HABER — Akşam Postası a Pen) EİD —20— Çeviren: Fethi KARDEŞ — Ben öyle sanmiyorum. Birjkân yoktur. Ciğerlerinde de köpük veceğim manasız düşüncelere kadar ölüye atfedilen suçlar bana dalma)görülmüş; ayni mayiin tesiri. de) sevkediyor. Allahatsmarladık. şüpheli gelir. Beni ancak maznunun|mek Stifel bu mayi içinde boğul| Papaz dışarı çıktı. Kompars o itirafı veya hakiki bir delil tatmin)muş. Çamaşır suyu ile boğulauş! muz silkerek devam etti: edebilir. Adamın bir fotoğraf maki-| olmasın? — Papaz Gayyazdın yaşayış şek- sesine sahip olması onun muhak- Bö; ra i .İ'i etrafında ne gibi dikkate değer z Ür > z yle düşünmek pek mi budala rak mücrim olduğuna mı delildir? |. olur? o Hayır! Biliyorsunuz kı nalümat topladı. . , 4 burada çamaşırları ayni zamanda) Şiroberg hayretle ; Kompar sakin ve kendinden €İ ayy vazilesini gören geniş kaplar) ;— Ekipinizi, bk beni arka: min halinin tesirinde kalan sabitler) ya yıkıyorlar. Böyle bir kab herhal| taşlarmnızı getirdiniz? Bize © bum a bir ii içerisinde Mi de görmüşsünüzdür. Birisinin « bar) öylüyebilirdiniz? ar ve İDAME KADMİYUM itibarile | San su dolu bu kaba soktuklarını| — Mühim bir şey değil, (geli yanlış buldukları bu muhakemeye . ği z İ ne tarafından hücum edeceklerini | 2<9vvur edin. İren Bakın öğrendiklerimi anla Haym mırıldandı: ayım: araştırıyorlardı. Haym itiraz etti: İ — Aman yarabbi! Tahkikata yeni Papaz Gayyardın şehrin lisesinde | — Kati delil ha? Beni güldürü İbir veche verebilir, elsefe muallimliği var; iki haftada 5 | yorsunuz! Siz biraz evvelki nazari” — Tabi Evvelâ Liyan isimli kafbir salıdan çarşanbaya kadar der: KA fame LEE a hüzmeye yenizi şaşmaz ve neticeyi de mec;dının mücrim olduğu o noktasındaİ veriyor. Ayni vaziyet ruhani işlerin Baiidilürin ii e piş İburi addettiğinize göre okendinizejısrar etmeyiniz, onun mücrim Ol*'İdede görülüyor, iki haftada bir <a ilin aye alime msm sap iğ İ haşkalarından daha müsamahakâr İması imkânz gibidir. 1dan çarşanbaya kadar & âyinlerd si e İM in Pl İdavrandığınızı kabul etmek lâzım.| — Yok canım! Yulunmuyur. günah çıkarmıyor. ve Yerlerini: ke e için bir data Kylaaiydii Bizden delil istiyorsunuz ama sizin) — Evet. Kadn budala değil. E-| vam! hiçbir kilise işile mesgul olmu: küçülen ni 7 Pavt vik > i iddialarınızı kabul etınemiz için siz. Zer Stifelin öldüğünü bilseydi onun vor, seldl, Cephanelik olduğuna. külkmettiği küçük ve | “© e) göstermiş değilsiniz. namma sahte bir vasiyetname yap-| Haym sordu: yansı yere gömülü, örtinde nöbelçilerin beklepi. | gı >-p< Eülümsiyerek Gevap ver e teşebbüs etmez, buna Hizm) — Bundan me netice çıkarıyoruz barakalı i basımı il rmezdi, müz? KR yere ini | — Ben psikolojik bakımdan kor; — Neden? — Henüz hiçbir şey; zaten bu ye cephaneliğin yanında giddetli bir infilâk duyu. | estum. Bu sahada hakikat — isbat) — Çünkü kırk bin markam bizeetİnim vazifem de değil, Ben sadert Tayyare yarım saatlik bir uçuştan sonra Sakı, du, bembeyâz bir duman küçük barakayı gözden | <Ülmekter ziyade hissedilir. FakatİLiyan tarafından biriktiri'mediğini| size kücük