Aşık Delikanlı tehditkâr bir tavırla: — Kızınızı, dedi, bana vermezse, niZ... Sözünü tamamlamadı. Muhatabı |. omuz silkti: — Aşıkların klâsik tehdidi: Ken- dinizi pencereden atacaksınız değil mi? — Hayır. Sizi pencereden aşağı atacağım | ' Muayene Hali vakti yerindedir, fakat para sarfetmekten pek hoşlanmaz, Ge - çen gün sinemada tanıdıklarından bir doktorla tesadüfen koltuk kom. şusu olunca antraktta: — Evet, çok benzin yakıyor. Fakat buna mukabil su sarfiyatı — Doktor, dedi, midemden rahat. Bır aydır radyatöre sa koymadım. sızliık hissediyorum.. Ne yapayım |. — Fransiz karikatürü — dersiniz ? | b —'———_ L z Doktor, onun vizite parası vet - Kuvru k Tğrçn h memek için böyle yaptığını anlaâ - miştı. Gülümsedi: — Peki bayan. Soyununuz, muâa- | yene edip söyliyeyim! A, — Yapmasana çocuğum, kedinin Karısı ölmüş, bir ay sonra baldı. t“3"1'mğ'urm neden çekiyorsun? ziyla evlenmişti, Arkadaşları ayıp - 5 — Ben çekmiyorum anne! ladılar. O: ı*üı;— Bari yalan söyleme, gözle -| — Bunda şaşılacak ne var? de- a rgnn“lk le gördüm, di. Kaynanama alışmıştım. Yeni bir RA A NT L SA , M l, ki Ük — Ben çekmiyorum ki Aanneci - | kaynana sahibi olmaktansa ölen ka- senlipüntili dümeteaa b Ben kuyruğunu tutuyorum, | tımıin kardeşile evlenip ayni kay - su sızmazdı. Neden darıldmız? kEdı ç 4 ! bE ! — Ayni kızla evlenmeğe talib ol. Eski zaman kıyafetlerine yavaş yavaş tekrar.dönen kadım modası bu sene de, vals İçlu bu geniş etekli | ekiyor. nanayla kalmayı tercih ettim. ER S AĞAT : ge z örüER ÜŞ | muştük. Ben eski arkadaşlığımızı | — elbiseyi icad etmiştir, Bu elbise 15 metre kumaştan çıkmaktadır. ça GA İA akİz ' [——— ——ti z ç düşünerek kızı bıraktım. O evlendi AMAD * i | ve şimdi beni alfetmek istemiyor. i | | i 1 4 | ÇÜ çi Talep f * B ll Kadın somurttu: İ — Sen beni artık sevmiyorsun. — Buna nereden hükmettin? : — Altr ay ayni elbiseyi giyen bir | î yf . np b i _' 1. : kadın hiçbir zaman sevilmez de! e SF DHT LE Sebebi vardı | Pi : Kadım içini çekti: Ğ H | ÇESLE —1 — Nişanlı olduğumuz zamanlar E W MA ALOR ':"Ğ? *v_ " ” .!ıfr* VY wvhr *IJ bize gelaikçe ellerimi ellerinin içi- ) yf KAh z Ü Kd DAĞ M ı_’ı_'*:"_*] Ti "'wî."'?“'” ?"j AM ”"5 ne alır, gidisceye kadar öyle tu- 4 W : tardın. 1 gi > Parasını sakladığı yeri bilmiyorum ama radyosunun nerede oldu- Erkek güldü: ; gel ı'“lllı q“ylıvebılirim. * — Fransız karikatürü — — Gayet tabil, o zaman piya- ; o" | t non vardı. ı | Fotoğraf Odun ÇÖzTEm ea | yf Nüfus dairesinde memur müra -| —— Havalar çok güzel gidiyor. Yaz :_ j -Iif' ! tçi bayana sordu: geldi demektir. İ $ ıtf 4S Nüfus cüzdanmızı niçin değiş- | — Öyle söyleme “Marg kapıdan |& j ö ;mek istiyorsunuz bayan? Değişti | Paktırır, kazma — kürek yaktırır,, | ; k d.j.ıî | bek çok olmamış. derler, ! & Cral l İ t | , “ Cüzdandaki fotoğrafa baksanı. | — O cihetten korkum yok.. Çün. N : ( Bfendim... Fotoğraftaki gapka - kü biz onları şubatta yaktık! 5 ; y Modası geçeli altı ay oluyor! k |) GAOT CZ Yalan ' yf hg n Il nz f' krası Karısma söylendi: / g” ; gi — Yalan gsöylüyorsun; yalan... |B — . Zmiees a . » İngiliz kralr ve Fransız telafenmhuru Londra Saray operasındak! gala temsilinde. (Soldan sağa) Dük ,ç.ii' ' Mahkemnde, hâkim maznuna! Yalan söylemek sende artık tabiatı Mahktim (hapishane gardiyanı- of Glöster, valde kraliçe Meri, M, Lebrun, Kraliçe Elizabet, Kral VI ncı Corc, Mm, Lebrun, c&a Bili troni Yoldan çikârmakla saniye oldu, Ö kadar ki kazara |na) — Kaşığımı bulamadım gene! K Tp y Ükhirimüz. Ne derdüle? doğru söylediğin zamanlar kızarı - | — Fransız karikatürü — M --k I k d “Mükemmel kadın,, asırlardanberi ge Önun itibaf olt yorsun! e a uükemme adın rek erkeklerin, gerek kadınların tahayyül | #L — Svet efendim. Büu işi yaptını. Çirkin Köprüaltında çei ettikleri bir idealdir. Şairler — bunlardan — — f’e'rı > Müdafaanız için ne söyliyecek- İki kadın arasımda: — Hey gidi günler hey! Bir za- naSII yehşır bahsetmiş, romancılar onun hakkında ro- .j ? | — Buraya gelirken bir güzellik | manlar benim de iyi günlerim ol- manlar yazmış, bestekârlar şarkılar beste- | %;'; Kaynanam bu trendeydi efen- enstitüsüne uğradım. du. Havalar soğumağa başladı mrı lemiştir. v ' — Kapalıydı değil mi? ateşin başından ayrılmazdım. Bugün Amerikadaki bir — “muvaffakiyet ğ — Evin barkın mı vardı? — Yoktu ama, kebap kestane satardım. Sakallı talebe h — Tapuda bir işim vardı. Bir || türlü çıkmak bilmiyordu. — Senin | eski mektep arkadaş!arından birile tanıştım.. Ahpabın olacuğumu öğ- l renince işimi iki günde yapıverdi. | — Kim bu zat!, — Raif isimli biri. — Hatırlayamadım., — Kısa boylu, siyah sakallı bi- mektebi,, dünyaya mükemmel kadın yetiş- tirmek için dersler açtığını ilân etmekte- dir. Çehre, ve vücut itibarile —mükemmel ğ kadın teşkil etmek için açılan bu derslerde u hayli zor vazife vardır. Bunlardan biri re- t simde görülüyor. (PT “-ı (ü * Otomaobili hacze gelmişler. — Yanlışlık olacak.. Bizim mek- . | — Peki, Maslak yoluna gitsinler; orada bir hendekte,.. tepte sakallı talebe yoktul. |