1 Nisan 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 derm kj o kadar gencmiş, güzelmiş, git onun yanına .... — Deli misin, Alis? Ne söyledi. ğinin farkında değilsin. — Git, onuün yanına git... İste- miyorum Bseni.. Her halde davet etmiştir. Erkek, gayri ihtiyari, elini ce- ketinin cebine sokup, kızın verdiği kâğıdı tuttu. ' — Çocuğunun sıhhati için el. zem olan bir parayı feda ettiğine — gör,e muhakkak ona evvelden bor- ocun vardı. Durma burada, git!/, Harold, kendini, karısını tokat- lamamak için güç zapetti. Öyle | bir şey yapmış olsa, karısına söy. ler miydi?. Sersem, beyinsiz kadın diye dü- | şündü. Artık yalvarmağa da niye- ti yoktu.. Zaten kadınm tekrar ya. — tak odasıma girerek, kapıyı kilidle- mi;tî.. Kapasın bakalım, katı yü- 4 rekli olmanın cezasını çekecek.. Harold aşağı inerek şapkasını — aldı ve sokağa çıktı.. Bir sokak |— fenerinin altında durarak, mahke- | medeki kızım verdiği kâğıdı çıkar- | $ dı. Aldresi okudü. Pek uzak değil. 'Tramvaya binmeğe bile Jlüzum pk. " Biraz sonra girdiği sokakta, ykuı yedi numarayı arayarak ağır O | ağır ilerliyordu. Evli bir adamın — böyle bir yere girmesi! Hafif bir | “yicdan azabını,, ne yapayım, bü — fikri aklıma sokan Alis oldu. be- — nim töyle bir niyetim yok,, dü. | şüncesi ile unutmağa çalıştı. Ni- " hayet işte yirmi yedi numaralı ev. * Her odasında kapalı perdelerin ar- * kasında kızil ışıklar görülüyor.. P. Kapıyı çalacağı zaman durakladı.. Semen o gece kızı ziyarete gitme- Il yaptığı iyiliğin mukabilini iste. nek gibi bir bayağılık olacaktı... 'îok, bu kadar âdileşemezdi.. Kız ne zannedecekti?. Kendisini be- tendiği için beş lirayı vermiş gi- Ji |.. Kapıyı çalmaktan vazgeçehek üra'tle evin önünden uzaklaştı. — Büyük meydanlardan birinde jir sıraya oturarak düşünceye dal- dr. İyiliğin mükâfatı! Bütün gün da başkalarının parası, | di Nın hesabını yapmak sonra akşam evde alnı diz kapağı gibi çıkık sa- üı dinlemek.. Hayat bul.. Altmış Jira aylık, kesilince kırk sekiz, ka- srsr, çocuğu ., Beş lirayı vermekle 18 budalalık etmişti.. “İyi ki kızın “vine girmedim. —dedi. — Ken- D -a büsbütün nefret edecek- HABER — Akşam Paostası -Mahkümun dönüşü (Baştarafı 10 uncudu) dim. Üç sene evvel gelirdim.. Ha- tırladınız mı?, Kapıyı açan çocuk, yol gösteri- yor: — Buyurun efendim, o artık ö- lünciye kadar kör kalacak, Basık tavanlı odada, saç sobada çıtırdayan kütüklerin karşısında orta yaşlı, zayıf bir adam oturmuş tesbih çekiyor.. Eski dostunun tekrar gelişinden gayet memnun olmuştur. Bir müddet konuştuk- tan sonra, doktor Ferid, beraber getirdiği kitabı s“açarak okumağa başlıyor- “O, insanların arasında nadir rastlanan karakter Ce bir adamdı: Kendi varlığı kendine kifayet eden bir adam.. Yabancıların veya ya- kınlarının mevcukliyetleriyle, his- leriyle alâkadar olmazdı.,, Kör adam, doktorun kolunu tüt- tu : — Okumanızı kestim, ama bir şey soracağım.. Siz benimle niçin alâkadar oluyorsunuz?. — Sen beni görmeden, ben sana bakabiliyorum da ondan, dos tum.. — Ya ötekiler?. — Onlar, ben görmeden bana bakıyorlar.. . — Ya! İnsanlardan nefret., Fa- kat sebep nedir?, — Hapishanel!. . Kör adam tesbihini çabuk ça- buk çekiyor: — Ben serbest fikirli adamları severim... Kenlidi başına yaşıyan, manen başkalarına muhtaç olmı- yan insanları kedilere benzetirim, Halbuki incanların çoğu köpekle- re benzerler. Kedi egoizmini taşı- yanlar pek azdır.. Şimdi sizi ga- yet iyi anlıyorum.. İnsan — müthiş bir felâkete uğradıktan sonra, ha- yattan korkmuyor artık.. Daha be- ter ne olabilir, diyor galiba.. Ben de öyle oldum.. Gözlerim kör o- lunca bir. muğqewı'ıemleq,ım senhinsan - olmanı. iştiyorum, Sourı aldırmamağa alıştım. Şim- ize bakın? İşı%â?z de m%tlngq bırer felâket geçirmişiz.. Halbuki gülebiliyor ve halimizden —mem- nun ularak yaşıyoruz.... İnsan, saadetini etrafından beklerse çok ıstırap çeker. Öyle değil mi?. Biz, insanlardan saadet bekle- sek yaşayabilir miydik? Şikâyetim yok şimdi.. Daha fena bir vaziye- mavi gözlerinde derin bir tevekkül ile evinin yolunu tuttu. — İngilizceden — te düşemiyeceğimi bildiğim için mesudum.. Kör olmadarı evvel ba- lik tutmağa bayılırdım.. Şimdi gö- türen yok, Belki sizin de yerine getiremediğiniz bir isteğiniz var- dır,. Hayatınızı yazacak mıs:nız? | — Hayır, piyes yazmaktansa, seyretmek daha iyi., Seni sıkmaz- sam yâarın gene gelirim.. Beraber deniz kenarına gider, balık — tuta- Yi — ÂAhçok teşekkür ederim.. Güle güle.. 99 numaralı mahküm, bah- 2 çedeki iki sıralı akasya ve leylâk ağaçlarının kuru dallarına bakarak, evine doğru yürüyor. O- dasında sobanın karşısıma otürdü- gu zaman, üstünde balık kokusu alan kedi, idizine çıkıyor. — Ferid, gelebilir miyim?. — Buyurun.. — Hizmetçiler bile tahammül edemediler. .Başka kapı bulmuş- lar, .Sana, beraber seyahate çık- mamızı teklif etmek için geldim. — Neden icap etti bu fedakâr- hık?. — Ferid, beni ne müşkül vazi- yete sokuyorsun. Ne yapayım, peki söyle, ne yapayım". — Servetimin yarısını al ve git.. — Sen burada ne yapacaksın? VITI | Yapyalnız?. — Bir gündelikçi kadın bulur- sun.. Ben de, kedi İlle memnun ©- lurüz.;, — Ferid!,. — Efendim?. — Neden böylesin? Nedir der- din?.. Niçin yalnız kalmak isti yorsun?, İhtiyar körden başkı dostun olmasını istemez misin?. — Ne yapmamı istiyorsun? Ağ layıp sızlayıp vicdan azabı içinde de kıvranmamı, hepinizden af ta lep etmemi mi? Yalan mı söyliye- yim? Bu mu istediğiniz?. — Bu gayri ınsırıüıgı bırakıp * Tüği l —Ben Tüzümundan pek façla insanım, o kadar ki, insanların bana acıdıklarını görmedense, hep sinin yerin dibine battığ ı görme- ği tercih ederim. — ÂAman Allahım ne muthış' Ne yapabilirim ?, — Beni yalnız bırak!, IX ÜYÜK köşk kapkaranlık... Yalnız bir pencerede 1şık var. Perdeler açık.. Bahçe duva- rının üstünde bir kadın, bir erkek, İngiltere Fransaya asker göndermeli mi ? (Baş tarafı 12 inci sayfada) Yine bu tezi ileri sürenlerin fik- rine göre, esasen İngilterenin kara askeri ile Fransaya yapacağı yar- dım mahdüt sahaya inhisar ede - cektir. Zira, harp esnasında İn - giltere Mısırdaki askerlerini bile takviyede güçlük çekecektir, Ne - rede kaldı ki Tunusa asker gön * dersin, Kara ordusu cihetinden ya pacağı yardım ancak Fransa ara - zisine münhasır kalacaktır ki, bu da mevzii bir netice verebilecektir. Diğer taraftan, Fransanın Tü - nüsta asker bulundurması ve bunu takviye etmesi gerek kendisinin, gerek İngilterenin — menfatinedir. Zira İtalya, Tunusta Fransız as - kerlerinin mevcut olduğunu gör . dükçe Mısıra taaruza cesaret ede miyecektir. Zira, İtalya Mısıra hü cüm ettiği takdirde Libyadaki as kerlerini oraya çekecektir. Libya açık kalınca da Tunustaki Fransız kıtalarının hücumuna — uğramak tehlikesi vardır, Bununla beraber, İngilterede herkesin kabul ettiği bir şey varsa o da, Fransa ile büyük Britanya - nın harp halinde müşterek çalış - malart her ikisinin de menfaatine olacaktır. Zira, iki memleketin her hususta men”">-ti o kadar bi . tibirine bağlıdı vınların biri - nin korunması imin kurtarıl. masını temin edecektir. (Sphere'den) iki vücud var., — Bak, Nüvöyde, işte babamız, gene sobanın karşısında| ., — Yavaş konug,A Ahmet, bizi görmesin. . — Kaç sene oldu görmiye-li?. — Bari perdeleri kapatsa Ah- met ona çok acıyorum. — İstirap çekmiyor, kardeşim. Bir adam ancak insanları severse, onlardan' uzak kalınca ıstırap dü- yar. Ö, mesud.. İk kardeş, elele duvardan atla- yarak karanlık sokakta ağır ağır yürüyorlar, Sobanın karşısındaki sakin Ve mütebessim, dizindeki kediyi okuşuyorl!.. Ankara radyosu Türkiye Radyosu « Ankara Radyosu DALGA UZUNLUĞU: 1639 m, 183 Kes,/120. Kw. T. A. ©. 19,74 m. 15195 Kes./Kw. T A, P. 31,70 m. 9465 Kes./20 Kw, TÜRKİYE SAATİYLE TÜRKİYE RADYOÖDİFÜZYON POSTALARI CUMARTESİ — 1/4/1939 13.30 Program. 13.35 Müzik (Mü- ik hol, kabare ve saire pl). 14 Mem- leket saat ayarı, ajans ve metcoroloji haberleri. 14.10 Türk müziği., Ça- lanlar: Relik Fersan, Fahire Fersan. Okuyan: Sadi Hoşses., 1 — Osman be- yin - Segâh peşrevi. 2 — Kazasker Muslafa İzzet - Segâh şarkı - Doldur yeltir ey saki. 3 — Bimen Şen - Se: gâh şarkı « Sunda içsin. 4 — Fahire Fersan - Kemençe taksimi., 5 — Se- dadın * Hüzzam şarkı - Cefayı hic: vinle göynüm yıkılsın, 6 — Halk tür küsü - Bağa girdim. 7 — Halk türkü sü » Halicem. 14.40 Müzik (Cazband 1 pl.). 15.30 Konuşma (Hukuk ilmi yayma kurumu - Kanun hakimiyeli) Yüzünüz, huyu- nuzun aynasıdır DER Başiarajı 8 incide F — Dudaklarınızın kenarları düşükse, karşımızdaki adam sizin çabuk darilacak bir karakterde ve neşesiz olduğunuza hükmedecektir. Bu noksanı makiyajla kapamanıza imkân yoktur, Fakat bir çok bahti- yar kadınlarım ağızlarınin bu gek- line hiç ehemmiyet vermediklerini düşünürseniz fazla üzülmezsiniz. E. ğer aynaya baktığımız vakit bu si- ze bir kusur gibi görünüyorsa der. hal tebessüm ediniz, yahut ıslık çalmız. Bu noksan derhal silinecek | ve on yaş daha gençleşmiş olacak- Sınız, G — Dolgun ve sart adaleli bir çene iradenizin yerinde olduğunu ve çabuk karar verebildiğinizi güz- terir. Eğer çeneniz yumuşak ve i. çeriye âoğru yatıksa yüzünüze sür- düğünüz . rujdan bir parça da çenc: nize sürünüz. Sonra bunun üzocrini pudra ile kapatırsınız. Bu suretle çeneniz istediğiniz gibi görünmüş o- lur, Bu noksanları makiyajla kapa - dıktan sonra beğenmediğiniz huyla. rt iradenizin kuvvetine güvenörek benliğinizden söküp atarsanız yal - nız hayatmızm değiştiğini, cemi - yette daha çok muvaffak olduğu - nuzu, saadetinizin arttığımı görmek- le kalmıyacak, günden güne güzel. leştiğinizin de farkıma varacaksı - nız. KAHRAMAN HAYDUD —- Hayir lüzümü yok.. Adiyo söylediklerimi / goöban dikkat et, : » Unutma, DB ek öğleden (—_ satın alarak yola çıktı. Bambo yola koyuldu. Çobanın if ettiği istikameti takip ede- Â sonra yBur- ! güya geldi. Burada hemen bir at züyorum., Budalaca korkum be ni aldattı. Hayır Rolanın değildi. Ne kadar lan Kandiyanonun sesiİ miydi?. Hayır, hayır., Rolanın beni ta- kip ettiğine dair kat'i hiç bir L a n delil yok.. Boş yere kendimi ü. işittiğim ses ah- mağa başladı. Dört nala Nomaya doğru koş- Bambonun hareketinden bir he çeyrek saat sonra iki süvari, bir asil tavırlı, kahraman bakışlı, diğeri haydut kıyafetli, fakat KAHRAMAN HAYDUD 127 Iskala Brinonun Rolana, Sandri- göyu ölüdürdüğünü ve fahişeyi * « . * mamışlardır. nehre attığını söylediğini unut- Rolan bir çok emirler vertlik. ten sonra şafak ile beraber Oli - volo adasını terketmişti. İskala V 1 NİSAN — 1939 makl.k ettim, Yollarda az daha sce oluyordu ki Floransaya SA ğ' Burada biraz müsterih oldu. Bözget'E c disini emniyette gördü. Yol *f artık tenha değildi. Gelen giden rolcu arabalarına sık sık tesadüf diliyordu. Siyenayı geçtikten ve Brasya- o gölünün kenarına geldikten ılom-ı kuürtulmuş olduğuna daha yaâe kani oldu. Ertesi günü Romanın ancak eg bir kaç fersah mesafesinde bulüu- ' n küçük bir otelin önüne geldi. — Bambo Romaya ancak geceye doğru girmek istediği için bu o- tekde biraz istirahat etmek iste. hürmet ile karşılandı, Şömi- in yanına kuruldu. Cetirilen eği büyük bir iştiha ve o. lukla yedi, mdi artık düşünüyordu: çe ıq'bh'rüyl mıydı?, ı—ı&nmdnneüuu- üıiydlm? Firenzola ote. uçurumlardan yuvarlanarak ge- berecektim. Uzun müddet dalgın kaldı., Sonra ayağa kalkarak pencere- ye yaklaştı: — AÂrtik her şey, her tehlike, her endişe bitti.. Benim için kurtuluş noktası olan Roma iş. te karşımda duruyor. Diye düşündü,. Aratenin sarayında ve gözleri önünde kendini feda eden za. vallı Biyankaya ait ufak bir te- essür, hattâ ehemmiyetsiz bir hatıra bile zihnini işgal etmiyor- du. Kurtulmuş olmasından do- ğan sevinç ile her şeyi unutmuş. tu. k Şimdi Romada Emperyayı bulacaktı.. Emperya ise elinde - tam istediği gibi bir âlet idi. Bu- nu kaç kere tecrübe etmişti. Akşam oluyorllu. Atını istedi, Hancı hayvanın üzengisini tu- tarken kızı da Bamboya 'bir bar« dak şarap ikram etti, Kardinal şarabr bir yudumda içti.. Genç kıza gülümsiyerek te. şekkür etti. KA K gözlerinde, müthiş bir acının iz- leri okunan iki kişi ayni otelin önüne gelerek atlarından indiler, ŞEPİ K c KİDO CANARO BORCUNU ÖDÜYOR Anlattığımız vak'alarla alâka- dar ve daha vahim vak'aların Venedikte geçmekte olması, bizi tekrar Venediğe dönmeğe mec. bur etmektedir. Binaenaleyh ote- lin önünde duran iki süvariyi ve Romaya Emperyayı bulmağa koşan Bamboyu burada bırakıp biraz geriye dönüyoruz. Okuyucularımıza Emperya- nın Venedikte verdiği aşk mü. sameresi gecesini hat:rlamaları: nı rica ederiz. Bu meş'um ge- cede Emperya, Bamboya Bi. yankanın nasıl kaçtığını ve ne- rede bulunması muhtemel oldu- ğunu söylemiş ve sonra — aşığı, Sandrigo ile beraber süvarenin sonunda göndol ile aşk gezme. sine çıkmıştı. Gezme esnasında olan hâdiseleri, Sandrigonun ö- lümünü, fahişenin nehre düş- mesini, Juananın ölümünü oku. yucularımız şüphesiz hatırlarlar. Brino da kendisine yapılan tav- siyeye uyarak Bamboyu aramağa çıkmıştı.Olivolo adasında yalnız ihtiyar Filip kalmiştı, Bambonun Aratenin sarayına girdiğini Rolana haber vermek üzere gelen Jiyantonün »ne ka- dar geç kalmış olduğunu da yu- karda öğrenmiştik.. Rolan yalnız olarak dışarı çıktı. Önünde takip edilecek iki hedef, aran'lacak ve bulunacak iki iz vardı: Biyanka ve Juana... Juananın” Mesterdeki evden çıktığındanberi husüsi adamla. rından birisini takibine ve icap e- derse müdafaasına memur et. mişti. — Zavallı kız! diye düşündü., Sandriğoya olan muhabbeti ken- disini bir felâkete idoğru sürük. lüyordu. Bereket versin ki bu gece İskala Brino haydudu öl- dürdü., Şimdi Juana ne olacak? 'Tabit duyunca müthiş bir teessür altında kalacak.. Onun göz yaş. larınt — dindirecek müşfik bir kardeşe ihtiyacı var.. Teselli için hassa bir kalp bulması lâzım ..« Halkevinden naklen - B.,Sıddık Sami Onar. I1A30 Proğram. 17.35. Müzik (Dans saati - pl9.-18.15 Türk müzi- ği (Fasıl heyeti). Okuyanlar: Tah- sin Karakuş, ve Safiye Tokay. Çalan- lar: Hakkı Derman, Eşref Kadri, Ha- san Gür, Hamdi Tokay, Basri Üfler. 19 Konuşma (Dış politika hâdisele- Ti). 19.15 Türk müziği (Halk muüsi- kisi) Sivaslı Aşık Veysel ve İbrahim. Takdim eden: Sadi Yaver Ataman. 19.35 Türk müziği (Eski eserlerden müteşekkil program). Çalanlar: Ve- cihe, Reşat Erer, Ruşen Kam, Cevdet Kozan. Okuyan: Muallim Nuri Halil Poyraz. 20 Ajans, meteoroloji haber- leri, ziraabborsası (Tiyat).20.15 Tem- sil (Fuzuli gügesi). Tertip etdenler: Ekrem Reşit ve İBrahim Delideniz. Temsile Ankara radyosu küme okü- yucuları Mestt Cemilin İdaresinde işlirak edecektir. 2115 Memle' ci sa- ıt ayarı. 21,15 Esham, lahvilât, kam- biyo - nukuült borsası: (fiyal)ı 92125 Neşeli plâklar - R. 21.30 — Folflor (Halil Bedi Yönetgen). 2145 Müzik (Dans plükları). 22 Haftalık posta 'ulusu. 22.30 Müzik (Küs'ik orlesira Şef: Necip Aşkın). İ — Köpn - Yaz akşamı süiti. 2 — Glessmer - Subah selâmı ((anlezi). 3 — Gibish « Cakır keyfim (Viyana şarkısı). 4 — Deli- bes « Kopelya balesinden behek dan- &ı. 5 — Valter - Seranat. 23 Müzik (Cazband » pl.). 23.45 - 24 Son ajans iaberleri çe yarınki program, Yabancı Radyolardan Seçilmiş Parcalar Programdaki vakiller Türkiye saa- t Üüzerine ve öğleden sonraki saal olarak verilmiştir. OPERALAR VE SENFONİ ŞONSERLERİ 10. — Noma &r.: “Maria d'Allesans dra” (Gledini). Prag 1: Smetaana, Dvorjak, Eyfel: Opera Komik'ten nakil. Ren: Mozari, Beeclhöven, 10,10 10.30 1045 ODA MUSİKİSİ VE hONSERLER haum Lxı s: Sarkı ve keman 5.35 Varşovat Di Lassoö, 7.30 Paris (PTT): Halk musikisi. 8. Viyana: Kuarltetler. 9. Eyfel: Şarkı, piyano, 930 Söttens; İlalyan musikisi. 51:: HAFİF MUSİKİ VE OPERETLER 3.10 9.10 Radio Paris: Hafi fparçalar. Kolonya: “1 Nisan"”. 910 Berlin (uzun d.): Orkestra, 9.15 — Frankfurt: Opera parçaları. i0. Turino gr.: Öperet. 10. YVarşova: Hafif Halk havaları, 10.30 Paris (PTT): Fransız opera- larından parçalar. Birçok Alman İslasyonları. Haflif musiki. 11.30 DANS MUSİKİSİ 11,20 Münih, Napoli gr., Breslas- lav; 12,15 Turino gr.; 12.30 Londrs (R.); 1 Londra (N.). VARYETE VE KABARELER 8415 Bükreş: İskeç. 910 Berlin: Varyele müsikisi, LÜ, Londra (N.): Muzikhol, ı Poste Parisien: Kabare, PİYES, KOÖNFERANS VE KONUŞMALAR 11,45 (Öğleden evvel): rişı haberleri, 420 Londra (N.): Motör yarışları. Ü, Napoli; Dir perdelik piyes.. 10.000 Lil: “Soubiğgou Tencerleri". i. — Paris (PTT): Üç perdelik kö- medi. Kayık ya- ŞEHİR TİYATROSU 1- 4 - 1939 Cümartesi akşamı 20.30 da tonmedi lasmı: Pazattesi, Perşembe, W TURAN TİYATROSU J ü ıı Deye; Gece 20.30 da h l UMUMA Hamdan, Saz heyeti, Erluğruül Sadi Tek ve arkaodaşları, Gündüz; (İhtilâl) 3 P.; (Se) Alilâ Revüsü; Miçe Pençef Varyelesi Tepebaşı: ŞEYTAN Bugün sant-15 de lale- ilisun. radyoları okuyucusu Zekiye Diyes 3 P.; Gece: (Şerlatçası) Vodvil HALK K ÖPERETİ Büğgün 16 da Akşam 9 da )) ZOZO DALMAS, Macar Z) Baleli, (ÇARDAŞ)

Bu sayıdan diğer sayfalar: