13 Mayıs 1934 Tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2

13 Mayıs 1934 tarihli Milliyet Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

i İttihat ve RİKİ TEFRIKA:39 —! 3 M5 Terakki! (BAHAEDDİN ŞAKIR BEYİN BIRAKTIĞI VESİKALARA GÖRE) Doktor İshak Süküti'nin en büyük teessürü neydi? “ Sükütü ne tipte ve nasıl yaradılışta bir adamdı? Diğer bir mektubunda arka « | Osmanlı vatanı için hürriyet mü - “daşları arasındaki o münasebetler diyordi hamiyetli, her yap - tığı işi riyasız yapar, hasbinallahı çalışır, hemcinsinin imdadma ko - şar bir surette tanırdım. Fakat za. | o man bana bunların aksini isbat et- ti, hayallerim © “Şimdi benim bir kaç dostum var. Onların sistemi, hattâ kü © bile başkalarının methinden bana 5. evlâ gelir. Mektubunda sırf şah - © sma ait olan nasihatlerinden do - İayi teşekkürler ederim. Fakat ben öyle garip bir itikada malikim ki bunu tarif edemem. Zaten beni ya- kmdan bile tanımak güçtür. Hat - | tâ ben kendim bile ne halde oldu - | ğumu lâyikile tarif edemem. © © Garip olan itikatlarımdan bi - risi şudur; Alem isterse o benim sm canım olsun, ben aç kalıp dost namr altında yaşayan düş - - manlara muhtaç olmam! Belki bu “ itikadım yanlıştır, fakat yanlış çık sa da gam yemem. Çünkü haya- tımı kısaltmak ve uzatmak elim - “Senin aleyhinde © yazıldıkça memnum oluycrum,, diyorsun. Bu! cümleye ben de memnun oldum. Hiç olmazsa hamiyet © yolundan ayrılmıyan arkadaşlarımın mem - nuniyetini celbedecek füllere te - vessül etmiş olduğumu görüyo - rum. Bu da benim için bir tesel - lidir. Diğerlerinin hücumuna ge - — lince onları okudukça yüreğim yağ — bağlıyor. Keşke milletin hukukunu mü- dalaa etmek iktidarını hâiz olan yüz bin gazeteci ve beş yüz bin faal adam çıksa da beni Abdül - hamitten daha ziyade terzil et - selerdi! O zaman daha ziyade mem nun clurum, çünkü millette bir ha- yat eseri uyanmış olduğunu gö - rürdüm, Bir zamanlar sey- — üme diderdi. Ben de şim - “diki hamiyetperverler (1) gibi her- — kesin Tisanından bir takdir bek - © İerdim. Fakat o fikrimi değiştir - dim Şimdi âlem bana taarruz edi - yor. Benim ise kimseye taarruz im yoktur, i ; p “lede mana var mıdır? di menfaat için hafiye derlermiş. İsterlerse vatan baini desinl, da benim umurumda değildir vicdanımın emrettiği yoldan gi - derim, Vicdanım beni tezkiye et- sin, ihtiyacım yoktur. i Sizin tenkidatınıza gücenmem, emin olunuz. Yalnız size karşı z : i dolayi bi- © raz kırılmıştım. Çünkü he kadar fena adam olsam, Rahmi Beyin © son menfaat meselesinden dola - yi aleyhimdeki hücumları kadar fens adam değilim, zannederim. İhtimal ki hata ediyorum. Fakat © bunu ekseriyet elbette takdir e - “der, « “Başka yerlere giderek maişe- tini kendin kazan,, diyorsunuz. Bu nu ben de vaktile haylıca düşün - müştüm. Fakat bazı suiemel sa - hiplerini memnun etmemek için i mimi mahvederek mesleğimi mu hafaza etmeği düşündüm, böyle kater verdim, böyle yaptım. Bir maktansa onların da hayatı mü - effeh bir surette bu yolda temin edilmiş oldu. Bu da benim için vic dani bir zevktir, değil © mi azi - © Doktor İshak Süküti Beyçok hassas bir ruha malikti ve arka - daşlarının ifadesine nazaran me - — lek gibi bir adamdı. olduğundan kemen daima hasta - lıktan kurtulamazdı. Arkadaşla - rının tenkitlerine maruz kalması © omesinden ileri geliyordu. Hattâ yekarıki mektupta da bahsedil - diği veçhile doktor Nazım Bey bi- © le ona “başka yerlere giderek ma- oişetini kendin kazan,, diye yaz - | naktan geri durmuyordu. .. Bunula beraber, doktor İs - Sükrü eda müs “Amma bir takımları bana, had. | m bigünahları perişan bırak - | sinin & 1500 frank maaşı kabul ederek | yeflamakladır. Roma sefaretine tayinini kabul et-| ların yoklağundan cadelesi yapan (Osmanlı) gazete - si doktor İshak Sükâti Beyin her ay maaşından ayırarak Cenevreye gönderdiği 1300 frank sayesinde yaşayabiliyordu. Hasta ve tedaviye muhtaç ol - duğu balde kendisine yalnız 200 frank tahsis ederek mütebakisini gene genç Türklük gayesine sar - fedilmesini arkadaşlarının tak - dir etmemelerinden dolayi çok ü - zülüyordu. Bu arkadaşlar arasında Rahmi Bey en aziz arkadaşlarından biri - si olduğu halde onun iftiraları dok tor İshak Süküti Beye pek doku - nuyordu, Doktor Sükütü, arkadaş - larınm söylediklerine nazaran ol - dukça harabati bir zat imis, yıkan- mağa bile üşenirmiş. Rahmi Bey bazen onu zorlu musluk (başına götürerek hiç olmazsa başını yı - katmağa mecbur edermiş. Aralarında bu kadar samimi - et olduğu halde Rahmi in mmm saye ÜKŞİ de bulunmasını doktor İshak Sü - küti Bey bir türlü hazmedemi - yordu. Mektuplarında hep Rah - mi Beyden bahsediyor ve diyor - du ki: “ Ben vaktile pek odürüstane davranır, cidden kalbimi kıranla - rı bile tâyip etmek isterdim, Fa - kat zaman geçtikçe ve yaş iler! dikçe bu gibi haller bana birer birer veda ediyor, Hasılı Rahmi e- fendiye karşı olan inkisarım pek güç tadil olunabilecektir. Amma benim gibi mesavji ahlâk sahibi bir adam ona karşı olan inkisa- rından ne çıkar? Onun benden hiç bir ümidi olmadığı gibi benim o- na ne maddi, ne manevi ihtiya - cım vardır. Haydi ihtiyacım o!sa bile, o ih- tiyaç belâsı yüzünden dosta mü - racaat ederek minnet altmda ge - girilecek hayat bana nasip olma - $ın. Şimdiye kadar kimsenin hi - mayesi altında yaşamadım. Bun - da: wle de (kader) beni bu ha- le giriftar etmez ümidindeyim. Fakat, maksadıma hizmet için her türlü minnetlere, her türlü hal - e Bir zamanlar g6- | lere katlanırım. Herkesin kendi - © vezelik eder, lisanen söylerdim. Tem ne mahsus bir noklai nazarı var - dir. Bu mesleğe girdiğim günden beri ahbap zannettiğim yahut ta- nıdığım bir çok zevatın bana kar- $ı günagün harekâtın görmüş - tüm. Fakat hiç birisi Rahmi efen- di meselesi kadar bana tesir et - İ memişti, Ne ise ona allah selâ - . O | metler versin, bize de akıllar ih - | Ben| san'eylesin!,, Rahmi Beyin 1899 - 1900 sene- sinde İstanbulda bulunmasının se- kâfidir. Alemin tezkiyesine | bebi malüm değildir. O aralık Rah mi Beyin Abdülhamitten bir şif - etti - beraber, Rahmi Beyin bu hareketi (tabii Abdülhamide hizmet için o değil, bilâkis onu aldatmak O suretile genç Türklüğe ve Terakki ve İt - tihat cemiyetine yardım etmek maksadile yapılmıştı. — Bitmedi. ECNEBİ , | Paris-Soir'dan: Paris Soir gazetesinde Lucien Romier, Radical - Socialiste kongre - n toplanması mü ile yazdı. ğı bir makalede diyor ki: Görünüşe nazaran bu korigrenin programı çok yüklüdür. Fakat kon - grecilerin devlet buhranı