Bir Yaşından iç avrular mask Yüreni asır medeniyeti yavruları böyle acayip kılıklara sekuyor!, sedan Möntaki harp cephe ge- Sok tehlikeli olacaktır. Avrupa gibi şehirler ara. Sİ yy, Sttaleleri çok kısa ve ke- barbi, *A birimada böyle bir alk eitlâması ihtimalleri sivil ME ey ve şehirlerin pa. Bi irinci derecedeki e- Mevzuları sırasına çi. miyene Her zmmiyemlekette bu mevzuda eyy 7, Mbirler — almıyor. Büz Tay RA atiyor. Ahaliye * dağıtılıyor ve her hazar ii da tay tâârruzu karşısın- Mi dan V ve kargaşalığı mey. An, Mek için de sıksık ışık. e, Maskelenmesi ve zehirli Merge korunma talim ve ma N Yapılıyor. Pı, N İn inna sisteminin ilk ve Mühim Vasıtası şüphesiz ki ses Bunların yüzler. 3 Yüzlerce nevi vardır. yarn $on posta ile gelen ec. ikagetelerinde gördüğümüz kria, anaları çok yakından İZ biz Seceğine *min olduğu- Bira gz eni şeklini okuyucula. tmak istedik. Y ğü karda resimlerini de gör- in iç bu Maskeler bir yaşın. İçi ça kadar olan yavru - edil, Böy, miştir, ki 2Nİ zamanda bir torba Ye e Valiz şeklini de almak Mehir m muhafa. ! ye âsı uzun bir M3 kür ayetine takılmış ba. tertibatiyle tasfiye Hortümun e) Bilgi merbut bir Kendigii Müzgecine bağlıdır. | Mİ üceki, 9 bir gaz mesir | pi olan anne, eğer oturu- ; Ürüyg> aöryla, “ğer ayakta — ve Kay pi Balinde e za körüğü omu. bir e irat makin, ei pi tey Beğiyle bu körüğü 1 tel u körüğü iş. Rin <1), ve (2) numaralı , 3 körüğün ne suretle Böstermektedir. an. tOrİ > ; alma icabında çocuk &- ği yerleştirilebilmekte. pir, araş, tİskdirde kö. DİR edir, PİN Bidonu üzerine Tütü lem Ve ana arabayı “eketiyı, Parmağın ufak bir Yavrüşu PED öşletebilmekte zen o Belen alabilmesi b tn i eteği vi “4 havayı temin et- ati içinde bulunan N İçiride yavrunun emzik ve oyuncakları dâ vardır . O arabasının içinde, ağzında em. ” > tiği ve oyuncakiariyle oynarken | dim GG; a2 arabasının dışında oynanan façi. | Meşhtır birtipi, - öküz, adan haberi bile olmıyacak ve ha. vası zehir kusan bu kötü ve muh- daş, teris âlemle alâkasmı tamamiyle dai, AE meselelerini mill! kesmiş olacaktır. nl biri HABER | “Çapraz eğlence: 2345676890 yaşına kadar Için gaz“ İz eleri MSA PWM A Yukardan aşağı: İ 1 - Yuzoslavyada bir şehir, 2 — Bir göz rengi - avuç içi, - bir nota, 3 -—- Takma isim. bir Türk erkek adı, 4 — Azlık, g — Yemişin aksi - kirtinin aksi, 6 — Zaman, 7 — Be yaz - tersinden okuyunca bir edat olur - şart edalı (muhaffe?,8 — Erkek (öz türkçe) * Talebelerden yaramazlık etmemek suretile bekle. nen hal, 9 — Alâkalı * bir Yunan. Hr adı, 19 — Kaş - silâh (eski adı) Soldan sağa: 1 — Yeni “şehremaneti, 2 — İlgi - Allah, 3 — Milli mücadelede büyük bir muharebe olan omevki (nehri ismile anılır) * ses (öz türk- 6€),4 — Bir renk . çıgaraların için- ne konduğu nesne, 5 — Alâmet (birleşik), 6 — Gecenin enbü (yük aşığı » teceddüt, 7 — Memur maaşları kanunu » yaşın aksi, 3 — Çevik - dudak, 9 — Almanların kendilerini “addettikleri ırk * tak, türkçe) ,,10 — İzmirin — Akşam Kırmuzilı, mavili basma perde-| nin aralığından parlak bir deniz | gözüküyordu. Güneş bu perdenin arkasmda, denizden eldığr eğri, büğrü, ışık okavislerini oynatarak ve uzun, beyaz dilimlerini pence. renin içindeki saksının kenarları- na, çalan saatin yuvarlak çıngıra. ğına ve nikel makasın keskin ağ- zma dokundurarak, odanm döşe. me tahtalarına uzanmıştı. Pencerenin önünde uzun bir sedir vardı. Sedirinen ucunda genç bir kadın oturuyosdu. Elin. de beyaz bir dantel vardı. Uzun $iş çenesinin hizasında iki tarafa sallanıyordu. Seğirin dibinde kır. mızı çuhadan bir çift terlik duru.! da beyaz ve küçük bir ayak salla! nıyordu. Kadın öteki ayağını altı. na almıştı. Terliklerden epeyce ötede, #e- mış, uyuyordu ve minderin ku. idi; Zaten bu kırmızılı, mavili bas. manın - bir çok parçaları, odanın »i>lale lop) | -(wi>leo 9(-l4f>ix)35 Çocuk Hekimi DR. AHMET AKKOYUNLU Taksim « Talimhane Palas No, 4) Pazardan manda her gün sat İSden sonra 7939 ResimliHafta Memleketimizin en güzel ve en ucuz haftalık gazetesidir Son sayısını mutlaka görünüz ösoyewuerws İz >İrimiiği nl»! le | LİMİ Dİ EİN) 276 KAHRAMAN HAYDUD yüzü birden aydınlandı. Otur. Söyleyin sizi dinliyorum. muhtelif köşelerinde görülüyor - du; ” Kenarda, duvar içine açılmış ay- na gözünde duran bir dikiş ma. kinesini, bunun iki tarafında, ta- vandan aşağı doğru göz göz sar. kan küçük deliklere yerleştiril. miş beyaz fincanlarla cam bardak. ları da ayni basmadan yapılmış, kenarları, pilili, “küçücük - bezler örtmekte idi, Duvarda iki zincirin ucunda, iki pirinç üstuvane sallanan, kad- ranı kirlenmiş, rakamları silinmiş bir saat asılı idi. Pencerenin için. deki çalan saatle bunun arasında şok birfark yoktu: Beş dakika kadar! Ama kadın daima duvarda. ki saate bakıyordu, Demek onun daha doğru gitti- ğine kaniydi. Yahut ta pencere içindeki saate bakmak için birar eğilmek lâzem geldiğini biliyor; yordu. Terliğin biraz Gst tarafın.! belliydi Ama gene duvardaki sa. dirin ortalarma doğru, döşeme! — Nasiloldu bu kaza? Öyle tahtasının üstüne atılmış bir min-| merak ettim ki?. derde, sarı kabarık tüylü bir kedi | yatıyordu. Kedi gözlerini kapa-| maşr, penceredeki perdenin ayni | kılmış gibi bir tavırla dizini sedi. kakta olmuş.. Feryadını *» *» 9 Yazan: bundan kaçınmak için yalnız göz. lerini kaldırmakla görebildiği du. vâr sastine bakmayı tercih ediyor- | bu soluk saçlar, boş bir manza du, iteşkil ediyorlardı, ILHAN TARUS fı saçlarmı pencerenin pervazı dayalı. Basmanın çiğ renkleriy Oda kapısı açıldı :Saçları bem. beyaz. yüzü çizgilerle dolu bir ka- dın başını uzatu, genç kadına baktı: — Tren geçti mi? — Geşti anne! On dakika kadar oluyor. Yemek hâzır mı? — Hazır yavrum. — Şimdi gelir. Kadın kapıdan çekildi. Uzun şiş tekrar genç kadının çenesinin önünde sallanmağa başladı. Kapı çalındı.. Kalktı, dışarı Genç kadm sessizce kapın tokmağını çevirdi, dışari çıktı. Gene çıt çıkarmadan kapı örttü. Duvardaki saatin zinciri boşa dı, adam yerinden sıçrar. Gözl riyle küfrederek tekrar eski vaz yetini aldı. Güneş, basmanın renkleri üze rinde sessizce kayıyor ve ipek g bi yumuşak (o #iskelerle çiçeğ yapraklarına dokunarak gölgel rin arkasından, pencerenin köşet ne doğru çekiliyordu. .. Tabak, bardak şıngırtısı kesi di. Genç kadın sofra bezini, içi deki ekmek kırıntılarını düşürm meğe dikkat ederek topladı ve © leri dolu olan ihtiyar kadının k lunun altına sıkıştırdı. Adam cevap vereceği yerde se.| (Kapının açılıp Kaparmanycıdı dire doğru gitti, hafifçe eğilerek | enra, tavanda ve döşemede il penzereden dığarı baktı. C sr, | saatin biribirine karışmadan. Uzi yıp giden kurü tıkırtıları gezitm ğe başladılar, — İki aydanberi. . — Lokomotif tamir edildi. B. şında durduk.. — Sivas nasıl?, çıkmak istediği ate baktı,. Oda kapısı açıldı, içeri bir adam girdi. — Nihayet gelebiklikt. — Sorma karı, Bu sefer, bani... re dayayarak perdeye uzardr, aç. tı. Odaya keskin bir ışık doldu .. Artık adamın yüzü de iyice görü. lebiliyordu; Bu yüz, rdan aşağı ve sağ. dan tak Di End murabba. | — Eh,. fena değil. lara bölünmüş gibi göz göz ve çu.| —'Öömer beylerin damadı as kut çukurdu. Her murabba kenar|kerden geldi. Dün gece bizde id çizgilerini gererek dışarı Hoğrujler. kırmızımtırak kabartı halinde f:r.| — Çocuk nasl? lamış ve bu yüzden pek uzamamış| — İyileşti Maşalth., Topa olan sakalının Kılları dimdik be.İgibi oldu maskara,. Görsen?! -. irmişti.. Murabbaları çoğaldığı) — Kiremitlik?, ve gözle karşıdan görülemiyecek| — Ah, sorma! .Ev sahibi (Bi şekilde sıklaştığı şakak hizalariyle|na ne7.) diye haber yollamış burnun üst tarafındaki geniş ve)Bir soruşturduk, iki lira istedilei soluk deri parçası arasından, ba.| — Hımmm!. dem çağlası gibi uzun ve badem| — Ama sen gittin gideli yaj gağlası gibi tüylü ve açık renk iki|mur yağmadı. göz, kıpırdamadan bakıyordu. — iyi, Adam sedire oturdu, İki ayağı.| — Nebahatin kocası bir nr, dizlerinden kırarak, yukarı al- yapmış. Hapiste şimdi. dı ve minderin kenerma iliştirerek| — Kin bakıyor çoluk çocuğu İ diki, Sırtımı ot yastıklara (o velna. mısır püskülü gibi kavrulmuş «a. (Lütfen sayfayi çeviriniz) ka? KAHRAMAN HAYDUD 273 duyar idi. Yolda giderken Teonor BU. duğu koltuktan kalktı, Ve an. cak © zaman odanın içinde başka bir adamın bulunduğunu gördü. Bu adam kocası idi. Altiyeri ya. vaş bir sesle: — Madam! dedi. Üç saatten. beri buradayım.. Beni his bile et. mediniz.. Gözlerinizin beni gö. teceği zamana kadar sabrederek bekledim. © Biliyorum, madam, mukavelemizi unutmadım, ihti 1âl teşebbüslerimize dair süküt estiğiniz müddetçe buraya, bu o- daya ve yanınıza girmiyecek. tm. (İ) Fakat bügün buna » mecbu roldum. Size söyleyecek. lerim pek ehemmiyetli, hattâ va. him şeylerdir. Kimbilir | belki bir kaç saat sonra hiç söylemem. — Bana ne söyleyeceksiniz?, Altiyeri sevinçle titredi. , Le. onorun #esinde nc hefret, ne hildet vardı, Her vakitki gibi kendisini reddetmemiş, dinlemeğe razı ol. muşlu. — Oh! demek sözlerimi din. lemeğe razı oluyorsunuz? . — Mademki mukavelemize rağ. men buraya girdiniz. Bari sonuna kadar devam ediniz. ————— (9) Leonar ihtilâl heyetinin bütün esrarraı biliyordu, (Birin. ci cilde müracaat). Leonor bu vaziyeti pek makul ve mantıki bulmuştu. Altiyeriyi bir koca #rfatiyle yanma kabul etmekten, onunla konuşmaktan nefret ediyordu. Fakat, o artık nazarmda bir ko. ca değil, intikam almağa âzmeti tiği bir düşman idi , Alacağı intikam için onunla temâs etmek, görüşmek ve tam can alacak noktâsmdan vurmak lâzımdı, Altiyeri, söze başlarlı: — Ben bilhassa burada, bu 8. lünün huzrunda size söylemek istedim, Sizce mukaddes olan bu ölünün üzerine yemin ederim ki söyleyeceğim sözler tamamen hakikattir. Madam! Venedik va, tanperverlerinin o Cumbutreisi Foskari aleyhindeki tertibatla. nn: biliyorsunuz. ,Biliyorsunuz ki Cumhurreisinin yerine nam. zet olan benim, Yarınlar sonra başıma Venedik dükalığı “acı geçmiş bulunacaktır. Bu saatte hiç bir şey, hiç bir kuvvet Roş. kariyi kurtaramaz ve onun mev. kiine geçmekten beni meneie mez. Altiyeri hem söylüyor, hem de Leonoru tetkik ediyordu, Devam etti; — O zaman siz, benim karım olduğunuz için bir kreliçelik duymaz hemen yardım etmek işin dışarı fırladım. Heyhat! Geç kalmıştım, Muhterem ba- banızı kan içinde buldum. He. men saraya naklettirdim.. Alel- âcele çağırttığım doktor, yara lmın ancak bir kaç dakikalık öm tü olduğunu söyledi. Filhakika doktorun sözü doğru çıktı... Aratenin yalan ve mübelâğa İle ânlattığı bu sözleri Leonor titremeden, sakin bir tavırla din- ledi: — Teşekkür ederim, mösyö! dedi. Hareketinizden dolayı si, te çok teşekkür ederim.. — Ben yalnız vazifemi yap- miş oldum madam! Fakat hepsi bu kadar değil. Muhterem Dan. dolo cenapları cenazesinin ted- fini vazifesini de bana tevdi et. mek lütufkârliğinda — bulundu lar. — Hayır, bu vazife benimdir. Bana âittir, — O halde cesedi naklettireyim., — Ben naklettiririm. o Şimdi lâtfen beni babamın cenazesi. nin bulunduğu yere kadar gö- türün,, — Emirlerinize tamamen ha. Sırım madam, Altiyeri sarayı ile Aratenin rayı arasındaki mesafe ksa buraya suyor ve babasını katledenlerin Akiyeri ve yahut ta adamları olduğunu düşünüyordu. Altiyerinia bu yeni cinayeti karşısında ona karşı fazla bir kin duymamıştı. Esasen onu öldürecek değil miydi?. Bütün cinayetlerinin, alşaklıklarının intikamını hep birden almış o. mıyacâk mıydı”. Araten, Leonoru, Dekdolo. nun bulunduğu odaya getirdi. Ve onu burada yalnız bıraka» rak çekildi. Leonor babasının cesedi kar. sında © zamana kadar hâkim ol. duğu iradesini kaybetti, Boğa- zmı bir hıçkırık tıkadı. Fakat kendini çabuk topladı. Babes. na yeklâşte. Ondan af diler gi bi soğumuş elini tuttu, Tam bu esnada, odanın kapısı büyük bir patırdı ile açıldı. İçe, tiye sür'atle bir adam girdi. Leonor odada yalnız kaldığı serada sarayın kapısı önünde de garip bir vak'a olmuştu. Siyah bir mantoya bilrün. müş olan bir meçhul adam A, tüten İle Leonorun içeriye gir- melerinden bir dakika sonra sarayın merdivenlerini dörder dörder çıkmış, içeri girmiş, ko. ridorda duran şairin yakâsına sarılarak bağırmıştı;