14 Ocak 1939 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

h Ü j | / ”| b Pi i; İ , 4 ? J a M * | — d-dn Hü e |(ra]al*'l .'Wığ“ğüh_?înwl kraliçesi 'Mu_ Sününde bulunma Ena, beri Malüm aışd“ M Fgind, ltereye ta_" Sonro kral İtalyaya, , Bitmiştir. Ç CAt yerde kalmışlard bi ghç üN krali BESliğ İstg, Miyetle ti t:':__skı kfalı ıal'e Dnd'idaki Kraliçe c_ H il. t ÜF etn İspanya Kraliçesi Tons,karısile şacak mı? K içe Ena, Avı Valiçesidir; fer <e Piin tanın en fazla felâkete uğramış <ecer, düğün günü arabasına bomba atlımlasiyle - başlamıştır k üzere, leoc ı'::d:n bildirîldiğine göre kraliçe Roma- f Ski kral Alfonso ile de görüşecektir.. dür ki, Alfonso ile karısı, senelerden- irlar ve İspanyada Cumhuriyet ihti- KAi ara Fal ve kraliçenin barışmak istedikleri ) bm“hdukı S Ortaya çıkmış, fakat gene ikisi de, çenin Romaya gitmesi büyük karşılanmıştır. Çünkü, son gün- Cei m n gene Franko İspanyasında tah- eW-ttı:.ı bahsolunmaktadır, . 1 spanyol mauahifinin kanaat'na VER îğ“_'aî Franko önümüzdeki “laqk 1 bitirecek ve bütün İspan ö Zaman kralın tekrar tahta çıkarıl- NYük bir ihimalle mümkün görülmek- Enanın Romaya gitmesi, İngiliz hariciye nazırımın da ziyaretine İŞ$ oluyor. Bunun iiçn, hâdiseye da- Ç İtalyan pren. Romaya Ene, kraliçe kraliçe de İn- düğün alayında bahara ka- yaya hâkim Kraliçe Ena, uğramış kraliçesi sayılır, Felâket, daha evlendi- ği gün başlamıştır. AABER — Akşam postası Romaya gitti ha büyük ehemmiyet veriliyor. Çünkü Çember- laynın Romada Müusolini da krallığın tekrar kurulması şecekleri zannolunmaktadır. Düğün gününde snikast ile beraber, İspanya- meselesini görü- Viktoryanın — torunlarındandır ve İngiliz kral hanedanına mensup olduğu için, 'İspanya ihtilâlinden sonra orada yaşamıştır. Kı- zı prenses Beatriçe de onunla beraberdir. Ayvrupanın, en fazla felâkete Enanın Madridde yapılan suikastçılar onun arabasına bomba atmışlar, fakat kraliçeye isabet etmemiş, yalnız yanında ölen ve yaralananların kaniyle gelinlik elbiseleri boyanmıştı. Daha sonra, kraliçenin iki oğlu: Covadon- ga kontu ile prens Gonzalo, ikisi de ayrı otomcbil kazasında ölmüşlerdir. Bugün kraliçenin diğer iki oğlu: ayrıı Don Huan ile prens Hayme evlenmişlerdir ve anne- lerinden ayrı şacaklardır, yaşamaktadırlar. Yalnız onlar da anneleri ve babaları ile beraber Romada bulu- “dağı Bi , ği Uçuk sene Kîo""a balayı! a w Doj birbuçuk sen .hl_r_BVIenmişler fakate İürlü bir araya Yelememişler op ,tlıu“l Üün « op & “en büyük gözlü,, ar- Diz b tman Misş Buchanan k“eı. Üçük sene olduğu hal- | IYla, h“luıîî::ıen hemen daha 9 ve balayı seya- ğ $imdi çıkabilmiştir, hanan 1937 senesi teşri- iliz deniz gizli is - e eîı]î;lnrmdan Oliver ite 'T'liöf.i. Fakat, he, €tmişti. Çünkü daha Svvel, bir studyo ile mğğ:”'îl?_ ifnzalamışt.ı. » €vlenecekleri, ni- ;Zkeîamanlar ekseriya %“Pı '“U—kaveıeeîıerler'_ Hkağ Z anlara e _bğglı olma - getirirler. y b iç“&hanan bunu hesab et - Asıyla beraber dü - , “© uyamadan ve ba- a Sıkamadan, ayrıl . :: î:“yor- Evlendikten * Sludyo kendisini der- G ç İN koc 1*3'1 ı':üneele %ya 3 &l İkj . Teeh Bllm ğ r! ” - tolij f da yeni çevireceği NÜ oynamaya gidiyor. te ?n büyük gözlü kızı Snda, qî" €ylülde bitirmiş ve ONra, serbest kala - , köcası i- b İngillercyc gel- KA Söler de Oliyer n * cağrılmış bulun- “lay,ı gw[h'k“'dıeki siyasi buh, y_v'_ deniz kuvvetleri se- i Buchanonun asma gitmiştir. , livış 3 İ vr izinli olarak Lon - a bir buçuk söne ey- rısıyla bulüşmüş - Dülar : âlayı seyahatlerine Tünü urdlâcdcn artist mem- K B“I“nduğu bir be, y * " Elsa Buchanan | yanatta şöyle diyor: — Benim gibi sinema artısteri- ne vereceğim bir tavsiye var. O da şu: bizim için en iyi koca, bahriye- lidir. Çünkü ,biz nasıl uzun müd - det studyoda çalışarak onlardan ay riı kalırsak, onlar da denize çıka- rak bizden ayrılmaya mecbur olur- lar. “Bunun iki fgrdası vardır. Biri, onlar da ayni vaziyette oldukları i. çin bize kabahat bulmazlar. İkinci- si, bu suretle uzun müddet evli kal- mak imkânı bulunmuş olur. Çünkü, malüm ya, hasret aşkı kuvvotlen - dirir. “Ben bunun tecrübesini kendim - de yapmış bulunuyorum. Bir buçuk sene evvel evlendiğimiz halde bu - gün kocamı hâlâ seviyorum. O da beni çok seviyor. Bu müddet zar. (ında beraber yaşamış olsaydık her |halde bugün bu kadar sevişmiye - cektik. “Bir müddet beraber yaşadıktan sonra, tekrar vazifelerimize ayrıla- cağımız için, yine biribirimizden bıkmamız veya aramızda kavga çık- det tekrar ayrı yaşadığımız için, aş- kımız yine kuvvetlenecektir. “Ayrı bulunduğumuz bir buçuk |tık, arasıra telefonla da görüştük. O, mektuplarında, benim filmleri - mi tenkid ediyor, kendisine göre ba- zı tavsiyelerde bulunuyordu.,, Elsa Buchanon kömik filmlerde rol alan bir artisttir. Filmleri ara- smda “Çarli Çan Londrada,, “On ü- çüncü koltuk”, “Bir gün,, ve “Kü- çük lord,, vardır. ması ihtimali yok. Sonra, uzün müd- | senedir kocamla daima mektuplaş-' Prenses Julianaya düğün hediyesi Hullandalılar, müstakhel kraliçelerinin - sarayını tefriş ettiler Evlenei iki sene loduğu halde Holanda veliahti prenses Juliana- ya memleket namına hediye daha geçen gün verilmiştir. Fakat, ha- 4| zırlanması bu kadar uzun sürdü. ğü için, prenses ve kocası bu he- diyenin gecikmesini mazur gör” müşlerdir. Memleketin prensese hediyesi, Juliana ile kocası Bernhardla o- turdukları sarayın bir kısmının mefruşatıdır. —Memleketin — her sını£ halkının iştiraki ile hazırla- nan bu mefruşat ile Söstdijk sa. rayının yarısı baştarı başa döşen- -— Kadın bekârlar klübüne sığındık-| tani sonra ise biçare koca hayli müş- kül bir vaziyette kalmış olur! Zira bekârlar klübündeki erkeklerin cüm- lesi bekârdır!.. Karısını oradan — kurtarmak için ise ancak bir çare vardır: Karısını *geriye satın almak! Palaulu bir koca, fena — muamele ettiği karısını bekârlar — obasında pek güzel bildiği tehlikelerden kur- tarmak için müthiş bir telâş ile para tedariki kaygusuna düşer.. Para bu- lamadı veya vermecli mi koca, karısı üzerindeki hakkmı kaybeder. Koca para buluncaya kadar kadın bekâr- lar obasında kalmak — hakkına sa- hiptir. Kocsı kendisini geriye satın alma- ya hiç yanaşmadığı — takdirde ise köyden bir hayır sahibi çıkıp kadını satın almadıkça kadın dahi belkârla obasından çıkamaz!., Yani bekârlar obası evli kadınlea için kolay kolay kurtulunur — ök: değildir!.. Dünyanın belki en füsunlu en lâ- miş ve binada da ayrıca icen eden tamirat, gene hediye cümlecinder olarak yapılmıştır. Bu hediyeler, prensesin evlen- mesinin ikinci yıldönümü müna- sebetiyle, bu ayın 8 inde Holan- da bankası müdürü doktor 'Trip GO T ginM tif aşk adaları — denilebi! Polinezya adalarında aşkınm valnız | masum, sâaf ve normal te--h-itrlerin den başka hiçbir kusur gü te in gös termediğini de şüphesiz mera.: ele- cek insanlar çoktu-. Bildiğim, gördüğüm ve yaşadığım hakikatleri olduğu gibi — söylemek azminde olduğum için bu c'hnetleri de merak edenleri tatmin — ctmek mecburiyetindeyim. Evet. — azskın , neşlerinin göz kamaştırıcı ssk'a M da belki her şeyin dünyen-ı her (2- rafından daha bol, rahat — ve meut bir gaşyile seviştiği, geç kız ve genç erkeklerin dünyan: | belti her tarafından daha geniş bir hür- tiyetle aşk duyguülarını t-'in ottiği bu sevda adalarında as' ın m Avrupamızda görü'nn pir U1 tğr0TEAKİ Lezuaüyör mu? Dü tat ir meltemlerle okşanan deih vi küytu gölgeler ve rüyalar adilcıin- 'a Ca aşk lekesiz ve saf ! almamış- mıdır?.. Heyhat! İnsan oğlu he- kıyrımında ve her gölgesi en rahat ve me-s"t uykusu ğu bü gölgeleriz de berre : a: ni lekelemeder üuramam'ın Polinezya ada ”2d. denen DdAzi g.. ; ha E ( edersiniz ki kadın kıyaletir * süslerile, tıpkı birer kadır İ radın | #İae > . tarafından — kendilerine Tresmen gönderilmiştir. garip ni ola- laşırlar. Mahus denilen £ ve kadınlaşmış erkekelr <!- bu kadar serbest olduğu, tatlı gü-| *« D w * * . & * “ ; Maori yerlilerinn pandomima şeklinde bir dansları * rak kadınlara mansus işlerde çalışır: lar. Hemen tamamile kadınlaşmış- ırdır. Erkekletrle berab- yaşadık- 'larını dahi gizlemezler.. Polinezya a.. .—ında bu kadınlaş miş erkeklerin türemesi, tabit aşk duygularını tazyik el 1 cemiyet anane ve bağlarının zorundan değil- dir. Zira aşkın bu sefil — tezahürüne birçok medeni memleketlerde başlı: T saix, aşk ihtiyacını tatmine mar ni sebeblerin çokluğudur. Polinezya adalarında ise genç er“ keklerin kadınlaşması gibi bu gayri tabif tezahürlerin sebebi hiç bunun: la alâkadar değildir. Benim müşahe- delerime göre sebeb şudur: Bu adaların yumuşak ve — tenbel iklimi o derece müessir bulunmak- tadır ki erkekleri harpci ve mücade- .|leci olmaktan ayırarak kolayca ka- 'ımlaştırmaktadır. Ben kendi hesa- a e.keklerin bu gayritabil tered- ievi Polinezya adalarında yalnız bu sebebten ileri gelmektedir, kana- atindeyim.. İşte Pohua beni Poli- nezya yerlilerinin bu bekâr — klüp- lerinden birine götürdü ki bir Avru- —anadir ziyadet edebilecefi sndir. Adada bir. müddet i kıyafetinde — dolaştığım için 1 a lbık eskisi kadar nazarı * çırpmiyordum. Güneşten damış ve eszmerleşmiş yüzüm, bil- 'hassa göğsüme yaptırdığım gemici- lere mahsus döğmeler beni ilk na- zarda bir ecnebiden ziyade bir yerli ye döndürmüştü. | (Devamı var) Kızıl Gölge HABER'İN RESİMLİ ZABİTA ROMANI: 60 |yürümüzü WHAZIRIZ. BiLS ...... ÜnaL -. ı aa gaa DENİZİN DİBİNDE . 4K ANBER D SİNiN TODLANMASI # ŞiNE Diya TARAFINDAN BAŞLANMIŞD EF)NE, vA a n> ıieıgiz T DİBİNDEKi .w'âns PEKİ Bil ., MOTÖR'Ü |t msan İ$LEDİN KÜREYİ | ÇYCüNEŞ YUKARI ÇEKİNİ, YYUKARDA YATIN GÜVERTESİNDE DİYANANIN BULUNDUĞU MÜRE — | AkK ÂANBER DEFİNESi ilE BİRLİKTE YUKARI ÇEKİLDİ.. * DİYANA MÜTEADDIİD DEFALAR XKÜRES, iLE DENİZiİN Bi B/NE İNEReEş HER DFFAJUJDA BİIR MİKDAR AK ANBERLE YUKARI ÇIKTI... *tire v YY ea repmrs » * * BİLS -.. BİR DALGIÇ ELBİSESİ Gİ! YEREK DENİZE İNİN.BİR KISIM S ÖİNBER DÖKÜNTÜLERİNİ TOPLA- ÇAM YORUZ. Bı'zş , YARDIM Epîj NİZ . — PEK —— mi5 PALYIER DALGIÇ ELBİSESİ İLE BEN DE İNİYORUM.. KURE YE BAĞLI OLAN TELERE Dik XAT EDİN.. VE TELS;ZLE MUNABERERE EDrM.. BilS DatGiç ELBİSESİNİ GİYE CEĞİ SIRADA... ç ee KZZ GÖWVE DENiZE 'Aİ'YOR « DANA GR GÜNLÜK' İ$g WKABAYI DENİZGİTİ GE İŞIN YARIN AKAÇI — Biz DE YA-| $AMA KÜDAR |. VON anı._vf'fs SÜRECEĞIN: a _'_kĞFÇERıZ... SÖYLÜYOR. — &. MİİSİNDE YATLA MUNAÂBEREYİ TEMİİN EDİYORDÜ AF EDERSİNİZ SIZiN YERİNİZE BEN DENiZE B KİNECEĞİMA, . a n ON -. gğ--âlc &LB/SES) iİLE TANINMAZ - R DENİZİN DİBİNE #NEREK , KİMSE , HO3Lİ GELEN KiZİL GÖlGE * YE BUNU FARKETTİR MEDİ..