26 Haziran 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 16

26 Haziran 1939 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HABER — Akşam Po: 26 HAZIRAN FOSFARSOL En birinci kan, kuvvet, iştiha şurubudur. FORFARSOL'u, bütün kuvvet şuruplarından ayıran başlıca hassa: Devamlı bir surette Kan, kuvvet ve iştah temin etmesi ve ilk kullananlarda bile tesirini derhal göstermesidir. Her Eczanede bulunur. Limon Çiçekleri Hasan Kolonyasını# Benzerine dünya ırtıyatında tesadüf edilemez, Sinirlere ve hastalara şifa ve hayat verir. Bu emsalsiz kolonyaya tapan ecnebiler Türkiyeden limon çiçekleri, Hasan kolonyası alarak Avrupaya hediye götürüyorlar. Şipr, Fujer, Bahar çiçekleri, Leylâk, Yasemin ve yeni kokulu Losyon ve lâvanta- ları ve sair ıtrıyatı ısrarla isteyiniz. Deposu. Hasan Deposu, Sirkeci Liman hanı altında. P.T.T. Levazım Müdürlüğünden : 1 — Taahhüdün ademi ifasından dolayı 5000 MI. üç akilli kur şun'u kablo açık eksiltmeye çıkarılmıştır. romen bedeli (1250) muvakkat teminat (93,75 ustos 909 salı günü sâat 16 da Ankarada P.T.T.w| satmalma komisyonunda yapılacaktır. 2—M eksiltmesi 15 mwum müdürlük b PLAK VE MAKİNELERİ ira olüp 3 — İstekliler muvakkat makbuz veya banka mektubu ve kâruni vemikle o gü 4 — yan hanında P.T.T. tir. (2491). (4531) ve saatte mezkür komisyona müracaat edeceklerdir. nameler, Ankarada P.T.T. Levazım, Istanbulda Kınacı ayniyat şubesi müdürlüklerinden parasız Olarak 32 JOZE” BALSAMO ha tiyacım var. Bu sefer yal, wız Lenim için söyleyeceksin.. amo tekrar ellerini uza" k genç kızı doğrulmıya icbar tar etti, Sonra, onu hazırlanmış ve itaat alına girmiş görünce cüz sudan dörde bükülmüş bir gıt çıkardı, Bu kâğıdın içinde bir demet siyah saç vardı. Bu siyah saçı dolduran gilzel ko- t yarı parlak bir amo bu saçı Andrenin e. lin: verdi: — Bakınız! dedi, ! Gene mi? dedi, hayır Eeni rahat bırakınız. Çek acı çekiyorum, Aman yatabbi!.. Biraz evvel kendimi ne kadar iyi hissediyordum! Balsamo elinde tutmakta oldu” Zu çelik çubuğun ucunu hiç a- &rmâdan genç kızın göğsüne ko- yatak cevap verdi: — Bakınız!. Asdre ellerini büktü, dudak. Terı köpüklenmişti. Mağlüp olan na verdi ümitsizlikle: — Oh! Görüyorum! Görüye- em! diye bağırdı. — Ne görüyorsunuz?, — Bir kadın. Yalsamo vahşi bir suldendı ; — Ah! İlim fazilet gibi beyhu sevinçle de bir şey değilmiş. Mesmer, Brutusu mağlüp etti. Haydi, bu kadın bana tasvir ediniz de iyi görüp görmediğinizi bile. yim. — Esmer, iri, mavi gözlü, si- yak saçlı, kolları ödaleli. — Ne yapıyor?. — Koşuyor, uçuyor, ter için. de kalmış, muhteşem bir at tara” fından götürülüyor gibi... — Ne tarafa gidiyor? Genç kız garp öistikârmetini göstererek: — O tarafa, o tarala... dedi, — Yol üzerinde mi?, — Evet., — Şalon yolunda m:?, — Evet. — Peki... Benim takip etmiye mecbur olduğun yoldan gidiyor. O da benim gibi Parise gidiyor, Onu Pariste bulacağımı. Genç kizi elinden hiç bırak- madığı saçı alarak: — Artık dinleniniz, dedi. Andrenin kolları bütün vü. cudu boyunca hareketsiz kaldı. Balsamo; — Şimdi piyanonuza dönü” nüz, deği, Andre kapıya doğru bir adım attı, Fakat dehşetli bir yorgun- Tukla bitkin bir hale gelen ba, cakları artık onu taşıyamıyor” du, Sendeledi. o — Balsamo genç kıza yeniden Adana . Konya de Ceyhan m Gaziantep Emuum » Polat'ı Eskişehir Trabzon N Trabzon " Bolu si | Riz " Bolu — Bafra vi Kastamonu ,, Sütçüler âleminde bir hâdise. Süt Makineleri 1939 modelleri gel- miştir Dünyanın en sağlam ve en üz MiELE Süt Makineleridir. Paslarmâz, bozulmaz. Yedek aksamı da ima mevcuttur. makinelerimize hususi yağımız gelmiştir. Fiat: diğer yağlardan daha ucuzdur. Anadoluda acenta aranmaktadır Türkiye umum deposu Jak Dekalo ve $ş. İst. Tahtakale No, öl Taşra sehş yerleri. Ankara acentamız; Ömer Başeğmez Mehmet, Şükrü, Necati Kaşıkçı Sait Akman Mutafoğlu M, Şakir Özşeker Neşet Solakoğlu Süleyman Uzgeneci Alanyalı Abdurrahman Şeref Polathaneli kardeşler Kurumâhmut oğlu Halız Salih Mehmet Yönder Musa Güveli ve Şeriki Mustafa Gözüküçük Sâlim Çelebi 5 “Mustafa Lütfi Nuhoği u Yusuf Esendemir ve oğulları lekelenmez ve MİELE mahsus Gripin Kutularının üzerine resimde gördüğünüz şekilde kaba” uvey. Sa pullar ilâye edilmiştir. Her yerde ısrarla-pullu kutuları isteyiniz ve pulsuz kutuları şiddetle reddediniz. Türkkuşu Istanbul İspekterliğinde 1 — Geçen sene ve bü sene Türkkuşuna yazılan üyelere kam? vesika verileceğinden 26 haziran akşamına kadar (Taşradakilerin tuplaj müracaatları. 2 — İmtihanlarını bitirenler derhal sevkedilecektir. “(4506)” JÖZEF BALSAMO B3 tesirler yaparak: — Kuvvetinizi toplayınız ve yolunuza devam ediniz, dedi. Andre efendisinin haksız ira- desini yerine getirmiye çalışan yorgun bir at gibi yürüdü. no kâpıyı açlı, genç uyuyarak inerdiven. lerden indi, —l0— NİKOL LEGAY Balsamo, Andreyi isticvap et tiği zamanı Jilber tarif edilemez ısturaplar içinde geçirmişti. Kırmızı odada neler geçtiği- ni dinlemek için kapıya kadar yaklaşnuya cesaret edemediğin. dJsn şmezdiven altında büzülmüş ve derin bir Ümitsizliğe düşmüş” tü. Kudretsizliğini ve mevkiinin agağdığını hissettikçe bu ümit- sizlik buhranı bir kat daha ço. gahyordu, Jilber için, Balsamo da bir a“ damd:. Akılı ve kendi kendine yetişmiş bir filosof olduğundan büyücülere pek inanmazdı. Fakat bu adam kuvvetk, Jil- ber ise zayıftı; bu adam cesur, Jülber heniz değildi. İcap eder- se Barona kala tutmak için yir mi defa merdivenleri çikmak is- tediği halde yirmi defa titreyen bacakları (oObükülerek (dizleri üstünç çöktü. O #aman aklina biz bkit gel, di, Ayni zamanda hem âşçı ve hem oğa hizmetçisi, hem de bah çıvan olan Labrinin duvardaki giçekleri düzeltmek için kullar- dığı merdiveni almayı düşündü. Bu merdiveni yere dayayarak arzu ettiği şeyleri gü ti. Hemen avluya çıkarık mer divenin bulunduğu yere gitti .. Merdiven duvarın dibinde daya- hk duruyordu. Alman için yere eğildiği zaman şato tarafından bir çatırdı işitti; geri döndü . Karanlıkta açılan gözleri açık kâpının siyah çerçevesi arasın » dan bir insan şeklinin geçtiğini görür gibi oldu. Fakat bu şekil o kadar çabuk ve o kadar sessiz geçti İçi bir in sandan ziyade bir hayale benzi- yordu, Merdiveni birakarak kelecan içinde şatoya doğru ilerledi. Jülber her şeye inanan bir adam olm beraber bir hayalin geçtiğini zannetti. Heyecanına kapılmamak için bütün kuvvetini toplamıya ça. taştı. Eğer birini görmüşse bu, canlı ve bilkassa ortalığı göz“ Jemekte menfaati olan canlı bir kimse olması lâzım gelecekti. İkinci kata baktı. Evvelce de söylediğimiz. gibi Nikolun lâzım gelen . bası sönüktü, Pencerelerden hiç , bir ışık sizmiyordu. Bisikletleri Münhasıran BAKER mağazalarında satılmaktağ ar Damla maruf | “PEUGEOT | 7 Çocuk Hekimi Dr. Ahmet Akkoyun” Taksim - Talimhane Palas N© Pazardan masada ber gö? sant 15 den sonra, Telefon: #03 İZEL | Dün ve yarı") tercüme külliy3 7 nci seriden i 61-67.7 kitap l 61 Vikontun ölümü 62 Leneit Il, 63 Liza 64 Evlilik 65 Gizli Pamuk harbi 66 Bizans tarihi 67. Senyolbeos Avrupa

Bu sayıdan diğer sayfalar: