Bir Oralara, Bir De Buraya Bakınca.. Daha çok olmadı: Korkunç bir. kasırga Japon ülkü- #inin büyük bir parçasını alt, üst #tti. Koca Ozaka şehri baştan başa denecek bir biçimde yıkıldı. Binlerce İş evi yerle beraber oldu. Son ölçüm- lere göre bu kasırganın bitimi 1926 Blü, 5558 yaralıdır. 180 adam ortada Yoktur. Şu var ki bu sayı son değildir. Günden güne yeni yeni ölüm, yaralı ve kayıp duyumları alınıyor. Demek #luyor ki bu sayılar daha epey kaba- Tacak. Kasırga ile beraber esen yelin terliği saniyede 130 metreyi bulmuş. Dağların yamaçl-rına bakıldığı zaman koca koca kaya parçalarının dalgalı Ve göz karartan büyük bir ırmağın Bekılları gibi eteklere doğru baş döndürücü bir çabuklukla yuvarlan- dıkları görülüyormuş. Birkaç gün. Japonyanın bu büyük yazığın altın- dan kolay kolay kalkamıyacağı sanıla- bilir. Yalnız daha şimdiden Ozaka rıh- fımlarına yığılan tahta, demir ve pek $ok gerekli nesnelere bakılırsa, kolay Olmıyacak gibi görünen bu işin az bir Brı (ozaman ) içinde başarılacağı &Öze görünüyor. Buna karşı, daha — geçenlerde, “Babıâli, caddesinde bir tütüncü sökü ( dükkân ) sünün bir gece yandığı aklımıza geliyor. Bu sökü İlk biçimi le “ve kapkara durmaktadır. Bir, Ocakada başlıyan işe başlama çabuk- luğunu, bir de ne gereğe dayanıraa Oyansın bizim “Babiâli,deki bu dur- Hunluğu gördükçe adamın içine üzüntü Bölüyor, umut kesmek isteği geliyor. Süreyya Lindbergin Öldü- rülen Çocuğu Lindberg Suçlu İle Karşılaştırılıyor Nevyork, 26 (A. A.) — Lindbergin $ocuğunu kaçırmaktan suçlu Havpt Müan ile Liadtergin bugün ( dün ) M hkemede duruşması yapılacaktır. Alman Devlet Bankasının Altınları 26 (A, A.) — Eylül üçüncü osuna mazaran, devlet ukasındaki altın karşılığı — yözde .£09 dur. Sovyet Ordusu Ve Bir Mütalea Roma, 26 (A. A.) — Ciornale d'i talya gazetesi, Sovyet — ordusunun geçen Ağustos manevraları! bulunan İtalya askeri heyetinin başı Ceneral Graxioli ile bir mülâkat yap- mıştır. Caneral Grazioli, modern kızıl ordunun mükemmel teknik - teşki tını, kumandanlarının derin bilgis ordunun fenni techizatını, nakl vasıtalarının motörleşme temayül'eri- ni, çok muktedir politikalara malik olan kuvvetli havacılığını kaydettil ten sonra, Sovyet ordusunun yamrn bir kudret vasıtası olduğunu söyle- miştir. Amerikan Kalkınması Reis Conson İstifa Etti Haytpark, (Amerika) 96 — Cüm- hur reisi, millt? kalkınma idaresi roisi M. Consonun istifasını kabul etmiştir. M. Conson, İşinden ayrilmadan evvel Cümhur reisine bir rapor verecektir. | Bir Rus Tayyaresi Mançukuoda Harbin, 26 (A. A.) — Bomba ve mitralyöz yüklü, ve telsizle mücehhez birSövyet askeri tayyaresi, Mançukuo kuvvetleri tarafından Mançuli'da ele geçirilmiştir. Belli olmıyan bir sebep- ten ötürü karaya inen pilotlar esir edilmişlerdir. Efganistan Da C. Akvama Giriyor Cenevre, 26 ( A. A. ) — Milletler Cemiyetinin on beşinci umumi heyeti, dün, İsveç Hariciye Nazırı M. Sandle- rin Triyaseti altında toplanacak ve büro heyetinin ittifakla yaptığı istek üzerine, Afganistanın Milletler Ceml- yetine girmek