22 Aralık 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 5

KEKELU IS ASA Pri $ d w F* â- :e MHL N ŞER <. Feki Rter ŞERERFER TU 1934 MİLLİYET CUMARTESİ 22 KANUNEVVEL Yeni Ayvacık ÂYVACIK, (Milliyet) — Yeni min idare âmirlerinde aradığı Dicr ve yaratıcı vasıflar cidden Gimdir. İdare mekanizmasının 2el işlemesinde idare şeflerinin ük rolleri vardır. n yerin her muhitin icapları- göre en pratik bir şekilde vazi- görmek idare âmirlerinden bek- en meziyetlerden biridir. Bun- iki ! sene önce bir kaza le Ayvacık hükümet konağı . Bu hâdis&nin üzüntüleri- !dııt oldugumuı zaman bu te- teşebbüs ederek bu teşebbüslerini kanuni ve vatani formüllerle tec- hiz etti, Halkın fedakârlığına da- yanarak dört bin liralık kereste te- min etti. Ve devlet hazinesine dört bin lira kazandırdı. Veon — dokuz odalı iki katlı muazzam bir hükü- met konağı memlekete — ihda etti. Kemalizmin Anadoluda vücude ge- tirdiği eserlerden biri de Ayvacık hükümet konağıdır. Bu şerefli mu- vaffakıyetten dolayı iç işler Baka- nı muhterem Şükrü Kaya beyefen- çihi:u Türk milletinin yokluk varlıklar yarattığını, tarih ıiulııat ıobıt etmıytır. Müsbet , tleler bu rejimin güzel vasıfları- 4 Bu hameleleri başaran üzüler , milletin kendi sinesinde kendi anda saklıdır. Amı:ık hükümet konağı yangı- 'Müteakip kaymakamımız Hik- dlyi Lartl l - AA MA hrc“ h yorduk. Bu düşünce Cumhu- | telakki ed. * hükümetinin yapıcılık kudreti x i ederim. Çötamda bittabi bir hiç olduğuna Sivas silosu fım vardır. SIVAS, (Milliyet) — Yucelişi *t bey yenisini yapmağa derhal ile Srvas ve çevresine iylik getiren “silo,, şimdiye kadar 3500 ton buğ- day satın almış ve bunun tutarı o- lan yüz yirmi beş bin lira para ver- miştir. Silonun buğday alma, temizleme ve tohumluk ayırma gibi faydaları da varsada şimdilik yollama, ve al- ma işleri çok yolunda ve büyük bir intizamla yürümektedir Diyarıbekirde mahsul iyi Son iki sene içinde ziraat sahâsında rn hayli ilerleıpeler göze çarpmaktadır DIYARIBEKİR, (Milliyet) — h topraklarının kııvvelı ve h:'ulın dolıyıııle daha ziyade ziraat memleketidir. Eskiden bütün köylerimiz kara Sbandan başka hiçbir ziraat aleti Men bugün birçok köyleri- le orak makineleri, pulluk, dö- k’ gibi asri ziraat aletleri kulla- ı'l"llğı başlanmıştır. Ziraat idaresi Diyarıbekirde vi- hm merkezine yarrm saat mesafe- k ve Dicle kıyısında Kırtıbıl kö- le bir nümune çiftliği tesis et- hiş ve bu çiftliğe son sistem ziraat Nıtıııelerı almarak yeni ziraât u- lleri tatbik edilmeğe başlanmış- be Diyarıbekirde sekiz sene içinde pPılan mütemadi teşviklerle bir ka.vak. söğüt fidanlarile as- çubugu ve muhtelif meyve a- Ç hçlırı yetiştiri'miştir. Cekirge ve la faresi gibi mahsulâtı harap e- d'u haşaratla ehemmiyetli bir su- te mücadele yapılmış ve bir çok tarların önüne