20 Temmuz 1939 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 4

20 Temmuz 1939 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. 2239 —3554 ARNAVUDLARIN Hakkında birkaç söz Gelecek sayıdan itibaren, bize bütün gençliğimizde ilmi ve edebi bir analık hizmeti gören ve hakikaten bir ilim yuvası olan (Servetifünunda) bu yazıları neşretmeden ev- vel bir kaç söz söylemeği münasib buldum. Bu tarih Arnavutluğun felâket yılı içinde, ani bir tesir altında kaleme alınmış bir eser değildir. Bu öyle geniş bir ilhamın mahsülüdür ki, bana evvel, büyük dahi Atatürkümüzün bir sözüdür. RIZA ÇAVDARLI Yazan : Eski İstanbul Mebusu Bay Şukrü bir gün bans demişti ki: (Atatürk Arnavudların halis Türkler olduğunu söyledi. Buna dair bir tarihi araştırmada bulunsana..J Bu düşünce beni o zaman cezbetmiş, Büyük Dahinin bu sözünün hiçte nafile olmadığına hüküm edivermiştim. Buradan aldığım ilham ile bu tedkike koyuldum. İnce araştırmalarım neticesinde her şey- de olduğu gibi bu işde de Büyük Şefin görüş ve buluşlarına bir kere daha sedakatla iman ettim. Bu satırlar, o ilhamın bende huşule getirdiği gayretin bir mahsulüdür. Bu sözü ile beni çalışmağa teşvik eden Bay Şükrüye de samimi teşekkürlerimi söylemeği bir borç bilirim, Eskidenberi bazı coğrafi İ üzerindeki ted- kiklerim, beni pek tabii olarak Arnavudlar hakkın- da tedkike sevk etmişti. Bu tedkik neticesinde de ilmi bir hakikata doğru varmak mümkün olabildi. O zaman, asırlarca devam eden mücadele neti- cesi İstiklâline sahib, hür arnavudlugun küçük bir tarihçesini yazmağı, kendim için büyük bir bahti- yarlık telâkki etmiş, daime hüriyet cidalı ile kalb- leri yanan bu kavmi, bugünkü tarihi buluşlara isti- nat ile, kardeşleri Türklere öğretmeği, tanıtmağı bir şeref bilmiştim. Yazık ki ihtiras ve ona boyun eğen zaman, bu es&erimi, oynanan feci bir dramın Bon perdesinde neşrettiriyor ! Hür bir Arpavudluğa hitab edecek bir yerde; mağdur, kurban bir Arna- vudluğa mersiye yazmak mecburiyetinde kalıyorum | Banun hassas kalbimi sızlatmadığını söylememek bir günahtır! Buna ragmen gene teselli olacak bir ziya görüyorum: Çünkü henüz feci dramın son perdesi kapanmadı. Oynanan piyesin ne ile nihayet bulacağını şimdiden tayin pek güçtür. Tarih bir te- kerrürden ibaret ise, Romanın şevketinin de bir 2€- val ile nibayet bulacağını beklemek haklı bir iş olur, UYANIŞ .. Bu yazı serisine gelecek hafta başlıyığır bunu veren senelerce Kavimleri istilâ siyaseti ile imha etmek tümğn olamadığı gibi, onları esaretin girdabı içinde beğ: mak kuvvet ve kudretinide kimde Gözümüzün önüne en hekiki inden ğe re tarihi koyacak olursak, kadretinden bile mek istiyen ülkelerin, tabii vus'atından mek istiyen mideler gibi hazımesızlıktan, rını görürüz, Tabiat normâl bir gidiş ve yörüy dur, Çok koşanı yalnız yormakia damarlarından birisini kopartarak, İlel de meflüç kalmağa sevk öder. Bu sebeble Aanavutluğub, a ar hürriyetine kavuşacağını beklemek tabiat ve onun kanulapı m o İkiye dir. - . Bu sebebten bu tarifçemi gene Şir bir vutluğa tahsis ediyorum, Çünkü bizim gibi olduklarına şüphe olmıyan ve Lâtin medeni; babaları bulunan Arnuvutlara, bu hakkı 5 deniyetleri, seciye ve karekterleri vermiğiii törler ülkeleri feth edebilirler. Mevaekik için de olen. Bu kuvvet, ve iklidam & Fakat hiç bir zamanda, bu Yindi terleri, bu sesiyeleri feth etmek vö yaimek, ve kudretini gösteremezler. Hayatta zaptı riskin olamıyan kaleler İ ruhlardır ki, içlerinde ırsıpınp, sodadın, bız? yi NN betondan iman ve skiğesini ş - İşte bunu yok e olani. Tarih, kendisile görüşmesini bil ti çoktan fısıldamıştır. Yalnız günüd halk üzerinde bıraktığı bir acı men a hürriyet ve saadetlerini görmesini sin © bir halkın velev bir saniye biy bakmak, en büyük bir dert e yacağımız tarih de bu dertler bu 8; rildaiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: