30 Kasım 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 15

No, 2258—573 «Ah!» diye bir korku işâreti koyu- verdi. Getverorucov oturduğu yerde sinirli, sinirli kıvrandıktan sonra, kalkmak istedi fakat meçhül yol. cunun enerjik işâreti onu oye- rine mıhladı, Tuhaf yolcu; — Korkmayın... Dedi. Size, biç bir fenalık etmem. İsteğim: Bu adümin kim olduğunu açıkça #öylemesidir... Kimdir.? Soylesin!., Seyyah milmessil sarı dudak» farıyle: — Sandomirekiyim! rıldandı. — Başkasına söyle! Kardinâlsın sen! Cuseppe!. 'Tabancasının namlı yine Jan- domirskiyi aradı. Cetverornoov, gö- zünün ucuyle meçhül adama ba- karken, Sandomirakiye: — Kiminle karşılaştığının far- kında değilmisin yoksaf!.. Kardinâl olduğunu söyle... Ne çıkar, diye flsıldadı. Sandomirski sönük bir sesle; -— Kardinâl değilim ki!.. Dedi. Cetverormcov mütebaspus bir tavır ile meçhüt şahısa: — Kardiuâl olduğunu size söy- iemekten sakınıyor!.. Dedi. Fakat diye mı- ben, onun hakikaten Kardinâl olduğuna eminim. Diğeri: — Öyle, değil mi? diye sordu, Onun suratı bile Kardinâl ciddi- yeti taşıyor! Celverorucoy ayni edâ ile: — Tabii... Diye tastik etti... Fakat bu ufak mesele sizi ginirlen- diriyor. muf Meçhül genç tabancasıyla oy- nayârak: — İtiraf etsin!.. Diye isrâr etii. Sandomirski dayanamadı: — Pekâlât.. Diye bağırdı. Kar- dinâlim!.. FI Adam muzâfferâne : — Görüyormusunuz? dedi. Ben ne dedim? İnsanlar görünmek iste- -dikleri gibi değillerdir. Haydi ba- kalım, bana hayır getirecek bir duâ oku, muhterem peder! Seyyah mümessil mütsreddit, omuzlarını silkti, elini uzatarak kendinin de anlamadığı bir takım sözler mırıldandı. UYANIŞ .. 29 EDEBİYAT DÜNYASINDAN ÇİZGİLERİ Pi Rıfkı Melül — Bırak Allahım seversen, Üzdadı bekliyorum 1.. Salih Zeki — Hangi üsdadı|.. Rıfkı Melül — Hangisi olursa olsun |.. Simoçika güldü. Sandomirski köpürerek: — Neye gülüyortunus? neye? diye bağırdı Beyefendi, lütfen müsâde bu- yurunuz da çıkayım... Meçhül adam : — Hayır, olmaz! dedi. Ben, günâhlarını affettiğin kadınlardan biriyle gergüzeştini dinlemek isti- yorum. Anlat! — Nasıl kadın? ne biçim ser- güz... Tabanca güzüne ilişince kederli ve hafif bir segle: — Peki, dedi. Benim birçok sergüzeştlerim oldu. Fakat anlat mağn değer mif Diğeri sert bir sesle; — Anlat! diye bağırdı. Tabancayı saklarşanız söylerim!. İtalyada bir kadın bapa öşik olmuştu... Diğeri sırıtarak: — Kontealti, de- ğil mi — Evet, Kontes.Bir gün bana ; Vasya, dedi senin hasretinle yan» dım. Ve öpüştük... — Lütfen sayfayı çeviriniz —