1 Temmuz 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

"ı. Ki B et e e TU Ş İngiltere, Ame- rika Ve İtalyanın İkazları Almanya geçende harici borçları için moratoryom kararı verdi. Bu karar üzerine ÂAlmanya ile, ondan alacaklı olan devletler arasında el'an notalar teati ediliyor. Vaşingtondaki Alman sefirine evvelki gün verilen Amerika cevabi notasında, — Hitler idaresi fena halde itham ediliyordu. Amerika hulâsaten diyor ki : “ Almanyanın borcunu ödeyemez bir vaziyete düşmesi, Hitler idaresinin beceriksiz hareketleri yüzündendir.., y A Bir _nı_uîu gazetesi de Almanyaya şu şekilde bir nasihat veriyor: “ Almanya, Versay muahedes'nin ağır hükümlerinden kurtulmak için aksilik yapıyor, şiddetli hareketlere girişiyor ve iklde birde — mızıkçılık ediyor. Bu, doğru değildir. Eğer Al- manya Maksatlarına daha kestirme bir yolday erişmek İstiyorsa sulh siya- setine bağlanmalı, miızıkçılığı birak- malı ve “hulülümuslihane,, denilen uyuşma v anlaşma yolundan yürü- melidir, , ş x Gerek Lmerikadan yükselen İtham sesinin vt gerek İtalya tarafından verilen namhatin siyasi ehemmiyetleri üzörinde drmak gerektir. Çünkü Amerika, haykırdığı bu; İttiham sese Almanyaya bir de ihtar yapmış oltor ve demek istiyor ki: Fertlerin Oluğu gibi devletlerinde hürriyetleri gayrl mahdut — değildir. Gerçi bir dylet dilediği gibi hareket tetmekte seçesttir, fakat bu serbes- tinin bir huydu vardır ve bu hudut diğör devlesrin görecekleri zarar ile ölçülür. _ —»ı_qın_n irdiği nasihate gelince; Muahedelerin — yeniden gözden geçirilmesine — ve hattâ — değiş- tirilmesine taftar olan İtalya, bu yüzden AÂvru)da yeni: bir gürültü dir ki Almanya, müfrit hareketlerden vazgeçirmek İşyor. Çünkü Fransa ve müttefiklöryürültüye kolay kolay papuç bırakmacak derecede küv- vetlidirler ve Ön sanıyoruz ki Alman- ya tarafınden muahedeleri — esaslı Surette bozma) matuf en küçük bir hareket karşısıla Fransa ve mütte- fikleti bunu sil kuvvetile defetmek rı—ı::ıw&..—ı_.#n.p:î—ı. Amerika ve _nı_wı_:? >_Bqıw_ müfrit harekat- lerden mennetiye matuf olan ikaz- kâr sesleri, hebunun için sık, sik _ yükseliyor — * Fo , Amerikada Sıcak Dalgası Polisler Caketsiz Çalışıyorlar Nevyork, 30 (A. A.) — Bütün memlekette şiddetli bir mcak dalgası hüküm sürmektedir. Şimdiye kadar 20 kişi ölmüş, birçok hayvan telef olmuştur. Gölgede hararet 44,5 dere- ceyi bulmuştur. Kuraklık devam et- mektedir. Cenubugarbi mıntakasında siraatin — vaziyeti gittikçe — fenalaş- maktadır. Nevyork Polia Müdürü polislere ceketsiz çalışmak müsaa« desini vermiştir. Baltık Misakına Doğru Kaunas'ta Bir Toplantı Yapılıyor Riga, 30 (A. A.) — Litvanya, Le- tonya ve Estonya #siyasi BEıFıF. rinin 7 temmuzdâ Kaunas'ta bir mülâkat yapacakları haber veriliyor. Bu mülâkat, üç Baltık devleti arasın- daki — beraberliği — kuvvetlendirmek maksadile yapılacaktır. Ufak Bir Değişiklik Oluyor Londra, 30 (A. A.) — İş Nazırı M. Batterton, işsizlere yardım komitesi reisliğine seçildiği için Nezaretlen çekilmiştir. Bu istifa üzerine kabinede şöyle bir değişiklik olacağı tahmin ediliyor: Münakalât Nazırı İş Nezare- tine, Hazine Nazırı Münakalât Neza- retine, Harbiye Nazırı da Münakalât Nazırlığı vekâletine geçeceklerdir. Cenevrede M. Hendersonun Heykeli Rekzedilecek Londra, 30 (A.A.) — Röyt ajansının Peşteden haber aldığına göre, Peşti Hirlap gazetesinin baş muharriri M. Otto Legrandi, Akvam Cemiyetinin yeni binasına konulmak üzere M. Hendersonun yarım bir beykelini yaptırmıştır. İngiltere - Holanda Arasında Ticaret Görüşmeleri Londra, 30 (A.A.) — İngiltere ile Holanda arasında bir ticaret muahedesi akti için icap eden müzakerata 5 temmuzda başla- nacaktır. İngiliz Kabinesinde — F U LA ü y . <* TELGRAFLAR İngiliz Donanması Kısa Zamanda Müthiş Kuvvet İktisap Edecek Ingiliz Revanj zırhlısı (Bu gemi, bugünkü İngiliz donanmasının mühim rükünlerindendir.) Londra, 30 (A. A.) — Deyli Tel- graf gazetesi yazıyor: “1937 senesinde tezgâha konacak İngiliz harp gemilerine şimdiki atış suretinden ikl defa farla süratle ateş edecek yeni model toplar konacak- tır. Gemilerin başlıca kısımları hava bombardımanlarından masun kalmak için tertibata malik olacaktır. Hava müdafaası sekiz ilâ on iki tane yeni modelde hava topları ve birçok ağır yetişerek kaldı Gandiye Suikast Bombay 30 ( A. A.) — Gandiye karşı bir suikast keşfedilmiştir. Sui- kastçılar, Gandinin — bindiği — treni yoldan çıkarmak için İndrani nehri üzerindeki köprünün başına iki demir potrel koymuşlardı. Fakat yol muha- fızları, bunları — tüş ve vaktinde ıişlardır. — Fransada Mali Islahat Paris, 30 (A.A.) — Mebusan mec- lisi, mali islahat kanununu (200) muhalife karşı (385) reyle kabul etmiştir. Hükümet bu münasebetle itimat meselesini de İlerl sürmüştür. | Bu kanunun son maddesi, mali işler hakkında hükümete kanun kuvvetinde kararnameler neşretmek salahiyetini veriyor. mitralyozlarla ikmal edilecektir. Bu yeni tip gemilerin numunesi “Karal Beşinci Jorjiş ismini taşıyacak ve buharlı dürbün makinelerile mü- | cehhez olacaktir. Gemilere ayni zas« manda dizel motörleri de konacaktır. Diğer devletler (35,000) tondan fazla cesamette gemi inşa edecek olurlarsa, İngilir bahriyesi geri kal- mak istemiyecek, yeni yapılacak ge- miler her cihetten eecnebilerin yapa- caklarına müsavi olacaktır. Deniz Kazas İki Japon Muhribi Battı Tokyo, 30 (ALA.) — Kelpar adası elvarında yapılan gece manevraları esnasında iki Japon torpito muhribi- nin çarpışarak ikisinin de battığı, beş kişinin öldüğü ve birçok kimse- lerin ağır yaralı olduğu ,haber verili- 'yor.. Çarpışma esnaszında denir çok sisli idi. Prens Kayanın Avrnpada Temaslari Berlin, 30 (A. A.) — Japon prensi Kaya, beraberinde — milli müdafaa nazır. olduğu — halde Alman harp maktullöri abidesine bir — çelenk koymuştur. M. Makdonald İzin Aldı Londra, 30 (A. A.) — Başvekil pazar günü Losslemuta gitmek üzere Londradan — ayrılacaktır. Kendisine Başvekil muavini M. Baldwin. vekâlet edecektir. Gönül İşleri! Evlenmeden Evvel Düşünü- lecek Noktalar, Bilgileri, karakterleri ve içtimal vaziyetleri yekdiğerine tamamen zit iki genç kızın karşısında 24 yaşında bir erkek tereddüt için- dedir. Genç kızların ikisini de ayni şehirlidir, şehirlinin bütün ince- likleri, kıvraklıkları ve yakıcılık- ları ile muhatabını teshir etmek- tedir. Öbürü ise nisbeten köylü- dür; fakat incelmiş, kıvraklaşmış, yakıcılaşmış bir köylüdür. B.nunla beraber gözlerinde, karşısındakine mutlak bir sükün — ve huzur etme inanı veren masumiyet el'an bakidir. Ve okuyucum (Z. soruyor:; — Hangisini alayım? Ben köylüyü ve şehirliyi yek- diğerine tercih etmem., Çünkü tercih sebepleri benim - elimde değil, bana mektup yazan okuyu- cumun elindedir. Maamafih (Z. Z.) Bey şehir veya köyden hangi muhite mensuptur? Ve hangisinin içinde yer almıştır? Burası malüm değil, burası malüm olmayınca da bir hüküm vermek mümkün ola- maz, Fakat bana huzuru, sükünu sevdiğini söylemesine, maaşının da (50) lira olduğunu ilâve etmesine nazaran sualinin cevabı kendili- ğinden verilmiş değil midir? ğ “ Gönül ) namımüstearını kullanan okuyucuma: " Hayır, üzerine varmayınız, er- kek yapışkan kadından nefret etmese bile soğur. * Üorta Anadolu şehirlerinden bir ilâç soran okuyucumat Sorduğunuz sualin — cevabım mektupla bildireceğim. HANIMTEYZE Berlin, 30 (A.A.) — İstikrazla- rın devri meselesinde Amerikanın Almanyaya vermiş olduğu cevap, mali mahafilde — iyi bir kablile mazhar olmamıştır. Bu mahafil, bu cevabı menfi addetmektedir. İ “Son Post nın Milli vâ _wma.î Tefrikası: 37 1-7 - 493 f Tz Z Mebrure Sami ÇÖL Ağlayacak ye, keşki, dü- şünseydim. — Bu iyanın neden Bonra öğrendiğim anasını keşki o zaman düşünseyn! Tam 22 gün sih bu dolam- baçlı yolculukta, Hecene za- man korku ve Üzü yerici bir vak'a — oldu ise, yinle bana babandan evvel heh yetişti. İki genç bahriye zabin birinci mevki hamam odası, fotograf (develope ederken çÇıdıkları ve çabuk bastırldığı hal yapurun içini lüzumsuz bir İşa veren “Yangınl,, çığlıklarında, poker |heyecanile — bir $eYluymamış olan babandan evvelre kama- ramıza koşano olmuş İki gün sonra siğsı bit rıer.nEB wm_.. _w“_ .“_M,u edebildiği İspanyol İnleri ile sevindiren, sana nasılSsterim,, . " * Pi e PU ç â y pt " l eli İi ae ”, Ca N %Lğ.ikmr SA ea G g z GİBİ diye tutturduğun * bir yemeği va- pürün aşçısını para ile doyurarak hazırlatan ve getiren hep o idi. Emeli ne idi? Bunu ne yazık ki ben çok sonra öğrendim. “Ak deniz,, de geçen o heyecan dolu günlerde de bütün bu fedakâr- hıklarına başka bir isim vermeye kalkışmak — budalalığında — bu- lundüm. Mantığımi işletebildiğim anla- rımda, bu balime kendi kendime öfkeleniyor ve o zaman elimden geldiği kadar onu iğneleyip hır- palamağa çalışıyordum, Harbin — ilânında, — Paristen döndüğünü, İstanbulda biraz kal- dıktan sonra Almanyaya gittiğini Berlinden çok Viyanada yaşadı- ğını anlatıyordu. Musiki ve kom- pozisyon tahsil etmişti. Güftesini Avustaryalı bir muharririn hazır- ladığı feerik, müzikal - bir eseri, a —- E A Pi - Viyananın mühim sahnelerinden birinde çalınmış ve temsil edil- mişti. Birçok besteleri — vardı. Bunlardan — birkaçını — alaturka motiflerle karıştırarak, kulağım- zın o zamanlar henliz alışık ol- madığı, şarkılar yapmış, güftele- rini