Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
h. ılhyet Foıııaın. 67 MİLLİYET CUMARTESİ 22 KÂNÜNEVVEL Yazan: Marthe Richard Bu tahtelbahiri yola çıktıktan az sonra yakalatabilirdim. Hülâsa (Marthe Richard Fransa casusluk teşkilâtı tarafından Ispanyaya gönde- rilmiştir. Vazifesi orada Alman casus teşkilâtına girmek ve iki cihetli casus- luk yapmaktır. Marthe bir s_nru mace- ralardan sanra Alman reisi Baron Fon Krohn ile tanışmıştır. Bun- dan bir çok malümat almış ve bunları Fransaâya bildirmiştir. Şimdi Baron kendisini bir vazife ile Arjantine göndermiştir. Marthe bu ıte de Fransı lehine çalışarak Frınuz Marie i biz mülâzımla İspanyaya avdet etmiştir.) |Öz Tî'irkçe ile Bilmecemiz kca h —İenıı öz türkçe mukabillerini şeklimizin boş hanelerine yerleştirerek kesiniz ve “Mil- liyet bilmece memurluğuna” gönderiniz. Bil- doğru b kura çe kiliyor ve kazananlara hediyeler veriyoruz. Bilmecemizin müddeti pazartesi ga Ş mma kadardır. ; Tercüme eden: M. F, Bilmecemiz 1234567 8 91011 Tz ae a T A L L 2)|.. EM M H görünce Baronu —ve S.32 yi — | 3 |S | (WE| | (mm L Pardon Aluet'i selâmladılar. Mğ l | DN | Benım hoşuma gitmek isteyen i-| 5 MULEL HH kabetini tahrik etmek | 6 D B '9'.!".“.'."“'“*'““ HG c Kadal ' Lug LDI N d e-i 3 e ALEMEL GUNL ğe çalışıyaordum. 9 I A Baron bahriyeli idi. Her adımdı İ V| | L bir bana batışlar, torpiller, atışlar | İ.İB| | (e | | | Lİ hakkında uzun boylu tafsilât veri-| 11$ | MMM | L yordu. Çocuk aç gözlülüğü ile her- şeyi görmek istiyordum. Kuman- dan en küçük malümatı esirgemi- yor kasalar açıyordu. Harbin so- Yemeği — iştiha ile yedik ve şa- | nuna kadar bitaraf bir memleketin rapların yardimiyle S'W “"“ tı.ruıudu altında ona sığman bu mileşmeğe izaltı gemisi baştan başa ve bü den, ve daima mevwdıyehmı izah | tün taxfasi İle ber SBcr Karte kasır tmeğe vesile Baron | 4, Baron dikkatle kumanda boru- Fon Krohn bahsi — casuslu- Tardir dünyane tdiyok'iyi işleyiğ'iş iı getirdi. Bebı: te'mıze çı’kırmagğ: z lomedrklenneb bakıyor. Iİşçilere, ğraşıyor ve beni ğ l ir sürü sualler soru- züne sokmağa Çlh!'!o"%“' Ona yordu. çok kıymetli bir uzuv olduğumu an K dan K... ile Fon Krohn lntılyoî' ve l.:uıııııı plânr 'çm:nâkî:" fikirlerini, düşüncelerini teati edi- mel olan ırı’ıbqu'mık n lardı. jantine gittiğimi söylüyordu. Bir | "'Baron: vatandaşın neşesi kumandana da ıırayet etti ve bunu benı clıhı mü- ü & y > A m_ layan gözlerinden anladım. Genç zabit arada sırada bana da fransız- ca olarak hitap ediyordu. Ben de çocuk gibi saf saf ve damdan dü- şer gibi denizalt: hayatma ve de- nizaltı gemilerine dair sualler soru- — Hiç bir denizaltı gemisinin i- çini görmedim. Herhalde çok ente- resan olmalı... İki adam da ayni hisle, benim hoşuma gitmek arzusile bakıştılar. Aralarında hemen hemen bir reka- Fon Krohn almanca olarak: — Kadım kaprisi... dedi. Kumandan: — Fakat ne gınıl.. Ve beni davet etti. İçkiler benim müttefikim idi. Fon Krohn: — Sakımn fransızca konuşmaym, dedi, tayfalar var... Doğru değil... Eğer bir şey söylemek isterseniz Is- panyolcayı kullanım.. . “ÜU. C. 52,, limanın — sonunda, yüksek tugladan bır duvarın mu- haf ı. Önü deni müteveccihti. Bu vuıyette istediği zaman İspanyolların sıkı tarassu- tundan kaçabilirdi. Kayıkla gelmiştik ve bizi Fon Krohnun balıkçı kıyafetine giren bir adamı buraya kadar getirmiş- t. Baron: — Marthe, dedi, Almanya için çok iyi çalıştığımız için size yakın- dan anın ne yapabileceği- ni... göstermek istedim. Sivil giyinmiş olan kumandan *bizi köprüde bekliyordu. Alman bahriyelileri hazır ol vaziyette du- — Ben artık bir daha gelıneıı, diyordu, Siz elinizden gerdiği ka- dar iyi çalışmağa gayret edımı. SOLDAN SAĞA : 1 — Cihanşumul (8). 2 — Nota (2), irat, varidat (3). 3 — Geyiği meşhurdur. (3). Nota (2). Ra- bit edatı (2). 4 — Asap (5), zaman, vakit (5). 5 — Kollektif, teavun, muaveneti mutekabi- le (5), Nota (2). 6 — Bir harf (2), Dünya (4). 7 — Yemek (2), Ben değil, o değil (3). ls- tifham (2). 18 — Futbol (3). 9 — Cet (3), Duman lekesi, (2) Taraf (3). 10 — Genişlik 2. Aksi mez'um 5. 11 — Yet (2), Abıt, yemin (3). YUKARDAN AŞAĞI : 1 — Erkek, cessur 2. Siyaset 6. ş 2 — Feyzü bereket, mahsül (5). Telgraf (3) 3 — Zayif (4). Milliyetin yeni adı (3). | 4 — Nasıl (4). 5 — İstifham (2). Nota (2), Kirli (3). 6 — Asmaktan emir (2), Şart edatı (2). 7 — Merkep (4), Mesafe, zaman (3), Bir harf (2). 8 — Kısa değil (4), Canip, taraf (3). | 9 — Ücret, vucut suyu, (3), Bir rakam (4). 10 — Millet 4. l1 — Erkek 2. Büyük anne 4. arkadaş 2. Egerıon"“"" bir külât çı kacak olursa beni haberdar eder- siniz. Kumandan: — Hiç bir şey unutulmayacak- tır. diye cevap verdi. Bu konuşmalar, bu hazırlıklar çok yakın bir firarı bildiriyordu. Fakat ne zaman?, Bir tarih tayin edebilseydim şefimi haberdar e- der ve “U. C, 52,,yi yola çıktıktan az sonra yakalatırdım. Fon Krohn bizden bir kaç adım ileri geçmişti. Aramızda bir ma- kine vardı. Ve biribirimizi göre- bilmemize mâni oluyordu. Kuman- dan acele ile elimi sıktı. Tazyika hafifçe mukabele ettim. Gülüştük. — Temmuz sonunda on gün son ra, Madridde yalnız olacağım.'Ku- mandan yüzünü ekşitti: — İmkân yok... Belki daha son- ra... Eğer Allah isterse... — Niçin?. — Askeri emir... dı. dive mırıldan- . * * KAZA Zozo Madritte Zozo! Zozo Madridde idi ve beni ote- lin salonunda bekliyordu. Kalbim sevinçle — çarptı. Şu dakikada bu Rus tayyarecisinin geçmişteki Ha- talarını ve casusluk hikâyelerini hiç hatırlamıyordum. Ona hiç dar- gın değildim ve onda bana muka- vemet etmek isteyen birisi Parisin gurbette yapyalnız kalan adamına gönderdiği bir yardımcı görüyor- dum. Artık bundan sonra, biz iki- nız oldugum zamanlar bu işleri hep kaçıriıyordum. Onunla çalışın- ca intikamımı Fon Krohn, Alman- lardan bütün intikamımı alacak- tım. Bundan emindim. Fakat herhalde ırkıdn.ıımm - boynuna sarıl hissiyatını belli etmesi ınemnudur. Hele yüzünden, sun'i heyecandan, istediği zaman gösterdiği heyecan- dan başka hiç bir heyecasın eseri belli olmamalıdır. Zozonun benim nerede ölduğu mu bilmesi ve beni işitmesi için kapıcıya seslendim: Mektupl Idiği zamami' lüt- fen odama 11 numaralı odaya çı- kartınız. Ondan sonra sabırsızlık- la Zozoyu bekledim. Gelai. Sa- bırsızlıktan deli gibi olmuştum (0 na bir sürü sual yağdırmağa baş- ladım. Zâavalir çocuk — bu vaziyet karşısında boğulur gibi oldu. — Pariste neler oluyor? Pariste neler söyleniyor? Paris ne oluyor? Paris!.. Paris!.. Paris!.. Zozonun karşısında bütün hid- detimi boşaltıyordum: — Hergün yazıyorum. Hiç bir cevap yok... Zozo kendi kendime burada ne işim var diye soruyo- rum. Ben bir budalayım... Anlı- yor musun. Budalayım kapiten hiç almadıysa benden yirmi mektup almıştı. Her mektubumda yardım nasihat istiyorum.. Ona Marie'ye vazifesini hatırlatmasını yazmış- tım. Fon Krohn, Marie'e mektup 'J' (' P MA b y EK hlm mıı bu suretle izah - edilirdi. em ruyorlardı. Fon Krohnu ve beni | miz ne işler yapamazdık ki! Yal- — Bihmedi — BER 22 BEŞ 23 sa, Tübey, (Yk: Tepe, tübe, tepeden inme, Bedbahtlık, fe- BERABERINDE, 1, Bilesince (Bilesince gitti gibi.) lâket man.) BERABERİNDE KALMAK, 1, Tay dhşmü 2, Birlikte BELAÂ VE, T, ÇEKMEK, 1. K l 2, Sıkıl- kalmak. mak, 3, 'l'ııılmmılı 4, Uzd!mek. BELÂYI ASUMANI, 1. Tepeden izime. BELAGAT, 1. dil açıklığı 2. Dîllilıi. 3. Konuşkanlık, 4. Padak. BELAGAT, GOSTERMEK. 1. Güzel söylemek, BELİĞ, 1. Askar, 2. BELÂHET, I. Bdnlük. Ohıxluk 2, Sığırlık, me man,) BELDE, 1, Kent, 2, Kirman, 3, Balçık, BELEŞ, 1, Caba, 2, Kırııhhı. 3, Parasız, (Bak: Bedava.) lak ( BEL'ETMEK, 1, Emmek, 2, Sümürmek, 3, Yutmak, P: BELİĞ, (Bak: Belâgat.) BELİYE, (Bak Belâ,) IBL'UIA. (Bak: Bül'um.) BENDE, 1, Bağlı (Esir man.) 2, İnçü, 3, Köle, 4, Kul, 5, Kallukçu, 6, Tapkul, 7, Tutsak, (Esir man.), (Bak, Abit, Ça- ker, İıııi BENİ ÂDEM, 1. Iğmak, 2. İlke, 3. Kişi oğlu, (Bak: Nâs, ) BENT, (Bağ man.) 1, Bağ, 2, Bağış, (Bağlama vasıtası, üımılullınman)s,lm (ip ve bağ man.) 4, Boğmak 5. Boğum, 6. Bukağı, (Atm ayağına lehçelerde.) 