—— rareıerın Reçel Lıyafetı vanc zunu ş örünce bağırdı : “Bakın bakın çocuklar, bu akşam reçel ziyafeli var, Fakat beyaz sıçan kavanoza tırmanamadı. 3 — yavru sıçanın kavanoza girip çıkın kuyruğunu ıutuddıt defalar yaladılar. Yavru sıçan hem yalıyor, hem de gülüyordu : “Ben bu uzun kuyruk ne işe yarar diye düşünür kızardım. Meğer onun da faydası varmış. . Küçükler Ağaçlar Ve Otları Taklıt Etmelı Ağaçlar — Rüzgür yokken ağaçlar rahat dururlar. * Fakâat rüzgür çıkınca bir taraflan bir tarafa — sallanırlar. Yere eğilir, tokrar h"oi: rar bir yana, öte- ki yana eğilir ve yine yukarı kalkarlar. Çocuklar —da bu — ağaçların yaptığı jimnasti- yıpıbllırlef. yana, yana ıiılı'ler. Sağa eğilirken sağ kok ları yana, sol kolları eğri ola- rak havaya kak- kır Sola hafta Faydalı Bilgiler Yıldızlar Gündüzleri Nereye Giderler ? Her çocuk bir defa sorar: Yıldızlar gündüzleri nereye gi- derler?., Bu sualin cevabı gayet basit- tir. Yıldızlar gündüzleri de ol- dukları yerlerdedirler. Eğer gü- neşin Üzerine örtü örtmek müm- “kün olsa biz onları gündüzleri de görebilirir.. Bazan — güneşin önüne bir şeyler gelir, ay bazan | a— — — . —— ——— a ervome nn aarmaaamma SSÇOCUK SAYFASİZ [ H:ıKÂYE [ Haydutla Hoca Bir zımanlar hoçcalar ramazan- da cerre çıkarlardı. Yani kaşı, kapı delaşp | ara toplarlardı. Bir bu fiaftanın Bümecesi Tayyarecinin Arkadaşları Nerede Saklıdırlar ramazan şünü bir boca etraftaki | köylerden aa tonlan ya çıktı. Paraları - topladı, bir. ormundan geçerek kendi <turdüğ ) camiye dönüyerda. Ormanda karşısını bir haydut çıklı, yolunmu kesti. | elindeki rolve'veri hocanın göğ- #üne tultu, cebindeki keseyi ver- mesini İstedi. Hocamn cebinde silâhı yoktu. Parayı vermezse can m gideceğini anlade Keseyi hayduda verdi, yalnız hayduftaen ona bir iyilik yapmasını istedi. Haydut şaşırdı: — Hayrola.. Dedi. Bea ka- ranlıkta hiç kimseye iyilik etmem dedi. Hoca yalvardı: — Şimdi ben camiye döndü- ğüm zaman, arkadaşlarımın keseyi kendimi müdafaa etmeden, kavga etmeden verdiğimi anlamalarını istemem. Ben şimdi cübbemi Üze- rimden çıkaracağım, ağaca asa- cağım, sen cübbemin Üzerine bir kurşan sık, - Arkadaşlarım da be- nim çarpışarak canımı kurtarmak için parayı verdiğimi anlasınlar. Hıra z cübbenin üzesine ateş otti. — Fakat hoca cübbesinin hiç bir tarafında delik açılmad gn gördü, şaşırdı. Haydut güldü: — Bunda şaşacak — bir şey yok... Sana temin ederim ki ben bu ormanda silâhıma bir tek kurşun koymadan kafileleri s0- yarım. Yalnız piştovu patlatırım, size bu da küâfidir, hemen soyu- Bur, paraları verirsiniz. Hoca : — Ya. Dedi Öyle mi? Ve hemen bir hamlede haydudun | üzerine atıldı, haydudu altina aldı. Kesesini cebinden aldı. Haydır dun — silâhim da aldıktan sonra belindeki kuşakla haydudun elle- rini sıkı sıkı bağladı: — Bir daha cerdau dönen he- caları boş piştovunla uldatamaz- sın dedi. Öğünerek köyüne geldi. o A güneşin ziyasınn — gözükmesine mani olur, gökyüzünde bulutlar olmazsa, yıldızların gündüzleri de gökte oldukları yerde durdukla- rını görürüz. Yıldızları gündüz görmememize sebep güneş ziyası- nin 'ıyıd. kuvretli olmas ndan ve güceşin bize çok — yakın olmasındandır. Gök gürlerken kendi sesinizi işitemezsiniz. Bu da gök gürültü- sünün sizin sesinizden daha kuv- vetli olmasındandır. Kendi sesiniz size daha yakın, gök gürültüsü daha uzak olduğu halde sesinizi duyamazsınız. Çünkü büyük ses küçük sesi yutar. Tıpki bunüun gibl güneşin