7 HAZİRAN — 1988 MİKİ Gizli HABER — Alsam Boslin, | ei KOVBOYLAR BİYARINDA İYisiMi Mi Suad Derviş n Ü TUS Beş günlük uzun hikâye Bu iki balacığı umumi harp öylebir yıpratmıştı ki... Büyük hala fakröddeme raübtelâ olmuştu, küçüğün midesinde ya. ra vardı. Merhum kazasker Abdürrahman elen. dinin torunları umumi harp senelerinde (yalnız Necatiye babadan kalma mirası değil) ayrıca ne süpürge tohumlar, ne | yağsız fasulyeler, ne sade suya bulgur plâvları ve daha ne muzahrafat yemiş Jer, ve ne kadar aç da kalmışlardı. Şirkete girer girmez esasen küçük bir maaşı olan Necati bütün kazancını bu halalardan birisini beslemeğe diğerinin »stırabını teskin etmeğe hasreti. Kendisi bir kuru simitle kifafr nefs e- derken halacığının birine pirzolalar, diğe. rine en hâzik, hekimleri ve Avrupa tıp müstahzaratının en pahalılarını taşıyıp durmuştu. o Bey hahasmm bu yadigârla. rına iyi bakmak için hakikaten büyük fe dakârlıklar yapmıştı. AKAT insanlık böyledir!Hayat ne kadar bunaltıcı ve ümitsiz gibi gö rünse gene Âdem evlâdı hülya ile avunur, İşte bu sıralarda, Necatinin içinde bir Avrupa seyahati isteği uyanmıştı, Elbet de günler böy'le geçmiyecekti, Ay lığı artacaktı, o zaman para (biriktirip şirketten Üç ay izin alacak ve Avrupayı dolaşacaktı. Onun güç günlerinin tatlı dakikaları, bu seyahatin projesini yapmağa hasreti. Zi kısa zamanlardı. Hattâ bazı geceleri yatağında bu seya. hati o kadar tahakkuku mümkün bir ha. kikat gibi düşünürdü ki, ertesi gün İşin- den dönüşte Beyoğlundaki seyahat acen. talarına uğrayıp uzun, uzâdıya fiyatlar öğrenir ve vapurların, trenlerin kalkış günlerini, saatlerini yazdırırdı. Sanki yarın seyahate çıkacakmış gibi Saat sekizi bilmem kaç geçe oSirkeciden kalkan Avrupa ekspresinin hangi büyük İstasyonlarda kaçar dakika kalacağını öğ. renmekten zevk duyardı. pa bu seyahat projesi kolay kolay tahakkuk edemiyecekti. Aylığı yüz yirmi beş liraya çıktığı za. man Necati Meliha isminde bir genç kı. 2a âşık bulunuyordu. Bu haber, iki hala. ağını pek üzdü. Birisi baygınlık geçirdi. ötekinin mide sancısı tuttu. Gelecek ge linin kendilerini istemiyeceğini © onları İstiskal edeceğini düşünüyorlardı. Hattâ İ *şyalarını toplayıp gitmeğe (kalkıştılar, fakat Necati onları teskin etti. Gelecek #enç kız onlara Necatinin anneleri imiş Bibi hürmet ve muhabbet göstermeği va. aletmişti. İ » Meğer#halaların bu gelinden bu kadar | ğ te hakları varmış. ! Gelin hanım halalara istiskal gösterme | di Fakat “sağ olsun,, ayın son çarşamba. | “ Bn Ki gİbİ evin içindeki insanlar bazıları. | fa Yaradı, bazılarına yaramadı. İ Uğurlu kademleri bu eve girdikten bir ! iş Sonra zavallı fakrtiddeme mübtela ha. | Şiddetli bir gripe yakalandı kurtula.! Madi. Tkincisi kardeşinin ölümünden ie döşeğe düştü, Bir daha kalkamadı ay gk Onu da gömdüler. N iecatinin aylığı birdenbire yir. Mİ es ira zam gördü. kN Halacıklarının acısını kuvvetle hisset. miş olan Necati, nihayet tabii zamanla bu acıları unuttu. Karısı pek muktesit olduğu için şimdi bir kumbaraları vardı. Şimdiye kadar hekime, ilâca verilen para buraya atılı. yordu. N Kumbarada biriken para seyahat parası idi. Akşamları karısile uzun uzadıya bu seyahatten bahsederler, hangi şehirler. de kaçar gün kalacaklarını konuşup du. rurlardı, Nihayet birçok ekonomi ve gayretle bir kaç sene sonra üç aylık bir seyahate kâfi gelecek olan parayı biriktirdiler. Necatinin den gayri uldığım irin şundan ibaret. Bir büyük halacığımın vefatında iki gün de ikincisinin... İşte hepsi bu. Üç ay izni alıp Avrupayı baştan aşağı dolaşacağız, diyordu. N İHAYET muayyen tarih gelip çat- ti. Necati bir akşam karısma: — Meliha sen beceriklisin dedi. Pasa. port işine yarın sen başla... Doğrusu bu. nun için kendim izin alıp, tatil günlerimi huradan ziyan etmek istemiyorum. Meliha ertesi gün hemen nüfus kâğıt. larını eline alarak pasaport dairesine git- ti. O gün haziran ortasının pek sicak gün. lerinden biriydi, Salon çok (kalabalıktı. Besbelli o gün İstanbulda bulunan ecne. bilere ikametgâh tezkeresi veriliyor ya. hut bu tezkereler kontrol ediliyordu. Türk pasaportu veren gişenin önünde “e epeyce kalabalık vardı. Müthiş sıcağa rağmen en tıfak bir bez- ginlik duymadan bir buçuk saat bekle, di. Fakat kendi sırası geldiği zaman an. ladı ki bir pasaport almak istiyen vatan. daş evvelâ maliye tahsil şubesinden vergi Yorcu olup olmadığını gösteren bir vesi- ya getirmek mecburiyetindedir. O gün geç kalmıştı. Ertesi sabah erken. den mahallelerinin maliye tahsil şubesini Hğrenidi gitti, Maliye tahsil şubesi dar (o cepheli beş vatlı bir bina idi. Kime müracaat edileceğini (o bilmiyen Yadın; “Sora sora Bağdat bulunur... sö- yünü hatırlayan sokak kapısının karşı. sındaki oda kapısından içeri girdi. Burası küçük bir oda idi. Duvarlar kâ- milen tahta raflarla dolu idi. Her biri üstünde siyah kaplı kocaman (defterler vardr. Yerlere de deflerler konulmuştu. Önde bir yüksek tahta bölmenin arka. sanda kısa boylu zaif, siyah caketli bir adam... havanın sıcağına rağmen boynu. nu yün bir şal ile sarmış bir kulağının yarısı eksik, siyah saçları sert telli bir fırça gibi dik, | Herhalde memur olacak.. İ Kocaman bir deftere, kocama: bir def. | teren bir takım isimler rakamlar, adres. ler nâklediyordu. : Meliha terbiyeli bir sesle sordu — Affedersiniz bay memur... Vejlh... Bay memur başını kaldırdı. Bir kere boş ve bir şey anlamıyan (gözlerle genç kadına baktı. Sonra başmı deftere eğe- rek yeniden işiyle meşgul olmağa başladı. Ya suali duymamıştı, yahud da rakam. İarı şaşırmaktan korkmuştu. Meliha bunu böyle düşündü. Halbuki sonradan; bu pasaport muamelesi çatal, Jaşıp dalbudak salıverdiği zaman şu da. ireden, bu daireye koştuğu günlerde es- habx mesalihe böyle muamele etmenin bazı memurlarda bir itiyat olduğunu öğ. rendi, Memurun işi mübalagasız bir çeyrek saat sürmüştü. Sonra defterini ağır, ağır kapadı. Ve onu kucakladı. Rafların üs. tündeki eşlerinin arasına yerleştirdi. Son. ra döndü ve derhal ilk defa genç kadını görüyormuş gibi başiyle bir selâm vere- rek sordu.: — Ne istiyorsunuz? “Meliha tam cövap vereceği sırada İçe. ri bir başka insan girdi. Dirseklerine ka. dar kolluklar geçirmişti. Buranm bir me, muru olduğu belliydi. (o Arkadaşmdan bir kaydı istedi. Öteki bulamıyacağını söyledi. Münakaşa ettiler... Münakaşa en aşağı Yirmi dakika sürdü. Nihayet kesik kulaklı memur defterlere bir bak- mağa razı oldu. Raflardaki defterlerin hepsine baktılar. Nihayet sonuncuda 2- radıkları şeyi buldular, Dışardan gelen memur küçücük bir kâ, adın üstüne deve kervanı resmi gibi ar. darda bir takım rakamlar yazdı, Ve çık- tı. Bütün bu işler olup bitinceye kadar bu memurun yarısı eksik kulağından gözle. rini ayıramıyan genç kadm bu kulağın nerede kesilmiş olabileceği hakkında en aşağı yirmi ihtimal düşünmüştü. Kesik kulaklı memtr nihâyet gene gerç kadma döndü ve sordu, — Bayan sana soruyoruz ne istiyorsun? Genç kadın istediğini söyleyince müt. hiş hiddetlendi. Meğer onun en Üst kat. taki arka odaya müracaat etmesi lâzım- miş. Meliha en üst kata çıktı. Resmi bir kâğıt doldurmak lâzım dediler ona bu kâğıdı verdiler. Fakat kalem vermediler. İndi bir postaneye gitti ayakta kâğıdı doldurdu. Beş ket merdiveni çıktı. — On altı kuruşluk pul lâzım. Dediler, tekrar beş kat merdiveni indi, Sokağa çıktı damga pulu satan bir dük. Kün aradı, buldu. Gene beş kat merdiveni cıktı, En üst kattaki memura onu verdi. Dikaktle baktılar o okudular, bir şeyler vazdılar, 1 — Şimdi mahalle karakoluna dedik. leri zaman genç kadmın gözpmarlarına vaş geldi. Fakat tabii itiraz etmedi. Usul bul. — Peki dedi. Beş kat merdiveni indi karakola git. Hi kâğıdına baktılar. — Nahiyeye git. Dediler. Nahiyeden karakola, karakol. dan nahiyeye, nahiyeden tekrar maliye tahsil şubesine oradan kendisini tekrar karakola yolladılar. Ve nöbetçi omemur nezaketle; (Sonu var) Lüzumlu Telefonlar İstanbul için: 24222, Beyoğlu için Için: 60623. Yazan ve Çizen YALTIDDISNEY 7 HAZİRAN — 1938 SALI Hicri: 1357 — Rebiülâhır: 8 düneyin değuse Geseyz Bahp 4,29 1940 “aran pe Sie Mini Akyar o... 2,20 12,12 16,13 1940 21,37 2.11 £ : 44644, Kadıköy için: 60020, Üsküdar Yeşilköy, Bakırköy, Bebek, Tarabya, Büyükdere,Fenerbahçe, Kandilli, Eren. köy, Karlal, Büyükada, Heybeli, Burgaz, Kınalı, içini Telefon muhabere mem runa yangın demek kâlidir, Rami itfaiyesi: 22711 Deniz » 35, .20 Beyazıt kulesi: 21996. Galata yangın kulesi: 40060. Sıhbi imdad 4995. Müddeiumumilik: 22290, Emniyet müdürlüğü: 71352, Elekirik Şirketi: Beyoğlu: 44801 - İstanbul: 24378, Sular: İdaresi: Beyoğlu: 44783. Beşiklaş: 40933, Cibali: 20222. Nuruosma. niye: 21708. Üsküdar - Kadıköy: 60773. Havagazi: İstanbul: 24378. Kadıköy: 60790. Beyoğlu: 44642. Taksi Otomobili İstemek İçin Beyoğlu ciheti; 49084, Bebek cibeli: 36 . 101. Kadıköy elbeti: 60447, Denizyolları İstanbul acenteliği: 22740, Karaköy: 42362. Pazartesi Tophaneden 10,99 Mudanya, 20 Bandırma Salı Tophaneden 9,30 İzmit, 10,30 Mudanya, 19 Karabiga, 20 Tandırma, Ge- Intadan 12 Karadeniz, Sirkeciden 10 Mersin, Çarşamba Topbaneden 10,30 Mudanya, 20 Bandırma, Sirkeciden 15 Ayva. lık, 18 Bartın, Perşembe Tophaheden 9,30 İzmit, 16,30 Mudanya, 20 Bandırma, Galstadan 12, Karadeniz, Cuma Tophaneden 18,30 Mudanya, 19 Karabiga, Sirkeciden 10, Mersin, Cumartesi Tophaneden 14, Mudanya, 20, Bandırma, Sirkeciden 15, Ayvalık, 18, Bartın Pazar Tophaneden 9, İmroz, 90,30 İzmit, Galatadan 3,30 Mudanya, 10,30 İz. mir Sâr, 12, Karadeniz, 72,20 Mudanya, Akdeniz postası; Yarın sefer yapılmıyacaktır. ” A ğa Barin 4 Wzeler ,8 de hareket edecek olan vapur; Akçakuyu, ve Amasraya uğrıyarak Cideye gidecektir. Ayasofya, Roma » Bizans, Yunan eserleri ve Çinili Köşk, Askeri Müze ve sarnıçlar, (Bu mi Ticarel ve Sanayi Müzesi, Sıhht Müze: zeler hergün saat 10 dan 18 ys kadar açıktır.) Türk ve İslâm eserleri müzesi: Puzartesiden başka hergün saat 10 dan 16 ya kadar ve Cuma günleri 16 dan 17 ye kadar açıktır. Topkapı Müzesi: Hergün saat 13 den 16 ya kadar açıktır. Memleket Dışı Deniz Seferleri Romanya vapurla Pire, Beyrut, İskenderiye. Cumartesi günleri 13 de Köstenceye; Sali günleri 18 da Malyan vapürları: Cuma günleri saat 10 da Pire, Brendizi, Venedik, Triyeste, Avrupa Hattı Sirkeci İstasyon Müdürlüğü Telefon 23079 Semplon ekspresi hergün Sirkeciden saat 22 de kalkar ve Avrupadan geleni 8 Sirkeciye müvasalat eder, iyonel 20,30 da kalkar, 10,22 de gelir. Edirne postası; Hergün suat 8,50 de hareket eder, 19,33 de gelin Anadolu Hattı Hergün hareket eden şimendiferler: : Sant 8 de Konya, 9 da Ankara, 15,15 de Diyarbakır ve Samsun, 15,30 da Eskişehir, 19,10 da Ankara ekspresi, 20 de Adapazarı, Bu trenlerden saat 9 da hareket eden Ankara muhleliti Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri Maleb ve Musula kadar sefer etmektedir. GEÇEN SENE BUGÜN NE OLDU? * Otobüs imliyazının belediye tarafından kullanılmasına karar verildi * Antalyada örf) idare ilân edildi. istanbul Radyosu 8 HAZİRAN — 1038 18,30 plikla dans musikisi, 19,15 Konfe- rans, Şişli balkevi namına, doktor Niyazi AN (Çocuklara o Difteri o hastalığı, 19,55 Borsa haberleri, (o (Korunma çaresi) 20 Nezihe Uyar ve arkadaşları © tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları, 20,45 Ha. va Taporu, 20,48 Ömer Rıza tarafından a- rapça söylev, 21 Cemsl Kâmli ve arkadaş» ları tarafından Türk musikisi ve halk şar. kıları, (saat ayarı), 21,45 orkesira, 22,15 #jans haberleri, 22,80 plâkla sololar, opera ve operet parçaları, 22.50 son haberler ve ertesi günün programı, 23 son, BÜKREŞ: Neşriyat yapılmıyacaktır. BUDAPEŞTE: 18, şarkılar, 18,40 cazbant, 20,05 sigan orkestrası, 21,15 radyo © orkestrası, 23,40 postacılar orkeslrası, BERLİN: 18 plâk, 19 pliikia o hafif müzik, 20,10 bando, 21 plikla operalar, 22 radyo orkes- TIYATROSU Halk sanatkâr Naj şit ve arkadaşlari numaraları SONRADAN GÖRDÜM komedi 3 perde. Dans, solo, idüct, varyete ' Localar 100 heryer 20 paradi 10 radyo orkestrası, ROMA: 20,40 plâk, 21,30 hafif müzik, 22, şarkıla popuriler, 22,50 orkestra, 23,45 cazbanf, VARŞOVA: 20 şarkılı konser, 20,30 | tası, 21,30 hafif müzik ve cazbant, 1,14 | Şopen resitali, 23 plâk, varyele 22,1