29 Aralık 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

l Dünya Hâdiseteri ı Filistin Yahudilerinin Minnettarlığı Miteveffa — Fransız Hariciye Nazırı M. Briyan öteden beri sulh sever bir. adacı olarak tanınmıştı. Hayat.nda bır gün meb'uslar hu- zurunda nutuk söylerken sarfet- tiği şu cümle, onun sulha olan marbuliyetine daima bir misal olarak gösterilirdi: — Ben sağken harp olmıya- caktır. Böyle bir felâkete daima mani olacağım.., Filvaki Briyan sağken harp olmadı. Buna bir parça da, tesa- düfe atfedebiliriz. Fakat olmuş Bir Eriyan Ormanı Yapıyorlar olsa idi ne olacaktı ? Hiç. Söy- | lenmiş büyük ve iddialı bir söz daha tekzibe uğrayacak ve hâdi- seler, yine yürüyüp gideceklerdi. Hoş Çin- Japon ihtilâfı onun za- maninda patlak vermemiş mi idi? Maamafih Briyanın sulh sever- Hğine kıymet — verenler, — onun bu s#özünü yerine — gelmiş" ve Çin-Japon silâhlı ihtilâfını ondan sonra patlak vermiş addederler, Bunun baricinde Filistin Yahudi- lerinlü do Briyaba Karşi " büyük mahabbetleri vazdır. Çünkü vak- tile, Filistin Yahudi yurdunun tesisinde Araplığa karşı Yahudi- liği müdafaa edenlerden biri de © olmuştur. Onun içindir ki Filistin Yahudileri, Briyana karşı bir min- nettarlık hatırası olmak Üzere büyük bir orman tesisine ve adını da Briyan koymaya karar ver- mişlerdir. Bu ormanın işgal ede- ceği saha da elli hektardan fazla olacaktır. * Almanyada işsizlik o derece genişledi ki niha- yet 20-25 yaş arasındaki genç- ler için mecburi bir çalışma ve çalıştırma meselesi mevzubahs oldu. Bu suretle bir- çok gençler, iyi seçilmiş nezaret- çiler| ve bocalarin idaresi altında bir sene müddetle çalıştırılacaklar ve bu arada kendilerine cemiyet için bayırlı addedilen fikirler aşı- lanacaktı. Aynı zamanda bu su- retle çalışmıya talip delikanlılnra günde 20 kuruş yevmiye verile- cekti. Gençleri mecburi olarak çalışmıya — sevkeden — kanunun Bi lanberi 250., bin genç muh- telif kamplara sevkedilebilmiştir. Halbuki Almanyada — sefaletten kurtarılmak icap eden 1,000,000 genç vardır. Yeni kanun, ancak zarurelte bulunanların dörtte birini kurtarabilmiş demektir. Evvelce bu kanun, gençlik için umumi bir mecburiyeti mazarı dikkate alırken, elde kâfi tah- sisat bulunmamasından — dolayı, gimdilik, bu iş ihtiyari bir hale konulmuştur. Sefalette bulunan ve çalışmak alışkanlığını kaybet- mek istemiyen gençler, müraca- atları Üzerine ve çalışma kamp- larında yer varsa, hizmete alm- maktadırlar. Bu gençler 6-7 bin kamp arasında taksim edilmişler- dir. mevcutları da 40 ile 600 ara- sında değişmektedir. Bu kamp- larda göze çarpan şayanı dikkat hâdiseler şunlardır : Kamplara ilk devam ettikleri zaman, bazı genç'er, günlük işle- rini bitirdikten sonra şehre dön- meyi tercih etmekte idiler. Aradan bir bafta geçtikten sonra kims - nin şehre gitmek aklına gelme- miye başlamıştır. Aynmı zamanda £ÖN POSTA -— Dünyada Olup Bitenler — Şimalin Buzlu Boşluklarında Yaşayan İnsanlar Dünyanın en meçbul — mınta- kalarından — biri de, hiç şüphesiz, şimal ve cenap Ö kutbudur, Bilhas- ? Orada Soba Yerine Lâmba Yakılır > Pulir. — Eskimo, Somon balığının etini hamur ba- line - getirir. ve ona kızak şeklini go verir; beş da- sa kutup nokta- kika soğuğa b larına yakın mın- ) rakır birakmaz bu takalarında insan * €t çelik gibi olur yoktur. — Çünkü eşyalarını — üze- soğuktan yaşam rine koyar, kö- maz, Fakat daha pekleri — kızağa içerlerde, şimal bağlar ve yola ve cenup buzlu koyulur, okyanusların'n ke- Fakat mola narlarile — daha gamanları Esxi- içerilerde yaşıyan mo'nun dikkat et- insanlar — vardır. mek mecburiye- Bilhassa — şimal tinde buluoduğu kutbuna — yakın Şimalin buzlu. manzaralarından Üç canli Intiba şey, — köpekleri sahalarda yaşayan kavm Eskimo- lardır. Danimarkah maruf kâşif- lerden Knud Rasmussen şimal kutbunda iki sene devam eden | son bir seyahatten sonra mem- ı heyetle kutuplara en yalın nok- | | seketine döndüğü zaman buzlu ve karlı sahalarda geçirdiği hayat icabı olarak adeta tanınmaz bir hale gelmişti. Bu zat, bu seya- batinin intibalarını — neşrediyor. Rasmussen'in #seyahat jurnalıaa göre Danimarkalı kâşif, Sokon- gen İsminde bir gemi ile Groent- land yarımadasına hareket etmiş, bu adan'n sabillerinde kâin Tüle voktasına çıkmıştır. Bu - sirada, yanında dört erkek, Uç tane de Eskimo kadımı bulunuyor, kafi- lenin eşyasını 72 - köpek taşıyar- du. Kutup irıntakalarında başka «—-— —— sinema istiyen de yoktur. Bu kamplarda, ihtiyaca kâfi miktarda telsiz ve radyo aletleri vardır. | Fakat umumiyetle gençler ara- larında — münakaşalar — yapmak, şarkı söylemek ve okumayı radyo dinlemiye tercih etmektedirler, Bu kamplarda okumuş insanlarla amelelikten yetişmiş kimselerin miktarı hemen hemen müsavidir. Bunun haricinde genç kızlar için de bu nevi çalışma kampları tesis edilmiye başlanmıştır. İlkev- vel kampların mühtelit yani kadın ve erkekten müteşekkil olması istenmiş isede, bilâhare muhtelif mabzurlarından dolayı bu fikir ter- kedilmiştir. Bu Kampların tesisi kütleler üzerinde büyük tesir ya- pan şehir sevgisinin terkedilmesi ve toprağa avdet duygusunun artması olmuştur. vasıta bulmak mümkün olmadığı için köpek hnakil işlerinde en emin ve en dayaniklı unsurdur. Rasmussen'in kafilesi, işte bu taya kadar ilerlemiş, Hadson ko- | yunun şimalinde küçük bir adada | karargâh kurmuştur. Kâşif Rasmussen burada, buz- ı dan yapılmış bir. kulübe içinde tam iki sene yaşamış ve tetkikat yapmıştır. Sırasında, derecenin &- fır altı (45) e düştüğü bile görük müştür. Buzdan bir kulübe içim de yaşamak meselesine gelince: Bu havalide odun ve herhangi bir maden bulmak mümkün olma- dığı için ev inşaatında kullan'lan malzeme Luzdan ibarettir. Bu kulübeye Eskimolar İğlo demek- tedirler. Kulübenin kapısı kapa- nıpta içerde fok yağı yakan lamba yakılınca hararet © dere- ce yükselmektedir. ki — dışarda kürkle gezenler, kalübe - içinde çırılçıplak soyunabilmektedirler. Danimarka'lı kâşifin anlattığı- na göre, buralarda yaşıyabilmek için Eskimo kabilelerinin kabul ettikleri hayat tarzını aynen tatbik —etmek İâzımdır. Yani mümkün olduğu kadar yağlı şey- ler yemek, gündüzleri post giy- mek, geceleri de buzdan yapılmış kulubeler içinde şeçirmektir. Bu mıntakalarda nakil vası- tası köpek oldağu kadr köpeğin taşıdığı hususi kızaklardır. Bu kızaklar, maden ve tabta bulum- madığına göre balık etinden ya- SON POSTANIN İLÂN FİATLERİ 4—1lânın tek sütan? antırı gazetenin motin yazıtile vasati 4 kelimedir. 2— Ayni yazının 2 satırı # santimdir. 3—Daba kalın ve daba iuce yazılar santlın İlo hesap edilir. 4 —Sayfasına göre Hânlar aşağıdaki Natlere tâbidir: Savfa Santimi indi Diğer #ayfalarda Son mayfada kızağın yanından — uzaklaştırmak- tır. Çünkü buz haline gelmiş olan kozağı, azğın şimal köpek- leri, derhal kemirip yerler. Yaz mevsimi — gelipte donlar biraz çözülünce bu kızaklar da işe ya- ramaz bir hale gelir, köpeklere yedirilir. - Gelecek - kış yenileri yapılmak için.. Eskimoların başlıca yiyecek- leri fok balıklarıdır. Bu balıklar bazan azalır veya hiç çıkmazlar, ozaman, kutup mımtakalarında kıtlık başlar ve Eskimolarda da yamyamlık baş gösterir. Çünkü nefsini mubafaza etmek İstiyen Eskimo insan eti yemiye koyulur. Rasmussen'in anlattığına göre, * geçen kış baş gösteren bir katlık devrinde, — ihtiyar bir Eskimo, genç kardeşini yemek — suretile hayatını kurtarmıştır. Bir Eskimo kabilesi reiside, genç karısını kabile uğurunda feda ederek yiyeceksizlik devresini atlatmak imkânını kabilesine temin eyle- miştir. Bu buzlu sabralarda tesadüf edilen Eskimo çok teblikeli bir insandır. Çünkü Adetleri bilinmez Bilinecek olursa mesele yoktur. Bir Eskimo görür görmez, ya« bancı bir adamın yapacağı şey, ellerini kaldırıp ona doğru git- mek ve herhangi bir silâh sak- lamadığına — dair karşısındakini ikna eylemektir. Bu takdirde Eskimo çabuk dost olur. Aksi halde, ilk fırsatta arkadan bir bıçak yiyeceğinize emin olabilir.- sİniz. — SST AY e Kari Mektupları Aydında Bir Define Varmış Aydında Karpuzlu han dere- nunda oldukça mühim bir define vardır. Vilâyet taraf ndan aranma yapıldığı takdirde bu deline mey- dana çıkarılacaktır. Aydın !lecardan Dellalbaşı Hacı Mehrast Hulusi Genç Kızların Şikâyeti Biz, namus ve şerefimizle bir- kaç nüfuslu aileyi geçindirmiye çalışan Cibali — tötün fabrikası kızları, sabuh ve akşam bazı çirkin tecavüzlere maruz kalmak- tayız.. Rejiye giden — sokaklar, sabah ve akşam bir pazar ma- halli olduğu için, buradaki kala- balıktan halktan çirkin sözler işitmekteyiz.. Bu yüzden birçok kız arkadaşlarım derin bir tecsâlir içindedir. Belediye reisimiz. Mu- hiddin Bey bu hususu nazarı iti- bara ulacak olursa, bizim gibi kimsesiz ve temiz işci kızları bu büyük dertten kurtarmış ve büyük bir himaye göstermiş olacaktır. Cibali tütün fabrikamı umman ameleler nanısa Müzeyyen Aşılar Faydasız Rı ? Asri tavukçuluk kitabı sahibi Salih Zeki Bey bir gaxzetede yaz- dığı makalede tavuk kolera ve difterilerinde kullamlan aştann faydasız olduğunu ve bu fayda- sızlığın Avrupada tahakkuk ede- rek terkedildiğini yazmıştık. Hal- buki biz. Etlik laboratavarlarının istihsal ettiği aşılardan faide gör- düğümüzü tahmin ediyorduk. Sa- lih Zeki Beyin bu aşıların faide- sizliğinin nerelerde tahakkuk etti- ğgini, kanği memleketlerde terke- dildiğini tavrih etmesini rica ederli Altın arı ve külmes ticarothanesii M < l Cevaplarımız a İ Kadıköyde Seszi İuratııım Beyo: — Mektubunuzda çok haklı» sınız. Bahsettiğiniz gazeteye tariz etmiş olmamak için neşretmiyo- ruz, mazur görünüz. * Ahmet Imzasile mektap — yazan kariimize: — Kardeşinizin adresini öğ- renmek — için evvelce mensup olduğu kıt'anın kumandanına bir mektup yazınız, size cevap ve malümat verir, * Turgütlu'da Demir ve Zeki Ef. leret Belediye kaldırdığı mezarlığın yerin ya bir park yapacaktır, yahut orayı bir meydan haline koyacaktır. Bu takdirde de yenl- den ağaç dikecektir. Bir intizam dahilinde dikilmemiş, iğri böğrü ağaçlar faydalı değil, şehirin 'güzelliği noktasından belki de zararlıdır. * Samatyadan H. H. ryomzile mektup gönderen karilmize: — Misafir — başiklı — yazınız uzun olduğu için dercedileme- miştir, gazeteye gönderileck yazır lar en çok 10-15 satır olmalıdır. * İsparta'da gazete müvezzil Şükrü Yaşar Etendiyer — Darüşşefaka lisesisine gir- menize yaşınız müsait değildir. İkmale kaldığınız dersin imtihas ninı vermek şartile askeri lises lcre girebilirsiniz, kayıt ve kabul zamanı ağustostadır.