Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
— T a v & -- — * w — TTTW A W Vi /;F ”".-;?' 1EYLÜL — 1935 HABER Akşam oostas /İI MA İ imparatorluk kodamanları- , PTl fayton ve İândolarındaki yaş h"'aı-;h eski Türk hanımefendileri, N — hiç olmazsa — parmakla- M U görmek emeliyle etraflarında K dolaşan, bu kadarcık bir lütfa *ltak hülyası — kalplerini vin bir ıhı,' çarptlrmağa kâfi gelen toy â- % İlârca seyretmiş olan bu saldi- İr at buruşuk göğüslerinde kimbi- &canlı aşk sırları saklıyorlardı. %lıg N eski şatafatına mukabil şim- —h 'kaplayan sessizlik, prenses ve İtrine âdeta hüzün vermişti. Kalk ene“n adalara bakan sahiline yü- Omdakı kayalıkların üzerine * bir fanesine — oturdular. Deniz, ir hışırtiyle, bu kayaların arâ- thdudar sokuluyor. çekiliyor, tekrar ı?% ikg du. Güneşin önüne düşen yelken- 'ha, kızıl bir karartı halinde İs- bi doğru yavaş yavaş ilerliyor; ha- âhrhus tabakasile örtülmüş olan A- iç Süzel manzaraya flü bir fon teş denizin üzerinde tatlı bir mor arak ufukta yavaş yavaş kay- denb“' € prenses: İ dondurma olsa yerdik, dedi. Civarda bir yerde bulabilir mi Timur: ihda gazinolar var, getirtiriz, N *hğ'*&'se kardeşim, söyleyiver de bi- dondurma, getirsinler. Çok su- N"VI hemen ayağa kalktı. Sdade edin prenses, ben gideyim. adunun seğirtmesine mani ol- | Slne mahsus bir zaraletle: dedı siz benim misafirimsi- eŞlm bu zahmete katlanır. dü'hal uzaklaştı. Hemşiresinin &lnız kalmak, bu — suretle onu Söyletmek istediğini anlamış- M İrfan Timur henüz ağaçla- n kaybolmamıştı ki, prenses e. birdenbire genç adama ğ'f X g& ğğenımz Nazan size ne yaptı ki hı;ı akkında bu kadar kötü bir fir Valı $siniz? Xh. Adamcağız, boş bulunup: p, Vt mi yaptı, prenses? diye ba- SAt birdenbire sustu; yarım sa- Ündükten sonrâ, devam etti: aha bana öyle bir çılgınlık yâp- » bütün hayatımca pişman o- CERA L EL LA fğ;ğğf xç tatlı gülümsemesile ısrar etti: Nbin;, Iklara bayılırım, — Ne olur? anlatsanıza! tlime ile Sadun macerayı ve &vine nasıl döndüğünü anlattı. 3Yni gülümseme ile dinliyordu. & almak için durduğu zaman, qî;kat SAT di Ya Nana, evine dönmek is- xk?n he yapacaktınız? wtürsme de söylediğim gibi, an- €Ecektim. O zaman neler işite- şâ'“ığ, Er., Neyse, beni bu fırtınadan İçin gene bu çılgın kıza teşek- &qüen')'ım İZ bu kararınıza memnun olmr ıy di? İt hayır. Fakat prenses, siz ki — - EBöre — onu — tanıyorsunuz, ilenize girmesini ister miydi- İsusta katf bir şey söylenemez. Ben Nanayı bütün kusurlarile Wlmh buluyorum. İkincisi: Sehe Yanımda — bulundurursam Uslandırırım. Ek ilâve etti: SÜsü: Onunla ben — evlenecek Dunla da mesele kalmamış o- ş .'.h bi ü!ıfuk bir yükten, korkulu bir “"'-Ulmı.ış olmanın verdiği taş- bağ'fr * Bözlerini semayâa — kaldıra- A'A" Umm"e Evlenecek - değilim, Allaha 2ma, Sadun, ya aileniz razı ol- : parçaları düşmediğine ıdv ..,4' ubayıaş yın y /”////;/’?İ eli7 A İ/İff,/lı? Wı*hîfâ”nn Aşk ve His Romanı: 15 Nakleden: Haldun S. Kip masaydı? Hem zannederim Nana, evlen menizin pek uygğun düşmiyeceği kadar yakın akrabanızdır, değil mi? — Eyvet, bunu ben de düşünmüştüm. Ne yapayım, istifa edecektim — ve başka memlekete gidip evlenecektik, Uzlaşma Allahtan. — Ama, bu takdirde herkesin gözün- den düşecektiniz. — Doğru! Fakat, öyle lâzımgeliyordu. Değil mi ki kızı kaçırmıştım!.. — Her şeye rağmen onunla evlenecek miydiniz? Sadun biraz hayretle prensesin yüzü- ne baktı. Daha yavaş bir — sesle tekrar etti : — Madem ki, kaçırmıştım! Prenses gözlerini indirerek biran, ta- mamile doğru ve mert büir kalble karşı- laşmaktan doğan derin ve büyük sevin- ci duydu. Bu sevinci daha derinleştirmek istedi: — Onu çok seviyor muydunuz? — Doğrusu ,hayır! Onu hiç sevmiyor- dum. Şimdi anlıyorum, hissediyorum ki hakikt bir aşk telkin için yalnız güzel- lik ve zekâ kâfi değildir. — Yal!! Bunu keşfettiniz, demek! Sadun sesini çıkarmadı. Kızardı. Ney se ki, bunun ne zamandanberi olduğunu sormak prensesin aklına gelmedi. Çünkü bu kanaatin kendisine şimdi — geldiğini söylemeğe utanacaktı. — Sevmiye, sevmiye, size hakiki saa- deti vermiyeceğini bile bile, Nanayı ala- caktınız demek? Sadun üçüncü defa olarak tekrar etti: — Mademki kaçırmıştım, alacaktım. Prenses Azâde elini genç — subaya u- zattı; dedi ki: — Anladım, Bay Sadun Alev, mert bir adammışsınız.. Elini çekerken ilâve etti: — Fakat Allaha — şükrediniz ki dene- mesini sonuna kadar götürmemiş. İşin böyle birdenbire bitmesi — ikiniz için de hayırlı olduğuna şüphe yok. Çünkü o si zin düşüncelerinize uygun bir zevce ol- madığı gibi siz de ona münasip bir koca değilsiniz. — Hangi bedbahta, hangi müebbet kü- rek mahkümuna bu kızın “desti izdiva- Cinı,, teklif edebilirsiniz acaba? Prenses muamma dolu gülümsemesiyle cevap verdi: — Orasını bilmem ama, herhalde bu serkeş gemiyi idare etmek için — sizden usta bir dümenci lâzım olduğuna kaniim., Bu sırada, bir tepsiye konmuş dondur- maları getiren bir garson ile Platon gel- di. Dondurmaları yediler. — Gezintiye de- vam etmek üzere ayağa kalkarken pren- ses Saduna bir sual daha sordu : — Nazan annesinin evine döndüğü i- çin hiç acımadığınıza emin misiniz? — Bu benim için en büyük kurtuluştu prenses, en büyük kurtuluş! Sevinçlerin en derini, en tatlısı! O geceki kadar rahat uyuduğumu hiç bilmiyorum. Prenses kardeşine dönerek dedi ki: — Müşterih bir vicdanın mesut mü- kâfatı! Platon, karşında — vicdan azabı duyacak hiçbir kötülük — yapmamış bir kimse görüyorsun, onu takdir et! Sadun içini çekti: — Ah, prenses, bu kadar — yakından kurtulduğumu düşünmek ne tatlı şey bil- seniz., Allahım! Atıldığım tehlike aklı- ma geldikçe tüylerim diken diken olu- yor. Şakalaşarak sandala — döndüler. Evin yolunu tuttular. Üçü de başka başka se- beblerle memnundular. Fakat en çok A- zâde memnundu. Prenses, bütün hayatı- nı yüksek ruhlar aramakla geçirir ve bul- duğu zaman — ki bu pek nadirdi — fçin- den, cennetin meleklerini — şenlendirecek şarkılar söylerdi. Bugünkü ruhtan gelen sevinç nağmeleri her zamankinden parlak ve güzeldi. Platona gelince, kardeşile — aralarında ne gibi gizli sözler geçti bilinemez, fa- kat bütün yol boyunca ağzından opera bakılırsa o da pek keyifli olmalıydı. Yalnız Sadun Alev hiç sesini çıkarma- Üstüste sekiz cigara İçti. (Devamı var) — "& e»“a'»ğî l ı—_âb—:âü—.. Haber yüzme müsabakaları Bir çok tanınmış sporcunun iştirak edeceği karşılaşmaların çok heyecanlı olacağı Türk gazeteleri içinde spora en çok ehemmiyet veren HABER, mevsimin en büyük müsabakalarından biri olaca. ğına şüphe edilmiyen bir “Yüzme mü- sabakası,, tertip etti. Galatasary ve Beykoz gibi İstanbul. da deniz sporlariyle meşgul iki büyük klübümzle diğer bir çok teşekküller ve klüplere dahil olmıyan yüzme ama - törlerinin kaydolundukları bu karşılaş. malar, dumartesi günü Büyükdere Be. yazpark yüzme havuzunda — İstanbul mıntakasınca tayin edilen resmi hâ- kemlerin idaresinde yapılacaktır. Federeler ve gayri federeler arasın. da iki katagoride icra edilecek olan' müsabakalardan, tanınmamış gençler beynindeki karşılaşmalar, memleketi - mizde yeni istidatlar ortaya atacağı gibi; klüpler arasındaki sıkı çekişme . lerde yüzme sporlarında senelerdenberi biribirlerine rakip bulunan Galatasaray ile Beykozun mevsim sonunlaki vazi . yetlerini meydana çıkaracaktır, r Geçen sene bütün su sporlarında Türkiye şampiyonluğunu yazanan Sarı kırmızılılar, bu sene, İstanbul yüzme Kongre Samatya kamunu — çevresindeki spor kurumlarının birleştirilip daha kuvvetli bir hale ifrağı hakkındaki — parti kamun başkanlığınca verilen — direktif — üzerine klübümüzün fevkalâde kongresinin 4-9- 938 pazar günü saat 10 da C.H.P. Sa- matya kamun kurağındaki lokalimizde akdine karar verilmiştir. Keyfiyetin sayın gazetenizle ilânınr dilerim. Ruzname: â — Davutpaşa gençlerbirliğine ilti- hak hakkında müzakere, b — Hesap ve demirbaşların tasfiyesi. Galatasaraylı atlayıcı Sadi ve Küçük Kema ae Beykozlu Vedat bi GE Li BÜ AA : N | Beyközdan Saffan birinciliklerini Sarısiyahlılara — kaptırz- ı: mışlardı. HABER'in yüzme müsabakaları, bu iki klüp sporcuları arasında bir nevi revanş karşılaşması olacaktır. İstanbul birincisi Beykoz acaba bu defa da Ga. Kıyme!h ;ıuzmnlerdm Halil — muhakkaktır latasarayı mağlüp edebilecek mi? Yoksa, İstanbul birinciliklerinde iki mühim elemanları hasta olan Galata. saray bir ay evvelki mağlübiyetlerinin acısını bu defa çıkaracak mıdır?, İşte bu iki istifhamın cevabmı * cu. martesi günü HABER yüzmeleri ve- recektir , Tam saat üçte başlıyacak olan yüz. me müsabakalarının proğramı şöyle tesbi tedilmiştir: 1 —İ00 metre serbest, 2 — 100 metre serbest (Küçükler), 3 — 100 metre sırtüstü, 4 — 400 metre serbest. 5— V| SÜ0 metre serbest (küçükler). 6 — 200 metre kurbağlama. 7 — Türk bayrak yarı (100 sırtüs. tü, 200 kurbağlama, 100 serbest). 8 — 4 x 200 bayrak yarışı. Beykozlu Ali Sarı- Kırmızıhhfdan Şamil, Ömer Galafasarayın su topu takımı bir mükabakadan evvel Büyükadalılar Kartalı yendiler Büyükada spor klübü futbol B takımı pazar günü Kartal Gençlerbirliği A ta- kımile bir müsabaka yapmış ve genç A- dalılar çok üstün bir oyundan sormr ra Kartal takımını 7-3 gibi büyük bir sa yı farkile yenmişlerdir. Yukarıda resmimizde galip Ada fut- bolcuları maçtan evvel görülüyor. Vedat ve Halil ' Galatasarayından: Beykozlu- Bülent y TP İ ŞE A B T STER wei * Beykozdan Nika