talebini ruznamesine yazmıştır. İngilterede Telefon Para- ları İniyor Londra, 26 (A. A.) — Posta ve telgraf — nezsretinden — bildirildiğine göre Hükümet uzak mesafelerle olan telefon mubaverelerini halk arasında tamim etmek maksadile 1 Teşriniev- velden itibaren ücretleri mühim — su- rette indirmeğe karar vermiştir. Ş Gençlerindir No.29 27 - 9- 934 — Cehennem — olup — gitmiş otlacak. Yine birkaç gün geçince gidip arayacağımızı zannediyorsa #aşarım aklına.. O bir kerre olur. Amma el altından yakasını bırak- Mıya gelmez.. O Leylâ sıskası Oğlanı kim bilir nasıl - fitilliyor. 'e yapsa nafile.. Ben sağ olduk- fA o kız benim gelinim olamaz. Hele oraya gittiğini bir daha İşiteyim. Alimallah o Melek Ha- tımolacak kadını kepaze ederim. Ya kızına baskı olsun yahut ana kız yedi mahalleye rezil olurlar... lem fidan gibi evlâdını onun Sıska, sırık kızı İçin doğurmadı. Bu gün u gün annesiyim. Elbet bana bakmağa mecburdür. Bizim eski mahalledeki Huriye hanımı bilirsin ya. Oğlu bir. çalgıcı kız sevdi. Şu hani bilmem ne bahçe- sinde şarkı söyliyen kızlardan. Onu sevmiş, aİmıştı ya.. Kaldırım çiçeğinden hayır gelir mi, Oğla- Din 'nesi var nesi Yok yedi bitirdi. Bir maaşı kalmıştı. Konu komşu bir oldu. Anasının kulağını bik- tüler. Kadın dava etli. Oğlum bana bakmıyor - diye.. Hemen Burhan Cahit maaşından kesip anasına bağla- dılar. Nizam var kanun - var. Oğlasın da — aklıbaşına — geldi amma kaç para eder. Hem anasını mahkemelere — düşürdü. hem de elindeki avucundaki pa- ralar gitti. Böyle karılar adamı parası için severler. Melek H. kocasının sağlığında niçin kızına Dişan yapmadı. Ama diyeceksin ki © zaman Reşit daha mektepte idi. Ne çıkar. Nişan olur; mek- tepten çıkınca da evlenirlerdi. Hoş jAsabet olmuş ya.. Haydar B. öldükten sonra hemen iş değişti. Kim bilir babası sağken kızını kimlere vermek istiyordu. Rah- metli Haydar B. ağızdan Leylâyı Reşide vereceğini söyliyordu am- ma çıkarıp bir mektep harçlığı bile verdiğini görmedik. Ozaman ağabeğine yan gözle bakıyorlardı. Eh Allah büyüktür. Oğlan sır- malarını takıp kilicini şakırda- tınca kıymetli oldu. Hasibe H. fincanın dibindeki sulu telveyi bir yudumda göçür- mek için çalkalarken devam etti: — Amma yağma yok. Onlar | l r Efganistan Ve Cenevre Kardeş Memleketin De Milletler Ce- miyeti İçine Girmesi Bir Gün İşidir Cenevrö, 26 (A. A.) — Altıncı ko- misyon ittifakla Efganistanın Milletler cemiyetine iltihakı lehinde karar ver- miştir. Asamble” bugün öğlüâden kat'i kabul kararını verecektir. sonra Avusturya mevkufları Viyana (Hususi)— Avusturya hükü- | meti verdiği bir kararla Wallersdorf | hapishanesinde bu'unan slyasi mah« kümlardan 40) köylüyü, ve sabık ceneral Szhneller il& sabık Sosyal demokrat mebuslardan Harvatek ve Webeni serbest bırakmıştır. Bu mah- kümlar Şubat ihtilâlinde hükümet ta: rafından tevkif edilmişlerdi. İtalyan Vellahtının Bir Kızı Oldu Roma, 26 (A. A.) — Veliahtın ço- cuğu doğması münasebetile bir af ilân edilmiştir. M. Heryo V__eîMuarızları Liyonda M. Heryo Aleyhinde Siyasi Bir Beyanname