Bir Harem Ağasının Hâtıraları Tefrika No, 3 Zatı Şahane Merak Buyurmasınlar.. Çı- ragandan Dışarı Çıkmama imkân Yok.. Evvelki Günkü ve Dünkü Kısmların Hulâsası: Hayrettin — isminde bir köle, Melekper isminde bir kalfanın yanında hizmet — etmektedir. Kalfa birgün onu Yıldız sara- yına, hazinedar ustaya gönde- tiyor. Hayrettin heyecan ve endişe içindedir. Çünkü hüm- kârın yanına ilk dela çıkıyor.. Bu yüzden tecessüsü büyük bir helecanla — kondisini sar- miştir. Koridorlardan geçerken birdene bire kapılardan biri açılıyor, otuz otuz beş yaşlarında bir adam, genç ve güzel hazinedarların ortasında dışarı çıkıyor. Bü Sultan — Hamit'tir. — Kendisine türkerek bakıyor: — Sen kimain ve ne zamandır buradasın? Diye soruyor.. Hayrettin saraya henüz geldi- gini söylerken hünkârın vehim- eçirdiğine dikkat etmişti.. namaz kılarken müh- biraderi Muradım, yanından tiğini söylüyur, ter ter tepi- niyordu. Hazinedar usta ise sapsarı bir halde Sultan Ha- midi teakine çahşıyondu. Sültan Hamit, Hayrettini yanı- n l birçok - koridorlar | ga aK POSE D | tulmuş küçük sayhalar, fısıldaş- geçti ve kızlar ağasile paşa- lardan Bbizine derhal Muradı görmiye gitmelerini irade eti Bu sırada kızlur ağamı, Hayret- Ünin omuzunu okşadı. Sonra bana dönerek sordu. — İsmin nedir? — Hayreddin köleniz! — Hayrettin Ağa bize araba bazırlansın! ; * Birar sonra Kızlarağası ile yaver .... paşa arabaya girmiş- lerdi. Arabanın kapısını kaparken ağa efendi bana keskin bir sesle şu emri verdi: — Arabacını yanına çık! Hayret ve dehşetle yüzüne baktım. Yapacak bir şey yoktu. İster istemez bu emre itaat ettim, Mehtaplı ve güzel bir eylül gecesinde, Çırağan sarayına doğru yol almıştık. -.2- Bu ilerlemiş ve sakin gecede, sarayın mağmum ve metruk bir görünüşü vardı. Arabamız bahçe kapısından ağır ağır girdi, nöbet- çiler Selim Ağa ile yaver paşayı tamımış — oldukları için acele ile kapının iki kanadını birden aça- rak, ihtiramla bize yol vermiş- Arabanın, bahçenin çakıl taş- | | KENDİ LİSANINDAN Yazanı Saat Derviş ları üstünde ile- rilemesi, sarayın içinde bir he- yecan yaratmıştı. Kalın. kafeslerin arkasında, hafif fısıldaşmalar, ve hareket — eden gölgeler vardı. Arabamız du- runca, —muhafız kumandanı koşa- rak yanımıza gel- di. Yaver ... paşa ona zati şaha- nenin iradesini tebliğ etti. Biraz sonra, harem kapısının önüne gelmiştik. Kumandan cebinden büyük bir anahtar çıkararak kendi elile kapiyı açtı. Ve içeri- dekilere haber vermiye lüzum görmeden kapıdan girdi. Biz de onu takip ediyorduk. Hayatımda ilk defa olarak müslüman kadın- ların bulunduğu bir yere erkekle- rin böyle pervasızca girdiklerini gördüğüm için hayret ve dehşe- Bim son dereceyi bulmuştu. Geniş koridorlar, büyük dehlirler gayet az ve kuvvetsiz ışıklarla tenvir edilmiş olduğu için âdeta karan- hktı. Etraf, tozlu, kasvetli ve kor- kunçtu. Merdivenlerden — yukarı çıktık, Sabık hünkâr ailesi efra- dile ikinci katta bir daireye yer- leştirilmişti. Onların bulunduğu