ON BEŞİNCİ YIL. No: 4818. Uluşal bildirim 'İsmet İnönü kabinesinde herhangi bir anlqanıanınilık J çıktığına ve kabinenin - istifa ettiğine dair çıkan şayiaların | tamamen asılsız olduğunu be- | yana Anadolu Ajansı ızw'ıdır.lı Gündelik — ORMANLARIMIZ “Orman, 1'üı-lı'y'"ze ?d"k'z : :. isi olmaktan çık - bir âlış veriş işi ae ünün büyük işleri arasında mî:ınmıın’:l: konuşuldu. Bu ulusal yaraya ;.olı özenle dolm Ğ nuldu. Gördük ki bu yara, ülke - nin bağrında, kan damarlarını bo. şaltan, kurutan, bir çukur, açmak üzeredir. K Yıllardanberi kör bir kazanc ateşi ormanlarımızı sarmıştı. Ağa. Ca sevgisiz, yurda saygısız zavallı bir yığın da, bu l'u!ü' dışında ka- lanları yağma ediyordu. Bu gidiş, bizi susuz, nemsiz, hınıuv:' kdı'ul' bir toprak üstünde aç bırakacaktı, göklerimiz; bu- lutsuz, yağmursuz; çöllerin boğu- tu bunaltıcı ateşiyle dolacaktı. Sert uluş eli; bu başı boş gi - dişi durdurunca hemen sesler yük selmeğe başladı en son, geçen sa- ı da kurultayın duvarlarında çın- “Jadı. Az çok şöyle diyorlardı: « Genc ağaclar, eri kesilmezse üremez. — İşletmeler, Ormanların yaşını uzatır. Dışarıya satıları keresteler ulu- #al geliri artırır. ” Bu işletmelerde binlerce yurd- daş iş bulur., Rae Bu sesletiri söylediği ı'!h:no il kların içten dü- ee eee tü aik. luşun gö: Niş kurumlu işletmelerde bu sayı- lan iyilikler vardır. Bunlara övünç- le yardım edilebilir, ınnk şunu açıkça söyliyebiliriz ki müteah - hit işletmesi denilen tutum şimdi- Ye kadar yurda hiç yararlı olma - Mıştır. Bunların girdiği orman - larda bir. tutam yeşillik ima - Muştır. Bugüne Yaptıkları, bundan sonra yapa - taklarından ayrı değildir. Bize Sözümüzün yııılqlıiıı!ı göstere - tek tek örnek nerededir? Ormanlarımızın dış el_le.r(!u; Betirdiği gelir nedir bilir misiniz ? larda kara toprak kadar ucuz- latılmış bir değerin, hiçe indiril - Miş bir emeğin karşılığı. Geçenlerde bir alman ökono - Micisi, “ağaclara hiç acımadan k:- Yan doğu ül!eleri olmasaydı, gü- Zel almanya'dan ne kalırdı!... diyordu. Her dış geliri, yurda ya- Yarlı değildir, yurda gerekenleri, öyle değerinden çok aşağıya ğil, değerinden üstün bile olsa ayız. L Orman işlerinde - çalıştırılan - Arm çoğu tahtacı adını taşryan Yersiz yurdsuz zavallılardır. Dağ- larda sürüler gibi yaşarlar, okul - k n, ordudan kaçınırlar. Taptık- Tı, inandıkları bizimkilerden ay- idır. Duyuş ve yaşayışları ise ge- Bi$ türk çevresinin dışındadır. 1 Öz türkleri, böyle yasayışa sü- liven bugünkü müteahhit işlet- Üdir. Bunlar toprağa bağlan- Sın, yer yurd edinmesin diye ho. $ yurd parçalarını elinde bom İ olarak tutan isletmecileri ya- dan gördük. Bu zavallıları lı"n'lhıı kurtarmak ancak bu r Na n e f j | Kayserl'nin genel bir görünüşü Adımız, andımızdır. Kayseride Atatürk günü Halkevinde yapılan coşkun şenliklerle kutlandı Kayseri, 21 (A.A.) — Dün Ata. türk'ün savaşta Kayseri'ye ilk a- yak bastığı gün idi. Bu değerli günü kutlamak için dün gece Halkevinde candan coşkun — şen- likler yapdmıştır. Bugücün bü- yüklüğü için söylenen sözlerden sonra Atatürk'e yazılan - şiirler, okunmuş, temsil kolu, temsil ver- miş, musiki kolu ulusal türküler çalmış, gencler zeybek ve ulusal oyunlar oynamışlardır. Toplantı hep bir ağızdan söy- lenen cumurluk marşı ile bitmiş- tir. Dünkü spor hareketleri Muhafız Gücü Altınorduyu 2-0 yendi Dünkü Altınordu — Muhafızgücü maçından bir görünüş Ankara ayak topu birincilikleri karşı Taşmalarına bugün de Ankara Gücünün alanında devam edildi. Oynanan maç. lar şampiyona üzerinde kendini belirte- cek kadar ehommiyetli olmadığı halde seyirciler oldukça - kalabalıktı. Adliye Bakanımız Bay Şükrü Saracoğlu da bu kalabalığın içinde idi , Tlk maçı Çankayalıların — B. takımı, Güvenç Sporun B, takımile yapacaktı. Fakat üç dört haftadır alana çıkmıyan küçük Güvenç sporlular bugün de gö- zükmediler; Çankaya seremoni yaptı. Büyüklerin maçlarında ilk karşılaş. kölü işletmenin durdurulmasiyle olacaktır. Bilgisiz köylülerin de orman - larımıza kazanccılar kadar düş - manlık ettikleri vardır. Genc ağac lardan ağıl, çit, duvar yapıldığı - nı bilirsiniz. Bozkırlarda bir damla yağmu- ru içi titriyerek bekliyen, yıllık emeğini gömmek iİçin toprağın derinliklerinde biraz nem bulma- ğa çabalıyan, köylüler de yakın kurunlara k:ldu büyül:l ormanla- n gölgesinde yaşıyordu. © Uîuşş ormanlarımıza büyük yön- dem vermek yolundadır. Bu yo- lun, yurdu v:ığuu;:ı:ı. lıuıtır;e-_ cak tek yol ol inancın ge nişliğini geçen salı iyice görmüş Klar KEMAL ÜNAL mayı Güvenç Sporla Çankaya yaptılar. Ankara şampiyonunun, iki haftadır yap- tığı maçlarda üst üste dolgun sayı fark. larile yenilen Güvenç Spora karşı ala. cağı sonucun gene üstün olacağı oran - İanıyordu. Gerçekten böyle oldu: Bi. Tinci bölümü 4 .. O bitiren Çankayalılar ikinci bölümde işi biraz gevşek tutmak yüzünden ancak iki sayı çıkarabildiler. Güvenç Sporlular da bu bölümde bir gol yaptıkları için Çankaya alandan 6—1 üs. tün çıktı Bu oyun, birinci bölümde güzeldi. Fazla sayı çıkarmak için üstüste akınlar yapan Çankayalılara karşı, Güvenç Spor- Tuların takım halinde çırpınmaları orta. ya güzel bir oyun çıkarıyordu. Fakat ikinci bölümde genel durum değişti. İki takımda da yorgunluk ve bezginlik göze çarpıyordu. Muhafız Güciyle Altmorduyu karşı. laştıran son maç günün en canlı oyunu oldu, denebilir. Daha başlarken iki güzel akınla iki sayı çıkaran Muhafızın bugün Altmorduyu fena bir duruma s0. kacağı sanılıyordu. Fakat Altmordulu. Tar içlerini bozmadılar: Çetin bir oyunla karşı koydular ve zaman zaman Muhafı- zı epeyce sıkıştırdılar . Birinci bölümde olduğu gibi, ikinci bölümde de genel durum Muhafızın üs. tünlüğünü gösteriyordu. Fakat bundan istifade edemiyen Güçlüler, arada sıra. da ellerine geçen bir iki fırsatı da şans- sızlık yüzünden kaçırdılar ve fazin gol yapamadılar. Oyun bitimini gösteren düdük çaldığı zaman — Muhafız Gücü “2—0 üstündü. İ Acı bir yitik Bilim acunu dil bilgini Bay Mar yitti Moskova, 21 (A.A.) — Sovyet- ler iBrliği bilgi akademisi ikinci başkanı ünlü dil bilgini ve arkeo- log Mar dün 70 yaşında ölmüş- tür. Mar, 1864 yılında Kütais'de doğmuş ve tahsilini Petersburg üniversitesinde gürcü ve ermeni dilleri üzerine bitirmiştir. Daha sonra arab, Suriye, yahudi, türk ve eski fars dillcı_'ini tetkik etmiş, ler basmıştır. Mar, Petersburg, Tiflis ve Ku- düs kütüphanelerinin zengin eser- lerini tetkik ederek az zamanda dil alanında en sanlı mütehassıs olmuştur. Birçok defalar bu uğur- da Batı Avrupası ülkelerini gez- miştir. Akademiye seçildiği ve 1909 ta- rihinde 30 dili mükemmel bir su- rette biliyordu. Bunlar arasında gürcü dili ve bütün kafkas dilleri vardır. Kendisi birçok yabancı bilgi kurumlarında üye idi. 500 eser yazmıştır. Dil Kurumunun aygıtı Sovyet bilgini Nikolay Mar'ın ölümünden