karşısındaki i vaziyetleri programdan dah Büyük dir ehemmiyeti hale alacaktır. heleme & iirecek program değil prensipler olmasında - dır. Devlet ve parlementaire rejim za Bunun sebebi program değil, belki pren - sip yokluğundandır. Çünkü ne kadar mebus namzedi varsa o kadar prog - ram vardır, Eğer bir politiku prensip- lere kuvvetle bağlı olmazsa nihayet ihtiras manevraları, zekâ oyunları ve menfaatler sayesinde yaşar. Hiç bir şey bunu gerek ve gerek hendi sanatinin “kar kendisir e emil | Ze Merin ik. ilk MILLİYET PAZAR 1* MAYİS 1934 HARİCİ HABERLER ES £ Ra Amerikanın alacağı İngiltere tediyat yapmağa taraftar değildir Amerikaya hiç tediyat yapmamış olanlarla kısmen tediyat yapanların bir tutulması teessür uyandırdı VAŞINGTON, 12. A.A. — Amerika hükümeti, kendisine borçlu olan Avru- pa devletlerine yaptığı tebligatta 15 ha: ziran vadesi hususunda kısmi tediyatı kabul edeceğini bildirmiştir. Mamafih bu memleketler Johnson ka. nunu ahkimmdan kurtulamıyacaklardır. M. Alunı olduğu üzre mezkür kanun harp borçları tediyatını muntazaman yapmamış olan devletlerle ber türlü ma- li munmelâtı menetmektedir. Keyfiyet Fransa, Belçika ve Italya #efirlerine bil- dirilmiştir. PARIS, 12 .A.A. — Bötçlu devletle rin 15 Mayısta usulen yapacakları kısmi tediyat Amerika tarafından kabul edil yeekle beraber bu gibi devletlerin borç- larını hiç vermiyen devledlerden ayırt ilemi i i ketumiyet muhafaza etmektedirler. E- ğer Paris evvelce kısmi tediyatta bulun- mayi düşünmüş ise bu, istikbaldeki mü- zzkeratta Fransayı İngiltere vaziyeti; de bulundurmak düşüncesinden il gelmekte idi, Halbuki Johnson kanu mun bu yeni tefsir tarzı bu ihtimali zaklaştırmıştar. Bazı yısta hiç bir tediyatta bulunmıyacağını zannetmektedirler. Bu vaziyete Fransa, Amerika muvacihesinde yine İngiltere ile ayni seviyede bulunacaktır.Mamafih bu hususta kati bir şey söyliyebilmek cak olan bülkümetin müzakeratı netice- sini beklemek daha doğrudur. Arabistanda İki taraf arasında sulh müzakereleri cereyan ediyor muş KAHİRE, 12 (A.A.) — Röy- ter ajansı muhabirinden: Arabistandan gelen haberler, İbnissuud ile Yemen imamı Yah- yanın murahhası arasında, mu - tavassıt bir heyetin de yardımile sulh müzakereleri cereyan etmek- te olduğunu bildirmektedir. Maamafih, burada hakim olan kanaate göre, sulhun takarrürü ancek çetin ve kati mahiyette bir muharebeyi müteakip mümkün 0- lacaktır, İtalya ve İngiltere ROMA, 12 (A.A.) — İstefa- ni ajansı bildiriyor: Yemen vazi - i nda salâhiyettar maha - man malümeta göre Ye - 3 inin tahameden çö- kilmesi üzerine İngiltere ve İtal - ya bazı ihtiyati tedbirler almağa mecbur kalmışlardır. İtalya Hudeydedeki - menfaat ve tebaalarmın himayesi için bu limana Magnaghi sefinesile müs- temleke hizmetlerinde bulunan i- ki küçük gemi göndermiş ve İn - gilterenin yaptığı gibi gemi mü - rettebalının bir kısmı karaya çıka- rılmıştır. Fakat Hudeydeye giren emir Faysal asayişin muhafazası hak - kında teminat verdiğinden İtal - yan kuvvetleri de İngiliz kuvvet - | — e İerile birlikte lınmıştır. İtalyan gemilerinin yerine Tur bine ismindeki İtalyan torpitosu Hüdeydeye gönderilecek ve mez- kür torpito orad. yeti takip ey tekrar gemilere a- yili ven içindir ki Radikal Soci- alite bu gün prensiplerini tesbit et » mek mecburiyetindedir. Eğer bunu yapnazaa kendisini öldürücü bir vasi > bulandurmak tehlikesine maruz ur. . . Şuna söylemek lâzımdır ki ü vaziyet dahilinde Radical prensiplerini takip etmek kolay bir iş değildir. Tarihi noktei nazardan ba fırka, ferdi, bütün mecburiyetlere ve ihti - raslara karşı cezri bir şekilde müda- faa etmeği mutazammındır. - gi ihtilâlin fırkası olmuştur. Şöhreti - ni, insanların ve emvalin bu her tür- lü vesayete karşı istiklâlini âmir olan eski doctrine'ine medyundur. Fakat bugün vaziyet başkadır. Bi fırka , vatındaşları bir taraftan kendi tan devletin e keden bir tekdmiz. içtimai karşısın - dadır. Bu, haddi zatında, gayrikabili hal gibi görünen bir tezat arzeder, Eğer Radical - Sosialiste'ler pren - siplerine avdet etmezlerse o zaman iyrikabili haldir. Ya ferdi hürriyet prpensibi hâkim ve gayri kabili itina kalır, bu takdir. ş kuvet, di ii Ingilerenin de 15 ma- | Londradaki tesir LONDRA, 12, A.A. — Alâkadar ma- hafil kısmi ediyatta bulunan borçluların hiç tediyatta bulunmıyan borçlularla bir tutulması hakkında Amerikaca ; ittihaz olunan karara dair"büyük bir ketumiyet muhafaza etmektedir. Vaşingtondan res mek üzre derhel toplanacaktır. Bir karar verilineden evvel bu komitenin çok ça- lışmak ve bir çek defa toplanmak mec- buriyetinde kalacağı zannolunmaktadır. Hiç bir tediyatta bulunmamak taraftar- Ieri Vaşingtonun kati kararına istinat etmektedirler.l i üç te bir kırım tediyatta bulunmasına taraf- tar olanlar bilâhare M. Roosvelt'in In- gilterenin vaziyetini kurtarması için bir hal çaresi bulacağını ümit etmişlerdi. Fekat şimdi hiçbir kimse temamen te- diyatta bulunmak taraftarı değildir. Fransadaki müzakerat PARIS, 12, A.A. — Reisicümhurun riyatetinde yapılan kabine içtimamda A- olan harp borçlar meselesi gö- rüşülmüştür. M. Barthou borçlu devlet- lerle mali muamelâti fesheden Johnson kanununun manası ve şümülü hakkında Fransa sefirinden aldığı malümatı bil- dirmiştir. Bu mesele pazar günü Cenev- gin brrçlar meselesini tetkike başlıya- | reye gitmekte olan M. Barthounun av- detinden sonra etrafile tetkik olunacak- tar. Harbe hazırlık! Amerika donan- ması büyük bir manevra yaptı NEVYORK, 12 (A.A) Puertorikodan bildirildiğine gö - re, Antil denizlerinde yapılan A - merikan bahri manevralarında hü- cum filosu beş günlük bir muha rebeden sonra galip gelmiştir. Hü- cum filosu, Puetrorikonun şima - Jindeki Kulebra adasını ele ge - girmiştir. Fakat filonun vaziyeti muhafaza edebilip edemediği bel - Ki değildir. Amerika donanmasının şim - diye kadar yapmış olduğu ma - nevraların en büyüğü olan bu ma- nevra , hücum filosunun sürati sa- yesinde hâl ir vaziyeti ele al- dığını isbat etmi Torpito muhripleri ve deniz al. tı gemileri, bir çok harp gemile - rini torpilliyerek batırmışlardır. “Leksington,, tayyare gemi - sinin tayyare filotilaları Mmüaz - zam - Makon - kabili sevk balo - nunu bombarduman ederek deni - ze düşürmüşlerdir. Bir çok telefat verdirilmiştir. Manevralar tamamen hali harp te olduğu gibi , gemiler gece bü- tün ışıklarını söndürmüş ve rad - yoları susmuş olarak hareket ha - linde bulunarak ve bahriye efra - dı harp mevkilerinde uyuyarak ya- pılmıştır. liyecektir. PARİS, 12 (A.A.) — Şark fi- losu kumandanı amiral | Joubert, Ypres Avizosunun Hudeydeye mü teveccihen hareket etmesini em - retmiştir. yetini tahdit etmek değil ve belki etmek içindir. Ve bizde radikal ananesinde kalı Yahut dev letin kuvveti, ferdi ister istemez müş- terek teşekküllerle bir nizam alına almağa matuftur. O zaman da iki “ni zam altına eme gztemi aya yani Faşizm ile sosyalizm arasında bi. mücadeleden başka saha yoktur. 