7, Köstek, 'Zincir ve t Örük, (A: ÜŞENTETMER * KAT M w bağlamak, Siyim. BERAKİS, Tersine, BERDEVAM OLAN, Süren, sü'rıxıekıe olan. BERGÜZAR, * I, Andıç * Amıhn BERHAYAT, 1, Sağ, 2, Y: BERHAYAT OLMAK,, Sci olmık Yaşamak (Hâlâ yaşı- Yor, sağdır.) BERKARAR, I, Yerinde duran, 2, Yerleşmiş, BERMURAT OLMAK, 1. Ermek, erişmek, Onmak (Felâh bulmak, iflâh olmak, * Murada ermek man.) 3, Umduğunu bulmak . BERTARAF ETMEK, 1, Aradan coymak, 2, Aradan çı- karmak, 3, Çitlemek. BERTARAF OLMAK, 1, Aradan çıkma_k BERVECHİATI, 1, Böylecc, 2, Söyleci BERABER, 1. Birlik, 2. Birlikte, 3. Kop, (Atbaşı koşa git mek, Kosa yaşayın gibi.) e man,) 2, Matamak, (Atm ayakları- olmak man. BENT (Su bendı ıun.zı Arg, 2 Boken. 3, Böket, BE! hatime man ) 2, BER, Üzre, (Aşağıdaki murekkeolaın ilk cüzüdür.) (Dileğe -) 2, yetişmek, mesut olmak, BERA'I' k. Çek (“Diplöme,, man.) 2. Yarlık, (Ferman, man.) 8. menşur erliğ. BERAET, 1, A.rıklık, 2. İlişiksiz çıkmı 'Temize çıkma. BERAET ETMBK 1. Aklanmak, 2. Arımnmak, 3. İlişik- emize çıkmak, 4, Küyüremek. siz çıkmak, t BERBAT, 1. Çaraş ( (İşi dikkatsizce ve baştan savma gör- (Yedin bunca aşımı, çaraş ettin işimi gib.) 2. Çelpeşik (Bozuk, çamurluluk, ivicaç, çetinlik man.) 3. Haş- Kötü, sıska, ipsiz, sıcaktan bozulan,), 4. Kötü, 5. Pıs, 6. ohııı. BERBAT ETMEK, 1. Alkmak, 2. Çerletmek, (çor — elem, hastalık), 3. Çepe.llemek (Elinden gelmez, bırak çepellesin gibi) 4. kirletmek, 5. 6. Uğurla, 7. Ürn BERF, Kar, Yıhıaıı( muş, 5. parlak, 6. Süzü BERBAT OLNAK. k Bozı!:nık. 2. Büçükmek, 3. Dağıl. mak, 4. Kirlenmek, 5. Pislenmek. BEREKET, 1. Alkış (Yümn, Artım, 3. Bolluk, 4. Kısnacak, 5. Kut (Yümhn man.) 6. U- ğur. BEREKET BULMAK. BEREKETLENMEK, 1. Bol-bol, 2. Onmak (Eller ben umdum gibi). BEREKETLİ 1 Artklı, 2. Bol, 8. Gür, 4. Onalık, 5. On- ıııeymmeı takdis man.) 2 eğen, nERx-:xr.ı'ıız, 1. Artımsız, 2, Uğursuz. BERF VE BARAN, Sulu sepken. BERK, 1. Çakar, 2. Çakm, 3. Ildırım, 4. Işm, 5. Işkırık, 6. ıih)TYıldır_ 'alazan çaktı, yağmur yağacak BERRAK, 1. Açık (Hava hakkında), 2. Arıca, 8. (Hava çanayaz, ne ıuü:l yol yürünür gibi), 4. Duru, Durul- BERRAK HAVA, 1. Ayarz, 2. Zilayaz. Durulmak, BERRAK OLMAK, I. 3. Torulmak. dar geçitler man. Geyve , Durulanmak, 2. Tmik- lamak, BERZAH, 1. Araya girici, 2. Boğaz, (Dağlık yerlerdeki boğazı Dil. gibi), 3. BES, 1. Elverir, 2. Tap, 3. Yeter. BESTE, 1. Düzük, 2. Müjde. BESALET, 1. Batırlık, 2. Yiğitlik, 3. Yılmazlık, Ş$ecaat, Hamaset, Celâdet.) (Bak: 2. Ezgi. BEŞARET, 1. Erim, 2. İrim, 3. Muştu, 4. Muştuluk, 5. BEŞARET HABERİ VERMEK, Muştulamak. BEŞAŞET, 1. Güler yüzlülük, 2. Yırp (Yk: Yaruk — , aşık). BEŞAŞETLİ, BEŞUŞ, 1. Çarak, 2. Güleç, 