2 Kânunüsani SON POSTA Siyaset Alemi—] nAn'ıcı HABERLER “Merhum,, Kudüs Kongresinin garabeti Kudüste toplanan ve garip tezahürlerden - sonra — kapanan kongre — münasebetile İngilizce (Nir İst) gazetesi şunları yazıyor: “Kongre tuhaf ve ihtişamlı merasimle Meclisülaksa salonunda açıld. İçerde pek az ecnebi muhabir vardı. En kuvvetli ecne- bi ajansı muhabirlerile mahalli Müsevi gazetelerinin hiçbir mu- habiri tertip heyetinin kararile içeri alınmamışlardı. Bütün ecpe- biler, ben de dahil olduğum halde başımıza fes giymiştik. Bu bir mecburiyet değildi. Bir tavsi- ye neticesi idi., Bütün aza ayak- kabılarını dışarda çıkarmışlardı. Kongre münasebetile vukua gelen —müessif hâdiseler, bas- ton, yumruk ve dayak vak'a- lârı — üzerinde — durmıya — lü- zum yoktur. Esasen teşekkülü pek garip olan bu koöngre hakkında şu hakikati kaydetmek kâfidir. Yugoslavya — müslümanlarını Kahirede oturan bir Hintli temsil ediyor, nereden geldiği belirsiz olan diğer bir murahhas ta, şayanı hayret bir hâdise olmak üzere İıvîçn müslümanları namına idarei kelâm eyliyordu. Kongre esnasında diğer bir hüdise de, Sovyet Rusyadaki müslümanlardan gelen bir rica warakası olmuştur. Bu müslüman- lar vaziyetlerinden memnun ol- madıklarını bildiriyorlardı.,, Mısırda Kapanan Gazeteler Ve Garip Bir Vaziyet Kahire, ( Hususi ) — Mısır hükümeti, vaziyeti yeni matbuat kanuauna uymadığı için Yunanlı- lar tarafından Rumca olarak neş- redilen (Lafirite) gazesin kapat- mıştır.| Mısır muhtelit mahkemesi hü- kümetin bu tatil kararını reddet- miştir. Bu — vaziyet karşısında efkârı umumiye muhtelit mah- kemenin yeni matbuat kanununu tanımadığı hükmünü vermiştir. Bu- nun pek mühim neticeler doğura- cağı — zannedilmektedir. Çünkü Mısır hükümeti yeni matbuat kanununun neşrinden sonra Mı- sırda çıkan allı ecnebi gazeteyi de kapatmıştır. Şimdi bu gazete- ler de Mısır hükümeti aleyhine dava açmaya karar vermişlerdir. Yeni Sene Ve İngiliz Başvekili Japon İleri Hareketi Devam Ediyor M. Mak Donalt Ve Yeni Sene Londra 1 — Yeni seneye gi- rerken fikri sorulan İngiliz Baş- vekili M. Mak Donalt şu sözleri söylemiştir: *1932 Senesinin ilk gününden itibaren Beynelmilel daha iyi bir anlaşma husul bulursa bunu bir inayeti Rabbaniye telâkki etmek lâzımdır. Bütün halka kudretli, kuvvetli ve beynellilel mesaide hayırlı te- beddüller hasıl edecek yeni bir sene temenni ederim. Eserimizin, bütün memleketin münevver ef- kâr umumiyesi tarafından tak ye edilmesi lâzımdır, derim. İngiltere _Boyuna Altın İthal Ediyor Vaşington, 1 — İngilterenin son zamanda altın ithal etmek hususunda gösterdiği büyük gay- ret nazarı dikkati celbetmektedir. İngilîz maliyecileri, İngîliı lirası- nın şu veya bugünkü vaziyeti ne olursa olsun mühim miktarda altın stoku temininin muvafık olduğu mütaleasındadırlar. Cemr bi Afrikadan da İngiltereye mühim miktarda altın ithal edilmektedir, Japon İleri Hareketi Devam Etmektedir Tokyo 1 — Yeni teşkil olunan Mançuri — hükümetinin — bayrağı sene başı münasebetile Mukden- de merasimle keşide edilmiştir. K Tokyo 1 — Japon kıtaatının ileri harekâtı devam etmektedir. Tesadüf —edilen Çin — eşkiyası bilâ merhamet imha olun! a- dır. Yeni erkânı harbiye reisi Ceneral Prens Kanin ayın birinci gününden itibaren vazifesine baş- lamıştır. İspanyada Grevler Almeyra 1 (İspanya) — Ba- dajozda ilân edilen umumi grev bitmiştir. Salâhiyettar bir mem- badan bildirildiğine göre Kastib- lanko kasabasında dört sivil mu- hafız öldürülmüştür. İngiltereye fıçılarla altın nakliyatı yapılıyor Japon İmparatoru kıtaatı teflişten dönüyor Yeni Sene Ve İngiliz Asılzadeleri Yeni sene Londra, 1 münasebetile — birtakım — İngiliz erkânıma asalet payeleri veril- miştir. Bu arada Adliye Nazırı Lort Sankey Baruluktan Vikont- luğa, eski nazırlardan Sir Vilyam Aşbey, Sir edvard Gines, eski Posta Umum Müdürü Sir Miçel Tomron ve Sir Vilya Lavson baronluğa terfileri kıralın kızı Kontes Harvuda prenseslik tev- cihi ve kıraliçadan sonra kırali- yetin birinci Hanımı ilân edime- sine karar verilmiştir. İngiliz Bütçesinde Açık Londra, 1 — senenin sonu Balonla Havalanan Bir Kadın Paris 1 — Geçen sene pilot şahadetnamesi almış nadir kadın- lardan biri olan Madam Veber (600) metre mikâbi bir bolonla yalnız başına Sen-Klu tayyare karargühından havalanmıştır. Ma- dam Veber bu uçuşile Melşiyor, Malle müesseselerinin uzun me- safe kupasını almak emelindedir. Elyevn bu kupa tayyareci Düjuondadır. Kat'ettiği mesafe ise (621) kilometredir. Tamirat Kanferansı Londra, 1 — Umumi tamirat konferansını 18 kânunusanide Lozanda toplanması hakkında İngiltere tarafından yapılan tek- Hfi Fransa, Almanya, Belçika ve Yunanistan şimdiden kabul et- mişlerdir. İtalya, Portekiz, Lehis- tan, Çekoslovakya ve Yugoslavya ile Romanya henüz cevap ver- memişlerdir. münasebetile dün neşredilen do- kuz aylık varidat ve masarif lis- tesi ( 394,541,581 ) İngiliz lirası varidat, ( 598,294,484 ) İngiliz lirası masraf kaydetmiştir. Açık miktarı 1930 senesinin ayni ayla- rına nisbetle (23,152,316) İngiliz Tirasıdır. l Gönül İşleri Boş Beşik Ve Sinirli Kadın Yılbaşı münasebetile bütün medeni memleketler, (1931) sene- sine ait istatistikler neşrediyorlar. Bu rakamlar arasında bizi en ziyade alâkadar eden kısım, tevellüdatın ve izdivaçların azak ması, talâkın çoğalmasıdır. Bu neticeyi izaha çalışan dok- tor ve içtimaiyatçılar, bugünün en mühim içtimal derdini şu iki kelime ile hulâsa mümkündür, diyorları Boş beşik ve sinirli kadın. Doktorlar iddia ediyorlar ki, şehir hayatı ve asri hayat kadını daha ziyade sinirli ve hırçın yapıyor. Kadın tuvaletten ve cinsi cazibesinden başka hiçbir şey düşünmez — hale geliyor. Evini ihmal ediyor. Çocuk istemiyor. Yalnız eğlenmiye ve yaşamıya ehemmiyet veriyor. Onun için az çocuk doğruyorlar. Bu yüzden nüfus azalıyor. Bu istatistik ve bu izah, bizim için de doğru mudur ? Bi- miyorum. Fakat büyük şehirleri- mizde ve okumuş sınıf arasında aşağı yukarı ayni temayüllerin mevcut olduğuna şüphe yoktur. Yeni teşekkül etmiye başlıyan burjuva ailelerde kadın eski Türk kadınına benzemiyor. Bun- lar Fransız kadınlarımı — taklit ediyor. Tuvalet ve rahatlarına düşkün oluyorlar. Çocuk yapmı- yorlar, yapsalar bile dadıların ve beslemelerin elinde büyütü- yorlar. Binaenaleyh Avrupalıların şi- kâyet ettikleri yara bizde de vardır. Fakat daha mahdut sa- hadadır. — İlerlemesine meydan vermemek gerektir. * S. N. Hanıma: Boyu uzatmak mümkündür. Fakat genç yaşta idman yapmak şartile. 