vardır: Çünkü ona esvap, yiyecek ver- meyen, ona analık babalık etmiyen, kimse | yoktur Tahtakalede: im öyle uzun boylu okumuşluğumuz yoktur ama, bunları böylece gördükten ve böylece bildikten sonra sen kan tahlilini, hekim raporunu gel de benim eski pabu- cuma dinlet!» Selim Tevfik futbol temasları da yapılacaktır. Galatasaraylılar bu — müsabakalar - dan sonra Bursaya giderek Bursa lise- si atletleriyle de karşılaşacaklardır. Liseler Arasındaki Maçlar Dün Şeref stadyomunda Boğaziçi - Işık liseleri arasında hususi bir fut - çok güzel bir oyundan sonra maçı 1 - Ü ka- bol maçı yapılmış ve Iİşık lisesi zanmıştır. Bir Doktorun Günlük Notlarından İlerlemiş Bir Üre Hastalığı Vak'ası Acele davet edil Vaktile bir kaç defa böbrek iltihabı ge- kendi! ölüm Lehlikeleri içinde i Perşembe ©) hasta, çirmiş, yatağında kaybetmiş, Atlar geçiri- yor ve dalgın inliyor. Tablo bir üre - miyi gösteriyordu. 1 — Derhal kolundaki büyük damar- dan (40) santimetro mikâbı kan al - dim (ki her şeyden evvel buna lüzum vardır). 2 — Sabun sulu ve zeytinyağlı büyük lavmanlar tatbik ettim. 3 — Barsaklarını tamamen boşaltınak için bir müshil de verdim. 4 — İdrar muayenesi her gün yaparak ve idrarda mevcut üre miktarını ki - raz çubuğu kaynatılarak suyundan içir- terek azalttım. Ürotropin kullandı. 5 — Süt perhizine koydum. 6 — İhtilâçlar azaldıktan ve dalgınlık geçtikten sonra tuzsuz sebzeler, ve haş- lanmış hafif gekerli meyva komposto - ları verdim. Bu hastalıkta en büyük düşmanı g0 « ğuk ve yorgunluk olduğu için muayyen bir derecei hararette ve yorulmaksızın hastayı istirahate bıraktım. Bir müd - det tedaviye devam etti ve hastam iyi- leşti. TT Bu notları kesip saklayınız, ya- but bir albüme yapıştırıp kolleksiyon yapınız. Sıkıntı zamanınızda bu notlar bir doktor gibi imdadınıza yetişebilir. — Evet izah edebilir. Meselâ bazı teşrihi —anomaliler vardır. — Par - mak bitişikliği gibi.. Bu aile içinde intikal eder. Meselâ benim büyük an- nemin ayak parmağındaki - bitişiklik bana da ve benini çöcuğuma ua 'intikal etmiştir.. Parmak fazlalığı da aynid — Kan vasıtasiyle maddi tegayyür- ler geçtiği gibi moral hususiyetler de intikal eder mi? — Bu hususta kanaatim şudur: Bir babada tecelli eden moral ve karakter alâmetleri çok defa irsi olarak ço- cukta tecelli eder. Bazı müelliflerde karakterleri o çocuğun muhitinin ha- İzırladığı kanaati vardır. Buna ne der- siniz üstadım ? — Muhitin de yardımı inkâr edile- mez. Fakat asil olan veraseten intikal ettiğidir. Yabancı bir çocuk her ne ka- dar bir muhitte - bulunsa o muhitin Tekrar ederim, benim kanaatime gö- re muhit yardımcıdır. Ve mutlak sir edemez. — Bu çocuk davasında kan müa - yenesinin meseleyi halledeceğine ka - te- naatiniz var mıdır? — Bu çacuğun kendilerine ait oldu- Vn uykusuz bir gece takip eder, kederleni Tin teşviki, tesiri ile hakkımda hilâfi hakikat bit takım davalara teşebbüs etmiş ve bun- ların neticesinde haksızlıkları tebeyyün e« derek mühim bir kısmı reddolmuş ve tem- yizden de bu ret kararları tasdik olunmuş- tur. İstanbul asliye mahkemesi 4 ündü hu « kuk dairesinde derdesti rüyet hiç bir dava yoktur. Reddolunan davaların rüyeti da Madam İstavrinanın istimâl ettiği bir faturanın sahteliği tarafımdan dava olun. muş ve bu davada Madam İstavrina suçlu vaziyetinde bulunmuştur. Bu sahtelik da- vası esnasında yapılan istiktap ve tetbi « kat neticesinde fatura zirindeki imzanın bana ait olmadığı tahakkuk ve tebeyyün etmiştir. Ben de, Madam İstavrina aleyhl- ne cezai takibatta bulundum ve hali ha « zırda İstanbul asliye 3 üncü ceza mahke « mesinde, bu davam 1936/204 numara ile görülmektedir. İmzanın bana ait olduğu « Bun tahakkuk ettiği şeklindaki fikra yan » lıştır. Cereyani hal yukarıda yazıldığı gibi olduğundan lütfen bu cevabımım gazete « nizle neştini eheramiyetle rica eder ve de rin saygılarımı sunarım, Ö eee Her şey tena görünür, Tasan huysuztana, ve hiç bir şeyden memnun olmaz. Her muvaflakiyetin ilk şart- dar, dinlenmiş bir vücul ve dinlenmiş sinirlerdir. Eğer sinirli iseniz, Bromural - Knoli» komprimeleri sizi kurtarır. Müsekkindir ve uykuyo temi dünya tanır. © b eder ve hiç bir zaranı yoktur, Dütüs 10 ve 20 Kömpekmesi havi Yüp derde eczanelerde reçete ide satıdız. Knoli A-O,, kimyevi maddeler fabrikaları, Ludwiğgshaten s/Rhim