1 Eylül 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

ö ! EYLÜL — 1935 —7“. c — HABER—Akıımnom aristen gelen heyecanlı haberler bep (Baştarafı 1 incide) ı,,&â"“m'ş oldukları ve yeni bir takrm ler almmış olduğu rivayet edilmek, BErllnde hi ecnebi müşahitler, bü- h“?ukımn Hitlerin Südet fırktasına'kar bir maharetle yapmakta oldu- %hhüiııden manevralardan ibaret l beyan etmektedirler, Filhaki, W ıebaq Er, Çekoslovakyadaki son meta- | ı'% ah—kmda mühim beyanatta bulu- b Ve bu metalebatı elde etmediği 8 son altı hafta zarfında büyük d*f—kaqe hazırlamış olduğu harp ci. B % harekete getirecek ve faaliyete SEktir. Kabinenin cuma günü akte- he oıuatlaı-la münakaşa edeceği şey, bu İln metnidir. Müteakiben bu met- Şi Ât İti er, beyanatının metninde Südetler İ koslovakw. ranımn bütün ittifakları- lıı' 'hedîlmesmi ve Berlin ile Prağ Berlin ademi tecavliz misakıma Ü bir misak imza edilmesini isti- %'”" O da Almanya ile Çekoslovak- Mîa bir gümrük ittihadının imza qı.ığkdmnde Südetlerin son senelerde t%a $ oldukları felâketlerin derhal hi- &tine güvenebileceklerini,, ilâve Benı Söylenmektedir. i ”'mm Çekoslovakyanın bu kısmı- Ebe etmesinin ahlâkt ve doğru ol eş Mesuliyetlerinin bu mütalebeye mu- k:%nuedecek olan memleketlere raci o- K Olen gizli iştimada — Hitlerin hz" &günü gencrallerle müzekere &. %ı_m Ve tam bir muhtariyet verilme- vaelce Polonya ile imza edil. '%.. k Nîhayet son bir nokta daha h Ğllenn bu hususların kabul edilme - 'n%hîeceğini çünkü Alman kuvvetinin "dekı ecnebiler mahafili, Hitlerin ğ" Yandan sonra umuümi bir har- söyliyeceğini beyan etmektedir- 1 “Hitler katiyen hiçbir memleke fikrinde değildir.,, — Hitlerin akya hakkındaki mutalebesine | M:k edecek memleketle Fransayı te olduğu ve Almanyanın Fran kîfâ! hasmane harekete girişmesi i- nn Almanyaya taarruz etme- Olduğunu ilâve edeceği söylenil- | Nîî“% Nurunberg kongresinin hita- ; kadar işleri tacil etmemesi muhte- '&%: Diğer taraftan gece — geç vakit : erinin İngiliz projesinin ilk kıs- SUul etmiş oldukları — haber alın: Fadsız başvekilinin sözteri '&Lh (A.A.) — Alınan malümata İ ekil Daladiye, ordu encümenin-| Mhahnı üç kısma ayırmıştır. İlk başvekil beynelmilel vaziyetten ek efkârı umümiyeyi telâşa ver- at;mlürmkle beraber — bu vaziyetin Sİduğunu söylemiştir. Ssımda Avrupanın silâhları a7 İf Mukayese yapmış, Almanya. Macaristanın — halihazırdaki f &rile harp kuvvetlerini — gös- Tansa, İngiltere, Amerika ve Çe Ya karsı yapılacak muhtemel da harekete geçecek kuvvetler taıımınlerde bulunmuştur. '—-Çekoslovak:.a Almanya layısile Avrupada beliren en- Yet karışık ve tehlikeli mahi- afazada devam ediyor. Günün dikkat hâdisesi Amerikanın | tlçisi Kenedi, İngiliz Başve, rü—îtü.:ten bir gün sonra İngiliz | İle de mühim bir mülâkat Yahede mucibince yardıma Y ğîîğff Tfi ?î lı y z A AA Eı' e alâkadar olmağa başladığı- Tümak için işbirliği ettikleri ve Un nvayet edilen 'devlet veya “w:._ Yaya bir taarruz halinde Fran onu yalnız brrakmıyacağı bü vaziyette tahmin ediliyor. İngiliz hariciye nazırı dün sabahtan akşama kadar hararetli bir şekilde orta Avrupa işlerile uğraşmış, Amerika sefi, rinden başka Paristen dün gelen Fran- sanm Londra elçisi Korben'le de görüş- müştür, Neler görüşüldü? Bu görüşmede bilhassa Çekoslovakya meselesi mevzuubahs olmuştur. Paristen avdet eden Korben, Lord Halifaksa Pa- risin noktai nazarını bildirmiş, Lord Ha- lifaks da buna mukabil dünkü nazırlar meclisinde ileri sürülen noktai nazarları Fransız büyük elçisine izah etmiştir. Görüşme, — Parisle Londra arasında her noktada sikı bir anlaşma mevcut ol- duğunü isbat eylemiştir. Her iki tarafın fikrince, Lord Runcimanın vazifesine de vam etmesi lâzımdır ve her iki taraf da Lordun uzlaştırma gayretlerinin muvaf: fakiyetle neticelenmesini temenni etmek" tedir. Bu görüşme esnasında, İspanya mese- lesi de mevzuubahs edilmiş ve bu mesele de de iki hükümetin hareketinin mutaba- katı tezahür eylemiştir. Lord Halifaks ayrıca İngilterenin Ber lin elçisi Henderson ile de uzun uzadıya görüşmüştür. Sefir bu mülâkattan sonra Berline hareket etmiştir. Sir Henderson Berline giderken şu ve ya bu Alman devlet adamına “gizli bir mesaj,, götürmekte olduğu yalanlanmak- tadır. Fakat diplomatik mahfillerde te- barüz ettirildiğine göre Henderson, İngi- liz hükümeintin niyetlerinden ve hattı hareketinden tamamile malümattar ol - muş bir halde vazifesi başına dönmekte:- dir. Çemberlayn Kralın nezdinde İngiliz başvekili Çemberlayn krala mü: lâki olmak üzere Balmoral şatosuna git- miştir. Beynelmilel vaziyeti krala arze- decektir. Fransada Paris, 1 -— Fransa Çekoslovak mesele- sini yakından ve büyük bir alâka ile ta- kip ediyor. Hariciye —nazırı Bone dün Sovyet elçisini kabul ederek bu mesele etrafında görüşmüştür. Nazır ayrıca İn- gilterenin Paris maslahatgüzarı ile de gör rüşmüştür. Cenubi Afrika İngiltere ile birlikte harbe girecek Kap, 31 (A.A.) — İngilterenin dahil olacağı bir harp halinde — cenubi Afrika birliğinin takınacağı hattı hareket mese- lesi etrafındaki parlamentoda yapılmak- ta olan müzakereler neticelenmiş ve nas- yonalist muhalefet tarafından başvekil aleyhine verilen takrir, 17 reye karşı 76 reyle reddedilmiştir. Almanyada terhis edilmiyen Askerler Berlin, 31 (A.A.) — Havas muhabiri bildiriyor: Salâhiyettar mahfiller, terhis edilmesi lâzımgelen sınıfın silâh altında tutulmak! ta devam olunduğu hakkında bir şey bil mediklerini söylemekte ve fakat bu ha- beri kati surette de yalanlamamaktadır. Bu haber, esasen tekzip — götürmez bir mahiyet arzetmektedir. Zira, terhis olu- nacak efrat, silâh altında bir müddet da-, ha bırakılacaklarından haberdar edilmiş- lerdir. Bu sınıfın daha ne kadar müddet | silâh altında kalacağı malüm — değildir. Kontrol edilmiyen haberlere göre, bazı sınıflarda bu müddet, üç aya kadar çıka- caktır. Diğer taraftan askerleri silâh altında tutmak için, hükümetin ayrı bir karar- name ittihaz etmesine ihtiyaç — yoktur. Askeri makamlar, lüzumunu gördükleri takdirde böyle bir tedbiri kendiliklerin- den alabilirler, Salâhiyettar mahfiller, Hitlerin Rayiş- tağı içtimaa davet ettiği hakkında yaban cı gazetelerde çıkan — haberlerden malü- mattar olmadıklarını bildirmektedir. Kont Ciano Amerika sefiri ile görüştü Roma, 1 (A.A.) — Müussolini, çarşam- ba günü evvelâ Papanın mümessili, son. ra da halen Piza şehrinde oturân Bül- gar Kralı Boris ile görüşmüştür. Diğer cihetten Kont Ciano, Amerika sefiri ile bir mülâkat yapmıştır. Romanın siyast mahfelleri bu görüş- melere hususi bir ehemmiyet atfetmek. tedirler. Ordumuzun Elâzığdakî Ser- Başlarafı |1 incide milli zaferini ifade eden bugünde duy- duğumuz sevinç ve heyecan pek bü. yüktür. Dâhi başkumandanın emri altında ordumuzun elde ettiği bu zafer, vata- nın tam istiklâlini temin ve vücuda ge- geçit resmi tirilen büyük inkılâp ve ilerlemenin mebdeini teşkil eder, Bayramımız münasebetiyle mareşa. limizin şahıslarında kahraman ordu - muzu bir kere daha selâmlar ve bü. tün mensuplarına daimi muvaffakıyet ve saadetler dilerim.,, Başvekil Celâl Bayar Pazarlıksız satış hakkındaki kanunun bu sabahtan itibaren ve şimdilik yalnız gıda maddelerine münhasır clmak üzere şehrimizde tatbikine — başlanması mu- karrerdi. Fakat bu husustaki bazı hazır- lıklar henüz tamamlanmadığı için bu iş bir müddet geri kalmıştır. Bu sahbah kendisile görüştüğümüz be- lediye erkânından salâhiyettar — bir zat| bu hüsusta şunları söylemiştir “—— Kanunun tatbiki için — hazırlanan talimatname henüz tamamlanmamıştır. Pazarlıksız satış — kanununun ilk olarak hangi maddeler üzerinde tatbik edilece- gi de henüz kati olarak kararlaşmış değil dir. Yani kanunun yalnız yiyecek mad- deleri üzerinde mi yoksa bütün madde- lere birden mi tatbik edileceği hazırlan- Pazarlıksız satış makta olan talimatname ve bu — vadide verilecek son kararla belli olacaktır. Ta- limatnamenin pazartesi gününe — kadar tamamlarıp kanunun o günden itibaren mertyet mevkiine konulması — kuvvetle muhtemeldir.,, Bu sabahki Cumhuriyet gazetesi kanu- nun bugün tatbik edilmeğe başlanacağı- nı yazmışsa da bu tamamile — yanlıştır. Bugün gene eskisi gibi pazarlık usulü ba kidir. Bu itibarla halkın gıda maddeleri * üzerinde göreceği etiketlerde bildirilenğ fiyatları belediyece tesbit — edilmiş fiyat sanarak onları olduğu gibi kabul etmesi henüz zamansızdır. Bir yanlışlıktan is- tilade etmek istiyen esnaf bulunabileceği ihtimalile bu noktayı gözönüne koymağı faydalı bulduk. Sanayicilerin toplantısı BEr- Baştarafı 1 İncide latmış, fabrikaların tesisi müsaallesi dolayısiyle bir takım spekülâsyonlar meydana geldiğini ve bu Aarada bazı kimselerin aldıkları müsaadeleri baş - kalarına sattıklarımnı söyliyerek bun. dan sonra kurulacak fabrikalarda mü. saadeyi alan kimıcleriı;ı muhakkak su- rette yüzde yırrm beş . hisse sahibi ol. malarının Ilzüâg*ilöceğîâî bildirmiştir. Bundan sonra söz alan sanayiciler . den bir kısmı bazı şikâyetlerde bulun. muşlardır. Bu arada fabrikaların büyültülmesi için sipariş edilen makinelerin gümrük- | lerde bir çok formalitelere tâbi tutuldu. ğundan, muamele vergisinin sanaytin inkişafına mâni olduğundan sşikâyet &. dilmiş ve istihlâk vergisinin de kaldı . rılması istenmiştir. Sanayi Umum Müdürü Reşad bu iti- raz ve dileklere cevap vermiş ve imkân dairesinde kolaylıklar söylemiştir. Bundan sonra bazı sanayiciler, kü. çük müesseseler tarafından çıkarılan dayanıksız lâstik, ayakkapların büyük fabrika mamulâtiyle rekabet ettiğini bildirmişlerdir. Uzun münakaşalar . dan sonra bu hususta tetkikler yapıl - ması kararlaştırılmıştır. gösterileceğini 'l :A HÜz ( Kurşuna dizilen askerin yıl dönümü A UNUMUZDEKI hafta içersinde Andre Mohiye is- ( A..._ııı_ı. İyi kaloli Lıl'a Üm (A İnsanlar NLATACAĞIMIZ alelâde bir vakadır. Her gün o- lan bir vaka;.. Yalnız bu vaka yirminci asır İnsa« nının yalnız kendi menfantlerini düşünen kimseler olma- & DAYYIN Tozlar suç delili MERİKAN polisi, bir meseleyi tetkik ,G oluyor ederken, Asıdır. Bunun ehemmiyeti hlı Avrupa hâdiselerine artık Vürmasıdır. Amerika, İngiltere Bibi üç büyük demokrasinin ı%ına hârhi göze aldıkları bütün dün- ık“ı SN olunen tocavliz etmök niye, % rekctl-—rine firen vurula- kak telâkki —edilmektedir. whu takdirde İngiltere Fran- - M harbe girerse Amerikanm n ddi 4 ü e hdi —0 4 minde eski bir Fransız askerinin Almanlar tara- fımdan kurşuna dizilişinin yıldönümü kutlulanacaktır. E- ğer bu adam buğgü hayatta olmasaydı bu merasimin ya, zılmağa değeri olmazdı. Fakat Andre şimdi sizin ve be- nim gibi canlı bir mahlüktur. Bu pek az tesadüf edilen vakayı anlatalım: 1914 ağustosunda Alsas cephesinde şiddetli bir ta- arruzdan sonra Fransızlar geri çekilmek emrini aldılar. Bu ricati himaye etmek üzere siperlerde bırakılan bir manga asker boyuna Almanlara ateş ediyordu. Almanla- rın taarrüuzu ile bunlardan bir kısmı öldü, diğerleri de esir edildi. Esir edilen yödi er kısa bir isticvabdan sonra, siperler üzerine beyaz bayrak çekerek teslim ol- duktan sonra ateşe devam ettikleri için kurşuna dizil- meğe mahküm oldular. Askerleri bir duvara dayadı. lar, bir manga Alman askeri bir yaylım ateşi açtı. Hepsi yere düştüler. Moniye de bunların içindeydi. Fakat Mo- niye ölmemişti. Cesetleri almağa gelen Alman sedyeci- leri ölüler içersinde birisinin kımıldadığını, gözlerini açtığını gördüler ve bu canlı ölüyü hastaneye götürdü- ler, dığımı, düşmüşlere, yoksullara yardım gibi İnsani hisle- rin hâlâ yeryüzünde bulunduğunu anlatıyor. Pariste borsa civarında eski bir bina ve bu binada kapıcılık yapan ihtiyar bir kadın var, Kadın otobüslerde kondüktörlük yapan biricik oğluyla beraber yaşıyor. Geçen cumartesi günü oğlu izin müddetini köyde bulu. nan nişanlısmın yanında geçirmek üzere Paristen ayri- lıyor. Ertesi gün pazar; kapıcı kadın komşuda çalan radyoyu dinliyerek işini yaparkoen bir telgraf alıyor. Telgraf oğlunun nişanlısındandır: “Çabuk geliniz. Oğlu- nuz çok hasta.,, Kadın deli gibi oluyor. Hazırda parası da yök. Bir kiracıdan ödünç alarak yola çıkıyor. 29 yaşmdaki oğ- lunun cenazesini görmek için, Talihsiz delikanlı “Anjin puvatrin,, den göçüp gitmiştir, Bu feci haberi salı günü apartıman kiracıları öğre- niyorlar, Sonra bütün mahalleye yayılryor. Ayni evde o. turan kiracılardan birisi bir iane listesi yazıyor. Liste- nin başmda şu cümleler yazılıdır: “Zavallı kadının kimsesi yok. Oğlunu gömmek ve ken disi de öonun yanına gitmemek için paraya muhtaçtır. Ona yardım edelim.,, Liste derhal imzalarla doluyor. Kapıcıyı tanıyan, ta- ' nımryan bütün mahalleli yardımına koşuyor. Hattâ so- Hastanede doktor bu ölmiyen idam mahkümuna acıdı, tedavi etti ve ne yaptıysa yapıp meseleyi kapattı. Ve macerayı anlatan resmi bir vesikayı adamcağıza verdi. Moniye sulhe kadar bir Alman esirler karargâhm- da yaşadıktan sonra mütareke ile beraber Fransaya dön- müştür. iraBİCA — kağı tamirle uğraşan ameleler de... — Zavallı kadmı tanımıyoruz, diyorlar, fakat ne e- hemmiyeti var... İnsanlar biribirine yardım etemlidir! Ve onlar da ianeye iştirak ediyorlar, Vakiâ toplanan para kadının unutulmaz kederini or- tadan kaldırmıyacaktır. Fakat büyük acısı içersinde onu ayrica para aramak derdinden kurtarıyor. Bu da az miı nIZ. N Hai d suçluyu bulmak için yeni bir usul kullanmak mecburiyetinde kalmıştır. Amerikan zenginlerinden birisi mütemadiyen teh- did mektupları alryormuş. Bu mektuplar bir gazeteden kesilen harflerin kâğıt üzerine yapıştırılması suretiyle yazıldığı için zabıtayı çok şaşırtmıştır. Vakıâ polisin şüphesi bir taksi şöförü — üzerinde toplanmışsa da adamcağızı itham edecek kat'i deliller bir türlü bulunamamıştır. O vakit polis bu şoförün evin- de sıkı bir araştırma yapmış, evde bulunan bütün tozlar- elektrik süpürgesiyle süprülerek toplanmıştır. Toz da- neleri ve süpürge içersinde kalan kırımtılar birer birer pertevsizle muayene edilmiş, nihayet tozlar arasında 4 milimetre uzunluğunda kâğıt parçaları bulunmuştur. Bu parçalar mektuplara yapışık harflere tatbik edilince ke. narları tıpa tıp gelmiştir. Suçlunun bu vaziyet karşısımda kabahatini itiraf et. tiğini tahmin etmek güç değildir. Ayna ne işlere yarıyormuş ! YNA birçok İşlere yarar, Şıklar, zarif kravatla- rint aynanın yardımıyla düğümlerler, Dans me- raklıları dans figürlerini ayna karşısında düzeltirler, Fakat çok tanmmış iki doktor, Andre Durvil, Gaston günde birkaç dakika ayna karşısmda durmak suretiyle mahcubların cüretkâr, hiddetlilerin sakin, hulyakâr in. sanlarm hayat adamı olacağım temin ediyorlar. Yapılacak iş çok basittir: her sabah bir çeyrek sa- at İsveç usulü jimnastik yaptıktan sonra ayna karşısın- da dikkatle yüzünüze bakınız. Âyna o vakit yüzünüzün hatlarmda size kusurlarımızı açıkça gösterecek. Siz de bu kusurları görünce onları düzeltme çaresini arıyacaksı-