15 Eylül 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

Yürümek, muhakkk i insanı güzelleştiren bir spordur Yürümenin kaldelerini billyor musunuz ? Odanızı süsleyecek Tatili bitirip de sayfiyeden dönenler için iş hayatı başladı. Çalışmakta devam edenler de yine çalışıyorlar. Her iki sı- nıf kadın için eylül ve birinciteşrin ay- ları en İyi yiirı'.lme aylarıdır. Herhangi bir doktor bunun sılhat için çok faydalı olduğunu söyliyecektir. Biz yürümenin güzelleşmek için de lâzım olduğunu ilâ- ve edecek ve bundan Ssonra kısa birkaç nasihat halinde yürümenin kaidelerini anlatacağız. Yürümenin birinci şartı çok yorulma- maktır, Yorulmak kadınların yürüme ce- saretini kırar. Akşam bacaklar ısızlıya. rak eve dönen kadın ertesi gün yürüme arzusu duymaz. Yürümeğe, yorulmamak şartiyle ya- vaş yavaş alışılmalıdır. Şurasımnı da u - nutmamalıdır ki kadının azami yürüye- teği, fasılasız bir saatlik yürüyüştür. Bu bir saat yürüyüş için herhalde mü- salt vakit bulmak mmkündür. Bilhassa Babah yürüyüşlerini tercih etmelidir. Genç ve çevik kalmak arzusu kadın cesaretini kamçılar, Onun için bu nokta- yı düşünerek sabahleyin evinizden işini, ze kadar yürüyünüz. Bunu yapamıyor - sanız öğle tatilinden artan vaktinizi yü- rümeğe tahsis ediniz. İsterseniz akşam eve dönerken de yü- rüyebilirsiniz. Fakat günün yorgunluğun dan sonraki bu yürüyüşü size pek tav- siye etmeyiz. Daha doğrusu bu akşam yürüyüşü gündüzki çalışma şartlarına tâ- bi bir şeydir. Eğer bütün gün oturarak çalışmış ,yliyuşan etleriniz bu yürü. y'î.Ei:ei'ı m'x'__pâ_ğedecekler, ve siz de yü- rürken derin bir memnuniyet duyacaksı nız, Bu takdirde işten çıktıktan sonra he- men lik tramvaya atlayıp eve dönmeyi - niz. Sabah yaptığınız gibi yürüyerek dö- nebilirsiniz. Yürüyüş yalnız kanın deve, rant ve adalelerin çevikleşmesi için lâ- zım değildir. O, ciğerinizde pislenerek kalan havayı temizlemek için en iyi bir vasıtadır, Sıhhat için istifadeli yürüyüş, — yalnız konuşmadan, etraftan gelip geçenlere dikkat etmeden yapılan yürüyüştür. Hızlı ve geniş adımlarla yürüyünüz, ayağınızım burunlarına basmız ve ayak parmaklarımı, mümkün olduğu kadar, ha- reket ettiriniz. Sallana sallana, topuklar üzerinde yürümek hem insanı fazla yo- rar, hem de sinirleri bozar. Yürüyüşte ayakkabı fevkalâde ehem. Mmiyetli bir meseledir. Eğer yürüyüş hakkındaki kararınız cid diyse geniş ve rahat ayakkabılar seçi- , niz, Bu ayakkabiların topukları düz va yayvan olsun. Eğer beraber taşımanıza imkân varsa - yahut çalıştığınız yerde bir tarafa da bırakabilirseniz - iş zamanmız için to- puklu bir ayakkabıyı beraber götürebi . lirsiniz. Çünkü geniş ve ökçesiz ayakka- bılarınızla çalıştığınız mağazada, daire- de, atölyede dolaşamazsınız. Size, kendi tecrübelerimden doğmuş bir nasihat vereyim: yürümeden evvel su içmekten sakınınız. Bu hem hazmınızı yorar, hem de kalpte çarpmtı yapar. Yürüdükten sonra su içebilirsiniz, fa- kat, yürümeden evvel olduğu gibi, yü- rürken de bir şey içmek doğru değildir. Bazan yolda insanın canı bir su, bir li- monata içmek ister, ve bunu dinlendi. rici bir şey olarak kabul eder. Halbuki hakikat tamamen aksinedir. Eğer hayatınızın şartları, her gün yü- rümenize tamamen müâni olacak şekilde ise, pazarları kaybettiğiniz yürümeyi te- lâfi ediniz. Ve eğlence saatlerinizi hava iyi oldukça açıkta ve gezerek geçiriniz, Bu en ucuz, en sıhhi bir eğlencedir ve sizi gençleştirir. Bunu yapar da yürümenin zevkini bir defa alırsanız, artık yürümekten kolay kolay vazgeçemezsiniz. Güzellik doktoru güzel bir abajur şapkalara çok benzer, şekiller, Ahajurlar, O da modaya tâbidir. Yeni yeni süsler peşinde koşar. Yazı masaları üzerine konan büyük abajurların esas şekilleri hemen hiç de- ğgişmez. Esasen bu lâmbaların süsü çok azdır. Kadın zevki daha ziyade küçük fantazi abajurlara hâkim olur, ve onlarla istediği gibi oynar. Bugün verdiğimiz model, palyaço şapkasını andıran bir mahruttur. Sa. londa yahut yatak odasında bulunan küçük bir elektrik lâmbasını süsleme- ğe yarar. Eğer eliniz teneke işlerine yatkın İ- se, bilhassa tenekeyi kesmek ve bük- mek için icap eden makaslarla pens. leriniz varsa bu abajurun çerçevesini de yapabilirsiniz, Fakat bu, pek de ka- dın eline yakışmayan bir iştir. Esasen zahmetine değmez. Çarşıda, eskiciler- de, çok ucuz fiyatla istediğiniz şekil- de çerçeveler bulmanız mümkündür, Şimdi icap eden nokta bu eski çerçe. veyi süslemek, salonunuza koyabile- cek şekle getirmektir. Çerçevenin ma- den kısmını tamamen kaplıyacak ser- patin şeklinde ince bir şeridi çerçeve üzerine sararsınız (Şekili). Donuk Kreton denilen kumaş ya- hut, parşumen kâğıdı elektrik ışığını çok tatlı bir halde yapar. Abajurun dı- şını kaplamak için'bunları tercih eder- siniz. Eğer abajuru organdi, tül, yahut i- pekli muslin gibi çok ince bir kumaş- tan ve yarı şeffaf yapmak istiyorsanız o vakit ayrıca astar da kullanmak icap edecektir. Abajurunuz için seçtiğiniz parşu- men kâğıdını, yahut kumaşınızı kes- mezden evvel (Şekil 2) âdi bir kâğıt- la bir patron yapmak daha doğrü bir hareket olur. Bu patron sizi kumaş ke- serken tereddüde düşmekten belki de kıymetli kumaşı ziyan etmekten kur- tarır. Kenarları kesik küçük abajurların kenarları yapıştırılmaz, Sadece dikilir. Dikişli abajurlar hem daha zarif olur, hem de yapması daha kolaydır. Bir bizle abajurun kenar kısımların- da ufak delikler açarsınız. (Şekil 3) bu deliklerden ince bir ip, dar bir şe- rit, yahut ipek bir kördon geçirerek bağlarsınız, Son moda bazı büyük abajurlar da aynı şekilde ince ve zarif derilerle ya, hut göze çarpacak renklerde kalın yün ipleriyle bağlanır, 4 numaralı resimde ise becerikli ka- dın ellerinin hayli mahi'rane bir suret- le abajuru astarladığını görüyersunuz. Bu işin en müşkül tarafıdır. Emprime kumaşı abajur üzerine ta- mamile germelk: için de aynı müşkülât vardır. (Şekil 5). Bazı çok zarif kadınlar, abajurlarını eski zaman kadınlarının giydikleri dan" tel etekler gibi pilise volanlarla süs. lerler. Bu volanlar beyaz yahut açık pembe organdiden yapılırsa tıpkı taze bir çiçeğin tüveyçleri gibi zarif görü- nür, Fakat bunları her odaya koymağa gelmez, Modern binalardaki beyaz du- varlı açık salonda yakışır. Duvarları halrlarla yahut duvar kâğıtlariyle ka- patılmış odalarda hunlardan süzülen ziya, solük ve tozlu görünür. 1?. VA eei İyi bir tuvalet suyu Makiyajdan evvel yüzü iyi bir tuva- let suyu ile silmek çok faydalıdır. En iyi tuvalet suyunun torkibi gayet basittir. 100 gram gülsuyu içersine 5 gram ben- Juvan ilâve edersiniz. Gülsuyu köpüklü bir manzara alır. Üzüm kıaliçesi Kaliforniya da Eskondido şehrin. de yapılan üzüm bayrammda “üzüm kraliçesi,, olarak bu genç kız seçilmiş « tir. Müsabakayı ka- zandıktan sonra ü- zümler arasına garkolunan Mis Margaret Vili bura- da üzümlerin tadı. na bakarken görü- lüyor.., Dünyanın Dünyanın en garip şeylerini icat eden adam da, bir Amerikalıymış. Lev Lehr ismindeki bu adam bütün ze- kâsını garip şeyler icadımda kullanmak tadır ve şimdiye kadar 25 garip icatta bulunmuştur, Amerikada pek meşhur olan ve her- kesin yeni bir icadını sabırsızlıkla bek- lediği bu adam bugün Avrupaya ilk de fa olarak gelmiş ve vapurdan çıkıp İn- giltereye ayak basar basmaz da yeni bir garip şey icat etmiştir: İngilterede, havanın bir yağıp, bir açtığı malümdur. Levlehr vapurdan çı- karken yağmur yağrıyormuş, o da şem- siyesini açmış, yürümiye başlamış. Fa- kat biraz sonra yağmur diniyor, güneş açıyor, o zaman, sivri akıllı mucit, he- men cebinden küçük tırnak makasını çıkarıyor ve şemsiyesinin orasından bu- rasından delikler açıyor. Soranlara: — Bu hem yağmür için, hem güneş için bir şemsiyedir, diyor.. Açık yer- lerinden güneş girecek, kapalı yerlerin- den yağmur girmiyecek., Ondan sonra Lev Lehr diğer icatlarını göstermiye başlıyor: Onun icat ettikleri arasında bir rad- yo susturma' âleti de vardır. Bu bir bo- bin ve iki telden ibaret bir âlettir. Lev Lehr anlatıyor: garip ı Ev kadınına tavsiyeler I * Bulaşık yıkadıktan sonra ellerinizin tertemiz ve bembeyaz olmasını isterse- niz ellerinizi işiniz bittikten sonra sirke ile oğmanız kâfidir, * Cilâlı mobilyelerden sinek pislikle- rini çıkarmak için eğer mobilyanın cilâsı koyu renkliyse kırmızı şaraba batırılmış bir bez parçasiyle bunları silmek icab e. der. Eğer mobilya açık renkte ve cilâlı ise o vakit bez beyaz şaraba batırılir. Mobilya silindikten sonra diğer bir bezle oğulur. * Sineklerin resim çerçevelerine ve aynaların kenarlarımna pislemelerine mâ- ni olmak için bir litre su içersinde bir- kaç tane pırasa başi kaynatınız. Birakı- nız soğusun. Bir fırçayla pirasa suyunu muhafaza etmek istediğiniz yaldızlı çer- çevelere sürünüz. Sineklerin büralara konmıyacağından emin olabilirsiniz, * Deri çantaları yeniymiş gibi parlak göstermek için bir yumurtanın beyazını köpürünceye kadar çarpınız. Bunu çanta, nn Üzerine bir fırçayla hafif hafif sü- rünüz, Sonra kuru bir fanilâ parçasiyle oğunuz. mek kolaydır. Taze tereyağını boş bir reçel kavanozuna korsunuz. Üzerine bir yağ kâğıdı örtersiniz. Kâğıdın kenarları- nı büker ve bir kenar lâstiğiyle kaparsı- nız, Sonra şişeyi tersine çevirir ve içer. lar sıcakça bile olsa tereyağı bozulma- dan durür, , * Tereyağını taze olarak muhafaza et- | en garip şeyler mucidi! Bir Amerikalı, insanlari sütçü beygiri gibi ayakta uyutan yastık; radyo makinelerini susturan alet vesaire yapmış.. v — Amerikalımın pratik J'“Shğ' n—ui — Bunu radyo makinenize taktığ takdirde hiç sesi çıkmazl. -| sıfi! Fakat bu neye iyi? diye saıra“':ı ie' Belki hiç bir faydası yok.. Yaln ğ dın garipliği de işte burada! * - nri' . ç Bununla beraber;, garip şeyler Mest dinin faydali icatları da veradir. — < lâ basit bir fare kapanı bunlar dir- l Bu fare kapanı, ağır bir ta$ “vi:;d;rı ibarettir. İpin bir ucunda ta$ Şir yi” bir ucuna da peynir veya diğ€? Ü yecek bağlıyorsunuz. Fare ptYT' Çaş yor, sonuna geldiği zaman O 4& ğ ağik hayvanın kafasına düşerek, ONU y ta öldürüyor. R Lev Lehrin diğer bir icadı dâ â ji bir yastıktır. Bu, biribirine “’nu_ hef tahta parçasından ibarettir. 'Bu ds)"n' hangi bir yere raptedip üze“_"e gi rak uyumak kabildir. Garip S? £ gö hibi bunun tecrübesini küfekı_e b çedt rürken yapıyor: Farzedin 1“1 i, pe toprağı kazarken uykunuz ge ü;eğ' men tahta yastığın bir UcuNU y raptediyorsunuz, bir ucün“â:gdne dt bir masaya dayıyorsunuz. akta V dirseğinizi koyarak şimdi AY yabilirsiniz !, viR ça Fakat, diyeceksiniz, ay aktavuğ;, C_fs ğıma masanın üzerine uzamğe Ş h"': yatarım.. Olabilir. Yalnız, — Ş pedtf icadı da o zaman garipliğin! si hafif tuzlu su dolu bir kâse İçersine korsunuz. Tuz tereyağına geçmez, hava- ! TETETE T al Dr. Hafız Cem:mnbuî Dahiliye mütehassıs | 7398 Divanyolu. No. 104, a TENEUEATLCLZ