dairenin kapısına gelmiştik. Ku- mandan cebinden bir anahtar daha çıkararak bu — kapıyı da açtı ve yüksek bir sesle: — Destur! Diye haykırdı. Önümüzde tu- malar, kaçışan ayak sesleri oldu. Bunlar şüphesiz kadın efendilerin, genç sultanların ve saraylıların ayak sesleri ve haykırışmaları idi. İç:ri girmiştik. karşımıza gayet ihtiyar bir kadın istemezler.. Çaldığı parça bitene kadar beklemelisiniz! Yaver ... Paşa ses çıkarmadı fakat —rengi — biraz sararmıştı. Başını — çevirerek reketsizha duran kızlar — ağasına — baktı. Bir an için kalbimde bir şüphe uyandı! Belki de biraderini oda- | sında gördüğünü söyleyen zatişa- hanenin bakkı vardı!.. Acaba Murat Efendi odasında değil mi idi?.. Kumandan sesle: — Murat Efendinin konserinin bitmesini — bekleyecek yok |. Dedi. sonra şiddetli bir hareketle, güzel bir org sesi işitilen odaya doğru ilerledi. Onu takip ettik. lhüyır kadının . arkamızdan hay- kırmasına rağmen, oda kapısını açmıştı. Yalnız iki mumla tenvir edil- miş büyük bir odada idik. İlk nazarda köşedeki büyük orgun önünde oturan Murat Efendiyi gördüm. O, bizim odasına girdi- ğimizi görmemiş ve duymamış gibi basını bile çevirmeden org çalmak a âevam ediyordu. Okadar güzel çalıyordu ki, bir an için nerede olduğumu, buraya niçin geldiğimi bile unutmuştum. Kumandan: — Murat Elendi! diye ses- | bu sesi de işit- | | memiş gibi davranarak, sükünetle orgunu çalmakta devam etti ve | lendi. Fakat o, tâ, çaldığı parça nihayete erene | kadar, başını bile çevirmedi. * Orgun bakarak : — Hoş geldiniz! dedi sizi çok bekletmediğimi ümit ederim. DZu akşamki ziyaretinizi hiç bek- lemiyordum. Sonra başını çevirip paşaya | baktı, ve biraz müstehzi bir te- | bessümle : — Ziyaretinizin sebebi acaba | nedir paşa ? diye sordu. çıktı. Sonradan öğrendim ki bu | kadın Murat Ef. nin dadısı imiş. | | İhtiyarlığına rağmen dik - durabi- | len bu kadının harikulâde solgun ve buruşuk bir yüzü ve inanılmıya- | cak kadar donuk ve cansız. mavi gözleri vardı. Kenardaki masanın | üstünde üç mum yanıyordu. İh- ağır adımlarla gelmiş ve durmuştu. Kumandan onu sefâmlamıya lüzum görmeden: — Paşa hazretleri iradei şa- haneyi Murat Efendiye tebliğ edecektir. Kendisini — görmek istiyoruz. dedi. tiyar kadın, Murat Efendinin oda kapısile bizim aramızda du- ruyordu. Yolumuza mani olmak ister gibi bir hareket yaparak, ta uzaklardan gelir gibi bir ahengi olan titrek sesile: — Kabil değil diye cevap verdi. Zatışahane şimdi org çalı- yorlar.. Böyle musiki ile meşgul oldukları zaman rahatsız edilmek | tiyar kadın sofanın ortasına kadar | İ — Zatişahanenin selâm hü- mayunlarını — tebliğa — memuruz efendimiz, dedi. şeye ihtiyacımız. olup olmadığını sual buyuruyorlar. (Arkası yarın) Büyük sofada |— SON POSTA Yevmi, Siyasi, Havadis ve Halk gazetesi Eski — Zaptiye mesok Zi No 25.1 'Telefon 20203 Posta kutusu: İstanbul — — 741 TYelgrnf - İstanbul SONPOST A ABONE FİATI TÜRKİYE ECNEBİ 1400 Kr. 2700 Kr, 750 . 1400 00 » 150 » İdaro' :7"“"*” * Çatal Gelen evrak geri verilmez. hânlardan mes'uliyet alınmaz. çin “mektuplara (6) kuruştuk put ilüvesi lâzımdır. Adres değiştirilmesi (20) kuruştur. Cevaj Gazetemizde çıkan resim ve yazıların bütün hakları mahfuz ve gazetemire Hittir, müstehzi bir | a a eee vaktimiz | kapağımı kapadıktan j sonra hafif bir sesle ve yüzümüze | Zatişahane bir | , ve mukavelename v Dün Darüşşafakanın 60 ıncı yil dönümü münasebetile Tepebaşı tiyatrosunda güzel bir müsamere verildi ve kutlulama merasimi yapıldı. Resmimiz müsamereden bir safha gösteriyor. SİLVİA SİDNEY Önümüzdeki Çarşamba akşamından itibaren MELEK y sinemasının İraesine başlıyacağı MADAM BUTTERFLY Şayanı hayret fransızca sözlü filmindekl meşhur rolünde en büyük yıldızlara tefevvuk ediyor. (1654) Bugün FERAH ,SİNEMADA ANNY ONDRA tarafından JEAN ıııııı'r TİNoslı EV Bugün ALEMDAR Sinemasında Arma ve talebi umumi üzerine Katanbul'da son defa olarak KARIM BENİ ALDATIRSA Kdmi arüstleri — taralından e sesli ve sözlü terilmektedir. Darülbedayi oynanmış ypereti g Matineler: 2,30 » $ gece 9,45 (eSN Kocaelı Orman Mudurluğunden' Hendek - kazasının Tuzlaburnu — devlet ormanından — gayri mamul metre mik'ap hesabile sekiz ayda 621, 656 D 3 kayın ve 18, 494 D3 meşe eşcarı beher gayri mamul metre mik'abı kayının 121 kuruş ve meşenin 397 kuruş muhammen bedeli üzerinden talibine ihale edilmek bzere müzayedeye konulmuştur. Müzayede ve ihale açık attırma usulile 661 ve 799 numaralı kanunların ahkâmı umumiyesi veçhile 8/10/933 tarihine müsadif pazar günü saat 15 te Kocaeli — Vilâyetinde müteşekkil Ormaan Satış Komisyonu huzurunda — icra edileceğinden — taliplerin — 3000 lira sermaye vaz'ına — mali — iktidarlarını —gösterir Ticaret Odası — vesi- kasını — ve mubammen — bedelden aşağı olmamak şartile vereceği bedelin yüzde 7,5 nisbetindeki — teminatı muvakkatasım — muhtevi teklfnamelerini ihale kanununun onuncu maddesi sarahati dairesinde mezkür saate kadar komisyona tevdi eylemeleri — ve şartname suüreti musaddakalarının — Ankarada Orman ile Kocaeli ve İstanbul Orman Müdüri- “5059,, İşleri Umum Müdürlüğü yetinden ahnabileceği ilân olunur. Kadıköy 38 inci Mektebin tamiri Üsküdar Reşadiye . » Çatalca ayazıma Mi e Beşiktaş 18 inci ie t Yukarıda yazılı mekteplerin lımın kapalı zarfla münakasaya konulmuştur. Talip olanlar şartname almak ve keşif evrakmı gör- mek üzere Levazım Müdürlüğüne müracaat etmeli, münakasaya girmek için de teminat makbuz veya mektubu ile teklif mektup- larını 25/9/933 pazartesi günü saat ot beşe kadar Daimi encümene vcımelidirlu '4577 Istanbul Sıhhi Müesseseler Satınalma Komisyonu Reisliğinden: Bakırköyde kâin Akliye ve Asabiye Hastahanesinde yaptırılacak 30,000 lira bedel keşifli Adli pavyon olbaptaki keşifname ve şart- namesi veçhile ve 3 Teşrinievvel 933 Salı günü saat 14 te kapalı zarf usulile ihale edilmek üzere münakasaya konulmuştur. Bu baptaki keşif ve şartnameyi görmek isteyenlerin komisyona mü- racaatları. “4681. —.