28 SERVETİFÜNUN No. 1843— 158 Dikkate şayan bir tezahür SE e Varşova sokaklarında zehirli gaz tecrübeleri ma İlerile bir harp vukun gelirse bu harbin en ziyade bir kimya harbi olacağı ve bu faciada boğucu pazların büyük bir rol öy yacağı muhakkaktır. Dü süretle yalnız mücadele edenler değil, sivil. ler de bu tehlikeden kurlulümıyacaklardır; hatta bunlar, inhaffüz vasıtalara malik değilseler, daha mühlik surette bu Telâkete maruz kalacaklardır. İşte halkın nazarı katini bu noktaya celbetmek gra- yesile son dafa Varşova'da bar tezahürler yapılmıştır. Kadın ve erkek birçok milli teşekküller bu teşebbüse İştirak etmişlerdir. Bunlar, yüzleri orduda müstamel yaz maskeleri ile kapalı olarak, şehirin so- kaklarını gezmişlerdir. Esasen diğer bütün memleketlerde de, bir müddetienberi bu nevi tezahürler Yapılmaktadır. Netekim Nansi'deki tezahürü ve şehir #Mmanevrasını da evvelce rezimlerile beraber meç- muamızda meşreimisi!k. Bu diyarın fanileri, bu mâbedin ruhu şifa ve rel getiren sukünuna erişecek kadar olcunlağmamışlardı. Neşre çalıştığı imana kendi bile inanmayan bu peygamber, akşamın gövüllere gam duğıtan karanlık» İri içinde, harap mübedinin büz gibi mermerleri üzerine diz çökerek son ümidini âsi bir ahenkle kuh- beye yükselti: — Yarınki yanacak, yanacağız!... güneşle beraber... ben ve mübedim... Güneş, o sabah muhteşem bir kızıMık içinde doğ- du. Şaşan ve ihtişamına payan yoktu... O; sabaha Kadar, gece gibi karanlık igyat ve İli kar denizinin saral ve hutmuğl enginlerinde wr- pinmmıştal.. O; hayatın insanlık yığımın dükikada, eserine hiyanete hazırltmyordu ki . . . cv güldüğü bu biricik ye Pari, ruhlardan) doyuamıyacak kadar wikrf bir Tanış ve İaedik cdiğ sy İsi duyüldir.. Mâbedin pencerelerinden içeri çoşkun bir sel gibi dolan aydınlıkların wibi mermerler üzü- rinde diz cöken iki vücüdün gölgeleri uzundu, kısaldı. Aydınlıktan ve İeri bembeyaz mermer. sütunlar üzerinle uzanıp ki- içinde büz imandan sarhoş vücütlerin gölge galdılari,.. Şen, eyl Bir ve biricik ömana gelen!, Sen kimsinf, Hüngi diyardan, hüngi kalp gözleri kapadı Laniler diyarından geldin... Bu harap mübedin kalbi gez yaşından yağar müs peygamberine ipa arkadası olmak nereden ak- ann esti 1. Nesir : fnan birliği Herhalde uzun bir zürmat vur ki kalbi melrüle ve boş bir mâbet kadr az ve sesaydi, En hafif bir aydınlık onun ziyaniz kandillerimle oşıldamıyor, en zaif bir nağme kubbesinde çınlanıyordu. Duvarlarında; harap, tenk ve süstei azade duvürlarındıu ne bir dna sesi, ne de bir isyan feryadı akisler yapmıyordu... Yumuşak ve ağır kıymetli Şark halılar yerine mermerle döşeümiz zemininde ne bir mümin söcde ediyor, ne bir âsi ve günnlikür diz çökerek nedamet gözyaşları döküyorlu!... Nekadar oldu; hatarlarmaıyorum!, Orüdü, bu metrik ve boz mübette ne düa, ne İS yan vardı... Ve bu bir mâbet ki meşre çalıştığı imana keydi bile inanmayan peygarıberinden boşku eşiğini atla- yan fani kalmamışlı!... ©YWYYNVİ.. li... Yaldır, (PeTi-9İİ Hasan Refik Yeni bir icat Bu, kendi kendine kareket wlen bir makine res midir. Baş şeklindeki makinenin gözü, ateş görüncs âğrmdan Sn fıskırimakta yangın büşlarken göndürmektedir. vo