Muallim, bir saat süren imtihanda! yorulmuş ve hisseder sma meydan Muahiiminin telâş ve heye Yüzbaşı onun kaman den haşin Fekori düzel birkaç yüs metrelik dür uç seldi. Kiayzer usta pilotun akrot kıyetine hayran olmuştu. Mecdi arka tono (1) daha 1 alan vrile nihayet ver irtifama ki mu çla eski plıktan sonra ters uçuşa Meydan üzerini böylece bir defa devret. resini düzeltirken başmı çevirdi. Arkasında d heyecan, takdir, hay lerin müşterek tesiri maallimine, Al Sapsarı kesilen yüzü, iri mika lerinin arkasından ışıklanan mavi man binbaşısı Mecdiye — Yeter... Bu da kâfi, Diye el hareketleri aitmdm kendisini an binb Klayzere baktı, 1 gö pıyor; arada da Jer yapmaktan kendisi: Bu fasıl da bitti leri, meydana serilen iş talimleri, tihana sow alamıyordu. telsizle muh lerin manas 8 nihayet bomba atma egzersizleri il ildi, Klayzer bir sant kadar süren bu İl adamakıllı 3 dakikalar geçirmişti. Hırçm pilo torbayı da x a tiğinini, me; inmesini bildirdi. (Mecdi bir alçalışla meydana indi, Köşeye serili ( gâretinin ufki çizgisine tekerlekler dümdüz pistte koştular. eket noktaya geldi; is yere atladı yrulmug, çok heyecanir, hattâ Xo bomba yerine attığı son kıtık ustaca Tİ hizla yyare Fu, fukıyetle izetihan Fazl diğer iki arkadaşı ra n arkadaşlarının yanına ri içten hey alar, una sarıldı, e sevinçi » öPtÜ, » tikanır gibi anlattı: — Tebrik ederim n kardeşim. wx bizim deği kulüde bi Biraz evvel seni seyrederken başımızdaki Alman müteha: m da gerçek bir imrenişi Xaç defa yerlerinden sasına seni alkışladılar, Mecdi, arkadaşların lerle teşekkür etti, atlamış, biraz evvel tebriklerine kısa cü m Klayzer de imtihan ettiğ tine hayran olduğu genç Türk kartalını koşmuştu. Fazılır. kol Klayzer yüzbaş: tay arı Mecdinin boynundan çözü m elini tuttu, kuvvetle muvaffakıyette hoca olmak münasebetile keş de bir gurur ve iftihsi tır bir tavırla söylendi: ketimde de birçok talebe yetiştirdim. man ordusunun hava kuvvetlerin: Jebelerimin aras: gok istidatlar var. #nda bulünuyorsu &. vaz da vücutlariyle o öğünül Fakat sen, bütün b ! Türk haya etleri Necdet oturduğu koltuğa gömüldü. Altın işıklı ba tığa dayadı. beyaz külü Jadı biraz daha nı güzel bir yas Sigarasının ucunda biriken tikten sonra masalına baş- tutmadığı; rasında $ düşüncesi olmad kasından ölünceye kadar gözyaşlarından inciler işlendiği zamanlar er yüzünün bir ucundan öbür sevişen çiftlerin yeşillikler a - naktan bâşka bir ımdarın bir çiçeklerden ahip bir hi kis varmış. ardan narin, kuşlardan şakrak, bah güzel, muş, gençler prense: ji muş, rahatlarını bırakmışlar, güzel pren. sesin sarayının pencereleri önünde ümit- sizlikten & rm oturd zel prenses 2! rayının kapısı zengin, fakir herkese aşkı anlamazmıs, herkes hırçın sartalm harikulide muvaffakıyetini bildiren işaret bere deneme- 1 anlama ntihanda Klayzer imtihanın bit- durdu. Yüzbaşı Mecdi bir sıçrayış. muvaffakıye- tebrike aktı, b Şimdi © ulan ta- nlarm ba. RAHMI YAGIZ! hatta korkmuştu. genç i 10 pilot kazanırsa | hattâ yabancı kanatları boy gösteremez. Türk havacı arkaya uldu, Mecdi bütün gururla karşıladı. 8 kendisinin birak ret, korku gibi müteaddid hi seyreden y dönmeni bekliy: Dedi, ö kürklü meşin baş çıkardı. İmtihan turunu savmağa uğ yretti. Biraz sonra, tebrikler arasmda Fa nl bitirmiş, yere inmiş, zlük- yanma çekildi, gözl arka daşlariyle kucaklaşmı O gün, son denemeyi de muvaffakıyetle başa- ran 4 'Türk tayyarecisi brövelerini aldılar, Fa iler, e im. la Mecdi, yalnız kalınca kendi dairele Akşam, kumandanın vereceği çaya hazır- lanacaklardı. rine rkulu Mec4i, yeni kostiimlerini giyen arkadaşına 8e8- ni dolu — Pazi! — Ne var kardeşim! — Seninle buraya geldiğimiz zündenberi #ürüp dostluğumuz, bugün, yeni tayin ermrimizle akbel şeklini şüpheli bırakıyor, Fazil arkadaşın bu sözlerinden bir şey anla. mamıştı. Düğmelerini iliklemeği bıraktı, Mecdiye uvaf- döndü, sordu kos- gelen can — Ne örmek istiyorsun Meedi? Bir şey anla- madım. Öteki izah et — Arkadaşlığımız, &fyorum: di dür. Yanlız, Harbiye nezareti a yerlere tayin edebilir. O takdirde yan yana bu- kalmaz, lanmamıza da İmkiâ Halbuki seninle ne tasavvurlarımız vardı Fazıl arkadaşın sözünü kesti; — Canım o başka iş... Burada yakın ölüm teh. Ukesi karşısında böyle bir karar vermiştik. Şimdi o devam etmiyecek mi? — Niçin etmesin. Andımız: tazelemeğe lüzum yok ya! imle meden Mecdi yerinden kalktı. Ağır adımlarla arkada- şima yaklaştı, Elini Fazılın omuzuna koydu, ağır, bir önseziş tesiri altındaymış igbi ağdalı bir sesle izah etti: lünce (Devamı var) (1) Teono, dümdüz uçarken tayyarenin uzun ufki mihveri etrafmda dönmesidir. Bu dönüşte Ka- matlar vapur uskuru gibi yere, göke amud vaziyet alırlar, hareket birkaç defa arka a:kaya tekrarla- rin nabilir, Evvelâ o, peşinden de Şmit oua kadınlı İya girdi. Daha sonra gelen ımağa davranınca: | — Oturma, dedi | Kendisi oturdu. Kadın hidd; enip dürü: Kolonel, binbaşı, eğim. Bana bu müameleniz sen diye hi Haym, bulunan yazı İmesini a döndü - Çok güzel, dedi. Kâ mühründen başka € en köpürüyor nedi p ede j Bizi budala mı sandın! İ Haym, dişlerinin bir kısmını r Kadın bağırdı: ü — Ne? Kâğ ia nuz? Buna — Pekâlâ, dedi, sonra ci Câğıdımı yaparsın, Fa bana v rilecek Ge kelime söy ara mahs er üzerine vurduğu bir an verdi: Kapımın aralığından içe! tekrâr esi dönmüş, po Evime geldiğinizin erte: den korkan kaldırım kadını o! İ muştı | nü buldum İ tu. | Sen Stifelin metresiy: lüğünü biliyor musun? İç mt İbaşile evet işareti yaptı: | Onu seviyor muydun? | Ne demezsiniz! Bana aldıran odur. | —bBiraz evvel veya sonra İne çıkar. Demek ondan nefret edi yordun? | Kadın endişelendi: Ben böyle bir şey söylemedim Bu işi benim sırtıma yüklemek ni-/ ki yetinde misiniz yoksa? İ Simdiden korkmuş ve telâşlanı t.. Hayataki tecrübesi ona İher şeyin fenasmı (hatırlatır İ Haym lâfı uzatmağa lüzüm görme:| fel yetnamesi de li. 12:13 mayıs senin odanın öz sa id edememişsin kızım. olmuş görünmeder | za gecesi biz. de idik, ki vesika olm leri parladı, hatırlamıştı. Hem | zahata girişti: Kâğıt kapının aralığından ve gardrobun Jar kaymıştı, yıs sabahı toplamıştı. ima| meyi işte bu ikinci ortalık ğıdı 11,12.mayıs.ge, j€ e polisler-de: 12-18. İgecesi g olabilirdi İ — Çok sinirlisin, dedi, Belki öy İle, bet ilelin parala rını alanın sen ol ımı bize isbat edersen hayır... Haydi söyle baki i Pekâlâ, dedi, imdili hat kâfi, Sen biraz du Şmit Stifelin biraz evvel daktilo makinesile, ri Ç lum, Liyan, rahat bir neles 2 — Öğrenmek (istediğiniz muydu! Evet, ra bende... Fa-| metnini yazdı ve aslı ile muk; kat bu benim hakkım. Çünkü elim-| etti. Her iki metinde de de onun vasiyetnamesi vardı. Mektuplar ayni makine ak buy var. | Çantasını açarak çıkardığı bir ! Fy ğıdi uzattı, Haym alıp yüksek ses le okudu: kında değiş dar yeni değild nı izah edecek kadar e mazdr. Tuşlara son ulmuş olacaktı. âkin büyük bir ehemmi kadaşmın n Haym mi “Beni artık görmiyeceksin. Üzül me. Damda bacanın sağ köşesi İtuğlanın altında 40 bin mark var dır; senindir, al, eki “Stilel, omuzunda ve imza daktik MASAL ÇOCUKLARI HABER' Nakleden ya mar. sevgiyi, insanı öl Du ateşten zinci « ğü üzerinde yayılışını hissetmez - de, bizim âşık ş ni üzârinde, binbir istırap dururken bir pe götüren le gem vurulmaz, âşk ferman din lemez, Şehrin bir köşesinde oturan fakir o “- bir bahçıvanın on sekiz yaşmdaki oğ'u Bab; prensese vurulmuş, sararıp solmuş, ye - Zi mekten içmekten kesilmiş, her gün sabah tan akşama Kadar sarayın her gece akşamdan sabaha kadar gözle ni sev in penceresinden sızan Iş diker duru:muş Yaz, delikanlının mış cu cek, sıcak leri, den ç ler, k lay sirler yar a den akaca; ara derisini tunca bova »n eli erinde şerha şerha ya. dememiş, bora bu yollarda kış ralar açmış, o dememiş, yıldırım dememiş, dolaşmış Eğer beni renkli bir gül “Delikanlı çılgın gibi koşmuş bahçesine IN;sAŞ K“WE ışın kudurup çoştuğu bir kış er yüzürün kardan kefe- esi ere açılmış, prenses gö rünmüş, delikanlıya seslenmiş: Yarın on sekiz büyük bir ziy her tarafından misafir bana kıymetli hediyeler getire iklimlerin kokul, Afri karım fil dişleri, derin denizler. $ ışık yüzü görmemiş inci- siyah cariyeler, in bir ırmak gibi önüm- Seni de bu ziyalete davet e- diyor, senden de bir hediye seviyorsan - yarın bana HİS ROMANI: 24 MUZAFFER ESEN gıpink dallı uluyan rü yaşını varmış... “— Ne olur, ufacık bir gü! «vgim ün va renksiz yi *aşıyarak dolaşıp Bana bir gül ver.. Sevgilime Aleş götüre inandırayım. meyus ina giriyor! fet veriyor, ye: gelecek © binlerce Aşkın yalvarışına cevap vermiş: Ss diğin gülü veririm. Fi ii, Çinin ipe bülbülü bul.. Gel dan inliyerel I versin. kalbinden da, damla sızan kan di ftmin boşluklarında dolaşsın. Ben 0 kan- İa gülümü boyıyayım.. Sonra kapar gülü sevgiline gi , “Delikanlı koşmuş bülbüle, gözleri yap İz, sesi telâşlı yalvarmış? “.< Sen Aşıksın güle. Âşık olan halden anlar. Sevgilim benden bir gül istedi.. beyaz e - istiyorum. ateş U e hafi abii iz hd o” görürdük, Yalamını iyi tertip Liyan düşündü. Biraz sonra göz altı a Liyan odasını 1i mayıs günü öğleden sonra ve 3 toi du. | yışında,bulmuştu. Binaenaleyh Sti- Gi satmış mayt drobun öltında görmemiş “vasiyetname, lunacağını hiç harflar| azılmıştı. Makinenin kordelâsı irildiğini anlatacak ka| fakat vasiyetnar İdeki ha erlerin iyi ye ş olması ski de sayıla trece yavaş vu nakineyi ne zaman müsadere etti uz? P — 12-13 mayis gecesi... Sizi yat* erdikten sonra Stletin ımız nöbetçileri de ter mi İ bu sayet felin İL mayıs gecesi ölâ den haberi oldu t bir delil v Bu kâğıdı makinede Liyanın yaz” Ondan başka ığı muhak fi ki? i gü iden 3ti cat kapısını kapamış ol “Vasiyetname,yi Onun 12 at ondan evvel yaz” ok. Stifelin bize sözle” onun bur fun mayıs £ ına hiç şüphe düğlünü nereden bildi mesi lâzım. | — Tabii ını çağırdılar. Birinci mülâzi: sordu: öl Den ylemeli... Soralı çok uydur nz öyle böyle ntihar etmedi. Onu öldürdüler. e nu sert bildiğin gib biliyor rum. Betim bildiğime ihtimal ver iniyordun değil mi? Gördün mü ya, mdi mahvolduri! em ama bir hatası ben de şte Ş Kadı itiraz etti: iza Ben onun intihar ettiğini söy- getiriler | lemedim ki! Böyle bir harekette bu sanmam, Ben onun ayese| kaçtığına ihtimal v iyordum. — Kurnazlık yetişir. o Ben»seni, Stileli öldürmekle itham ediyorum. Onu 11-12 mayıs gecesi Valde Ka- nala attın ve ertesi günü bu sahte vasiyetnameyi onun daktilo maki- nesinde yazdın. Mâksadın daâ biriktirdiği paral ütü xonmaktı, ile & yar! Yemin ederim ki ben öldürme" Yemin ederim: (Devamı var) nız İstiyor ki oraya gidesin, dalın Üz de tatlı sesinle aşk nağmeleri terennüm e- desin.. Ya , Or Fidanın dediği olsun, . Onu oradan alayım.. Sevgilime Sevgime inandırayım. sir reyim “Bülbül p ona nasil göt Fidan bülbüle: “— Göğsünü dikenlerime daya.. Gü borvayım, demiş. . “Bülbül göğsünü dayamış.. Act çeke ç ke, inleye inleye ölmeğe başlamış.. Bülbül inlerken gül yavaş yavaş penbeleşirmis fidan bülbüle; “.— Biraz daha dayan, kanını bir dahı versin, yoksa gül penbe kalacak, âsık ge ne muradına ermiyecek.. “Devamı var)