geçilmiştir. Son iki sene içinde Diyarıbekir zalarında yapılan ziraat işleri h lardır: Merkez fidanlığına ilâ- h:::h kulp ve Silvan kazalarında k.llıı idarece birer fidanlık daha is edilmiş ve nümune tarlasında “tistiri'en meyve ağaclarından hal | Ve adet meccanen dağıtılmıştır. | nuniyet bir haldedir. Nümune fidanlığında smai nebat- tan afyon, kendir, şeker pancarı, keten, sısam ve patates ile hubu- battan yulıf mısır, ve | buğday tecrübeleri: ş ve yeı.ı ınucıp lat al $ tır. Köy kanunu mucibince mülhaka- ta yapılan tebliğ üzerine 170 bin adet fidan diktirilmiştir. Gerek fi- danlıklardaki muhtelif meyve fi- danlarına aşı tattbik etmek ve ge- rekse tereddiye — uğramış meyve Esnaf birlikleri ve Bir kadı hikâyesi Yıllarca önce Çorumdâ esnaf ihtikâr yapmazmış ÇORUM, (Milliyet) — Çorum da eskiden “Kadı,,lar işsiz — kalır, hergün, nargilelerini tokurdata to- l:urdnt.ı, yentek yentek, gezerler- miş, Şehre yeın 3elen kadınm biri ş, bir suç- lu gelmeyince yızga.nma ıormuş. — Bu, diyarda kadılık işler ol- maz mı? — Olmaz... Neden? Halk aralarında çıkan anlaşama- :ıulıklm, gene kendileri görürler Kadı efendi, batmanlık kavuğu- nu önüne almış, aynalı bağını par- | lata parlata, gözleri “Velfecri,, oku mağa başlamış. Yazganına buyruk etmiş: — Tellallar bağırsın... Herkes bir yumurta getirsin? Kentde ne dek çağırtganlar var- sa, paçaları srvamışlar, sokak kak geze geze, boğuk boğuk zor- lamışlar : — Eyyyy... İldaşlarrrr. Duyduk, duymadık demeyin; efendiye her- kes bir yumurta götürecek haaa, Bu kadar yumurtayı kadı efendi neylesin diye kafalarda istifamlar belırmış, belirmiş ama işin çıkarı- nı ive ive, yumurtaları götürmekte bulmuşlar. İkıncı gunu, Çorum, sokakları gene çin çin çınlamış: — Yumurtalara hacet kalmadı; herkes yumurtasını gelsin, alsın?.. Elgün yumurtaları almağa koş- müş... Benim yumurtam büyüktü, senin ki küçüktü derken bir yumur- ta savaşı başlamış... kurnaz kadı da kıs krs gülerek suçlu toplamağa onal olmuş... Bu, belliki, bir masaldır. Böyle olmakla beraber, eski çağlarda tü- remiş, görüşleri yenilemesi abaya değer. Yıllarca önce, Çoruın esnafları ye gıtçe iş görmenin en arı, örnekle- kurun kurun göstermiş olmak- la tanıhrln.r Şımdıkı esnaf birlikle- rinin kaynak yeri Çorumdur. Çok eski kurunlarda, Çorumda bu, ku- rum varmış. Kurumun başkanlığını — edene (şeyh), yazganına (yiğit başı) ö- konomi bakanına (esnaflar kâhya- s1ı), üyelerine (işbaşı) derlermir. Birlik varken, esnaflar kötü, al- datıcı mal satamaz (LONÇ) edıl- mekten korkarlarmış. Lonç, o denlü korkunç bir karar- mış ki, buna uğrayan esnaf, pılıyı, pırtıyı toplayarak diyar — diyar, u- zaklaşırmış. Çünkü ıldqlu lonca tutulanlnrdın alış, veriş etmezler- Dun, bir ayakkabı alayrm dedim; yahudi gibi çene çala, çala, ayağı- ma uygun bir fotini 750 kuruşa ala- bildim. Döndüm, geliyordum, bir tanıdık peydahlandı. Elimdeki me- taa baktı, baktı: — Kaça aldın? dedi. 400 - 500 kuruş ancak eder.. Yüreğim hop hop etti. — Gelde — dedim — şimdi is- teme; birLONÇ... Cevdet BAYKAL Hiç yüzünden bir delikanlı öldürüldü SIVAS, (Milliyet) — Bu hafta klavuz mnlıalleıınde yapılan düğü- cinslerini ıslah etmek için Kast: nu, Mn.lıtya, Elâziz, Ankara vilâ- yet'erinin meşhur nevilerinden ol- mak üzere 4 bin adet elma, armut, kaysı, — şeftali ve kiraz kalemleri ün kıma gecesinde — toplananlar geç vakit düğünden dağılırken kadın yüzünden bir delikanlı öldü- rüldü. Düğünde bulunanlardan Ali Rı- za yanındaki kadını almak isteyen klavuz malıılleıınden bir kaç kişi getıxılnuş ve meraklı bahçe sahiple | önüne çıkarak rine dağıtılarak ziraat fen memuru- — Üiz burnda duralım da sen nun nezareti altınd htelif mey- | kad götüresin, diye Ali Rızaya ve ağaçl landırılmıştır. Diya- ; rıbekirin bu seneki hububat ekimi evvelki nisbetle çok feyizlidir. 934 senesi zarfında ekilen buğday, ar - pa, çavdar, pirinç ve darı miktarı 104,177 hektardır. Bu sene yağan sürekli fazla yağmurlar yüzünden ekinlerin bir kısmı yanmış ve ha- vaların — fevkalâde sıcak ve rntıp gitmesinden ekinlerde mevzif ola- rak pas hastalığr görülmüştür. Bu- na rağmen hanlat, miktarı ekimin çok ol n dolayı ibi mem çıkı ğa başlıyorlar. Aralarında bu şekilde bir münakaşa cereyan ederken bıçaklar, değnekler ortada dönmeye, ve küfürler savrulmağa sopalar ses vermeğe başlıyor. Ve bunlar Ali Rızaya saldırmaya ve bıçakla kafasına — vuruyorlar. Bu nu gören Ali Rıza, tabancasını çeke rek ateş ediyor. Kavgayı bastır - mağa çalışanlardan yirmi yaşında dülger Ahmet yere yuvarlanıyor. Ve bir amansız kurşunun acısı ile Denizli Halkevinin müsamereleri Denizli ENİZLİ, (Milliyet) — Perşem- be akş halkevi sal, da İise talebeleri tarafından çok güzel bir müsamere verilmiştir. Rollerinde | çok güzel muvaffak olan talebeler seyirciler tarafından çok beğenil- mişler. Bilhassa (yakılan ocak, be- yaz kahraman)piyeslerile gı.nlı tab Halkevi lo, çok mükemmel oynandı. Aydm ah Hali sarı, har hall ise i ye- rinden ııçı-atacak kadan kıvrak çalışlarile çok güzel oynandı. Hal- kevinin temsil — komitesi yakında (tırtıl) piyesi için hazırlıklar yap- maktadır. Tamd herl Diyarıbekirde Bir yıllık işler Yeni azaya bir yılda yapı- pılan işler anlatıldı DİYARIBEKİR, (Milliyet) — Şeh rimizde yeni seçilen belediye aza- ları geçen hafta belediyede bir top- lantı yapmışlardır. Toplantıda bele- diye reisi Şeref, — belediyenin bir senelik çalışma programını anlat- mış ve sorulan suallere cevap ver- miştir. Reis Şeref belediyenin ge- çen sene yaptığı işleri sırasile anlat ımçtır Dıymbekır belediyesinin bir gene içinde belli başlı yaptığı içleg