1934'ten: 1934 mecmuasında Avusturya Baş- vekili M. Dolfass Avusturyadaki va - ziyetin bir pl mu yapmakta ve şunları söylemektedir: Sosyalist şefleri sınıflar arasındaki mücadeleyi tenkis edecek yerde onu teşçi eylemişlerdi. Memleketin siyasi ve iktisadi bünyesi tamamile bozul - muştu, Milli hayatın esası inhiraf et - mişti. İşle yeniden teşkilâta buradan başlamak lâzrmgelivordu. Yeni Avus- turya kanunu esasisinin bünyesini ha zrlarken biz mazariyelerden değil bel hi memleketimizin tarihi vasfı mü - meyyizlerinden ve içtimai, iktisadi se Sait, hayatiyesinden ilham aldık. Sar de maziye ızdan ve ona istediğimizden dola- balya gam emar rada uramad İbrahim Tali Bey | Recep Bey geliyor 4 M. Kondilis Atinada Yunan Harbiye nazırı Ankara müzake- releri hakkında kabineye izahat verdi ATINA, 12 (A.A.) — Atina Ajansından: Harbiye Nazırı Ceneral Kondilis dün Yunanistana dönmüş ve Pirede Harbiye nezareti müdür - lerinden eneral Protosingelos ve birçok mebuslar ve zabitler tarafın - dan karşılanmıştır. Rıhtımı doldurmakta olan halk Harbiye nazırı şid- detle alkıslamıstır. Ceneral KondilisAtinaya geldikten biraz sonra Baş - vekil ile uzun bir katta bulunmuş ve Ankavadaki mükâlematı hak kında izahat vermiştir, Gazetelerin öğrendiğine göre, Ceneral Kondilis Türk ricalile yaptığı çok samimi mükâlemat esnasında Türkiye ile Yu- nanistarı arasındaki dostluk bağlarının sağlamlığını müşahede etmiş - tir, Mezkür mükâlemat komşu iki devlet arasındaki dostluğun ve bu iki memleketin Türk - Yunan Balkan, misaklarına mevbutiyetlerinin son derece samimi ve sıkı olduğunu bir kerre daha müşahedeye vesile olmuştur. Türkiye ile Yunanistan mezkür mivakların Balkan milletle rince arzu edilen umumi sulha faydalı olduğunu kat'i surette kabul et- mektedirler, Başvekil M. Çaldaris, Ceneral Kondilisin Ankara seyahali hakkında gazetecilere beyanatında Harbiye nazırının dost Türkiye cumhuriyet ricali ve erkânı umumiyesinden gördüğü kabulün fevkalâ- de samimi olduğunu ehemmiyetle kaydetmiş ve demiştir ki: e Ceneral Kondilisle mükâlemeler gayet tabii olarak askerce olmuş ve çok sami- mi bir hava içinde cereyan etmiştir. Heyeti vekilede müzakereler ANKARA, 12 (Telefonla) — İcra veklilleri heyeti saat beşte top- lanmış ve toplantı geç vakite kada devam etmiştir. Başvekil Kayseriye gidiyor ANKARA, 12 (Telefonla) —- Kayseri mensucat fabrikası temel at ma merasimi önümüzdeki cumartesi günü Başvekil İsmet & Paşanın huzurile yapılacaktır. Ormanlarda katiyat yapılmıyacak ANKARA, 12 (Telefonla) — Ziraat vekâleti bu sene ormanlarda “hale yapılmamasına ve köylüye katiyat için ruhsat verilmemesine ka. rar vermiştir. Mevcut ihaleler memleketin odun ve kereste ihtiyacını harşılayabileceği için kereste pahalılığının ve ihtikâra meydan kalmı yacağı anlaşılmaktadır. i in Viyana orta elçiliği ANKARA, 12 (Telefonla) — Münhal viyana orta elçiliğinin mas. lahatgüzarlıkla idare edilmesi ve buna hariciye vekâleti umum müdür lerinden Cevat Beyin tayin edilmesi mhtemeldir. Muhacir ve mültecilerin eşyaları ANKARA, 12 (Telefonla) — Muhocir ve mültecilerin beraberle - rinde getirecekleri eşyalar hakkındaki kanunun tatbik suretine dair hazırlanan nizamnameye göre mültecilerin beraberlerinde getirdikle - ri esyalar için, muhacirlerden olduğu gibi, derhal vesika ibrazı mecbu- riyeti yoktur. i 5 ncak gelen mültecilerin haklarında yapılacak tahkikatın neti - cesine kadar biribirler'ne müteselsil kefil olmak suretile getirdikleri eşyalar memlekete sokulacaktır. ' Tahkikat neticesinde eşyaların hen dilerine ait olmadığı tebeyyün ettiği takdirde gümrük resimleri mal sandıklarınca takip ve tahsil edilecektir. Cümhuriyet Halk Fırkası u - mumi kâtibi Recep Bey çarşam - ba günü şehrimize gelmesi bek - lenmektedir. Recep beyle beraber, bir kaç gün evvel Ankaraya gi - den fırka vilâyet idare heyeti re - isi Cevdet Kerim Beyde ağlebi ih- timal İstanbula dönecektir. Devlet demiryolları ... Trakyada tetkik seyaha- tine devam ediyor DEMİRKÖY, 12 (A.A.) Bir gece Babaeskide bir gece Lü - leburgazda kalan umumi müfet - tiş İbrahim Tali Bey maiyetleri ve Krıklareli valisi Faik Beyle bir. likte buraya gelmiştir. Je Kırklarelinden * itibaren geç © tikleri yollarda köylüler taklar yap | mışlar, köylerini bayraklarla süs - lemişlerdir. Köylüler, ve geçtiği kasabalar halkı Yaşasın Gazi ve cümhuriyet nidalarile ve höyecan- la İbrahim Tali Beyi karşılamak- tadır. Kendileri ve yollar civarındaki bütün köylere er 05 le, Ma 2 telli Babacaki ve devirlerinde bircok: iyi misaller göste; Sez devlet, ferdin milli men sasllilieni MA riierini irki et lemek eder, fakat sınıfla - girmesi taların alelâde mohlai nazar larına bağlanmaz. Bu suretle vos - üstlerin ezici sınıf mücadeleleri, salh- Perver bir rekabete kalbedilebilir ve memleketin nizami, refahı şmniyet gi tana lr abin“diğer devletlerle Süne sl üzerinde hüsnü tesir yapacağını ve para bu suretle Apris - teessüsüne yardım yaz “ Hiç şüphe yok ki, büyüle müşkülât var. Simi ml lere yol idaresinde ANKARA, 12 (Telefonla) — Devlet Demiryolları zat işleri mü- t dürlüğüne merkez birinci sınıf ha- # reket müfettişlerinden Tahsin İs- mail Bey tayin edilmiştir. Yüksek mühendis mek- tebinde maaşlar ANKARA, 12 (Telefonla) — Nafia vekâleti yüksek mühendis mektebi müdür ve li ini maaşları hakkında bir kanun lâ - yihası hazır lamıştır. Fransız sefiri ANKARA, 12 (Telefonla) — Fransız sefiri İstanbula hareket etmiştir. Ticaret odaları kongresi | İZMİR, 12 (Milliyet) — Mam taka ticaret odaları kongresi bu - g gün açıldı. Kongrede makliyatın tenzili, kredi bulunması arazi ve musakkafat vergilerinin bügün - kü gelire göre tadil edilmesi te - menni edilmiştir. ; j İki kamyon çarpıştı İZMİR, 12 Giülliyeriie” Tor balı yolunda iki kamyon çarpıştı. Hiğilaönilin neticesinde yolcular - dan Mehmet efendi öldü. |,| Hüseyin efendi isminde diğer bir yolcu da uğır surette yaralan” mıştır, xd Rusyadaki tayyarecilerimi? SKOVA, 12. A.A. — Harkof'dan gelin Türk tayyarecileri Stalingrad gh” ,

Bu sayıdan diğer sayfalar: