No.1860 —175 298 SERVETİFÜNUN Neler Dediler Genç Nesil ile Başbaşa “Biz içinde Türk harsi bulunan bir edebiyat yapmalıyız.. Fakat bü demek, kötü Ayşe şiirleri, Mehmet Emin beyin yazdıdığı milli (0) şiirler yazmak demek değildir ,, Reşat Feyzinin Fikirleri lu söz #uşen Eşref beyin bundan senelerce evvel R yaptığı ilk edebiyat anketi bu güne kadar geldi. ilhassa son zamanlarda bu hal bir salgın rnanzarası arzediyor. Şayanı dikkat olan bir cihet varsa, oda anket ilk yapıldığı zaman ne sorulmuş ve kime sorulmuşsa bu gün de hemen, hemen aynı hali muhafaza etmektedir. Hayat mütemadi inkişaflar içinde. Bu günün ihtiyacı yarına uymadığı gibi dünün ihtiyacına da benzemiyor. Sonra nesiller mütemadiyen değişiyor. Bir ferdin zevki tabiatı diğer birinin zevk ve tabiatına benzemiyor. Hat- ta insanların günleri, saatleri bile biribirinin aynı olma- M| illiyet matbaasının dar deh- MI: lizinden geçin karanlık mer- el diveninden çıkın.. Bir kapı açtıktan sonra geniş bir sofadasınız. Sağda, solda aralık kapılar var. Tam karşınızda bir soba.. Bu kapıdan girdiğiniz zaman dik- katinizi ocelbedecek ilk şey —de- kor meraklısı olsanız bile — bir siya- hidir. Ve Milliyet matbaasının bu şahsiyeti bölmenin içindeki santral ile tam bir tezat teşkil eder.. Ben bir kapı daha açtım, ve bir merdiven daha çıktım. Hemen ora- daki paspası çiğnerken kendimi ik- limler zaptetmiş bir Napoleon zan- nediyordum. Soldaki açık kapıdan girdim. Bü- yük bir masa, ve küçük iki masa.. Duvarda takvimler. Küçük masalar dan biri üzerinde bir telefon. Ve büyük masanın üs- tünde kâatlar, kâatlar.. Kışı arkada bıraktığımız günlerden birinde idi. Havalar çok sıcaktı.. Ve biz sanki kıştan ayrılırken baharı atlayarak yaza gelmiştik... Büyük masanın başında Reşat Feyzi ile yan yana- yız. Soruyorum: — Sanat hayatınızda ne yapmak istiyorsunuz? Reşat Feyzi dığı halde nasıl olurda nesillerin zevk ve tabiatları se- nelerdenberi tebeddül etmez? Binaenaleyh sorulan suallerin ve sual sorulacak şahsiyetlerin daima değiş- mesi lâzımdır. Biz bu anketi teşkil eden suallerin mümkün merte- be yeni olarak intihap etmiye çalıştık. Fakat bu sözle- rimizle hiç bir zaman bütün sualleri yeni olduğunu iddia etmiyoruz. Yalnız bu anketin birinci kısmında sual sorulacak şahsiyetleri tamamile yeni olarak intihap ettiğimizi söyliyebiliriz. S.N Reşat Feyzi gözlerinin içine baktı. Elindeki kalemle masaya vu- ruyurdu.. — Bizde, her zamanda, mevzu yeknasaklığı vardır. Halbuki hayatta her şey bir mevzu olabilir.. Sanatkâr kudreti ile, bize her şeyi güzel gös- terebilmelidir. İçtimai hayatımızda henüz işlenmemiş, etüt edilmemiş birçok taraflarımız vardır. Sanat, bir memleketin projektörü olmak lâzım- dır. Her sanatkâr, bu ziya hüzmesi- nin namütenahi hatlarından birini teşkil etmelidir. Bizde edebiyat çer- çevesinin bu şekilde genişlemesi ta- ral Evvelâ ceketinin sağ cebine vurdu, sonra sol cebine, ve oradan bir paket çıkardı, bir sıgara yaktı. — Peki, bizde şimdiye kadar yapılan edebi cereyanlar hakkında ne düşünüyorsunuz? Edebi cereyanlardan maksadınız, modern mânasile edebi mektep ise, bizde böyle bir mektep henüz te- essüs etmemiştir. Her zamanda, kuvvetli bir sanatkâr taklit eden birçok sanatkârlar yetişmiş ve unutulmuş- tur, Divan edebiyatından bir kısmına Nedim mektebi, Fuzuli mektebi diye isimler veremezsiniz. Belki Nedim devri, Füzuli devri diyebilirsiniz. Muallim Naci devri, Ziya paşa devri, diyebileceğiniz gibi. Meselâ, bizde