guıılardır t iye tırıfmdı.n 933 senesin- de I| İ M ha bıtmıçtır Bu sene de mezbaha frigorifik tesisatı vücude getirile- cektir. Şehirde geniş mikyasta elek- trik tesisatı vücude getirmek için faaliyetle çalışılmaktadır. Belediye- belediyeler bankasından ödünç al- dığı 187,744 lira ile elektrik tesisa- tını Belçikalı Ganj şirketine vermiş- tir. Evvelce gübrelerle dolu bulu- nan ve son senelerde dökme bo- rularla şehre getirilen — Hamruvat suyunun ne kadar aktığını kontrol için saatler getirilmiştir. Geçen 933 senesinde belediye ge- liri 90,382 lira olarak tahakkuk et- tirilmiş ve bundan 14,500 lirası 934 yılına devredilmiştir. Belediyenin bu seneki tahsilât vaziyeti çok iyi- Diyarıbekir Hava postası Ankara ve İstanbul yolcu- ları yeni vasıtadan memnun DİYARIBEKİR, (Milliyet) — Birkaç haftadanberi sefer yapamı- yan tayyare postası bu haftadan iti- baren tekrar gidip gelmeğe başla- mıştır. Tayyare postası çok güzel ve iki pervanelidir. Tayyare iki motörle çalışmaktadır, ve beher motör- rün kuvveti 320 beygir olup iki mo- yarenin her tarafı' camekânlarla kapanmıştır. Amerikan mamulâtından olan bu tayyare küçük Lütfi, pilot Talât ve başmakinist Fehmi tarafımdan ida- re edilmektedir. Diyarıbekir - İstanbul 55, Anka- ra -Diyarıbekir 35, — Eskişehir - Diyarıbekir 47,5, Kayseri - Diyarı- bekir, 22,5, Ankara - İstanbul 22,5, törü 640 beygir kuvvetindedir. Tay- | ğ hınımıınbışıı'dığı ' küçük bir işin şerefi bütün bu mem - Köşk nahiye kongresi KOŞK,( (M.ıllıyd) — Nıhıyeııın fi da töp Lındı Konzı-:ııız bu yıl her yıldan da- ha alâkalı oldu. Kongrede fırkamız vilâ- yet idare heyeti başkanı bay Etem Kad. ri, vilâyet idare heyetinden inhisarlar başmüdürü Sırrı Hun ve Ziraat Bank müdürü Muh Kü bulundu! Kongre Bay Etem Kadrinin başlığın- da toplandı. Idare heyeti — raporu epey gonı;uldıı. Hesaplar temiz Iıulııııdıı Ye ni sene bütçesi yapıldı. leklerin nun üzerine Bay Muhterem Kaya uzun konugı!ıılu yaptı. Bir çok müstahsiller de söz aldı. Sonunda Muhterem Kaya- nn ogutlaı onaylandı. Bu dilek kongrede yerine getirilmiş ve köşk müstahsilleri bugünden itiba « ven kurumlanmağa başlamış bulunu « Bu seneki kongrede ayrıca şu hususi« yet göze çarpıyordu. Her köy ocağının dileği okundukça ocak mümessilleri söz ılırık bu dılek hakkında kongreyi aydıa 1 Dilek «& ları arasım- da mumeıııua soyadı kanununu, bey ve efendiliğin kaldırılması, hükümetin buğ- day sıyasası için sorgular sordular. Bay Etem Kadri uzun uzun karşılık- lar verdi. Bir de yavlu mümessili Meh- met Hilmi çok isabetli ve yerinde sözleri kongrede çok beğenildi. Yeni yıl idare heyetine: Mehmet İb- rahim oğlu, Halit Alim oğlu, Ali koç, Muhtar Ibrahim, Fuat Suleyman oğlu. Münessilliklere: Şeyh köyü mualli- mi Salih, Halit Alım Muhter Ibrahim se Talebe birliği Kurultayı (Başı 1 inci sahifede) Kurultayda evvelâ — idare heyeti raporu birlik reisi Bay Osman tara - fımdan okunmuştur. Raporda bir yıl içinde yapılan iş lerden bahsedildikten sonra, hırhgıı bütün ü T şamil ve bir kasket luhul ettiği , Z—yı Gökalp, Namık Kemal ihtifalleri — yapıldığı, Boğaz ve Buyukıdıyı gezinti tert.ıp İ ÂAni ldak lm DS lerinden sonra Edirne kurtuluşu bay« ramımna iştirâk edildiği ve kurulan kog peratifin bakanlar heyetince de tas - dik edildiği, Türkiyeye ecnebi diyan lardan gelen yüksek mektep talebe - lerinin ığı söyleniyor ve ra « por şu sözlerle bitiyordu: cArkıdqlır, on bq yıllık temiz bir nıuıyo mıılık hırlıgııııız bu indi: î doğmu;tur Temiz bir ülkü ve gaye için çılıımıv-dımuençlıımho yecanı ile tutuşmuştur. Bu samimi en leket gençliğinindir. Böyle temiz bir ” Tö ğ öraür ae Döyare İstanbul - Eskişehir ve Ankara - Es- kişehir 12,5, İstanbul - Kayseri 37, 5, Ankara - Kayseri, 17,5, Eskişe- hir - Kayseri 27,5liradır. Zabit | birinde inkâr etmek, bütün bu mem- l&et zençlığıın kuı-duiu şerefli bür maziyi, temiz bir an'aneyi çiğnemek demektir.» askeri memurlar, hava kuvvetleri mensupları ve askeri malüllerden nısıf ücret alınmaktadır. Yolcular beraberlerinde 12 kilo ağırlıkta eşya alabilmektedir. Halk tayyare postalarından çok memnun Bu rapordan sonra teftiş h d raporunun da okımmı.ıı luım iken tnfhı bısyotmı heşlul eden ırkıdıql.ı - rar poı- okunamamıştır. Kunıluy haf « " taya tekrar toplanacaktır. * Talebe Birliği Taksimde dağcılık klübünde bayramın ikinci günü birlik arkadaşlarımın birbirlerile bayramlaş- BEYABAN, 1 niş ova man.). 5. mak, 4. B Bildirmek, mek. BEYANI FİKRETMEK, Çavalatmak. BEYANNAME, Car. Örünermek. BEYHUDE, (Bak: Bihude.) BEYNENNAS, Iıomıı. domestigue man * “Üğür mal — enis, eş Yatı, 4. Yatıp kalkma, geçirmek, 3. Oturmak, 4. Yatıp İspa 4. Yumurtga, varlaklığı sivrice olan şey: gözlerini yumuyor. Ali Rıza yaka- lanmıtşır. BIZIR, 1. Böbocük, 2. Dilağ, 3. 6. Tılak, Tilak. Bİ, İle, - le; la (Aşağıdaki mürekkeplerin ilk cuxudıır) BEY ETMEK. 1. Elden çı'hlrmık. 2. Sz!mık. BEY'ÜU ŞIRA, 1 Alı satı, 2 .Alım satım, 3. Alış veriş. Boıok,zçol 3. Dala, 4. Kin yazı (Ge- BEYAN, 1. Açık wylm 2. Açık söz, 3. Anlatma, 4 Belli, $ ık ( “Az.,, ıoylunek), 6. söyleme. BEYAN ETMEK, 1. AÇ* söylemek, 2, A: elkürtmek, 5, BEYANI REY ETMEK, Öküzmek (Oiüt vermek man.), Örüng, BEYAZLANMAK, BEYAZLAŞMAK. BEYAZLIK, 1. Aklık, 2. Örünlük, (Bak: Seât.) BEYN, 1. Ara “Arkadaşlar arasında,,. 2. Aralık, BEYNE BEYNE, 1. İkisi arası, 2. İkisi ortası BEYT, 1. Em. 2. Ep, 3. Ev, 4. Öy, Üy, 5. BEYTI ı. Evlık (Evlik hayvan), beyti hayvanlar,, man.) (Bak: Hane.) BEYTUTET, 1. Geceleme, Geceyi geçirme, 2. Oturma, 3, BEYTUTET ETMEK, 1. Dur;emek 2. Gecelemek, Geceyi BEYYINE, 1. Belli, 2. Bellu (Bak; Alâmet, Delil, Bürhan, it.) BEYZA, 1. Cumurtka, Yumurtka, 2. Kükey, 3. Yumurta, BEYZİ, 1. Sopak 2. Söbe, Söbü, Söbelek, Söplek “bu soğan söbe; BEZL (Beıxl). 