de kendi yazmıştı. Harp soönü yolculuğunun va- püru “Akdeniz, in meşhur kara- vanası, alt kattaki içiçe geçilen yemek salonlarında verilirdi. Mektep — yemekhanelerindeki gibi beyaz muşamba örtülü uzun masalar ve oturmak için de sıra- lar vardı. Torpil tehlikelerinin, haftaları bulan uzun — yolculuk hayatının kardeş ettiği, günden güne işi alaya vuran birçok ka- dınlı erkekli iİnsan kalabalığı, güle söyliye burada o meşhur çorbaya bazen de fevkalâdeden verilen kırmızı koönserve — etile karıştırilmış lapaya kaşık atarlar, Alman müttefiklerimizin Ham- burgtan hareketimiz sırasında, dağıttıkları kösele gibl sert, üzer- leri pul pul ölmüş, balık - tuzla- malarınmı kemirmeğe savaşırlardı. Bu mektep yemekhanesini an- dıran yerde başlıca fark, çocuk- ların büyümüş insanlar, odaların sallantılı olmasında, baş köşede de tuşlarından ikisi üçü ses ver- Mi çeğlsütey ai aç Bek ” - miyen bir piyano bulunmasında idi. Şen, kahkahası bol yerlerden hoşlandığın — için biz de çoğu zamanlar bu yemek salonuna inerdik. Hiç lüksü olmıyan bu yolcu- * lukta bile gsüs ve gösterişlerini bırakamıyan — kadınların — çoğu, her gün başlarında yeni bir fişü, sırtlarında — biçimi — değişik bir elbise ile, bizim gibi, ümumiyetle yemeklerine el bile süremedikleri bu alt salona gelirler ve karnaval faslı biter bitmez Vedat Melihin etrafını alarak onu zorla piyanoya oturtur, bestelerini çaldırırlardı. Razı edemedikleri günleri de, araya seni korlardı Nesrin, o zamanlar sen, onu elinden tutar, çeke çeke piyanonun başına gö- türür: — Lala... rurdun. Tuşlara parmaklarınla basıp, yumuk ellerinle de ona bir şey- ler, anlatmıya uğraşır, galiba pi- yanoların © bizim olan oynak valsını isterdin. İşte sana bütün bunları yazar- ken de şimdi ben, ©o eski valsın mırıltısını, burada, bir hapi odasında, sevdiği adamı saçı boyalı bir bar yı - e eee '" LA Lala!.. Diye tuttu- ağzından dinleyorum kızım! * Alt kamaralara inen merdi- venin başında asılı düran harita- nın, vatana doğru yolunu ilerleten küçük kırmızı bayrağı nerelere gelmişti bilmem! Vapuruün sallan- tısi ila güvertede, kamara kapı- ları ile parmaklık arasında zikzak- lar çizerek yürünülen, kasırgalı, yağmur sıkıntısı ile rüzgârın bile ilıklaştığı, — dalgalı bir — fırtına günü idi. Böyle —havalardâ — dalgalar, dışarda dolaşanları ıslatacak ka- dar kabardığı, alt ve orta güver- teleri yalayıp geçtiği için, kama- ralarında yalnız oturmaktan sıkı- lan ve denizle de başları hoş olanlar, güçlükle, tutuna tutuna, vapurun her batıp kalkışında bir yandan —ötekine koşa — koşa orta kat salonlarına kapanır, gra- mofon çalıp oyun oynayıp vakit geçirirlerdi. İşte böyle bir gündü. Yemek- ten yeni kalkılmıştı. Seni yatırmış, çağırtmıştım. - Kamarada başim dönüyordu. Sıgara kokusu dolu salona git- meyi, babanın pokerine bakmayı da cantin hiç çekiniyordu. _?.rnı._ıı& derecede — cazip — bulmaktadır, hangisini —tercih etsin? Karar vermekten acizdir. Genç — kızlardan — birincisi Z.) Bey bana Almanya Memnun Olmamış! zorla uyutmuş, yanına da Kevseri e VN Ba Lde, P N n HK | l | İ W