3. Güler yüzlü ÖKONOMİ Turhaldan ilk Şeker alındı Bu sene fabrika 900 vagon şeker verdi Turhal şeker fabrikası çalışm POLİSTE Acaba Nasıl öldü? Samatyada bir adamın ölü- mü şübheli görülüyor 5; da oturan ve komisyonculuk bitirmiştir. Fabrika bu sene 900 va- gon şeker istihsal etmiştir. Bu sene 450 lıoyde 7000 lıoylu yapan Andon adında bir evindeki ve İş Bi i şirket, köylüye 600 bin lira verm'ştir. Gelecek sene köylüye 120 bin 1i- ra verilecek, pancar ekim sahası da daha ziyade genişliyecektir. Bundan başka şirket köylüye 200 tırmık, 200 araba, 650 pulluk, 10 bin dirken, 15 bin çapa, 15 bin de sökme beli diye istihsal aletleri dağıtmıştır. Romanya buğday çıkartamıyor Rmınya hükümeti ziraat nazırı- nm teklifi üzerine harice buğday ve yulaf çıkarılmasını yasak etmitşir. Kazanç vergisi Iİstanbul ticaret odası, lııdeınyııı nn çıl n b yor. BıırıdıAnılouımoilııYotgıdı ıwııılhııııhıım;hr.uw'm rapo- Yeni Soyadı — Alanlar A * Istanbul deniz ticaret müdü tinde müdüriyet odacısı Bekir (Altın), Nafia vekâleti ist kşaf na hendislerinden Hilmi, Urfa orta Men Avnı (Akgök) soy tın şan di Yorgi ile marangoz Abdullahın kazaen düşürdük- leri kalas çarparak ağırca yaralamıştır. Yaralı, Beyoğlu hastahanesine kaldırıl- mıştır. Iskaleyo Iıırakıhın çocuk olarak tesbit Gülyağı ihracatımız İktisat bakanlığı, son y'lllııvln' çok lınıeçvılu(nkdıe l ka - ru ölümün y tır. Soiu" ütlü Görünmez kaza Sebze halmde ımeleden Veliye, inşaa- yıh ikinci kaptani (Yalaza) soyadını almıştır. ş Halka alafranga konstf i değişmesine yardım ğ zere “Türk Musiki San'atkârları * , yulı,, de halka alafranga konserler meği kararlaştırmıştır. Cemiyeti rıııdın sonra her on beş ıımdo *b, oumyu şmdıh halde 40 kişilik payıp çıkacakları sırada bekleme sa- lonunda bir çocuk sesi duymuşlar ve Ü zaman salonda ka- içeriye nı.ponn kenı.rır.lı beıleıv sarılı bir ÖYESAŞEE gör- yavır ÇA lan gülyağı ihra Bu-taaksatla İspartada, kurulmak- ta olan gülyağı îahrılmu ilk yudı faal yete . 930 irtedi. dar. Bu,ııçıy'lıklnduhıerlıdı cuğudur. Çocuk polise verilip dunlı-" â cezeye ıonferlılmı;, rta terkeden- 65,039 lira degeuııdı 159hlo gül - yağı ihraç eden Türki ihracatı 931 de 35,937 lira kıymetinde 101 ki- loya, 932 de 25,940 1lira değerinde 79 kiloya düşmüştü. Baş'ıca gülyağı müşterilerim'z A- merika, Fransa ve İngilteredir. Isveç, İsviçre, İtalya ve Hindistan da az mik tarda mal alryorlar. Bu ticareti inki- şaf ettirmek mümkün olduğu tesbit ed lmiştir. Fabrika açıldıktan sonra istihsal masrafları azalacağından diğer satıcı memleketlerle rekabet kolaylaşacak- tır. Ynnanistanın dış ticareti Türkofis Atina şub—ı tınfındın gönderilen rapora göre, Yı