20 yaşından sonra artık boyu uzatmak için sarfedilecek gayretlerin boş olduğuna şüphe yoktur. HANIMTEYZE Mısırda kaçak Yunanlılar Kahire ( Husust) — Hükü- metin evvelce teb'it etmiş olduğu üç Yunanlı gizli olarak tekrar Mısıra girmişlerdir. Mısır Polisi dün bunları yine yakaladı ve bir vapura bindirerek Mısırdan uzak- laştırdı. Bunlar İstavro Vasili, Andon Manoros, Dimitri Papa- doplos isminde üç kimsedir. *SON POSTA ,, nın Milli Tefrikası : 68 AH, MİNEL AŞK! MUHARRİRİ : Ben, kendi kafamın içinde, buna benzer nekadar münaka- ıııll:r yı:mışhm. Bu da onların ekrarından başka birşey değildi. kaılıhu sefer daha kuvvetli hissediyorum — ve terazinin bu kefesi ötekini bastırdı. O sırada telefon — çalmıştı Hizmetçiyi babasının eviııç:;ığ,ırı; mak için Narinin telefon ettiğini anlamıştım. Hemen - âleti elime allımn: — Alo... Kimsiniz? diye SERVER BEDİ sordum. Cevap biraz gecikti. — Kimsiniz ? diye tekrarla- mıya mecbur oldum. — Ben, Narin... Hizmetçi ile konuşmak istiyorm, — Fahrettin Beyin — evine gelsin, deği! mi? Biliyorum. Peki. Söylerim, gelir. Narin, benim, ben: Halim. — Ben hizmetçile görüşmek istiyorum. — Narin, beni dinle. Ben de — —— ——— ——— A seninle konuşmak istiyorum. — Aramızda konuşulacak bir şey kalmamıştır. — Narin, öyle düşün. Ben... Telefon kapandı. Bir müddet hareketsiz kaldım, Uzun uzadıya düşünemeden — telefonu — tekrar açtım ve Fahrettin Beyin evinde Narini aradım. Telefonu açan Fahrettin Beydi. Biraz tereddüt etti; — Halim — Beyefendi, Narin burada yok, — Demin... — Evet, şimdi çıktı. — Nereye gittiğini biliyor musunz? — Hayır. — Teşekkür ederim. Telefonu — kapadım. Fakat inanmamıştım. Büsbütün alevlen- deme, biraz dedi, dim, İllâki Narini görmek istiyor- dum. Apartımandan dışarı fırla- dım. Dosdoğru Fahrettin Beyin evine gittim, kendisini lüm, —%zyefuııli. dedinşo;:n te- lefon ettikten sonra Narin Hanım herhalde gelmiştir. Halimde — okadar kat'! bir eda vardı ki —Fahrettin Bey #SETĞN DAĞ G e aei — Kendisini mutlaka görmek istiyorum. Fahrettin B. biraz düşündü ve bana, ağır ağır başını kaldı- Te A UR ? Ümit yok. — Anlamadım. . Fahrettin Bey, biraz mahçup ve biraz müstehzi, başını sallıya- rak mırıldandı: — İlk kararınızı muhafaza et- ::k mecburiyetindesiniz, Halim ,Aıılıınıııııı gibi sordum: — Hangi karar? — Narinden ayrılmak. DWBu ı:ı'! eda iâo: - ararımı değiştirdiğimi nereden biliyorsunuz? Dmı— dum. — O halde Narinle görüş- meniz için bir sebep yok. — Bence mevcut bir sebep olamaz mı? Fahrettin Bey, kendisine: “Sen karışma!,, emrini veren bu sualim karşısında biraz şaşırdı: — Pardon, dedi, şüphesiz bu mesele Narinle sizin aranızda hallolunmalıdır. | müdaha- leye hakkım yoktur. at sizi iüyorun Zati ölinie Köçük bir. © 4 ir hizmet ! (Arkası var )