294 SERVETİFÜNUN No.— 1869 175 Lozandan bir hatıra Gazetdö Lozan (Gazette de ILnusannejda çakan bir makale venilesile İstanbulun «Akşam» gazetesinde uzun bir cevap okudum, Gazete de Lozan'ın makale- sini Moris Müre (Maurice Muret) yazmış diyorlardı; Moris Müre'nin adını okuyunca mütarekeden sonraki karanlık seneleri, Lozan sulhünün imzasından itiba- ren bağlayan ney'eli günleri bir daha yaşadım. Ben Moris Müreyi çok iyi tanırım; Paris'teki sarrafi âlemin Lozan'da bir çığırtkanı olan Moris Müre'de kendine mahsus fikir, kanaat veya muhakeme yoktur. O, Paris'teki bankerlerin şakşakçısıdır. Moris Müre İsviçre'lidir ama kendi memleketinden ziyade Paris- ten esen rüzgârlara bağlıdır ve bunun içindir ki bütün muharebe, tekmil mütareke zamanında ve tâ sulh imzalanıncaya kadar elindeki kalemle bize karşı muttasil palavralar ve çirkefler savurmuştur. Moris Müreyi nasıl tanıdım? 1920 de ve mütarekenin en aggın ve civcivli zamanında. Hilâliahmer murahhası olarak Cenova'da toplsnan Salibiahmer kongresibe gelmiştim. Cenova'lı asil bir ahbabım Lozan'da Gazet dö Lozan'ın baş muharriri Mösyö Burnler ile beni görüştürmüştü. Mösyö Burnier'nin genç ve ateşli oğlu, o zaman İstanbulda Salibiahmer murahhasi olarak bulunarak İstanbul ve civarında itilâf devletlerinin gözü önünde yapılmış zulümleri yakından görüp Salibiahmere Türkleri müdafaa eden çok baklı bir rapor gönder- mişti ve bu rapor Salibiahmer mecmuasında intişar etmişti. Möayö Bumier'nin oğluna bu asil hareketin- den dolayı yürekten miünetdar idim. ve Gazet dö Lozan başmuharriri Mösyö Burnier ile tanışmaktan çok mütehassis olmuştum. Mösyö Burnier beni Lozan'daki evine öğle yemeğine davet eylemişti ve göyle demişti: — Daha başka gazeteci arkadaşlarınızla görüşmüş olursunuz. Lozan'ın çon tanınmış ve eski bir ailesine mensup olan ihtiyar Mösyö Burnier'ninj*| evinde, İsviçre'lilere mahsus sadelik ve mispfirperverlik havası içinde, hakiki bir sile reisi kadının bimmet ve dikkatile hazırlanmış bir yemek sofresı etrafında toplaştığımız zaman, beni Mösyö Burnier ile tanıştıran ,Cenova'lı asil dostumdan başka birkaç mühim sima vardı, takat gazeteci olarak yalnız «Moris Müroe ismin- de bir zat bulunuyordu ve onu bana Gezet dö Lozan'ın Paris muhabiri diye tanıtmışlardı. Meğer Moris Müre bir Türk ile görüşmeğe çok müştak imiş, en coşkun Fransiz vuhile Türklerin umumi girmesinden dolayı dolgun imiş... Butlar olabilir ve münakaşa olunabilirdi; yalnız o adamla bir noktada mübahasa kabil değildi; o, Türk- leri medeniyet âleminden dışarıda tutmak istiyordu kl Bu zat şimdi vefat etmiştir. Hayırı oğlu daima Türk dostudur. Ankara 2 Nisan 1937 ve Türklük ile Müslümanlığı birbirine karıştırıyordu; hele Türklere hiddeti çok ziyade idi, Nekadar soğuk- kanla mukabele ettisem, ona, hane sshibinin oğlu tarafından Cenova Beynelmilel Salibiahmer Mecmu- asında çıkan Türklük lehindeki makaleyi dahi göş- terdiğim halde evvelâ çok müteâssıp ve inatçı san- dığım bu adama meram anlatmak mümkün olama- mıştı ve nihayet bana şöyle demişti: — Pekâlâ, belki hakkınız vardır, fakat şurasını unutuyorsunuz: Hilâlin çıkarılıp &slibin ikame edil- diği yerlere bir dak hilâlin avdetine Avrupa asla muvafakat eyliyemez! Artık ben coşmuştum ve şu cevabı vermiştim: — Ehlisalip devrinden kalma fikirleri müdafas edeceğinizi bilseydim &izinle hiç mubahaseye dalmaz- dım. Milliyet prensibi ile ve onun istiklâlini müdafaa eden biz Türlerden bahsederken &izin hilâl ve salibi karıştirmanız ve bir papaz gibi söz söylemeniz üzerine artık ben mubahasede devamda mazurum Aradan üç sene geçti; milli zaferimiz &na vatani düşman çizmelerinden kurtardı; Lozan'da altı ay devam eden müzakereden sonra sulh imzalanmıştı ve imzanın tam fordasında idik, O vakit bon İsmet Paşa Hazretlerinin müiyetlerinde heyeti murahhasanın matbuat ve istihbarat hizmetinde bulunuyordum. Lozan Palas'taki yazıhanemde oturuyordum. Kapı aşıldı; Moris Müre içeri girdi. Sanki bizim üç sene evvelki münakaşamızı unutmuştu ve Gazet dö Lozan namına İsmet Paşa Hazretlerinden bir mü- lâkat istiyordu. uhterem Paşa lütfen Moris Müre'yi kabnl eylediler. İlk gördüğüm zaman mutaassıp ve inatçı sandiğım halde sonradan Paris bankerlerinin med- dahı olduğunu anladığım Moris Müre'yi Paşs Hazretlerinin odasına sokarken kapının dışında ken- dinine şu sözleri soylemekten kendimi kurtaramamış- tım: — Nedersiniz? Üç sene evvel dostumuz burnier'- nin evinde Avrupalılar namına koyduğunuz prensip altüst oldu. — Hangi prensip — Camım, şu hilâl bir kere çıkarıldığı ve salibin ikame olunduğu yere hilâlin tekrar avdet eyliyeme- yeceği iddipsi... Burada (Moris Müre sarardR ve ben ilâve eyledim: — Avrupanın tsassuba müstenit prensipini yıkan ve Türklerin istiklâlini tastik ettirerek Avrupa ile sulh imza eden büyük Türkün yanına giriyorsunuz; sizi tebrik ederim. ” £ w O tarihtenberi sekiz sene geçti; Moris Müre Gazet dö Lozan'da yine aleyhimize yazımağa büşla-