ziyası da yıldızların ziyasıni yutar. Yıldızlar bize da- ha uzak, güneş daha yakındır. Güneşin ziyası, yıldızların ziyasın- dan daha kuvvetlidir. Bu sebeple yıldızları gündüz. göremeyiz. Bir tayyareci tayyaresile devrt Alem seyyahatine çıktı. Fakat en büyük — sevinci, kendi — doğup büyüdüğü köye gelmekti. Oraya gelince — arkadaşlarının kendini nasıl memnuniyetle karşılıyacak- larımı — düşünüyor, — seviniyordu. Nihayet bir gün köye geldi. Fa- kat debşetli bir kedere düştü. Kendisini bekliyen hiç kimse yoktu. Sanki bütün köy başanmış gibi meydanda tek bir Oyun Ve Oyuncaklar insan Bu oyuna kaç çocuk İsterse oynayabilir. Her oyuncuya bir çubuk ve bir düğme verirsiniz. Düğme yerine para da kullanıla- bilir. Her oyuncu yanyana dizilir, ve ellerindeki düğmeleri çubuğu üzerine koyarlar. Odanın bir kö- şesi “hedef,, yapılır. Oyuncular- dan biri bir, iki, Üç diye bağırır. Üç deyince oyuncular ellerindeki duğmelı çııbııkl la — koşmağa 15 Kânunuevvel 932 tarihli nüs- hamızdaki bulmacamızdaki (oyuncak- çı dükkânına giden yolu) doğru bu- lanlar arasından hediye a!acakların iemlerini aşağışa yezıyorur. Hediye alacak karilerimizden İs- tanbalda — bulunanların — pazartesi, perşembe — günleri öğleden #sonra lduıuııedıılınk hediyeleri- leri posta ile a Birer Mürekkı caklar. Portovniyal Lsvsi talebeşinden 269 İatanbul kız ertamektebi bi- gınıftan ARJ Muazzez Müstala, lu on neti Ürmektepten — İlr gabim — Ertuğı Davutgaşa ortamek- tebi TI2 Ali, Gelibolu ortamektebin- den 899 Güneci, Hasköy keçecipiri 17 vumarada Zolra Neş'ot, letanbul kız orta N Kalaem Ala- | gözükmüyordu. Fakat tayyareci aldanıyor. Sekiz arkadaşı onu karşılamak için bekliyorlardı. Eğer reşma dikkatle bakarsanız bu saklanmış olan arkadaşlarını bula bilirsiniz. Resmi istediğiniz tarafa çeviriniz, arkadaşlarını görecek- siniz. — Gördüğünüz — çehrelerin etrafını renkli kalemle çizip resmi kesiniz ve bize gönderiniz. Bu bilmeceyi doğru halledenlerdena yüz kişiye güzel hediyeler verk lıuk tir. Ellerinizle Ve Gölge İle Bu Resimleri Yapabilirsiniz Ellerinizi soldan birinci resim- de gösterilen şekilde kıvırınız. Gece odanızda lâmba yanarken ellerinizi bu vaziyette — duvara tutacak olursanır küçük tavşanın duvarda yürüdüğünü görürsünür. “Ortadaki resimde — gördüğünüz el şeklini taklit ederseniz, duvar- da kocaman bir fil görünür. Sağ- dan birinci şekli yaparsanız bir kazım başı görünür. başlarlar. Hangisi düğmeyi dü- şürmeden hedefe evvel varırsa” oyunu o kazanır. Eğer bir oyun- €u düğmeyi Üüç defa yere düşü- rürse oyundan çıkar. Oyun esna- sında düğmeyi düşürmeden en çok bangi oyuncu hedefe varırsa kaptan olur. —et 'Geçen Bılmecemızı Doğru Halledenler mektebi. üçüneü sınıftan 406 S1 ha, Çapa selçuk san'at mektebi ikine - ©£ 9 Münevvor, — İstanbul kız Crta- mektebi bicinci smıftan 295 Müunllâ, Divanyolu kuyulu sokâk 7 numarada Sea ha Hanım ve Boylur. Birer Dolma Kurşun Kelemi A'acaklar. Arsomslon mektebi birinci — sınıf Ferhut —Yusuf, İstanbul Hisoşi birinci sinifan S10 Fikret, İnkılâp isegi ae kizinci sınıftan, 179 Ahmet Naci, Da- vulpaşa 25 iaçi İlkmeztep 23 Noriman Fazil, İstanbul — kiz Ürtamektebi. SLi Me'âhat Rauf, Vefn OÖrtamektebi T45 Şevsot, İatanbul — kiz Ortacı ıktoli 488 Mevhiba, İatanbal erkek ijsesi biri mci sanıf 979 Noomottün, İstanbul kiz. O tamoktebi üçüncü — sınıtaa Sİ9 Pat ma, Gazlosman paşı Örünnektebi tale- besinden 207 A. Zya Bey ve Hamıar lar, ÇArkun vat )