ötürü T. D. T. C. Ge- nel Kâtibliği rus ulum akademisi- ne şu tel yazısını göndermişti! “Büyük dostumuz yüksek bil- gin Nikolay Mar'ın bilgi acunu için gerçek bir yitik - gayıb - olan ölümünü büyük bir acı ile öğren- dik. Size ailesine ve Sovyet acu- nuna en derin taziyetlerimizi su- narız.,, İran - Afgan sınırı Bir patırdı çıktığı duyumu doğru değil Kâbil, 20 (A.A) — Yabancı ajansla. rında ve matbuatında, Afgan ve İyran sınırında beş gün önce geçtiği bildirilen hadisenin içyüzü şudur: Eski afgan idareclerinden memnun ol. mıyarak İran topraklarına geçmiş olan afganlı aşiretler Afganistanda yeni ida- renin kurulmasından sonra yurdlarına dönmeğe başlamışlardır. Son günlerde 600 evlik bir kafile de bu suretle sınırı geçerek — Afganistana — sığınmışlardır. Buna bonzer — hadiseler bir kaç aydan. beri olagelmektedir. Yoksa afganlıddar tarafından iyran sını- rının aşıldığı, ve İran jandarmalarının öl. dürüldüğü ve iranlıların zorla Afganir- tana gönderildiği dâyumları doğru de. Gildir. Afgan sınır koruyucuları veya memurları sınırda hiç bir hadiseye se. bebiyet vermemişler ve iyran toprakları- na ayak basmamışlardır. Sığınanların daha iyran topraklarında iken İyran ko. ruyuculariyle çarpışıp çarpışmadıkları hakkında besbelli hiç bir duyumumuz yoktur. Belgrad, 21 (A. A.) — Ray kabinenin saat 18 den evel yemin edecvği- ni bildirmiştir. 22, İLKKÂNUN 1934 CUMARTESİ Yevtiç Yeni yugoslav kabinesi Belgrad, 21 (A.A) — Bay Yevtiç ka bineyi şu suretle teşkil etmiştir: Başvekil ve Dışaruişler bakanı: Yev. tiç. Sü ve deniz bakanı: General Jivkoviç. Adliye bakanı : Koyiç Maliye bakanı : Stoyadinoviç. Ormanlar ve madenler bakanı :Sve tislav Popoviç. İçeri işleri bakanı: Velimir Popoviç . Kültür bakanı Çiriç. Münakalat bakanı: Vuyiç, Bayındırlık bakanı; Kojul, Soysal basiret bakanı: Maruçiç. Ticaret ve sanayi bakanı: Milan Vo- baniç. Ekim bakanı: Yankoviç. Beden terbiyesi bakanı: Auor, Kabineye memur bakan: Hasan Ba göviç. Yeni bakanlar, sant 18,30 da yemin etmişlerdir. Yeni kabinede eski radikal muhale . (Sonu 2 inci sayıfada) Sovyet - Fransız münasebetleri Sovyet gazeteleri Alman durumu üzerinde neler yazıyorlar? Moskova, 21-(A.A.) — Gazete- ler fransız - sovyet münasebetleri- ne geniş bir yer ayırmaktadır. Hükümet gazetesi olan İzvesti- ya bu iş birliğini genel bir tarzda tetkik etmekte ise de, Pravda ga- zetesi, 5/12 tarihinde Cenevre'de imzalanmış olan Laval - Litvinof protokolu — ile Marşando - Rosen Holç protokolunun metnini bas- tıktan sonra doğu andlaşmasını al- man sıyasasına bağlı olarak ve alman - sovyet münasebatı bakı- mından mütalea etmekte ve bu münasebetle Laval'in âyandaki şu sözlerini hatırlatmaktadır: “Uluslar arası çerçevesi içinde fransız - alman yakınlığı savaşın tesirli bir zımanıdır.,, Gazete, Almanya ile anlaşma- nn elzem olduğunu, fransız - sov- yet gayretlerinin bu amaca yöenl- miş bulunduğunu ve fakat anlaş- manın ancak doğu misakı çerçe- vesi içinde değerli olacağını bildi. rerek diyor ki: “Alman mesul mahfellerinin iki taraflı anlaşmalar derpiş etmesi, alman sryasasının acun barışı için tehlikeli olan gidişten henüz kur- tulamadığı zannını vermektedir.,, Ticari münasebetlere gelince, zvestiya gazetesi imzalanan pro- se verbal'in her alanda bir fran- sız - sövyet yakınlığı teşkil etmek- te olduğunu bildiriyor. azısı üçüncü sayıfamızdadır. yeni Her yerde 5 kuruş