1. Esirgememe, 2. Saçma, 3. Verme (Bak: Mebzul. nlatmak, 3. Ayu- 6. Söylemek, 7. Sö Kır elli, 5, Kır! (Parlak beyaz man.) 1L Ağarmak, 2. ı 'l'en. (Bık C BEDESTAN, Tını (Üstü kapalı çarşı man. BED, (emek), P Başlamık, 2. iptida, iptidar, M BEDEVİ, llfohk. 2, Çöllü, 3, G&çebı. göçer, konar, 4, . , mak üzere bir çay ziyafeti hazırla - dir. dur. mıştır. Bİ 24 BEL 21 BEŞER, 1. Adam, 2. Kişi, 3. Kişi oğlu, 4. Yalıncak, 5, nznAVA.ı Aylak, 2. Buşlu, 3. Caba, 4. Parasız, 5. Ti- Yalmcak oılıı. gin, 6. Ucu, ıı BEŞIR, BEDEL, 1, Kın.ılzk. Kayın (Yk: Kaynana, BEVİL (Bevi). 1. Çiş, 2. İşek. 3. İşeme. 4. Sidik. Kaynatı_) 4 Kolel (Yedek man.). s Uğur, (İvaz man. “Atı BEY (Beîl). . Satı, Sıüı. Sltm (Sıtvı çıkarmak, Sas uğur aldım.,,) 6. Yanut, (Yanmak — dönmek, İvaz, muka- tılık, satış yol u çalım satım), 2. bıl man.) 7. Yedek, 8. Yerine, 9. Yerine geçen, Yerine ves rilen, 10 Yerini tutan, Yerini tutabilen, 11. Yolu. BEDEN, 1. Çön, (Yk: Ten, aı) 2, Eğin (Sırt ve arka man, övde, 4. Kütük, 5. Oyru, Ceset, vucut.) ) yımmık. (Bak: Agaz, le, Mübaşeret, şu! BEDİA, 1, Bediz, 2, Benzersiz, 3, Dürüme, (Ortada yok ken- vücut bulan nesne.) 4, Eşsiz, 5, Görülmel miş, 6 Pediz, (Ziynet, nakış.. sanatkârane, eser man.), 7, Tan suğ (Hayret verici hâdise ve eser man.) 8. Yeni (Bak; ibda.) BEDİHİ, 1. Bayık, 2. Belgülük, 3$. Belli, Besbelli, 4. Göz ö« nünde, (Bak: Ayan, Aşikâr, Bedahet. dik, görülme- BEDIR, 1. Ay tulun, 2, Dolun ıy, 3, Tolan 4, Tolu ay, 5, . Üğ. Rehbet 2. Öğür, Uğür (Enn, (Hhıiı.n.. : Munis, Cemil. 'Tulün, (Ayın on dördü.) 6, Tulı BEDREKA, 1. Bildirtkiç, 2. Kı&ıvu.ı. 3, Yol gösterici, (Bak r.) BEHÇET Ka Gnrk, 2, Güler. yüzlülük, 3, Güzellik, 4, Körk BEHİÇ, 1” Gok:ek. 2, Güleryüzlü, 3, Güzel, (Bak: Ahsen, BEHEMEHAL, 1. Engücü, 2, Nasıl olsa, nasıl olursa ol- $un, 3, Üsbekes, Üsbeki, Üsekes, 4, Uzkes, (Bak: Hal.) RBEHER, Başına (Adam başıma, ev başına.) BEHİME, 1. Davar (Mevaşi man.) 2, Dört ayaklı, BEHT, 1. Şaşakalma, BEHT İÇİNDE KALMAK 1 Şa; mak, Şaşıp kalmak, Şaşırmak, 2, Tana kdmık Tan kalmak, , 2. Şaşma, 3, Şaşkmlık, 4. Tan. şaşalamak, Şaş- $8, Tandamak 4, Tanlamak, Tanlanmak, 5, Tanmak, (Yu- gu söbe başlı Dilak, 4. Dılcik $. Piden BEKÂAR, 1, Yavlok, 2, Ergen, 3, Evlenmemiş, BEKÂRET, 1. Erdenlik, (Gerç kızlık man.) 2 Knhk (Bak adam kım).., uzun ve yassı yüzlü “gördüğümüz adamın Bakir, Bikir,) yüzü söbü idi, BEKÂRETİ IZALE ETMEK, 1. Bozmak, kızlık bozmak, 2, Kızlık almak. BEKÂRETİ İZALE EDİLMİŞ, 1. Artık (Bak: İzale). BEKRİ, 1. İçkiye düşkün, (Bak Ayyaş,) BELÂ, 1. Ağırlık, 2, Bulak, 3, lmme. 4, Karayol (Cehen- nem, ölüm, felâket man) 5, Kırlağan, 6, Sıkımntı, 7, Şor, 8, Ta-