No. 1716—31 495 EZELİ MUZTARİPLER Bakarak solgun aya Ne ağlıyorsun, niçin? Sen ki yeldin dünyaya Gönüller açmak için.. Ölümü üstüne çek Sen ey gül dudaklım ey! Madem ki yok verecek Etinden başka bir şey.. Elemlerin ezelden Varsın ebede gitsin ! Sana kirli diyenden Sen daha çok temizini! eyin Necmettin Yaprak dökümü Charles Hubert Millevoye-dan rmanımızın ganimetleri ile Sonbahar toprağı süsledi. Koruluk esrangiz, bülbül susmuş,j fecir gamlı.. Bir genç ağır adımlar- la,3 İlkbaharın geçtiği bu ormanda dolaşıyor; Sevgilim ağaçla! Elveda senin mateminin bana talimi haber veriyor ; herdüşen yaprakta bir olüm hâli görüyorum. Epidaure nin muci- zesi! Sen bana dedin ki — Son defa olarak ormanın yaprakları gözlerin gibi sararacak. zzeli itler sakin başının üstüne yeşil dal- larını eğdiler; gençliğin çayırdaki otlarından daha evel mahvolacak güzel baharlarımın bir gölge gibi silindigini görüyorum. Fakat benim bu inzivamda âşıkım gelip sâçlarımı yolacak; hafif bir gürültü ile uyanınca gölgen olsun bir saniye müteselli olur.» dedi ve bir daha dönmemek üzre uz döl ge Son düşen yaprak onun son gününü işaret etti. Mezarını bir me- şenin altına kazdılar; Re öy metrük mezar taşını ziyaret için gelm yalnız oranın çayrlığında e görülü ile makberi- in sükütünü aldat öleli NECMETTİN Afyon ile umumi mücadele Mazi yadigâri Parisin, İstanbulda Edirnekapısını andıran bir manzarası Parisi ziyaret eden, bu büyük mamur- renin abidelerini hayret ve takdirl& seyr eden seyyahlardan bir çoğu Pariste yuka- rıya resmini naklettigimiz gibi bir köşesi buludduğunu bilmeden, görmeden Parisi terkederler. Halbuki Parisin de böyle ha- rap yerleri vardır. Bu resimde altında bir meyhane, (hotel du midi) isimli bir misa- firhane ile yan merdiveni görülmektedir. Türküstâni Çinide Kaşger şehri meydanında afyon zir musadere olunan afyonların tatirlerin gözü Genç bir kizin elinde bir deve'kuşu yavrusu “yumurtadan ünde yakılmas çıkarken.