FİATI 5 JATI 5 KURUŞTUR. Türkiye Amerika Balkan andlaşması bir kat Borç anlaşması Lozan'da yapılan bir anlaşma ile Türkiye Amerikalıların büyük savaş içinde Osmanlı törüsünden (hükümet) alacakları olan borçla- Tı ödemeyi onaylamıştı. Bu anlaş- madan sonra başlıyan görüşmeler bitti. Dün Ankara'dan bildirildi- ğine göre, Türkiye Amerikalılara bir milyon üç yüz bin dolar öde Yecektir. Bu anlaşma ile Amerika ve Türkiye arasında genel savaş- tan beri sünüp gelen pürüz 'orta- dan kalkmış oluyor. Türkiye'nin Amerika'ya ödeyeceği para tutarı büyük değildir. Ancak büyük dev- letlerin Amerika'ya olan borçları- mı ödemedikleri bir sırada Türki- Ye'nin bu adağını yerine getirme- sinde derin bir anlam (mana) var- dir. Büyük savaşı Amerika, İngilte- te ve Fransa gibi büyük uluşlarla (devletlerle) birlikte yapmıştı. Ilk önce Almanya'ya karşı savaşa gi- Yişen bu uluşlar; en çok sıkıldıkları bir çağda Amerika bütün varlığı öle bu uluşların yardımına koşmuş Ye savaşı onlara kazandırmıştı. A- merika'nm çağında yapılmış bu Yardımı olmasaydı, belki de İngil- tere, Fransa ve kendilerile birlik- te savaş yapan uluşlar yenilecek- lerdi. Yardım bununla da kalma- mış, Amerika, savaşı kazansınlar diye bu uluşlara ödünç para ver- miştir. Bu uluşlar Amerika'nın yardımma (karşılık olmak üzre şimdi ne yapıyorlar? Amerika'nın Savaş içinde yaptığı büyük yardı. Mı unutmakla kalmıyorlar; savaş içinde “borçlandıkları parayı da ödemiyorlar, Üstelik Amerika güm- rük vergilerini artırdı da borçlar onun için ödenemiyor diyerek u- kuslar arasındaki alacak verecek işlerinin kötü bir yola girmesinden Amerika'yı suçlu çıkarıyorlar, Bi- liyorlar ki Amerika'nm gümrük vergilerini indirmesi ökonomik dü- zerini altüst edebilir. Amerika bunu yapmıyacağından onlar da borçlarını ödemiyeceklerdir. Amerika ile borçluları arasmdaki alacak verecek işlerile bir ilişiği- miz yoktur. Ancak bu borçlular Yıllardan beri bizi borçlarımı öde- mez bir ulus diye tanıtmak iste diklerinden, kendilerinin borç ö- demekten kaçmdıkları bir günde ,bizim borç ödediğimizin göz ö- ünde tutulmasmı istedik. Bugün borç ödeyen ulus parmakle göste- rilir. Türkiye'de bugün böyle par- makle gösterilecek ülkeler arasın- da saydacaktır. Türkiye ile Ame- rika arasındaki bu borç anlaşması Türkleri Amerikalılara daha iyi tanıtacaktır. Türk özü gibi sözü de doğru bir ulustur. Cumurluk ça- İmda borçlandığı paraları ödedi- Bi gibi Osmanlı borçlarından pa- Yına düşenlerini de ödemekten ka- Şınmıyor, Bir çok zengin uluşlarn borçlarını ödemekten kaçındıkları bir sırada Türkün adağını yerine tetirmesi, borç ödeme işinde bizi cuma karşı baştan savıcı gibi gös- termek istiyenlerim yüzlerini kı- zartacaktır. 'A. Şükrü ESMER e a ENIYI TURK KUMAŞI U dir > Satış deposu : Yeni Postahane caddesi, Tay- yare piyangosu karşısmda Telefon: 20485. 9 uncu sene No. 3186 daha kuvvet bulacak Bay Yevtiç'in Yugoslav kabinesini teşkil etmesi bu gücü getirecektir Küçük anlaşma ve Balkan andlaşma- sının alacağı gücle birlikte Yugos- lavyanın içişleri de daha parlıyacaktır reşin sıyasal mahafilinde büyük sevinç uyandırmılşır. Uzağı görüş, per kanlı uluslar arası işlerini i- < yi kavramış, Avrua politihasım çe- virenlerle sıkı bağlar kurmuş, ko- lay ustalıkları ve kişisel, rekiâme sevmez bir devlet adamı olarak ta- nınan Yevtiç'in Yugoslav Baş- blm getirilmesi; burada Ya goslavyanın küçük anlaşma ve Bal kan andlaşmasına dâha büyük güç le sarılacağının ve bu kabine de - Biriminin Yagoslavyaya iç işler ba kımından da güc kazandıracağı - nın parlak bir delili olarak karşı- lanmaktadır. BELGRAT 20 (A.A) — Bay ileride niyeti: luğu söylenmektedir. Bay Yevtiç, ulusal bin yem furkasının parlamento Gi enleri parlamenio dışmda baş- Bay Yevtiş kimselere baş vurmuştur. BÜKREŞ, 20 (A.A.) — Anado- Istişarelerini bu akn ev- lu Ajansmın hususi muha- biri bildiriyor: Bay Yevtiçin Yugoslav kabine- sini teşkile memur edilmesi, Bük» GERE en ea tarafı|:: halledildi,nizamnameçıktı "Bir adı bir çokları almıya kalkışınca bunun önüne nasıl geçilecek? 'ANKARA, 20 (Telefonla) — Soyadı nizamnamesi bugünkü Resmi tir. CUMA gazetede çıkmıştır. Nizamnamenin 15 inci maddesini ehemmiyetine mebni bildiriyorum: Madde 15 — Bir köyde, bir hasabada, bir şehirde bir soydan olma- yanlar ayni soyadını seçmiş olurlarsa bu ad bunların ilk müracaat ede- ni için kabul olunur. Diğerlerininki değiştirilir. Değiştirmemekte ısrar €- denler olursa bunların adlarına bü yük küçük gibi bir çift veya herhangi bir ek ilâvesile diğerlerinden ayırt edilir ve o suretle nüfuz kütüklerine ve doğum kâğıtlarına geçirilir. Müteaddit nüfus dairelerine ayrılmış o- lan şehirlerde nüfus dairesinden her biri ba maddenin tatbikinda bir hasaba addolunur. Ayni aile efradından biri | tarafından bir mahal- de terçil edilmiş olan soyadı o ile efradının diğer mahallerde bulanan Tarı tarafından taşınması bu madde ünden müstesi Londra deniz görüşme. leri büsbütün kesildi Gelecek sene başka devletlerin de işti- raki ile yeni bir konferans toplanacal LONDRA, 20 AA. — Dün akşam, deniz işle. f Ti hakkındaki üç taraflı toplantı kat'i bir netice x amme En ön- rüşmelerin taliki- ni si bildiren tebliğ okun- muş, sonra M. Norman Davis ile M. Matsde « rin, biç bir mütalca kat Tebliğde ne deniliyor? LONDRA 20 A.A. — $i bildirerek a çek ko nuşmalarında deniz meselesinin bü - tün veçheleri açıkça ve dostça görü“ şülmütşür. Bu iptidai müzakerelerle kat'i hiç bir netice almak maksadı gü- dülmemiştir. Çünkü isten'len şey ileri- de yapılacak konuşmalar ve anlaşma için zemini hazırlamaktı.,, Tehir edilmedi, büsbütün kesildi Londra, 20 (A.A.) — akereleri, miş değil, faakt tamamen bitmiş ve de niz müzakerelerinin safhası gelecek sene toplanacak, ve Fransa ile İtalyanın da, İngiltere, ya ve Röter Ajan. | Amerika gbi işrak edeceği deniz smın siyasi muhabiri, İngilterenin de- (Devamı 6 ncı sahifede) Sahip ve Başmuharriri : Siirt Meb'usu MAHMUT. 21 K.EVVEL 1934 | Kraliça i Maria davası Marsilya cinayeti için vekâ letini P. Boncour'a verdi MARSILYA, 20 (A A.) — Yugos lavya kraliçesi Maric, kral Aleksandrın katilinin suç ortakları aleyhine açılmış olan soruşturmada davacı olarak yer Kraliçe, Bay Paul Bonocuru ken « dösine vekil tayin etmiştir. Macaristanın unurana dokunulmadı BUDAPEŞTE, 20 (A.A.) — Ayan dış encümeninde Bay Kanyu Cenevredeki durum Milliyetin yeni adıdır Tel: ( İnkılâb ürk Müdür » “ZASIK. ( Yanı işleri müdürü ş ZAZIN Idare ve Mavban : 24310 B. Recep Peker dün sınıf kavgalarının tarihini yaptı 19 uncu yılın başlarından bugüne ka- dar geçirdiği Beğiymmice anlattı İnkolâp kürsüsü ders- , lerine dün de Üniversi. te konferans salonunda devam edilmiştir. Dün- kü dersi C. Halk Fırka» sı genel yazanı “Bay Recep Peker vermiştir. Bay dünkü der sini yazıyoruz: Sınıf inkılâbı — Yer yüzü inkelâp- larınm en raühimlerini Kraliçe Marie ve Bay Paul Boncour etraflı malümat ve izahat vermiştir. Mumaileh, uluslar kurumunun kemdi- sine yapılan bütün sızlanmalarda an- esini kabul Edilen kanunlar Adapazarı ticaret banka- sı - Adliye harç tarifesi- Memurların tayin, terfileri ANKARA, 20 (A-A.) — Kurultay bugün Refet (Bursa) nm başkanlı - ğında toplanarak gündeliğinde bulu- kanunlarla tefsirleri o- eee e Bü siye kana < nun birinci maddesinde yazılı - dai- mi ücretli - tabirin mevcut memurların mesleki bilgisini arttırmak maksadiy- Ie açılan ve kurs mahiyetinde bulu - oan okulalarda muallimlik edenlere şü- mulü olmadığı hakkındaki tefsir ile devlet memurları aylıklarının tevhit ve taadülü için olan kantımin tayin ve e dair şu tefsiri kabul elmiş- MR öğ kaman bağlı kadro cetvelinde derecesi göster'len bir me muriyette evveler bulunanlardan - b - serisine dahil derecelerden birine 1452 sayılı kanunun nejrinden evvel tayin edilmiş olanların, erveles bükumuş (Devamı 6 ıcı sabifede) Polis vazife Başında selâm Vermiyecek ANKARA, 20. A-A— İç işler bakan. lığı, vilâyetlere şu bildirimi göndermiş” tr: Reisicumhur Atatürk, Başbakan 1s- met İnönü, vazife başımda polis amir ve memurlarının vazifelerini iyi görmeleri i- Şin slm rami ile merğul olmamalarını Sn selâm pmak si resmi Yaf çıkarılan mn ehir meclisinden ki istifa Bay Kadri ve Kemal toprak elişleri > örünlerini taşıyacak | b vasıtaların çekici kuvveti olarak ön - san, hayvan, su ve hava kuvveti var- ea ye her şeyde çalışma vası- Ürünleri götüren kuvvetler Şeri de insan gidiyordu. El tezgühlarınn dokuma kuvvetle- Ti yeter görünmüyordu. Sanayi müte - şebbisleri bu kuvevtleri bir araya top layarak birden çok tezgâhı bir araya toplamağa başladılar. İlk fabrika ti > pini vücude getirdiler. Tek tezgühtan, her gün mikdarı çoğalan bu tezgâh- lar bir araya gelince işçilerin mukad- deratını düşünmek te doğdu. a tezgühtan çime devri fabrika- ve hava kuvvetile güzelliklerini meydana çıkardı. İn - Kanik > AYD “ geşitleşii. Bu suretle fabrikalar arttı. i sanayi Bay Recep Peker ders verirken < olan devir meydana Fabrikalar çoğalınca gok işçinin arzetmesi oluyor, İş az olup işçi çoğalınca arz ve ta - lep kendini gösteriyor. Bu suretle pat- ronun işçiye temin ettiği gündelik ek - siliyor. Sant miktarı arttırılıyor. Bu niha - yet o hale geliyor ki işçiler bütün ça - İşma gününün doğuşundan © batısına kadar çalıştıkları halde | ancak kendi Zıdalarını temin edecek bir gündelik a- Isbiliyorlar. Ve ortaya bir fikir çıkıyor. Patrona göre mesele şudur: Çok çalışmak, öz kazanmak. işçi ise bumun aksini istiyor! — Az çalışmalı, çok kazanmalı, çok yevmiye almalı, (Devamı 6ıncı sahifede) Kadınlar Birliği dağılırsa kadın kongresi ne olacak? Kadınlar birliğinin kendi kendisini feshi ihtimali idare heyeti telaşlandırdı Kadmlar Birliği reisi Bayan Lâtife kodular devam etmektedir. Birlik ida- re heyeti azalarına göre, vaziyet, Lâ- tife Bekirin Ankaradan dönmesinden tonra belli olacaktır. Mamafih, bir- dik azaları içinden bazı bayanlar da, birliğin, artık feshedilmek zamanı gel 'diğini ileri sürmektedirler. Yalnız şu var ici 1935 senesi mayısında İstan - bulda, Yıldız sarayında beynelmilel Kadınlar birbiği kongresi yapılacak - bar. 43 muhtelif memleketten murab- “| haslar gelecektir. Eğer birlik o vakte kadar feshedilirse, kongre garip bir vaziyete düşecektir, Şehrimize gele - cek ecnebi bayan murahhaslar Istan- bulda kendilerini karşılayanak kimse bulamıyacaklardır. Kadınlar Birliği, bu noktayı da düşünerek endişe duy- maktadır. Ancak bu endişeye de ma- hal olmadığı Halk fırkasınm ve ora- daki kadın azanın bü işi baaşracağı tem'n edilmektedir. Unlü romancımız Halit Ziya, son ay- i düşündü. e all Ke değen sirkeler ei cü karşımındakine berakan bir incelik var, Geçen gün de yeni bir adın çıkar- #meş olduğu adsız bir bitiği şu yolda ö- verken gördük: Okunan parçalar gür zel. Ancak söyleyişte düşüldük, ölçü- lerde bozukluk, ayaklarda yanlışlık seziliyor. Dediğim gibi mi? Bu övüş şu ötküncü andırmıyor mu? Derebeyinin çok sevdiği yağız at Derebeyi: “Kim bana «tm öl düğünü bildirirse boynunu vurdaru - Tum!,, demiş. Demiş amma at gene bir kaç gün sonra ölmüş, Orada bulunan - lar bu ölümü derebeyine bildirmek için bir yol araştırırlarken © içlerinden biri başmı koltuğuna alarak adam katma gekemuş, söylemiş: “İki günden beri alı- mıza bir tuhaflık geldi.. Ot veriyoruz, yemiyor; su veriyoruz, içmiyor; sırtüstü yatmış, bir türlü kaldıramıyoruz!,, De- rebeyi: “Sözü uzatacağın yerde şünm ildü dabenelu derinmes, öteki “Bem de- edim, siz 1 demiş. Faruk Nafiz ÇAMLIBEL