Tiyatroda cinayet | ap” Paşlarafı 11 incide | Aklıma bir $ yok, bir cinayet olduğuna kani ulumayiunie | Kannatime iştirak etmenizi r, Bunca emin: Zaten o i itimadmız v — Rica edârim Brunel, Söyle tediğinizi İstediğim şu: Beşinci perde tekrar edi Bu sizin elinizde olan bir şey, emredin, kâfi. Yalnız, salonun şimdiden boşaltılması lâzım, daha kolay olur. Deleyrakın yüzünde gül T görüldü. — Evet, dedi, madım ama Yapılabilir. Bir şey ar kat, Ruv Blas rolünü . (Brunel aklında bi arar gibi yaptı, sonra) Gentener Zaten bir kere oynamış bu rolü. — Pekâlâ. Kraliçe rolü Beroni oyun oyn! ki kelime o söy ke Şimdi gidiyorum Müsaade eder mi: Cevap beklemedi, hemen dışarı fırla. dr. Biraz sonra tekrar geldi — Oldu, dedi, iş tamam! Şimdi gide- yim Gentenere haber vereyim. a e ENTENER'i odasında buldu, et. | rafına arkadaşlarımdan ön, on iki ! kişi kadar toplanmıştı. Kadınlar ağlıyor lardı, Brunel, itiraz beklemiyen bir sesle; — Baylar, dedi, komiser karar verdi, | biraz evvel bir facia ile nihayet bulan | sahne tekrar edilec: M. Gentener, Ruy Blas rolünü oynıyaca! iz. Aktör yerinden sıçradı — Ben mi? dedi. Fakat, ben gene ayni rolü oynasam daha iyi olmaz mı? — Bütün son perdeyi oynamak lâzım. gelseydi, sizden bunu İstiyecektik. Fakat perdeyi zavallı Signarbiyö nerede kal. dıysa gene orada keseceksiniz, yani Don Salluste sahneye girmeden evvel. Esa- sen, Cezairde, arkadaşmızın yerine, âyni rolü bir kere oynamışsınız, galiba? — Evet, oynadım. Yalnız, iki sene ev. veldi 0, İ — Olsun. Suflör yardım eder, Haydi baylar, çabuk olalım, bizi bekliyorlar. Koridorlarda şimdi kimsecikler kalma, muştı! Yürürken Brunel bana: Sen de salona git, dedi. Orada daha iyi görürsün. Sonra hatıranı işlet, oyu. nun teferrüâtına dikkat et, Yeni Ruy Blas karşımızda idi. Biraz öne doğru eğilmiş, kolları iki yanına sar- kıyor. Heyecan içinde olduğu belli. He. yecan duymamak kabil mi? Bir müddet hareketsiz durduktan sonra, tereddütle aralık kalan kapıya döndü baktı. Oradan cesaret mi aldı, yoksa bir emir mi? He. men başladı: Bili. Rüya söndü. Hayaller kaybol, du, Heyecansız bir ses. taklit yapılıyormuş gibi, cansız cansız dökülüyor. Allakım ben sana hürmet etmez mi yim! Ey Tanrım (sen ki ona haberi ulaştırdın, bu meleği korumakla sen bana yardım 'ellin, ey âdil, ulu tan. rm... A! Hayret! Ağzından çıkan sözler cam lanıyor, hareketleri odaha canlı bir hal alıyor. Gentener vaffak olmuştu, yo mahareti ile mi temin ediyordu, Evet, büyük aktör kendisini tolüne vermişti. Ruy Blas elbisesinden şiseyi çıkarıyor, masanm üzerine koyuyordu. Hadi, öl şimdi olçak! Uçuruma sil. rüklen, Gizli kapıyı takviye etmek için Signar | biyönün götürmüş olduğu eşyadan birini | kapıya daha fazla yaklaştı O canavar gelir de kurbanım görürse Hiç olmazsa içeri bu kapıdan girme, Kelimeler, sanki dudaklardan nefes alıyordum. Etrafımda artığını hissediyordum. neticelenen sahne burada başlamamış mıydı? Ruy Blas tekrar sahnenin önüne gel. mişti. Şişeyi almış bakıyordu. Neyse, şimdi düşünüp memnun olu- yorum ki kimse Kürtaramıyacak. Düşmeme engel yok. Masaya dayandı, yüzünü ellerinin a. rasma aldı. Beni seviyordu kız! Allakım.. Bu sırada bir ses: Dur! diye bağırdı. Niyahettek birdenbire açıldı. Brunel üç adımda sahnenin orlasında| idi. Müsaade edin bir (yanlışlık oldu. | B kı, Ruy Blas koltuğa oturur. — Ha oturmuşum, ha oturmamışım, | ne fark var? Bir rolü herkes kendine gö. | re temsil eder. Gentener hayret içinde kalan “seyirci. lere,, döndü ve kendisine hak vermeleri- | ni bekledi, fakat (o söylediklerini tasdik eden kimse olmadı. Brunel tekrar, ciddi bir sesle: Rarbiyö oturmuştu. Rica ederim, tekrar başlayın, Brunel bunları sö; ie arka sonra tekrar ağzını açtı, | Nihayet i ii Eri yliyemedi. Neyse, Şi düşünüp memnun olus | yorum ki kimse kurtaramıyacak. Bunları gene öyle, tuhaf bir sesle sö füyordu. Heyecanı, korkusu bu sesten İ belliydi. Koltuğun kenarına oturdu. Beni seviyordu kız! Burada Brunel tekrar göründü: — Oltursana! dedi, Ruy Blas sizin köy de böyle mi oturur koltuğa, sıkılgan bir misafir gibi? Esasen o piyeste Ruy Blas koltuğa oturmaz, yıkılır. Bizim arkadaş Genteneri iki omuzun. dan tutmuş, şiddetle koltuğa çökmesi İ. çin aşağı doğru çekiyordu. Aktör birden bire Brunelin ellerinden kendini kurtar- dı ve yan tarafa sıçradı. O sırada gizlice içeri girmiş olan bir polis memuru ken. disini yakaladı. Brunel, artık ona bakmıyarak, cebin. den elektrik fenerini çıkardı ve koltuğa doğru tuttu, Daha fazla duramadım. tum. Arkamdan da kol Pierlain de geldiler. Hemen sahneye S1ç- radık. Brunel: — Dediğim çıktı, dedi, Ne görüyorsunuz şurada? Bunları söylerken parmağı ile koltu. ğun kumaşmı gösteriyordu. Önce bak. tım bir şev göremedim. Sonra gözüme iki santimetre kadar, uzun. siyah bir iğne ilişti. İğne koltuktan dışarı bir at kılı gi. bi çıkıyordu. Doktor: > — Al diye haykırdı. Bir iğne var! — Evet, iğne var ya! rüyorsunuz, haberi olmıyan iğneyi kabil değil farke- demez. Koltuktan dışarı çıkmış bir at kılına benziyor. Tabil batınca da kanat, maz, iz bile asıl bir zehir var, lâzım. Bu da tabii benim işim değil. Brunel, âdeta büyük ( bir neşe içinde Deleyrakın omuzuna (vurdu ve yavaş sesle: gelin bakın. Tamamlie Mmu- vaffak olunan tahkikat i Kİ otomobil tuttuk. Deleyrak mah pusunu aldı, iki polis memuru ile beraber o otomobillerden birine bindi, ö ne de ben, Brunel, doktor ve Bur- Gbayet” en TO. manlarda olmazmış. — Kabul. Fakat hâlâ anlamadığım adam? Öyle ya, Signarbiyö ile tek başma karşılaşacak yer yok de- Bildi ya! Üzerine sokakta saldırırdı, ve- ya, daha iyisi... — Dur; üzerine | saldırırdı, diyorsun. Üzerine saldırmak için insanın biraz ce. saret sahibi olması lâzım, Bu cesaret mı Gentenerde? Onun intihap ettiği ve ihtiyaç gös, Şimdi de ben onun sözünü kestim: — İyi ama, dedim, gene bu cinayeti tiyatroda işlemesi zarureti yoktu. Ze- HABER — Aksam nostasr SİLANIŞORLAR.. e j Hayledi # Bonasyöze & 4 En he de Tü yg Sadın bu arada 0Ncak façabilecek vakıflılur: /18 HAZİRAN — 1038 esimle Nr dör hala, N mil Giraen kad Dar İz Sanyan /r artadaşıle odaya ALEXANDRE DUMASNIN aya Maşa. area Makladır sep aaa Banasyö güç. pe kle Yanda bulunan alnın “kanles dö Knlersoldu Gani SÖYEYİNCE b arladaz İle Zaaa blur föcd iy anladlar. hirli iğneyi otomobilde veya hattâ kızın evinde saplayabi çin neye bin beş yüz odasında, Kişinin bak. a olduğu sahneyi intihap etti aca- ba? Brunel part rak paylar gil — Duyan da seni nı bana doğru sallıya- Ruy Blasın nasıl ünü (görmemiş şün: Sahneden gnarbiyi şka yer. de ri — iğne etine sap. Dizin değilse bile, zehirin ilk sesini çıkarmamaya, duyduğ, r ye:mecburdur. E den ve h li indeni farkedilse bile tuhaf cı çeker görün. di, sanatine ne r bağlı olduğu malümu idi. Biliyor. du ki, kurbanı kendisine hâkim olacak, kadar devam edecek ve etmeden ıstırap çekerek im de öyle oldu. “Cesaretle ve takdire şayan bir adam vam etti ve rnlünü ancak, bıraktı. Düşün bir kere: Hat Arada bir süküt geçti. Bu tor bozdu: — Gene şüphe yok Ki dedi i bir ir 2ebi rmiş, onu öğrenmek Küetiyorum, Sonra, ac: bu alçak adam iğneyi kol- tuğa ne zaman koydu? — Zor bir iş mi 0! Bir ara rn hazırlandığı odaya girmi; ik, dekorte. Hatırlı, koltukta oturan kimse yoktu. Sahnenin endi lehine ne. tice vereceğini ümit lan biriydi. Hakikaten, cinayet keşfolundu- ğü zaman bile, bir perde evvel her şe. düşünülerek, ci. âlet o. cani her şeyi evvelden dü: şünmüş taşmmış! i tarafını unut. karşı beslediği hislerinden değilse bile, ihtirasının dere. cesinden arkadaşlarının haberdar oldu. ğunu bilmiyordu. Her adem oğlu gibi © sanıyordu ki bütün insanlar kendisi olduğunu, hülâsa intikam alabilecek bir tabiatte bulunduğunu bilmiyordur. "Burgon; a'nın söylediği bir iki keli. iü r ölüm. olmadığını. ortada bir tesadüf bulunmadığını dü. şünmeme kâfi gelmiştir. Görüyorsunuz ya, bir kere daha isbat edilmiş oluyor ki, tamamile muvaffak olunan hiçbir cina. yet yoktur. Burgonya, büyük bir heyecan içinde: — Fakat, dedi, herhalde tamamile mu- valfak olunan tahkikatlar var! Brurel bahsi değiştirdi. aklim lekesini Dr. irfan Kayra Röntken Mütehassısı o $ Hergün öğleden sonra saat 3 ten 7 ye kadar Belediye, Binbirdirek Nuri. Gonker sokakta Aslaner apartıman No. 8-10 Misesmas eee cpasaamasoradans2 s0gapaeaseMn 22 SESLERE seat aza Resimli - | Öç Silânhşorlar | 28 Bu kuponu kesip saklayınız Tehlikeli avcılar (1 7 ineide kı bir mermi gibi aftan çıkmış me alin takiye merikalte karı Rak de, etli tecrübe, ti makine ile tesbit edilmişti lar, en garip geylere ali Bu tehlikeli oyuna, an. ten ti ile görenler de bunun bir sinema olmd* dığını temin etmişlerdir. O zamana kadar motosi) sürat rekorları kırmış olan, B: ondan sonra “Sarışın Mermi,, yor, birlerini ine, ve e gene böyle tehlikeler içinde y Birinci sım! Operatör Or. CAFER TAYY Ak PARİS TIP FAKÜLTESİ S- ASISTANI Erkek, kadın — ameliyatları, diff &stetik “yüz, meme, karın bur luğu ve gençlik ameliyatı,, (Nisaiye ve doğum mütehassıs) Muayene sabahları B den 10 a kadar Heçcanei, Öğleden sonra ücretlidir. Tel 4086 Yu. Parmaktapı, Rumeli han