Neşredildi Liyon, 26 (AA.) — Kendisine da- nışmaksızın, siyasi bir. beyanname neşreden bazı belediye Azası ile be- lediye reisi M. Heryo arasında, düm bir hâdise olmuştur. Sosyalistlerin bu beyannamesine, '_]a;;onya-nın Moskova: Yarnal â8 azetesi yazıyor: g "Pıavâı ’ııncui, Japonyanın bi riktirdiği harp iptidai malzemeleri hakkında şu malümatı veriyor: “Japonlar, harpte kullanılacak ip- | tidadi maddelerden İüzumu veçhile istifade için Mançurya'yı Işgal etmiş ve bundan sonra Cenubi Mançur- yada bir bucuk milyar tona yakın demir bulunan maddelere — vuz'iyet etmişlerdir. Ayni mıntakada bir mil- yar 265 milyon tonluk maden kömürü ihtiyatı, beş milyar tonluk “petrol şisti vaktile kendilerini naza çektiler. Ben de şimdi ayak direyeceğim.. İnsanda biraz yüz surat olmalı.. Bunca yıl emek verip bu boya getirdiğim evlâdıma ben elimi öpeni alırım.. O Leylâ sıskası benimle başa çıkamaz, dün gece oğlanı kim bilir nasıl tıkıp dok- durdu. Zasen gelişini pek beğen- memiştim, kapıdan girerken su- ratı değişmişti. Her zaman heni görünce: — Anneciğim daha yatma- madın mı? Yahut: — Niçin beni bekledin de ra- hatsız oldun! Diye üzülürdü. Dün gece oda- ya girer girmez ilk lâfı: Leylâdan geldiğini söylemek oldu: Söylemesi birşey değli, âdeta ne- ferlerine kumanda eder gibi yü- züme karşı: —Biz evlenmeğe karar verdik! Demesi beni çileden çıkardı, Amma ne kadar olsa analık, ken- dimi tutayım dedim. Kabil mi, söy- lemediklerim axz kalsın beni yiye- cekti. Ne ise ne olanlar oldu, o da <cehennem oldu gitti. Şimdi bugün- den tezi yok, gidip ©o Melek ha- nım dedikleri ana karıyı görmeli, kızını biraz çekip — çevirmesini söylemeli.. Bu iş artık inada bin- di. Hele bir Kaymakam- beyin hanımını da görelim. Ben bugün birşeye elimi sürecek halde de- Mosku) | I Gönül İşlcri l Başkasına Geçen Sevgili Trakyanın küçük bir kazasın- da oturan bir. okuyucum: — “Otuz senelik hayatında hiçbir. zaman bugün kadar sıkık dığını — hatırlayamadığını,, temin ediyorum. Haklıdır: — “Daha çocukken kendisi kadar çocuk bir kızın nüfuzu ab- tına girmiş, hiçbir şeyi söyleme- den yıllarca sevmiş, sonra izini kaybetmiş. Fakat tesadüf o kızı tekrar karşısına çıkarmış, fakat maalesef bir başkasının zevcesi halinde,, | üç beş sene evvel Yeni Kıral Mehmet Zahir Han — | M. Heryo, vermiğtir. M. Heryo, tfkârı umumiyenin bu bâdise hakkında vereceği hükme tamamen güvenmektedir. Hazırlıkları derhal açık bir. cevap madenleri ve Jehol il$ Burga mınta- | kalarında da miktarı henüz tesbit edilmemiş olan “petrol gisti, vardır. Japon imperyalizmi Cenubl Mançur- yada alüminyum istihsaline lâzımge- len mevaddı iptidaiye madenlerini işletmiye başlamıştır. Japonlar dahilt | Mugolistan ve Jehol mintakalarını elde ettikten sonra yün ve közele ihtiyacatını temin edecek bir üssül- hareke temin etmiş — bulunuyorlar, Diğer taraftan Çin, Malezya ve Fele- menk Hindistanındaki iptidat madde- Şimdi sorüyor: — Ne yapayım? Ben buna benzer bir hikâyeyl ihtiyar bir dostumdan da dinlemiştim: — Seviyordum, ve onun da bana temayülü