Delikanlı sararmıştı; hocanın Efendi pençereye yaklaştı; feneri aldı; kırmızı tarafma baktı; sonra söndürdü, yere koydu,. Delikanlı. ya sokuldu: — Bunu niçin yakıyordun? Doğ- Tu söyle! - . . « — Niçin gusyorsun ?, — Bönden her şeyi fakat bunu istemeyiniz! — Sebep? — Çünkü benim icçin sırdır. —- Srr mr? Bendende mi gizli? —— Hayır, lâkin söylemenin za" manı henüz gelmemişti. Başmı biraz cevirerek pencere" den dısşarrya, yeşil ışığa baktı; o, kapanıp açılıyordu; bu hal hoca Ömer Efendinin gözünden kaç- madı; gözleri merakla büyüdiü. Mesele gittikçe daha esrarlı bir sekil alryordu: —- Oradan işaret veren kimdir? Bu ne demekilr? Çabuk söyle di. yorum sana! Ömer farkma varmaksızm oraya bakmakla yaptığı hatayı anladı; kcendisine doğru iki adım atan ho. cadan gözlerini kağırdı; yere bak- tı. — ÜÖmer, söylemiyecek misin? Neantörlük mü edeceksin? Sen bu hiyaneti yapacak mısın? Bunun n& demek olduğunu, benim ve Hepl mizin bâ&ma ne felâketler getire- bileceğini anlamıyor musun? - Kayıkta iken akima gelen bü - tün ihtimalleri sayp döküyordu; Ömer bunları büyük bir hayretle dinliyordu, Böyle gşeyler, kırk yıl düşünse akima gelmezdi. Ancak o zamana ne fena vaziyette kal, dığint kavrıyabildi ve enistesine hak verdi. Önun ellerine sarılmak istedi; Ömer Hfendi vermedi: — Hayir... Sorduklarıma cevap almadıkça sen benim iİçin bir ha. inden başka bir şey değilsin; sen hepimizi mahvedeceksin; seni 80- kağa atacağım, sen; öldüreceğim! Hoca istemeksizin sesini yük - seltiyordu; dısardan, merdivenler" den ayak sesleri geldi ve kapi önünde fısıltılar, telâşlı konuşma- lar oldu; Örher hâlasının sesini ta. nıdı: — Söyliyeceğim fakat mümlün se müsaade ediniz de halama söy. liyeyim! Aynı zamanda kapt açıldı ve Frtnat Hanrm göründü. Hoca an- cak o zaman dönüp baktı ve biraz yatıstı. Fitnat Hanrm bir ona bir de Ömere dönüyor: — Ne oluyor Allaha&kma,,, Ö* mer, bir kabahat mi işledin? Diyordu. — Hala, benden hakem yere şüphe ediliyor. Eğer en'ştemo za Tarım dokunduysa ve bu maksatla bir gey yaptıysam her cezaya ra- zıyım, Yemin ederim ki kendim . isteyiniz, dean başka kimsenin bunda alâkasrı | * yoktur. Ben nankör ve hain defi. Him, Böyle olmaktansa ölmeyi ter- cih ederim, Fitnat Hanrm onun hiddet ve heyecandan kizarmış olan yüzünü avuçladı; başmı göğdüine çekti: — Davanız nedir? Ne olmtş? Ömer simdi sakindi; meseleyi anlattı. Eadm da bunları gerçek * ten meraklı ve mânali buluyor; kocaama hak veriyordu. Dedi ki: — FPlaksızım ÜÖmer, eniştene her şeyi #Höylemellein! Sen henlz küçüksün, Bir çocukluk yapmış o- Tabitirsin. Haydi bakahm; anlat bize.., Korkma, hiç bir şey olmaz! Her şeyin kelayı bulunur, | M çe KÇ LA I n a BÜYÜK KORSAN ROMANI — Gerek hoca ve gerek Fıtnat Hanım Ofelyayı bir- : denbire hatırlayamadılar; Ömer hatırlattı. İkisi - — de birbirlerine baktılar. Hocanın şüpheleri henüz silinmemişti' bir çok sualler sordu; bunlara tat j 'ne inanmazlür. 'ım' Bır dmîa görmiyeyım," Bgitti. : yordu; halbuki b usefer de Fitnat Hamm sıkıldı F gını ve kızdığını anlatan bir. hal takırıyordu.. —- Peki hala,,. Nasıl isterseniz — dediğini yaptı ve başmı iğdi, Ömer | öyle olsun, Yalnız, bana darılrsa .— yın, -Bu bir gönül işidir; bilirsiniz ki gönül söz dinlemez!, -Hoca Ömer Efendi sedire -otur. muştu; hızlir hizlr tesbih çekerek dinlemeğfe hazırlanmışkön bu söz- leri duyunca yerinde doğruldu: — Gönül işi mi?, — Evet.. Karsıdaki yeışü ışık Ofelyanm penceresinde yanıyor - du;,biz biribirimizi seviyoruz. Her gece o ışığı söndürünce ben de söndürüyorum ve yatıyorum, Bu: nun başka mânası yoktur. - Sizin- aklınıza gelen ihtimaller- birer: ku runtudan başka bir şey değildir. Gerek hoca ve gerek * Fitnat' Hanım Ofelyayı birdenbire hatır- layamadılar; Ömer hatırlattı, İkisi dea biribirlerine baktılar, Hocanm şünheleri höenüz silinmemişti; bir BZ ŞAĞA E SADT T ÇETELE üler $ LKĞ v ğ i.;:aret Od,ası mii# him bir karar verdi Dokumacılar | Verilen iplik miktarının ?emden azaltılma SI üzerine Aküsat Vekâletine Omüracaat ettiler — Yaama we dokumacjlar kooperatifi, | el tezgâhları ile çalışmakta olan va ( şişelini tamamen bu işe bağlamiş oulunan dokumacilara bündan iki ay evvel tayin edilmiş olan iplik mikta, rınmm daha fazla keslilmesindean şikâ « vet ederek İktisat Vekâletine müra. 'Chat etmiştir, kaların tamamen Sümerbank yerli mallar pazarları emrine verilmesinden ve iplik tevziatının. pazarların eline geçmesinden soönra gerek el tezgah lâarile çalışmakta olan küçük sanat - kârlara gerekse ipliğe İhtiyacr olan diğer sınat müessesat yerli ipliklerin itmal miktarına göre eskiden hariçten de iplik geldiği zamanlara nazaran ne miktar iplik verlleceği tayin o , ilünmüuş ve bu esnada şehrimizde bu işlerle meşgül olan İktisat Veklil ta / 'rafımndan. tasyip olunarak “tevziata başlanmıştı. ' Kooperatifin şimdi yaptığı şikâ — yete göre, el tezgâhları için o zaman tâyin olunan tezgâh başına iki paket iplikten yüzde 80 u şimdi yeniden ke. silmektedir. Bu şekilde dokümacılâr müşkül vaziyete üügtnğünden İktisat Vekülelinden vaziyetin ıslahı temenni olunmuştur. gok sualler sordu: bünlara'tatntin | edici v& İnandirıcı cevaplar aldık. ga rahatlıyordu; halbuki bu sefer de Fitnat Hanm sıkıldığını ve kız. “dığmı anlatan bir hal takmıyordu i Hoca diyordu ki: — Hemen hemen ihandım; be İşi ayrıca ftahkik edeceğim., Lükın doğru da olsa Ledbirsizlik etmiş Ha V| luyorsun, Benim aklirma gölen fena , şüpheler :başkalarmım da akıllarr na gelehilir. Hattâ senin sözleri: “Bunun icii 'ürtile. böyle çocwkça seyler 5apmıımah öi " Bunları, sö_y('eââî'ı(en Bonra. 'ıyıeıî « yatışmış. olarak; Ömeri âdeta yu..: muşak hıkışlarln süzerek e:kıp Fitnat Hanım dışarıya seslendi ( Devamı var) İngılız profesörüniin ıkmcı konferansı mmmönü Halkevinde geçen hafta Ük konferansmı vören Löndra üniver” sitesi profesörlerinden Profesör Han- bey ikinci konferansını bu akşam Ba; at 21 da Beyoğlu Halkevinde verea — tektir. Profesör (İngiliz _terbiyesi) mevzula bu konferansından sonra ya. Fin aksam Üçüncü koönferansını yine Beyoğlu Halkeyinde verecektir. n Bi Ereğli fabrikasına ustalar alınacak Sümarbank Ereğli bez fabrikasının kaâdrosunun takviyesine lüzüm görül- | müştür. Bu fabrikaya dokuma usta- Bu sens yaz R sehzelerı hol - olacak Yaz meyvaları piyasaya birdenbire geldi Bu sene biraz gec'kalmış'olan yaz: ':heyva.