22 Kln;ınuı-ıvıi' Şarkın Yeni GAND Gandi, Umumi A Niçin Yardım Ettiğini — 78 — Bilâkis esirin vazifesi bürriyet- me kavuşmak — için bu fr- sattan istifade etmek değil midir? O zamanlar bu düşünce ben- de yoktu. Vakıl - İngilizler — ile Hintliler arasında azim farklar mevcut — olduğunu — biliyordum. Fakat Hintlileri de tamamen esir Mmahiyetinde görmüyordum. Yapı- lan hataların mes'uliyetini İngiliz idaresinden ziyade muayyen şah- aiyetlere — atfediyordum . adamları da — kendilerine — ib- tar edeceğimiz sevgi — duygu- lari —ile —aslah — edeceğimizi düşünüyordum. Bu müşkül za- manlarında İngilizlerle — birlikte yürürsek, İngilizlere yardım eder- sek dostluklarını kazanırız, di yordum. — İngiliz sistemi hatalı ol- masına rağmen ©o zaman bana bugün olduğu kadar tahammül- suz görünmüyordu. Fakat bilâ- hare bu hususta beslediğim imanı kaybettim. — Bugün — İayilizlerle teşriki mesal etmeyi imkânsız A Tekrar silsilel kelâma avdet edelim: Münakaşa —esnasında benim moktal nazarımı beğenmiyen hem- gebrilerim İngilizlere kuvvetli bir metalip listesi vererek — vaziyeti- mizi ıslah etn.eyi tavsiye etliler. Ben İngilizlerin endişeli zaman- larında iştifade — neyi durendi- şane bir hareket bulmadım. Bilâkis barp devam ettiği müd- detçe berhangi bir talep derme- yanından çekinmekliğimizi tavsiye ettim. Münakaşa uzadı. Tekrar söz alarak noktai nazarımı kabul edenleri orduya gönüllü yazılmıya davet ettim. Netice fena olmadı. Gönüllü alayımızın içinde Hin- distanın her ırkiı ve her düzi fileo temsil edildi, * Bu karardan sonra Lort (Cre- we) e bir mektup yazarak vazi- yeti bildirdim ve bizi gönüllü olarak bir sıhhiye alayına itbal etmesini rica ettim. İ Lort Crewe biraz - tereddüt- ten sonra teklifimizi kabul etti ve imperator'-*un tehlikeli bir zamanında çö....Siğimiz yardım- dan dolayı bize teşekkürde bu- lundu. Bu günlerde Londra görül- miye değerdi. Hiçbir telâş yok- tu. Ve berkes kudreti nisbetin- de çalışıyordu. Sağlamı olan her gevç talim görüyordu. Yaşlılar we çürükler de yaralılar için sarğı yapmıya başlamışlardı. Fakat ben harbin ilk günle- rine ait balıralarımı bu noktada keseceğim. 1914 senesinin son aylarında bir ralürreeye tutuk dum. İyileşlikten sonra daha s- cak bir memlekete gitmek mec- buriyelinde kaldım ve 1914 kâ- sunvevvelinde Hindistana — dön- İ Nihayet Ana Vatanda Cenubi Afrikada Föniler çift- liğine yerleştirmiş olduğum müs- lamere halkı da muharebe müna- sebetile Hindistana avdet etti. Muhabere netitesinde verdiğimiz karar mucibince ben bu gruptan evvel gidecektim. Fakat arıza çıktı, ben geçe kaldım ve Hin- distana vardğım zaman bu grup halkını dastlarımızın yardımı ile bir çittliğe yerleştiri'miş buldum. Hindistana tyık basar bas- maz Gokhale bana bir mektup göndererek — umumi valinin beni görmek istediğini haber verdi. Ben değruta Paonaya gi- decektim. Fakat Gokhale evvel emirde Umumi Valiyi görmekli- ğgimi istediği için nezdine gittim, Fahametrenah mutat cümle- — CAT M SON POSTA Pe.ggamberı' Â İ KİMDİR Harpte İngilizlere Anlatıyor lerden sonra bana dediki: — Sizden istediğim bir şey var: Hükümet karşısında herban- gi bir karar vermeden evvel ge- lip beni görünüz, — Vadederim, dedim. Kabul ettiğim prensip her defasında temasa geleceğim tarafın noktai nazarını peşinden anlamayı amir olduğu cihetle bu nokta benim için bir mesele değildir. Afrika- da tatbik ettiğim prensibi aynen burada da tatbik edeceğim. - Lord Willington bana teşek- kür etti: — Ne vakit isterseniz gelip beni — görebilirsiniz. Hükümetin istiyerek biçbir. zaman fenalık yapmadığını anlıyacaksınız, dedi. — Ben de öyle ümit ederim, cevabınmı verdim. (Mabadi yarın) — Yeni Nesillere Ne Okutacağız? Umumi Müfettişlerden Ali Canip BeyDiyorKi: ( Baştarafı 1 İncl sayfada ) Sınıf kitabına bağlı kalmış bir gevç kafası, istikbal için bize çok şey vadedemez. Böyle bir kafada görmek, bulmak, meydana çıkar- mak, tetkik etmek hatta an- lamak — kabiliyeti pek — aılızdır. Bunun içindir ki bir mektebin seviyesi kütüphanesinin vüs'atile ölçülürse yanlış bir şey yapılmış olmaz. Türkiyenin bir vazifesi de okur bir nesil yetiştirmektir. Şu hakikat karşısında neşri- yat fıkdanı, Türk mürebbilerini pek haklı endişeye düşürebilir. Evet ne yapıp yapıp kitap bas- malıyız; fakat... dünya ve bu arada aziz vatanımız büyük bir iktısat buhranı geçiriyor. Kitap basmalı demek kolay amma bas- mak nekadar güç. Mahut ve meşhur top hikâyesi gibi evvelâ barıt yok. Kanaatimce milli kütüphane- mizi teçhiz için kitap basmayı temin ede yareleri - tetebbü etmekle ! Türk çocuğuna asrın i w vermek, onu moder » erle teçhiz. etmek için x teplerde yardımcı bir lısana azami bir kuvvet vermek zamanı artık tamamile hulül et- miştir: Ana dili ile neşriyatı ih- mal etmemekle beraber, orla- mektebi — ikmal — etmiş — bir Türk — çocuğunun bir — garp lisanile medeni ve fikri ihliyacını tatmin — edebilmesini kat'iyyen temin edecek tedbirleri almamız lâzmdır. Ana dilinden sonra kuv- yetle tedris edeceğimiz bir yar- dımcı lisana muhtacız; o kuvvetle ki üç senelik ortamektebi bitiren bir genç bu dille okuduğunu müşklâtsızca anlasın. Ana dili — ile kitap basasilmek için ne gibi tedbirler almak, ne gibi çareler bulmak meselesine temas edemiyeceğim; çünki bu, bir iktısat meselesidir. Evvelâ ne gibi kitaplar mey- dana koymak icap eder suâline karşı da her şeyden evvel Türkçe bir ansiklopedi bile olmadığına işaret ederim. Ancak bu hususta uzun mesaj lüzumunu izah etmek te istemem. Son söz olarak aziz nin iktısadi cidal ve hhnm= hayırlısı ile kurtulmazını temenni ederim, Dünyadaki Almanlar Berlin 21 — Vücuda getrilen bir istatistik dünyada (103 ) mil- yon Alman mevcut olduğunu tesbit etmiştir. Bunun ( 63 ) mil- yonu Almanyada, (21 ) milyonu diğer memleketlerde, ( 15 ) mil- yonu Amerikada, (3) milyonu Cenubt Amerikada, ( | ) milyonu dünyanın sair kısımlarında (35 ) milyon Amerikal nın da Alman neslinden olduğu — tasrih edil- mektedir. Suriyede Vataniler Yeni Meb'usan Meclisini Tanımıyorlar Berut, ( Hususl ) — Suriyede Vataniler Fırkası Şamda yeni bir beyanname neşrederek l iııti.ylrıbın hileli olduğıııdu'ı. P'J zulmasını, bozulmadığı takdirde toplanacak lanımıyacak- larını ilân etmişlerdir. Şam ve Hamada bu hafta yeniden mün- tehibisani intihabı yapılacaktır. Ispanyda Karışıklık Bilbao, 21 — Rahiplere ait bir manastırı. Dabiliye Nazırı tahliye ettirmiştir. Bu münase- betle halk ile polis arasında ateş teati edilmiştir. Manastır- dan çıkarılan rahipleri halk ev- lerine kabul etmiştir. Manastırı askeri kuvvetleri muhafaza ede- cektir Bu Akşam Radyoda Nelür Dinliyeceksiniz 22 Kânunusani 932 Cuma İstanbul— (1M00 metra, $ kilovat) 18 gramolon Üe opera parçaları, 19 birincl kısım alaturka sar, 20 gramofon, kemedi ve Anadolu Ajansı haberleri, 21 ikinci kısım alaturka saz, 22 öorkestra. Helizberg — (276 metre, 75 kile- vat ) 20 Amerikadan makil, bu da- kikada Amerikada ne konuşuluyor? 