bir yardımda bulunmalı zn üzerine geldi. İzmir sahillerinden ax uzakta, kaybetti, fotoğraf alınışı ve ewak ( çalmışılancak Stifel iddia edebilirdi. Böy“)istedim. Fakat bu malümatr. tahki © ©, Salaz adası mahmurluğu içinde uyuyordu. maddi bir hödisedir, — binaenaleylille bir hata yaptığını kabul edemem | katın pek ehemmiyetli görülmiyer 9 Mecdinin savurduğu son bomba hedefini bul- i delil İstenebili Z " ye Türk kartalın yüksekten çen teyyaresi ada. © amın, cephaneliğin 80 metre kadar uzağnda, er. | 2Öd delil istenebilir. (Bu takdirde vasiyetnameyi size der| bir noktasile birleştirmekten kendi Haym hiddetle mukabele etti: £ (hal gösterecek, ölümden kâğıdı kırk) mi alamıyorum. nm Üstünde bir defa döndü, zak anbarının Yakmımda patlamıştı. İngiliz hava filolarmm her gün üzerinden ge- O Ç O Anbar kepısmdaki nöbetçi bomba parçalariyle | —. Siz parlak zekânizla vükseklerj Sekiz saat sonra ortaya çıkarmaya” Stil 11 se gişleriyle motör seslerine alışkm, Türk > yaralanmış, yerlere yuvarlanmış, cephaneliği bek. İde faydasız yere dolaşıp haktmane|caktı. po li tal 12 mayı P ne aldırış bile etmiyorlardı. a e bir çuku, Sözler söylüyorsunuz. Ben zavallı Vasiyetnamenin ortaya koyduğu | sidürüldü a öge meri eği binek Yüzlü sökme aşik ad ii ği i iii e dizlerini zap- (ise ehemmiyetsiz vi e tetkiki faydalı meseleler şunlardan! Vandövr civ a i ii burnu eivarında demir üstünde duran M 11, 12 mo. gm teş e arak Sil manasız tevkiler, velhâsil alelâe)iacettir: Stifelin . öldürüldüğü 11) çıkmış. Papaz tevkif ve 18 mayıs işlerle uğraşıyorum, Fakat sizin yük miayıl gecesi ile yazı inesinin | ta 1 edildiği saman & Türk kartalı paviyonların üstünden sürüldü, i- hitörlerinin üzerine geldi, mail bir uçuş hattı Üze, ve ayaklarını. üzerinde a ve - yükselen, namlularmi İseklerden inip bu işlerle meşgul ok) e 3 rinde kayarak evveli M 12 süzüldü, mo- — sadı 2 i Ni ” avi de kay yo doğra ği ea müsadere edil ön iy gecesi | vap vermek tame fd vg arasında maki asma o ŞİTİPİ zecesi geçti 9 maym günü ps her tarafa çeviren makinelilüfeklere doğru alçaldı, İ eManitörüntam İzesee geçerken, tayyarenin kuyrus ülçüldi, bilinç Yüz metreye kadar sokuldu ve bu ge j : N Poz oğundaki ay. yıldız! k, kırmızı işareti gören nöbetçi- dişte, yen! takılan makinelitileğini denemek firsa Kompars sükünetle cevap verdi: | vasiyetnameyi yazan . kimdir? Bulpaz kendisini fevkalâde bir şekilk nin telâşlı hareketlerle “alarm,, işaretine saldırı. — Hay hay azizim birinci mülâ-| vasiyetnameyi kapı aralığından #-İmüdalan etti. zim. tan kim olabilir? Mi Ni Şimdi ortaya çıkan sual şudur! tınr buldu, şı sırasında ilk bombasını savurdu, Hayma düşman mıydı? Buna kuv| Havm cevap verdi: rm cevap verdi $ çi Evvelâ çalılıklar arasma gizlenen makinelitü. Her ün bir fasıl İzmir sahillerini topa tutan foğin üzerine doğru pikeye geçti, kendi makineti- kaan i düşman gemizi bu büklemediği tas kava hil vetle ihtimal verilebilirdi. Tenkid-| — Bu noktayı ben de düşündüm.) â öl AdIĞİ taarruz, hava kün lerinin şiddetini, biraz mütevazi gö| Şımit arkadaşının sözünü tamam: akşamlarmdan çarşamba sabahları i na kadar neler oluyor?,, tüfeğini de faaliyete geçirdi, mu karşısında şaşırı'ken fkinci bombayı da savura- Türk kartalmm tifeği, ölüm takırtılarile yü- a sims e rak M 11 e doğru döndü, rek oynatan saldırışı karşısında düşman taburunun |rÜnerek, azallmağa (çalışmıyordu. : EĞ MY Türk kartal Sakız göklerinde motörünüş ak. © efridi tüfenk başından kaçmağa, kendilerini çalı. | Dilâiis iddialı bir tavır takınıyor) — Bu müddet zarında o Stilefir Sabi > Ee #i canlı #htizazlar uyandıra uyandıra dolaşıyor, du. odasına giren olmamış. > i, bu sualin sizce (cevab — Tahkiksitta bu teferrüat hata'| — O halde, geç kalınmış; yarıkı) “dr? ların arosma atmağa, isabet alanlar da karlar için. Upkı bir Üzüm sepetine musallat olan bir bal arr- iğ > z ” 5 s1, size, önünüzde açılan bir çok Yol| Şimdi bütün bunların bizi opapar) <— Ben bi rfaraziye kurdum am: do yerlere yıkılmağa koyuldular, sı saldırısiyle xeonitörlerin üzerinde dönüyor, mü. Mecdi bu hodefe tevcih ettiği ateş buzmesini i İ s © temadiyen bomba savuruyordu, biraz ilerden bir dikilişle kesti, irtifa aldı, arkasın. | Jarı ibmal ettirdi. Otopside, Stife| Gayyarda götürdüğünü hepiniz be-| henüz mevsimsiz sayılabilir, i M. 17 ye ilk savrulan bomba denize dilşmüş, da durmadan takırdıyan, kurşunlarını Türk tayya- /lin midesinden çıkan ve doktorun! gimle beraber kabul edeceksiniz sır) Ştroberg lâfa karıştı: monitörün iskele bordasmda bir su sütunu yük. resinin etrafına göndermekte devam eden iki pa- | Javel suyu ile karışık dediği mayi") arım, — Mevsimi geldiği zaman bize seltmişti. İngiliz mürettebatı bu infilâkla heyeca- (© viyon rasında mevzi almış düşman makinelisine — ri ll ve var Olduğunu kabe de bildirirseniz memnun olurum. iniz. İşte burada r ra kapıldı, Mecdinin savurduğu ikinci bomba düş , — Ayağa kalktı ve Şmitle berabe: bar kısmına geçti. Kompars da on i Yazan: RAHMİ YAGIZ - Mecdi altı bombadan beş tanesini düşman gemilerine savurdu Genç Türk kartalı pilot yerine buktr, Aradığı- g9 gihi yüzünü buruşturdu, arkasında I işaretle yanma çağırdı, kulağma fi- tird!, sonra adamın Üzerine, muhafız tabur karar- gâhmm bulunduğu limana hâkim Sirta doğru uçtu. Adâyı heyocan kaplamıştı. Fabrikalar düdüklerini çalıyor, yağ değirmen. leri boşaltılıyor, halk farkmda olmadığı tehlikeyi düdüklerle haber alarak oradan oraya koşuyor, meydanlarda toplanıyordu. Tabur çarçabuk silâh başı etmişti, Hâve ayakları takılan Levis makinelitüfekle, ri tayyareye dalreli arpacıkla nişan almış, sürekli takırtılarla fasliyete geçrtişti, nt bular duran ni sıldadı: — Bir arkadaşmla beraber git, 6 tane orta boyda bombe al, kuyruk arabasında (1) buraya getir. Birkaç dakika sonra 6 tana bomba tayyareye yerleştirildi. Mecdi Kendine mahsus yere oturdu, sabah serinliğinde sükütu yırtan bir motör sesi tabur karargihmı sardı, Merdinin Fokeri acar bir kartal süzülüşüyle ağır ağır yükseldi, meydanm üzerinde bir defa döndü, sonra müstahkem mev- kl üzerinden kaydı, engine doğru gözden kayboldu. Hava gayet güzel, gök bulutsuz, rüzgür tatlı © . tablat ve her şey cüretkâr Türk karlalının kamle- © sine yardamcı gibi fevkalâde, , Mecdi, altından kayıp giden Türk sahillerine ç , bir defa daha göz attı, Engin, düpedüz, lekesiz bir çarşaf gibi güneşin ilk ışiklariyle yaldızlanıyor, &. zerinde ufacık bir ariza görünmüyordu. aldir- A > Şit atıldı: — Köpeklerim © yarılmatlar, O yor. onun evinde, banyolarında bir Siz hiçbir radyoloji lâboratuvarın A boğmuş olan ei e (Devamı var) madıkları için tenis elbisesi giymezlerdi tabit.. Behire henüz tamamile Nihadın fikirle rini kabul etmiş değildi. Tekrar eski fik rini müdafaaya çalıştı: — Fakat bugün yaşıyan insanlar ara sında dahi yeni sanat cereyanlarımı zevk siz bulanlar, maziden tahessürle bahseder ler vat... Nedimin gazellerini tatlı teti okuyan yalnız ben değilim. — Ben eski eserlerin kıymeti yoktur & Kafasını kemiren düşünceler içerisinde Nihat Kelimeleri tartmağa lüzum görme" den maksadını apaçık söyledi: 1 Evlendikten sonra bu çekmece evi» mizden içeriye girmez herhalde.. Ben et- rafımda ince şeyler görmek İstetim. Yu- vağız yalnız modern eşya ile süslenmiş olacaktır. Hattâ bu eski mobilyalarla da yuvamızı doldurmr. 2 Behi — Nasıl? Beni anremden yadigir ka lan bu güzel mobilyalardan ayırmak mı doğru bir dönüşte istikametini değiştirdi, Huban- * manşemisinin prova güvertesinde infilâk etmiş, düşman silâhma tevelh etti, Tevye zerindeki duğ. | da, muayene olunan adamın VÜCİ çinde yaptıkları gibi davrandılar, | 1 takip edecekken Haym onu kc kinclitüfeklerini tayyareye çevirmeğe uğraşıyor, a. İsize temin edeyim: Stifelin 11 ma-| Hiddetini mümkün mertebe o yenİkoltuğunu onunkine yaklaştırdı milerinin üzerine savurdu, bir isabet meydana ge- arabasile taşınır. İzaman midesinde bulunmasına imr'nız sizi işitmeğe tahammül edemi enn Nakleden: MUZAFFER ESEN larda ıslık çalan rüzgâra karşı bütün hızıyla uçtu, baş taraftaki topun mürettebatını, numara nefer- ML. 11 derhal demirini kesti, süratle bulunduğu meye baş parmağını bastırdı. dunda, verilen mayiin seyrini takip lundan tutup çekti. Kompars tek teş &çmağa çabalryordu. (1) Tayyareler hangara konulur, çıkarırken |YIs günü öğleden sonra içtiği içki-lmeğe çalışarak; Dizdize geldiler. Haym söze başla Behire cevap vermedi gözlerini yumdu. siz birkaç insan bulunabilir daima. Fa birdenbire süzülerek kendi tüfeğinin nişan hattmı Yerini yere sörmişti, yerden uraklaşmağı, devamlı manevralarla da ma. (Devamı var) ettiniz mi? Hayır değil mi? O haldel Papaz Huppenşlaht ayağa kalktı.İrar koltuğuna oturdu. Haym kend Mecdi altı bombadan beş tanesini düşman gö- ucunda mahmuz bulanan koyruk kısmı ufak bir el İnn 11-12 mayıs gecesi öldürüldüğü| — Dostlarım, dedi, meslek aşkrldr: HABER'LN AŞK VE HİS ROMANI: 32 Dudaklarını büzdü. kat ben bunlardan değil 2osu bulunan bu orta masa onun bütün çocukluk oyunlarına şahit olmuştu. Bu iki koltukta zavallı annesi son istiyorsunuz, — Tabi değil mi ya sevgilim. Bu sırda ecdattan kalan mobilya ile ev dö- şenit mi? Bu cevap karşısında Behirenin afallaş- tığını görünce mütaleasını katt kelimelet- le bülâsa etti: — Tabit benim gibi bir meslek ve içti- meal mevki sahibi bir adamıfsancak içe risi ve dışarısı tamamile (o asiflesmiş bir evde oturmak istemesine hak verirsiniz. Behirenin yanaklarında bir damla kan kalmamıştı. Ti m bir sesle: — Demek oluyor ki, dedi, annemin bu kıymetli hatıralarından ayrılmığı mec bur kalacağım. — Tabil tabit.. Bunların yuvamıza ya" kışmıyacağı besbelli. Bu Nihat her şeye karışmakta çok ileri gidiyordu. Annesinden kalan kıymetli ha tıralardan kendisini ayırmak istemesi hak sızlıktı doğrusu, OBehirenin oruhunda bir isyan ihtiyacı, bir İsyan arzusu uyan mağa başladı. Bu dakikada kendisini Nİ- hattan çok uzak hissediyordu. Nişarlısi- le arasında aşılmaz bir dıvar çekilmiş gi- biydi. Odanın içindeki eşya Behireye | hiçbir vakit buşünkü kadar güze", b*ünkü ka- dar kıymetli görünmemişti. o Şimdi öm rünün sonuna kadar beraber Oyaşamağa söz verdiği adam bu eşyayı beğenmiyor ve evlendikten sonra bu mobilyayı yuva” lermz almıvacağını söylüyordu. Behire üzerinde ilk mektep vazifeleri- ni yazdığı bu mini mini masadan nasl ayrılabilirdi? Üzerinde bir Saksonya va" ihtiyar günlerinde oturmuştu. İşte şimdi Nihat bunları çirkin buldu: Bunu söylüyordu. Behire Nihadın emreden tavrı karşısın» da bir defa daha itiraz etti: — Fakat ben bu eşyayı çok seviyorum. Çocukluğumdanberi bunlara alıştım. — Sevgilim emin ol.. Bunların modası göktan geçti. Siz artık asri bir yuvaya ya kışırsımız. Eğer düşünürsen oOeminim ki bana hak verirsin, Nihadın kuvvetli iradesi karşımda B»- hire yavaş yavaş mağ'üp olduğunu.hisse- diyordu. Adetâ kekeliyerek cevap verdi. — Fakat herkes senin gibi düsürmü- yor Nihat! Bu eşyayı bir çok beğenen ler var. — Yeryüzünde eski şeylere bağlı zevk- Gerç kız sıkıla sıkıla cevap verdi: — Eskiye bu kadar nefret etmenizi bir türlü anlayamıyorum. Bana öyle geliyor ki insan biraz da mazisi için ve omazile yaşar.. Hafızamızın bir dakika yok oldu” ğunu farzedersek hayat çekilmez bir 1s trap olur. Maziyi hatırlamak ve hali ma” si içerisinde yaşatmek çok tatlı bir şey. Sizin de bu zevki tatmış olmanızı öyle is- terdim ki... Genğ mimar istihfafla omuzlarını silkti: — Bunlar, romanlarda okunarak ezber lenmiş cümle'er.. Hayatta hiçbir şey yok. Bence hakikat şundan ibarettir: Her dev- rin kendisine mahsus bir zevki vardır. Ve mutlak bu zevke uymak lâzımdır. Yeni zevke göre yapılmış bir eve eski mobilya koymak. çarşaf giyip motosiklete binme ğe benzer. Büyük annelerimiz tenis oyna" meğim, Yalnız her şeyi yerine okoymak lâzım. Eskiler müzede yakışır. Hsyatte yeri yoktur. Ben de mazide yapılmış bü yük sanat eserlerini takdir ederim. Süley" mâniye camiindeki szamet ve ihtişamın . Fakat bir bina plânı çizer ken Hiç bir zaman Süleymaniyeden ilhan almak İstemem. Şimdiye kadar hiç kimse ile bu tarzdı bir münakaşaya girişmemiş olan Behire fikrini müdafaa için (söz bulamışordu Nişanlısının karşısında ilk dela olarak zaafını hissetti ve mırıldanır gibi bir *e5 le: — Kimbilir, belki de haklısınız dedi. Mimar gittikçe hararetlenerek sözüm devam ediyordu.: (Devamı var)