Sinema kapısında kavga Büyükadada Mehmet ve Manol ad- larında iki arkadaş evvelki gece be- nba—oegoıeenlenbrülmım ııııkuzere itmi. fı.kıı k yı'izı"mden uılırmdı hvga ( Bu kavgada Mehmet, Mınolumz— T. halde dövdükten sonra bir demir- le vurup sol gözünü patla bir kolunun da km&leıuub:nu-çılı: mıştır, Manol hastaneye kaldırılmış, Meh- medi de polisler yakalayıp adliyeye vemmnişlerdir. Hırsız Beşil son on ay—.zk dış ticareti, yıl ay- nisbetle fazlal Fa.kık ithalât, ihracattan fâzla - dır. İthalât 7,624,897 drahm', ihra- cat 631,981 drahmi değerindedir. Yunanistanda 928 yılımda 1720 ra- kamile ifade edilen hayat pahalılığı bu yıl birinci teşrin ayında 2005 e yükselmiştir, Bilhassa yüyecek maddeler'nde yük selme vardır. Yunan hükümeti, pâaha- Hihıkla mücadele için (çarşı işleri müs- teşarlığı) ihdas etmiştir. Piâklar pahalı Plâk sanayiimiz ve yerli plâkların iht'yacı karşılayıp karşılamıyacağı hakkımda alâkadar bir heyetçe yapı- lan tetkikat arasında plâk fiatlarmın pahahlığı dikkati celbetmiştir. Şehnnuzdekı plâk fabrikalarına sipariş veren müesseseler dolu plâk- ları perakendecilere 125 kuruştan sat- maktadırlar. Br çok yerlerde yerli plâkların 200 - 250 arasında satıldığı dikkati çekmiştir. Bunun i- çin tedbirler almması lüzumlu görül- müştür. Aimanyıda tüluıı geliri rakkamlara gorq Aiıııtoı 1934 ıymdı tütün aksiz vergisi alarak ! pa- Taş iskelesinde 17 numa- ralı evde eturan Rahminin evinin oda ka ptsı kilidi kırılmak suretile içeriye hır- ;ı’ ııııı;, lır palto, focuı, cılııı, p-ıtı- hesi üzerine Kenan ıımmde biri hılıkm- da tahkikata başlanmıştır. Kalp sektesinden Köprünün Kadıköy iskelesinde bir a- damın düşerek öldüğü görülmüştür. Po- lâ::u yaıı:tıgı tahkikat neticesinde bu a- n hüviyeti anlaşılmıştır. Şişhanede Karakol ıolnguıdıo(nmnveğııcım— ter karşısında hamallık eden Hayim Na- varo isminde biri olduğu ve kalp sekte- Bırakılan bir çocuk daha Yesildirel a d dağa &mhıq iki aylık bır erkek çocuğu hu.lunmu;. üzerinde bulunan bir kağıtta âsminin Maoı! oldugıı ııılqıhmyhr Ço- cuk Darü Eroin katıkçılıgı lahkıkıh devam ediyor Polis kaçakçılık bürosu cııın kaçak- ğ hakkında ra 53.067.013 markı hnılmuştur. Ağus- tos geliri temmuzun gehrınden 16 ka- dar fazla ise de 1933 senesi ıgusıosun- dan biraz eksiktir. Bu-vergi, — 630.301.000 tane — püro, 3.185.19.000 tane sigara, 14.620.000 ta- me ağız tütünü, 162.252,000 paket siga- nmnu,4.354kıhımekıyı!mgtu- tün, 1.122.134 kilo vergi imtıyazına tabi ince kıyılmış tütün, 1.580.262 kilo pipa tütünü ve 144.500 kilo enfiye üzerinden alınmıştır. Hamüurg Şark tütünü piyasası Almanya Türk Ticaret Odasından a- bman malümata göre bu son zamanlarda Hamburg şark tütünü piyasasında, zikre dilecek bir hareket yoktur. Yalnız müs- tahsil memleketlerde süratle ve ehaıı- miyetli bir surette yükselen fiatların pi- yasada hissedildiği — söylenilmektedir. Türkiye dahil olmak üzere Balkanlarda s0n ıııı-nlırda yıpılııı bıu ıhılır bu Reemtsma sigara konserinin, hıııı- - den mühim miktarda mal aldığı bildiril- mektedir. Birinciteşrin ayında Hamb _52,930 balya şark tııuıım (Türkiye, B " Farmakologlar Birliğinde mesleki dersler Pratik Farmakologlar Birliği idare he te olan mesleki derselere dün akşam sa- at Zîlde lıu:bul Hıllıevıude hw Bay Mustaf; edlınıştu— Bu uiet verilen dm ııpeıı— ciyari k son ra derslere muntazam bır progmıı dahi- Çocuk esirgeme lıurumu- nun tebrik te'grafnameleri Çocuk esirgeme kurumu tarafın - dan hıı-lıııııı (lııkı) tebıi( Colmf sureti kâğtl bıım—ı.lmışçdııınivııııhıdür Bu kâğıtlar her telgraf merkezin- de bulunur. Tebrik te'grafımnızm bu ıuılu hgııla. muhatabınıza vınlmı uııfıını ıoyleymız Telgraf ucıum başka N ziyade senesi ııııhıulıııefııhlıemgooW"l- yıf'—tverilıyıı—ııdıpçnımdormıl- larına karşı çekii Eczacı kalfalarına ders Pratik fırmıkologlır birliğinin ecza- Ç| lıılfılın için tertip. ettiği meslek telgra. fimızı çektiğiniz zata karşı da fazla saygı göstermiş olursunuz. Ankara Ziraat enstitüleri / genişletilecek ANK.ARA, 20 — Lrıı! enstitü- ayrılmıştır. Haziranda bir milyon li- ra dara ıynlıulıhr. an üçü talebe pavyonu, Binalard. diğerleri enst'tü olacaktır. dir. h:':ı—ı bu hwwg hııhk bir orkestra ile kalacak si bir ııroırımlı konserlerine devam — ettirmeği olmadıgı için kongre pazar ııııü bırakıldı. Te Eddıiyat Fıhıltaı ııbdıelu*ı * Diş tebabeti Farmakolog sömestr tatilini geçınnelı üzere h"' hat tertip etmiştir. Bu seyahat Bursa ve Eğe havzasının diğer v erkd: Hsesind F zmir anden ĞŞ cemiyeti Nurosmaniyedeki şimdiki he nası kâfi gelmediğinden dünden İ Şehzadebaşında yeni bir binayâ mıştır. Saylav seçimi (Başı 1 inci ıahıfede) Defterlerin tetkiki de v götürülerek, yerlerine uılmıııh' Teftiş heyetinin tebliği —« Istanbul saylav seçimi teftiş * tinden: Yeni saylav seçimi için m ler tarafından hazıri sip yerlerine asılmıştır. ; | Bu defterler o tarihten beş gün ıgııde htı.ubul beledi: saylav seçimi teftiş heyetine !"ı bildirmelidirler. i Urla kadınlarının M ç IZMIR, 21 (A.A.) — Saylat, Törük, cemhen Tet alanakdü lerek, © T ar BE adakı önünde şenlikler yapmışla' adaka ççekler koymuşlardır. — ( Bundan sonra Karşıyakaya de çeıd( Soğukkuyuda Atatürkün : sinin mezarını ziyaret etmişler V — Beş bbb aai DÖ OZAN OPERETİ » bu gece j GÜL FATW* Fek yakında: PERDE ARKA*' 4 MİLLİYET'in ye'i adı olacaktır. — |