ı,arı 1_'J1rd snbire piyasayı kapla. "_ıım.ışıır Bu ıiym <ortalatına #Dm geımâğeı '!nşuyan örillçok bnıraşmî# v;a fiyau r_ 'V20 kuruşa iladar tamiştir. Ç Kişür * Bikin nütlln T *bil Maıta ertği 'Bdluğulm rı:ıul!ıa.faıuıT Çağla ba ölümi ARTE” e'[:mektadir 'Bir haftadanberi goı—num.ğe başln İ yan'çitek, Ereğ’liden Birdenbird © kö. dar çok' gelmigtjr ki; bir gün evvel 25'0 kuruşa'iken bir gün sonra' Wilosu | < TöÜdEürüşü Kkadar “Mmiyvörmiştir. | i P'a.kat Epi yağmüurların Dir. müddet daha Cilet gelmesiği geciktireceği tah | Hmin olunmaktadır. Kiraz henüz o 'kar dar bollaşmıış “değildir. Az mal gel . mektedır Yazm müjdeciıemîdan olmı mnru * lun da yerlisi' çıkmağa : haşlqmışnr Fakat ıyilerinin tagğesi 10, biraz daha | hafiflerinin 5 kuruştarnı aşağı iİnme - ; miştir. — « Bu sene yaz söbzelerinin böl alacağ'l anlaştimaktadır. Sakız kabağının pe- swrakende kilosu 20 25 kuruşa kadar düşmüş, taze çalr fasulyenin kilosu | iBe 40 . S0 kuruştur. Bir aralık piya, Ultaya epeyce gelmiş olan dömates yi. te kaybolumuş ve getmemege baş ınmıştı' Yerli 'bakla çıkmış bulunmaktadır. ları Ve dokumacı almacaktır. dur. IBüt Yerli pamuk ipliği imal eden fabri. | satış fiyatı da gösierilecek “Fabrika, toptancı Ve yarı toptancılar perakende satış fiyatlarını da faturalarına — yazmağa mecbur tutuluyor Ticaret odasınca, son zaman. larda faturalar üzerinde görü- mekte olan kaçamaklı bir takmı hareketleri özlemek ve bunların kontrolüne imkân vermek için mühim bir karar verilmiştir. Yeni karara göre yerli ve ec- nebi her nevi mensucatla ma- kara iplikleri ve diğer her nevi mış ve tıyauan süratle duıımep:e büş. Bvvelce Anadoludan gelen bakıalara | halk doymuş olduğundan fiyat ucuz- - umasrafı vilâyetimiz, masriâft da İzmit vilâyeti tarafından İğrenç bir facia 4 yaşıdaki kızı berbad ettikten sonra boğan Katil iki sene sonra yakalandı Bursadan bildirildiğine göre, bura. nın Samanlı köyünde çok feci bir ci. nayeltin esrârı meydana çıkmıştır. Bu cinayetin maktülü, iti sene evvel Sa- manl: köyünde esrarengiz bir surette ortadan kaybölan müuhücir Rüstemin 4 yaşındaki kızıdır. Vakıf köyünden 47 yaşında manav İbrahim, Rüstemin kızını, bir gün ahırda berbad ettikten sonra bir kayış ile boğazmı sıkarak öldürmüş, ip üucü Vvermemek için de 4 yaşındak! kurbanmı evvelâ ahırda- ki gübrelerin altma saklamış, sonra da çıkararak bir çuvala koyup dere, ye atmak istemiş, bunda da müvaf | fak olamayınca zavalit yavruyu helâ gukumâa atmız Ve uzerlne de büyük bir taş ötürtmüştur. ,cmayımıımw gahidi manav İb. 'rahiminl 3? yaşmdaki. öğlu ddi. Faltat “Yörahimsoğtmurtehdit rettiğindem vbu sır şimdiye kadar fâş edilmemişti. * “Aradan'zaman geçmiş, nihayot ka, ' tilin üvey-oğlu bir münasebetle hâdi- seyi muhtara anlatmıştır. Katli, yı.kn.lanmı; çocuğun helâda- kş iskeleti ve cinayet âleti kayış bu . lunmuştur. İbrahim, adlişeye veril , rüiştir. / Florya plâjları açıldı “Fiorya plâj ve gazinoları dün sa - bahtaz itiharen açılmıştır. DAyanrı zamanda Yalova kaplıcaları da dünden itihbaren müdavimlerine &- ; Mi İstanbul ile İzmit arasında bir asfalt yol yapılacak İstanbıl ile İzmit arasında yeni bir asfalt çöse inşa olunması için yapılan tetkikler ikmal olunmuştur. 4 Bu şösenin İstanbul vilâyeti hudut. lâarı danilinde bulunan kısımlarının mütebakisinin Verllecektir. l iplik satışlarında fabrika ve i, malâthanelerle bunların nam ve hesabına muamele — yapanlar. Toptancı ve yarı toptancılar, ve- recekleri faturalarda perakende fzami satış fiyatlarını göster. meğe mecbur bulunmaktadırlar. Bu kararın tatbikatma mayısın ön beşinden itibaren geçilecek ve her zaman kontrol yapılacak- tır. Bu hususa riaâyet etmiyenler odalar kanumnunun besinci mad- desi mucibince tecziye olunacak- tır. Şimdiye kadar bu hususa bir karar müeyvede bulunacağın- dan dolayı faturalar üzerinde bilhassa perakende âzami satış fiyatının gösterilmesinden kaçır nılmakta ve bununla müşterinin aldatılmasıma yol açılmakta idi. — Mal stokları Ticaret Ofisi tetkikleri- ni bitirmek üzere Yeni ticaret ofisi umum mü., dürlüğü, piyasanın hangi malla- ra en-ziyade ihtiyaecı olduğu ve bu maddelerden hanşgilerinin en ziyade stok vülcude getirmeği i. cabettirdiği hakkında yapmakta olduğu tetkikleri ikmal etmekte- dir. Bu tetkiklerin, —memleketi- mize hariçtel gelen maddelerle Hahilden istihsal olunan madde- almma.kta Hariçten e'elmeııne zaruret olup da stokları azalmış olan maddeler müstacel bir program. la tedarik olunarak ve stokları yapılacaktır. Fakat dahilde istihsal veya imal olu- nup da yine stokları azalmış o- lan maddelerde ofis tarafından toplanıp stoklar vücüde getiri- lecektir. Bu işte en mühimleri diğerlerine tercih olunacaktır. -Öfisin halen muhtelif yakm gark memleketlerinde bazı mal, ları vardır. Bu meyanda 500 ton kahve ve beş n tonu hazır on bin ton Şşeker vardır. Bunlar yakında şehrimize gelmiş ola. caktır. n ei Yeni afyon mahsulü için hazırlık Toprak mahsulleri ofisi, yeni afyon mahaulünün muhafaza ve ihracı İiçin hazırlıklara — başlamıştır. —İnhisarm Beşiktaştak! deposunda' hazırlıklar yapıllığı gibi ihraç sandıkları da i | mal olunmaktadır. nfaturalarda perakende .der iki axukçtamham ge Yeni Sabah Hüseyin Cahit Yalçım, “Türk Poli, tikası' başirklı makalesinde, Tmihver propagandasmın Türkiye ile dostlari arasında emniyetsizlik imtınm iğçin “her fırsattan mümkün olduğu kadar teti/adeyi ihmal etmedîğini kaydede . rek birkaç gün evvel Y’unanlstana İn giliz yarlımı hakkındaki bir makale, sinden Roma radyosu tarafından giz. lenemiyen bir memnuniyetle baksedil- diğini ve bunun Türkiye efkârı umu, miyesinde İngiltere aleyhinde bir te . — beddül huıı olmağa başıadıg—ımn bır delili ııu telâkki edilmek utzndikîni yazıyor, Muharrir, açık, dürtlet ve sn- | mimi olan Türk politikasında hiçbir değişiklik bulunmadığını ve Türk ef kâri umumiyesinde dost ve müttefik. lerimiz aleyhine hiçbir temayüle şa- hit olmadığını kaydederek diyor ki: “Kevelâ, şurasmı bir kere daha açık ve kati olarak tokrar edelim Ki Tür. kiyo milletler arasındaki mümnasebet. ler sahasımda kuvveti hak olarak ta - nımaktan şildetle müteneffirdir. Tür., . kiye ön küçük bir milletin bile müs. takil ve hür olmasıma taraftardır ve — | hprenslpeıı&koîıııdevletluhyn-' nındadır. Türkiye mütecarrız ve milte, cavizin alayhindedir. Türkiye, bütün siyaseti İle bilfili Isbat ettlği gibi;. " garii B . 4 Ü ün l vi SuUTk mraftarıdn- ve devjetler arasm - daki llıtllâ.flırm . müzakere — yoliyle, hüsnüniyet ile hınodllew kana- atindedir.'Fakat Türkiye sulha büttin «bu şiddetli imanı ve merbutiyeti ile beraber iİstiklâl ye hürriyetine bir te, tavüz vaki olursa dünyada hidbir ta. '__rn.tmu zerre kadar yardım ümit et - mese dahi mütecavize karşı milli şe, Tef ve namusunüu müdafaa için hütün kabiliyetiyle harp etmekten çekinmi. * bu prensipe tayfikan hâareket etmiş ve “milli ,mücadele” sayescinde hayat hakkını kazanmrış bir devlettir. Binaenaleyh, bizi tecavüz ve taar- rüz politikası aleyhinde bir vaziyet “ almağa sevkeden sebep İngiltere Ile akdettiğimiz - ittifakname değlidir. İn, vggiltere Âle ittifak tettik, 'çünkü bugün. kü buhranda, ıııqlei we prensiplerimiz 'rı_ınıı ııı,rıııım "Barille biribirinin ay, 'nr di Tüğültürenin teşvikiyle. İngil. terfenin Batiri için, İngilterenin “ületi .Olhrak derbödesök değiliz. Kendi ge — ——— ref ve namasumuz için harbedeceğiz ve İngiltere He prensiplerimiz ve meonfatlerimiz müttebit — olduğu için de yanyana harp edeceğiz. Hakikat bmüdün ibaret olunca Türkiyenin İn | giltere dostluğundan ve ittifakmdan ayrılarak karşı tarafa geçmesine im. kân yoktur. Çünkü Türkiye bunu ya: parsa kendi kendisini inkâr eder. Çün, ktü İngillere e İttifak eimemiş olsa idi bile Türkiye için başka bir siyaset Lakip etmeğe İmkân yokta. Mesuat bir tesadüf eseri olarak İngiltere Hle İdenllerimizin ve menfatlerimizin te . _vımku bizi Ittlfaka sevketmistir. Bu- nunla meninun ve mürftehiriz. Şimdi , ye kadar İngiltere le sıkı sıkı devam eden münasebetlerimizde hiç bir sti. " tefebhllm husüle — gelmemiştir. İngil- tereden gördüğümüz h alis ve samimidostluk bizi itti. fakımıza daha kuüvvetle hağladığı O gibi tarafrmızdan her vesile ile izhar edi!miş dÜrüstlüğün de Londrada ayni Yesiri Kâsıit ettiğin! ümit eyleriz. Harp .Akdenize Intikal ettiği hald& Türkiye ST Te İ müttefikleri yanmda harhe iştirak etmemişse bunun Ankara muahede | namesini hiçbir veçhile ihlâi etmediği müttefiklerimiz tarafmdan takdir ve tasdik edilmiştir. Bu da dostluk ve İt. tifak münasebetlerinin İtalyanım har- be müdahtlesinden sonra da gittikçe samimiyet kesbederek devam etmiş olmasiyle sabifttir. Yunanistana karşı İtalyan tecavüzü vukua gelmesi ve buna Alman ta&rruzunun da inzimam etmesi üzerine Türkiye harbe itşirak etmemişse bunun için de ahdi bir mec buriyetlmiz yoktu. Türkiyeyi ancak yeni bir Balkan anlaşması İtalya ve Almanyaya karşı Yunahistan ve Yu, gBöslavyaya yardıma icbar edebilirdi. Böyle bir Balkan anlaşması yapılma. mışsa bunun kabahati ber halde Tür- kiyeye ait değildir. Türkiyo takip et, tiği politikada her zaman dürüst, ha. ls ve tashhütlerine sadıktır. Türk matbuatı da İngilterenin her zaman dostudur. Bu dostlak hiçbir zaman halis ve samimi mütalâa ve tenkitle- ro mâni değildir. Hür İngiltere, dost, luğu biç bir vakit buşka türlü anla — yamaz, Yalnız fikir hürriyeti