20,15 senfonl Brüno — (3441 metre, 36 kilavat) 19 Rua şarkıları, 19,30 - vaktile bir kıral vardı. kömedi, Mühlaker — (360 metre, 75 kilovat) 20,05 Die mehalfraftenitive operası. Bükreş — (394 metre, 16 kilovat 20 sakaıfon, solo. 20,30 klâvye solo) 21,15 keman 20'a. Belgarat — (429 metre 25 kilovat) 20 sokol konferana,20,30 konser, Roma — ( 441 metre 75 kilovat ) 20 gramolfon plâkları, 21 Kollonun Marietta operası. Viyana — (517 metre, 29 kilovat) 20 Amerikadan nakil, 20,15 hemşire ve yabancı, komedi, 22,40 dans ha- yaları, Perta — ( 550 metre, 23 kilovat ) 19,45 Mosdosay nn konf>ransı, 20,15 konser, 21 konferans, 21,15 operanın orkestra beyeti. Varşova—- (1411 metre, 158 kilo. vat) 20 musik li musahabe 20,15 senfonl 22,15 dane havaları. Berlin — (1635 metre, 75 kilovat) 20 Amerikadan naklen, bu dakikada Voşingtonda ne konuşu'uyor? 20,15 Satılmış zevce Üüç perde'ik opera, 23 Kânunusani 932 Cumartesi İstanbul — (1200 metre, $ kilovat) 18 gramolon İle opera parçaları 19 birinci kısım alaturka saı, 26 gramofon neşriyatı, Anadolu Ajantı haberleri, 21 ikinci kımm alaturka saz, 22 orkestra. Heilsberg — (276 metre, 75 kiler vat) 19,40 bir hikâye, 20,40 Berlim den nakil. Brüno — (341 metre, 36 kilovat) 19,50 romantik Çigan orkestrasi. Mühlaker — (360 metre, 75 kile: vat) 20,20 şen gece, 22,50 danz bır vaları. Bükreş — (394 metre 16 kilovatj 19,40 gramofon, 20 şarkı konserl, 20,30 asker! Bando, 21 konferans, 21,15 askeri bando. Belgrat — (429 metre, 2,5 kilovatj 19,30 millâ havalar, 20 şark musikial, Von Ludvig Koch'un konferansi. Roma — (441 metre 75 kilovat ) 20 gramofon neşriyatı, 21 bir tiyat rodan nakil, perde aralarında gazetk haberleri, ü Viyana «« (SI7 metra, 20 kilovat) 20,15 Der Bettelstunde, oöperet Ü perde, 22,30 dana havaları. Peşte — (550 metre 23 kilovatj 21,10 konser, 22,45 Çigan orkestram. Varşova—(1411 metre, 158 kilovat) 20,15 baff muski, Casanovadan parçalar, 21,5$ musahabe, 22,10 Şopet konsıri, Berlin— (1635 metre, 75 kilovat) 20,25 bir hikâye, 20,45 Hamburgtas naklen şen gece, sonra dans havaları, Dercetmekte öolduğumuz programların Avrupaya — alt olan kısmı vasat! Avrupa enatine görs tanılas ed.imlytir. İstanbul saatine tatbilu İçla Avrupada saat (12) olduğu zaman İstanbulda (1) e geldiği farzedilmelidir. Arzuhalci Hayri Bu Sefer Başından Tehlikeli Surelte Yaralandı Zabıta vukuatı arasında bir kaç defa ismi geçen Arzuhalcı Hayrı Elemdi son derece sarboş bir halde Nuruhsmaniyeden ge- çerken Galip isminde birile kav- ğa elmiş, Gahibin yn-hhmf:ln ’î.'*. di başından l ür SeD (damdan Kurtuldu Bağdat ( Husus! ) — İrak Ü- mum Dabiliye Müdürü Abdullah Sani Beyi öldürdüğü için idama mahküm edilen Abbullah Falıh Essadun Beyin idam bükmünü Temyiz mahkemel de taadık et- miştir. Fakat Kıral Feysal husaal bir irade ile idam cezesıni (15) sene kürek , cezasına tabnl — et- mişlir. BÜYÜK TAYYARE PİYANGOSU Yeni Tertip Başlamıştır. Altı keşidelik olan işbu tertipte 50,000 numara kâmilen ikramiye veyahut amorti kazanacaktır. L.ci keşide 11 Şubat 1932 |Büyük ikramiye 30,000 LİRADIR. Biletler satılmaktadır. Kulak, Boğaz, Burun Mutenassısı Dr. Ekrem Behçe Beyoğlu, Mektep sokak 1 Tablatlalıi öğrenmek stiyorsanız totoğrahmı Ö adet kupan ilş bi Mikde gönderiniz. Fotojrahaıı mraya Fo'ogrehe bilyesi İÜ) surup el puy mebabilirde şöndesllekile.