olduğunu seziyor- düm, isteseydim alabilirdim, fa- kat zengin değildim, hayata yeni atılmıştım, sefalete düşmekten, sefalete —düşürmekten korktum, bir az zaman geçsin, dedim zaman geçti. Fakat birgün İşittim ki ev- lenmiş. Başım — döndü, içimden sıcak bir alev duydum. Fakat kimseye hissettirmedim. Şimdi arasıra tesadüf ederiz, onu Üç yavrusunun arasında şen ve mesut gördüm. İsteseydim ben de aralarında olabilirdim, diye düşünürüm. Bu, benim bayatın acısıdır. Fakat içimde kalacaktır.,, demişti. Aziz okuyucum ! — Ne yapayım ? diye soruyor- sun, —“Hiç diyeceğim; bu ihtiyar dostumun hareketini taklit etmek. Kimsenin — yuvasını bozmıya hakkın yoktur. Sırrın içinde kal- malıdır. * Sıvasta M. Y. Beyer Yukaritdla okuduğunuz satırlar size de cevap teşkil eder. lerl de elde etmiye uğraşıyorlar.., | gilim Türkân, dünden kalmış biraz yemek var... Sen onları öğleyo hazırlar bir de salata yaparsın kızım, akşama allah kerim.. Pazar- dan balık malık alır hazırdan birşey yaparız. Ben biraz çıkayım. Fena sıkıldım. Evde kalırsam hafakan- lar boğacak. Hasibe Hanım kızına ev işle- rine ait daha birçok siparişler vererek başını örttü. Yeldirme- sini giydi ve yanına tütün pake- tini de almayı unutmıyarak — s0- kağa çıktı. * Leylâdan gizli avukat Ohanes Gevezeyan Efendiye elli lira ve- ren Melek Hanım paranın üst tarafını tedarik etmek İçin uzun derin düşündü. Evde birçok yerli ve ancem seccadeleri vardı. Bun- lardan birini elden çıkarmak ka- bildi. Fakat Leylâdan gizli bunu yapmaga imkân yoktu. Borç istemiye, birşey satmıya istenileni geri çevirmiye alışmı- yan Melek Hanım çok - sikil- dı. Nihayet bu avukatın bu son teklifini de” Leylâya açmıya karar vardi. Genç kız zaten bu avukata kr zıyordu. Onun cam gibi parlıyan gözlerinde aradığı emniyeti î:ıı- lamıyordu. ÂAnnesi onun yeniden yüz lira istediğini söyleyince çok kızdı. Hatta elli lira verdiğine büsbütün sinirlendi. HANIŞITEYZE ——— — — Bu heriften bize hayır yok anne, diye haykırdı. Bu işi biz tecrübeli bir avukata vermeliyiz. Böyle şarlatanların boyuna para çekmekten başka bir şey yaptık- ları yok. —Mektep arkadaşım ( Ayten)in babası büyük bir mah- kemede relstir. (Ayten) e söyle- rim. Babası bize iyi bir avukat bulur. Böyle heriflerle uğraşmak- tansa... Melek Hanım şimdiye kadar verdikleri paraları düşünüyordu. — Herif bu sefer çok - kat'i söyledi. Bu son masrafı verdikten sonra on para bile istemiyecek, bilmem ki ne yapmalı, Leylâ annesine de başlamıştı. — Geçen hafta Iki yüz lirayı istediği zaman da öyle söylemedi mi anne. Ne çabuk unuttun. Bu heriflerin âdetidir, insanda artık emilecek kan kalmadığını görüm- ceye kadar uğraşır, ondan sonra yakanı bırakırlar, bari iş görseler.. İnsan o zaman istiye istiye hak- kından fazlasını verir, sen beni dinle anne., Elli lira bulacağım kızmıya | diye düşünme. Ben bugün (Ayten)i görür, meseleyi açarım, babası çok temkinli bir adamdır. Zaten öyle olmasa mahkeme reisi yapar- larmı? O bize — herhalde İşimizi görecek aklı başında, doğru bir avukat bulur. ( Arkası var )