ği Her Ne Ziya Şakir İTTİHAT e TERAKK id a Nasıl Doğdu ?.. S inci kim 0. Nasıl Yaşadı? Her hakk hfuzdur. . 8. 2 “aga ei Nasıl Ölda? Dİ e A ME İ Soyadları Ve Küç Pahasına Olursa Olsun Düş- man Çanakkaleden Geçirtilmiyecekti Filhakika vaziyet çok vabim idi. Fakat ik siperlerden, son karargâha kadar verilmiş karar da şundan ibaretti: — Düşmanlar buradan geçer- lerse, devlet ve millet mahvola- <ak. Bu “felâketi görmemek için De mümkünse yapalım. Eğer bu felâket mukadderse, evvelâ hiz mahvolalım.. Bu hâdiseyi Türkün tarihine kanla yazdıralım. Bu kararı veren bir ordunun mağlüp olmıyacağı tabii idi. Bır na binaendir ki, düşman kuvvet leri, her hususta büşük bir fak kiyete malik olmakla beraber, henüz büyük bir zafer elde ede- memişlerdi. Düşman kuvvetlerinin göz aç tırmıyan hücum kasırgaları, (Ana- fartalar ) mıntakasında temerküz #tmişti. Vaziyetin vabameti kar- şısında bocalıyan ( Ordu Kumam danı Leyman Fon Sandres Paşa) tarafından büyük bir ümit ile (Anafartalar Grubu) Kumandan lığına tayin olunan Mustafa Kema! Bey, bu emri aldığı dakikada yeni vazifesine şitap etmişti, Fakat Mustafa Kemal Bey bu esnada büyük bir buhran içinde idi. Aylardanberi ateş battımdun Üç yüz metre geride, yarı çürü- müş ve kokmuş ecsat içinde yaşamak sıhhati üzerinde fena bir tesir husule getirmişti. Bu son barp günlerindeki açlık, yorgunluk ve uykusuzluk ise Mustafa Kemal Beyi büsbütün sarsmış, endişe edilecek derecede humma” nöbetleri vermişti. Onun İçindir ki Mustafa Kemal Bey, yönnda Rasim Efendi isminde bir süvari zabiti (1) olduğu halde yeni ve tarihi vazifesine şitab edesken, Fırka Sertabibi Höseyin Bey de atına atlamış. Bu büyük zafer yolunda, genç kumandanını yalnız bırakmamıştı. Ancak, şimşek gibi çakan top ve şarapnel yalımlarile vakit vakit aydınlanan bu 3ifiri karan hk gecede biraz uzunca süren bu yolculuk, hasta kumandanı Üzerinde büyük bir tahevvül hu- sule getirmiş... At sırimda tene 8 edilen temiz hava, <derbal ona bir şifa ve dinçlik vermişti. Zından gibi zulmetlere müstağrak olan yollarda, bazan geçitlerini Yaşırmalarına rağmen yine tam vaktinde, Anafartalar grubunun (Gümbürdek) bayırının cenubunda bulunan karargâhına Ordu kumandanı tarafından sabık grub kumandanı Feyzi Beye bir taarruz emri verilmişti. Bu emir mucibince bu taarruz, tam şafakla icra edilecekti, Mustafa Kemal B., karargâha vasıl olduğu zaman, bu taarruz hazırlıkları bitmek Üzere idi. Fakat, taarruz vakti yaklaşmış, son emirleri vermeye pek az kalmıştı. Buna binaen yeni kumandan derhal bütün erkânıharbiye heyetini toplamış; vaziyet hakkında fikirlerini almış. Düşmanın (Kireçtepe), (Kükürtlü- pınar ), ( Sülecik ), ( Mestantepe ) hattı ile ( Kocaçemea ) etekle Dİ Mustafa Kemal Beyin yaveri Kürm ef, ogün şehit olduğu için refa- katline yaver gibi bu zati almıştı, rinde ve ( Conk- bayırı )nda da mühim (miklar- da (o kuvvetleri bulunduğunu; sa- © hilde(Kemikliler)e de mütemadiyen z düşman © askeri çıkarılmakta ok duğunu anlamış- tı... Mustafa Ke- mal Bey, derhal & kararını vermiş, * elindeki kuvvet- & lerin hareketini & ona göre tertip © etmişti, o Fakat şimdi büyük bir z müşkülât oo baş © Bö” göstermişti. Bu- rada telefon teş- kilâtı mevcut de- ğildi.. Bu son emirler yerlerine nasıl gönderile- cek ve nasıl tat- bik ettirilecekti. Derhal buna da çare bulundu; bu işde birkaç zabite tevdi olundu. Fakat Mus- tafa Kemal Bey, bunu kâfi gör- miyordu. Bir taraftan, artık başlamak (oOüzere Olan taar- ruza hazırlanırken diğer taraftan da derhal telefon hatlarının tesisi, iaşe ve sıhhiye İşlerinin ne şekilde görüleceği hakkinda da emirler vermiş.. Taarruzu bizzat idare etmek üzere (Çamlıtekke) nin şi- malindeki tepelerde bulunan ta- rassud mahalline gitmiş ve yer- leşmişti, Çanakkale harp tarihinin en kıymetli bir sayfasını teşkil eden bu taarruzu lâyıkıle anlatabilmek için sayfalar dolusu yazı yazmak icabeder. Biz yazı hududumuzu geçmiş olmamak maksadile bu parlak taarruzun teferrüatnu bir tarafa bırakıyoruz ve sadece ne- tcesini arzetmekle iktifa ediyo- ruz... O gün şafakla başlayan bu taarruz, öğleden sonraya kadar devam etmiş; düşmenin (Sovla)nın şarkında bulunan (bir O kolor- dusu İle (büyük © Anafarta istikametindeki bir fırkası, en acı manasile mağlâb edilmişti. — düşmanın, her hususta falk olan bu muazzam kuvvet ve vesa- itine karşı, bu kadar kısa bir zamanda bu zafer nasıl kazanıla- bilmişti?... Taraftarlığa atfedilmemek için bu sualin cevabını biz vermiyece- ğiz.. Ve bir Türkün ifadesini de şahit göstermiyeceğiz. Bu cevabı düşman ordularının en büyük ku- mandanı ve bu taarruzun bizzat mağlübu olan Jeneral Hamilton- dan dinliyeceğiz. Bu doğru sözlü ve doğru özlü olan İngiliz Jene- tal, kendi imzosile neşrettiği kitabında bu Türk taarruzunun şiddetinden bahsederken mağlü- biyetinin bütün esbab ve avmilini birer birer sayıyor ve dürüst bir asker wfatile hakikati saklamı- yarak: 1 — Çavuş Ahmed oğlu İsmail pehlivan, 2— Onbaşı Mustafa oğlu zenci Şükrü, 3 — Hasan oğin Hüseyin Seddilbahirde düşmev siperlerine dalan ve oradaki mitral- yozu kaparak kendi siperlerine getirip yine düşmana karşı kullanan üç kahaman HGorka) (1) tarım, hücum ettiler. Önlerindeki tepeyi o tırmanarak (hellâda ) (2) nın .mavi sularını gördüler. Fakat Türklerin kahhar savleti karşısında barınamıyarak, biraz sonra, denize döküldüler.| Diyor. Bu veciz itiraftan sonra da, artık bize söyliyecek söz bırakmıyor. Mustafa Kemal Bey, düşmanın | fazla fnikiyslini nazrıdikkate ala- rak şimdilik kazandığı bu parlak muvaffakiyetle iktifa etmiş.. Der- hal taarruzu durdurarak elde edilen <siperlerin (o tahkimini ve yerleşilmesini emretmişti. Hatta, emri altında bulunan fırkasile pek cesurane harbeden ve Çanakkale müdafaasında temayüz eyliyen güzide Alman kaymakamlarından (Nikolay Bey), Ece mıntakasın- dan da bir taarruz yaparak düş manı geri atmak için Mustafa Kemal Beye müracaat etmiş ise de,| gyip artık vaziyete tamamen hâkim olduğuna kanaat getiren genç ku- mandan, Nikolay Beyi bu fikrin- den sarfınazar ettirmiş. lüzumsuz yere bir hayli kan dükülmesinlin önüne geçmişti. ( Arkası var ) (1) Gorkalar, Avastealyah ve Hind li vahşilerden mürekkeb feda kuvvut- leri idi. Bunlar, silâh yerine korkunç satırlarla teslim edilmiş. Türk gi- perlerine hücum ettirilmışti. (2) Hella- da, (Marmara) denizinin eski ismi, ——— Yabancı Gazete Muhabirleri Matbust Umum Müdürlüğün. den Tebliğ edilmiştir; Yabnucı gazete muhabirlerine ve- rilmiş olan vesikalar 1955 yılnın ilk gününe kadar yenilerile değiştirilecektir. Elinde venikası olan yabancı muha- birlerin yeniden vesika © alabilmeleri için temsil ettikleri gazetelerin, en geç bir ay eski tarihli selâhiyet mektubunu Matbunt Umum Müdürlüğüne gönderik mek üzere, İatanbulda Vilâyet Matbunt Bürosuna, Vilâyetlerde Valiliklere, An- karada Matbuat Umum Müdürlüğüne teslim etmeleri ve ellerindeki vesika suretlerini 16 kuruşluk pul ve tiç fo- toğraflerile | birlikte bu mektuplara iliştirmeleri gerekmektedir. Selâhiyet mektupları iş bitince geri verilecektir. Bu Listeleri Okuyunca Adınızı Ko- laylıkla Seçmek Mümkün Olur Türk DM Araştırma Kurumunun soyad- leri hakkında bulduğu K.LM.N. O İste leri şunlardır. Kutlak, türkün, külçür, kotlu, külüçar, kutuu maral, külüş manç, kutuluman, kü. müş tekin, kutulurkutlu' kün bermiş, kutur tekin, köndüz-gündüz, katır, küntaş, kutay, küşlürküçlü, okutur, kaytemuz, küresetik, kuyurcak, kuyzu, kuzhan, kükcük, küçtekin, küçtemör, küdarek, kührem, mülbilge, L Laçin, lama, levent, M Madsar, maçartay, mahçiçek begüm-ka, mahim ana, mabibegiim, makaraç. malhatun - kö-, malak, malkav, malkoç, malay, masa, mamay, mamuk, manas, muncak, manga, #ankan, kanlacı » İka -, manyak, maral -ka-, wüsyak, meçii, wencik, meng” engöteki, monçuk, menge, mengecim , mengeli boğa, masglay- menge'i giray, mengeş. mengüverdi, imengü- tay, cek, mengüç, mengkasn, mergüneğul, Mes mengütemlr, menije-melije, menteş mintaş, werkit, mete, mihrakule, mihyaz, An, o ms'nkaar-biksar, minsin, miutaş, *ra, mintemür, mocu, moğ, mogulgancı, moysl o hacip, mogultay, mohul, mon'ul, monul oğa mutgan, o moyunçur, Mucuk, waçla, mugul, muhan, mukyen, munduz, munyas, mutalu-mut'u, muraç, ka *, N Naçı tarhan, maganlu, nagaş, nantu, mama, marisç, ka, nayan'nuyan, maykı, mayman, membrüt, meyis-ke-, neşvat, aikbaybig, onlkü, nogay, mobuz, mokay, nomkulu, muhur. nurbike o Ganberdi, o ozha, oğuday-oktay, oğul, oğulğanmış - ka -, oğu'ğayınış - ka -, koğuk ğymış « ka », kogulkanmış, oğulmuş, oğak muş, Oğulta, oğultekin, oğurlu, oğur, okay, miree, okta, oktar, oktâykaam, oku-ulmuş, olcaytuberdi, olcaytu, olcay türkün, opak, optar, apuş, orak, eraz-uraz, ördü, ordukaya, orhun, orhangazi, oruc, oruç, truk « ka», orus, orur, oryaşın, oğunkoca, atamış, otumış giray, olmar, otgekin-otçekla, otu, ozar, ozmiş, ö Ödüyet, özeçlik, (ögedey, öğrünçökçün, örkün, öküş-kara, ölmez, öner, Bak, örün, ötüçtemlir, özbeytimuş, özbilge büyün. Küçük Adiar mek İsteyenler şu (listeyi okuma- ıdırlar 4 Nebi « savcı, yalabaç, yalavaç, yas lavuç yalvaç. Necib - soylu, toğuşlu, toğluşlu, arı, doğuş'u, ersik, erzik, tosun. Necat - kejik, kurtuluş. Necini » ıldız, yildiz. Necmiseher - çolpan, çulpan. Nedim » inaç, inağ, inak, nakçı, Nedret - kısrak, seyret, Nefis (Nefise ) » bürcü, güzel, körklü, ofluz, tanığ, tansuk tanrık, Nerm ( Nermi ) - uşen, yumuşak, Nesim (Nesime) - efilti, efirti, rti, yek leşat » kanığ, sevinç, sevinti, ka» nıtgan, Neşe « çırgalan, mez, sevinç, gay- lek, yapsık. Neşide - ecir, cıru, deyiş, kojon, kojuk, koşak, koşuğ, koşuk. Neveivan » e'las'n, genç. Nevin - ecer, yeni, Nevzat » bağans, bala, cibar, ça- ğa, çoğ, doğdaş, emerce. Nezafet - arı, ork, arığ. Nezahet - arık, örük, silik. Nezaket - iba, ince, kılık, kündü. Nezih (Nezibe) - arı, sili, süzük, Nihal - Cıvgın, çıtanak, çitil, dal, fidan, şıvga, şvgn. Nilüfer - Tamguyun. Nimet - iriç, erinç, sargut. Nizam - cosuk, çekim, düzgün, örek, ürek, töre. Nur - aydın, ış'k, yakıt, yaltırık. Nusret « Yardım. Soy Adı Saçenler Emniyet müdürlüğü beşinci şube komiserlerinden bay Mehmet Ali (Özcan), sivil komiserlerinden Hakkı (Özkan), kaçskçılık bürosu komiseı- lerinden Receb (Günal), bay Emin (Tekin), Galata polis merkezinden 101 Nolı bay Cemal (Algen), Beyand Alipaşa hanında kunduracı Refik (Artan), ayni kanda kunduracı Nebil (Erol), soy adlarını almışlardır. Fransız - Rus Anlaşmasından İngiltere Kuşkullanmış.. Londra, 7 (A.A ) — Şark andis:- ması müzakereleri sırasında alacaklırı vaziyete dair Periste M. Laval iis Sovyet Hariciye Komiseri M. Litv- nofun biribirlerine verdikleri temin & Lon. ia obüyük bir memnuniyetle karşılanmıştır. Çünkü bu teminattak'ı Fransız Harbiye bütçesi raportörü M. Arşembo'nun Oo meclisteki (Obeyanıtı Üzerine ortaya çıkan askeri ittifak rivsyetlerinin o ve Londrayı ara sira kuşkulandıran Fransız.Rus münase- betlerinin bir tavzihi görülmektedir. Londradaki kanaate görs Frantx ve Rus hükümetleri Şark lokürnosunu gerçekleştirmeye azmetmiş bulunu- yorlar. Esasen bu lokarnoya İngiltere de ötedenberi hararetle taraftardır. Zeytinyağı Yeni Yıl Mahsulü Çok - İyi Görülüyor Yeni sene zeytinyağı mahsulü on beş gündenberi (peyderpey piyasaya çıkarılmıya başlanmıştır. Alâkadarların verdikleri haberlere göre, yeni yıl mahsulü (Omiktar itibarile az fakat cins bakımından çok verimlidir. Öğrendiğimize göre, Almanya memleketimizden mühim miktarda zeytinyağı almıya karar vermiş ve lik parti olarak (10) tonluk sipariş verilmiştir. Yakında Çeklerin de bilhassa İzmir piyasasından ehem- miyetli miktarda zeytinyağı ala- cakları haber verilmektedir. Maliye Vekâletinden: Muhtelif Vi âyetlerde münhal olan 17, 5, 20, 25, 30, 35 lira maaşlı Tahsil müfettişiikleri için 15/12/934 günü Istanbul ve bir imtihan yapılacaktır. Program aşağıdadır. 1 — Hesap 2 — Hendese : Ankarada : Amali erbaa ve tenasüp Mesaba ve ölçüler 3 — Türkiye coğrafiyası ve devlet teşki Atına sit mücmel malümat 4 — Kitabet ve Yazı. İmtihan gününden bir gün evveline kadar kayıt muamelesi için Ankara Defterdarlığına veya Istanbul murakipliğine ; üzerlerine fotoğrafları yapışık arzuhal ile müracaat olunacaktır. İmtihan şeraiik 1 — Lise veya yedi senelik idadi mezunu olmak. 2 — Memurin kanununa göre memur olmak için lâzımgelen ev- safı haiz olmak. « Buna ait evrak istidaya raptedilecektir.» Imtihanda muvaffak olanlar imtihan ve tahsil derecelerine göre kanun dairesinde alabilecekleri maaşlarla ve tayin edilecekleri Vilâyet hududundan itibaren harcirah verilmek Gzere müfettişliklere tayin olunurlar. Bunlara maaşlarından başka ayda sekiz lira hayvan yem bedeli verilir. (8371) ük |