ne ol - duğunu takdir edemeyen mihyer kay, naklarıdır ki en tabil ve basit mülâ - hazalara haiz olmadıkları bir mâünü- “yı atfetmektedirler, - ) Bemı ııbııiuı Mektebi Dün yeni mezunlara diplomaları verildi Yüksek deniz ticaret mekter binden bu sene mezun olan genc. lere dün, merasimle diplomaları verilmiştir. Merasimde, iderei örfiye kumandanı korgeneral Ali Rıza Artunkal, C. H. P. İs tanbul idare heyeti reisi Reşat Mimaroğlu başta olmak üzere bir çok mümtaz şıhmyetler ha- zır bulunmuştur. - İstiklâl — marşımı müteakip, mektep müdürü bir nutuk söyle- miş, daha sonra da münakalât Vekâleti namına denizyolları u. mum müdürü İbrahim Kema! Bayboara mezunlara diplamaları- nı vermiş ve şunları söylemiştir: — Münakalât Vekili Cevdet Kerim İncedayı bu mera- simde bizzat bulunmak arzusun. da idi. Sön dakikaya kadar bu arzusunu izhar etmiştir. Fakat işlerinin çokluğu dolayısiyle bır na imkân bulamamıştır. Kendi. dilmek emri ile aldığım telgraif suretını aynen okuyorum: — Genç denizci arkadaşla- rım, Şu anda Türk ticaret filo- muz, gomzllerı mezlek aşkı, ka. faları yeni rejim denizciliğin is- tediği taze bilgilerle dolu öon üç gence daha kavüşuyor. Hudüutlarının üçte ikisi deniz ile sarılr olan vatanm ve tarihte yeryüzünün en büyük denizcisi olan milletimizin mühim bir işini uhdenize alıyarsunuz, sizi ahlâl, atıyoruz. Bu güzel ve mühim Sayın * lerinden telefonla, size tebliğ e- — — e N karakter, çalışkanlık ve meslek | askımızdan emin olarak hayata mesleğin istikbalindeki üztün. — lüklerde boş yeriniz sizi — bekli" yor. Oralara ulaşmak elinizde- l,. dir. Sizi; ilerde Türk denizciliğ” ||© nin şeref ve üstünlüğünü her (a. rafta taşiyacak ve yavacak ge milerin kaptan köprülerinde ve makine başlarında vakür, gmta edilir birer kumandan gmı-md! dir. Hepinizin gözlerinden öpe” rrüi.,, Bu sene yüksek deniz tıcareî mektebinden şu gencler mezur olmuşlardır: Ali Güner, Mazhar Uğur, Ri” fat Önder, Nihat Teknekuran: Halil Gürfiliz, Hüseyin Tekim Şekip Ataman, Celâl Yücel, Lâ” tif Ergin, Tevfik Telgeren, Ziyâ Olyan, Celâl Öz. Mektebin kaptan birincisi A—H Güner ile makine birincisi Mağe h-: Uğura birer altın saat hedf' ye edilmiştir. Bundan sonra misafirler, bür | fede ağfırlanmıştır. ' 0 Bir katil ıdam_ ed'ldi Sivastan bildirildiğine göü! burada, amcası Mustafayı, sını ve annesini öldüren köy tarını yaralavan, bir hişiyi dağa kaldıran Hasan Yılmaz dında bir katile ait idam hü infaz edilmiştir. : Suçlu Salih oğlu Hasan * maz, cezasını çekmek üzere & pava götürülürken: “— Yaptıklarımın cezi gekiyorum, ölüm bana lâyill demiştir. POLİSTE, Erik toplarken ağaçlan düştü Üsküdarda Solak Sinan hallesinde Tophanelioğlu 37 numaralı evde oturan # bahçede erik toplarken düst. başmdan ağır surette yar” mış, Haydarpaşa Nümune tahanesine kaldırılmıştır. Tramvaydan (d Azapkapıda oturan YMJ Salome, Eminönüdde Tr dan inerken düşmüz, © yaralanmıştır. î“ eç Simitçi camekanı W" oynarken Eminönünde Hoca mahallesinde oturan $ iki yaşmdaki oğlu Salih camekânı ile oynarsken Ct başma — düşmüş, yara ,' hastahaneye ı:aldmlm Ha eh ll Lenhahsvecandantemenmla-ım-ı tt l , E &ı