Üslüb meselesi Ss ON günlerde bir sadelik-baya. ğılık münakaşasıdır gidiyor. “Sade yazmak iyi ama birtakım argo kelime ve tabirleri » kullanmak, kül banbeyi ağzının kitab sayıfasına veya gazete sütununa girmesine ne lüzum var? Bu sadelik değil, bayağılık olu. yor,, diyorlar. Bunu söyliyenler hal kın, köylünün diline de muarız deği fakat sadece bizim bıçkın, kopuk di Yyebileceğimiz adamların konuşmasıns. o konuşmanm yazı diline geçmesine taraftar değiller. Ben bu kanaatte değilim: âdilik de, sadelik gibi, dilde değil, rühta, mana. dadır. Dün: “Arabea, farisi kelime- ler, terkibler kalkmca düşüncemiz ba” sitleşir,, diyenler ne kadar yantidılar. sa bugün, argo kelime ve tabirlerinin kullanılmasile yazının bayağılaşaca- ğını ileri sürenler de o kadar yanılı. yor. Edebiyatı « Cedide şair ve nasir. lerinin, en koyu arabca veya acemce kelimeler kullandıkları zaman da fik- ren ne kadar basit olduklarmı artık söylemeye hacet kalmadı. Bayağılık için de böyledir. Ziya Paşa- nm: -“(Allah): Bir . tiyatrohane kurmuş sonra âlem koymuş ad,, mıs- ral veya Abdülhak Hâmid'in: "Her yer karanlık, pürnur 6 mevki, diye başlıyan manzumesi kadar bayağı sey. Jer bulmak çok zordur, Fakat içlerin- de bir tek argo kelimesine rasgelemez. #iniz. iu Kim bilir? o mısradaki fikir veya © manzumedeki hisler, hayaller daha sade bir kalıba bürünselerdi, kendile. rine daha sade bir kalıb bulsalardı belki daha az gülünç, daha az bayağı o!...iardı. Bayağılığın en çekilmez şek- li asaletin zevahirine bürünmek arzu- sudur. Argo kelime veya tabirleri kullan manın başka mahzurları vardır; yok. sa bayağılığı, Aâdniği onlar tevhid et. mez. Bunları bir * gazetede söylemiştim. Dostum Orhan Seyfi Orhon benim düşüncemi doğru bulmamış olacak ki Pazartesi günkü Yemi Sabah'ta şaka «diyordu. Beni, &rgo kelime ve tabir. lerimi asil addeder gibi gösteriyor ve bana bir müjde veriyor: artık gençler, mekteb talebesi mütemadiyen argo ile kunuşuyorlarmış, hattâ Fransiz klâs- 8iklerinin eserlerinden bahsederken İymek, cizdamı çekmek gibi tabirler kullanıp onları da asilleştiriyorlarmış. Misali hoşuma gitti: argomuzdaki İüymek kelimesi tamamile kaçmak Manasma mıdır? Gerçi ikisi de aynı hareket için kullanılır; fakat ikisinin ifade ettiği hüküm ayrıdır. “Objet” değişmez, “sujet” değişir. Orhan Sey- #'den sorarım: tüymek kölimesindeki manayı ifade için en iyi çare tüymek kelimesini kullanmak değil midir? O. Du kullanmak veya o hükmü vermek bayağılık mıdır? “Edebi kelâm, 1 Döyle geyler bozamaz. Zaten “edebi kelâm,, 1 böyle geyler bozamaz, Zaten “edebi kelâm” kuvvetten, üslüb endi- sesinden sonra aranılacak şeydir. Nurullah ATAÇ Meclisde dünkü müzakereler Ankara, 16 (A.A.) — Büyük Mil let Meelisi bugün Hilmi Uranm baş- kanlığmda toplanarak Orman umum müdürlüğünün 1938 yılı bütçesinde 30 bin, Posta telgraf ve telefon umum müdürlüğünün bütçesinde de 23,650 liralık münakale yapılması hakkında- ki kanunları tasvip etmiştir. Bazı ihracat mallarımız için İtalya tarafmdan verilen munzam kontenjan listesine mukabil İtalyanm genel itha. İ⣠Tejimimizden istifade etmesine, subay rütbe isimlerinde bazı değişik- likler yapılmasına ait kanunun ikinci müzakereleri yapılarak kabul edilmiş- a. Perşembe günü yapılacak olan zimnastik şenlikleri için mektepliler dil yeneprova yapmışlardır. Şenliklerin progr& ms Kati şeklini almış, Ker şey hazır- lanmıştır. Şenlikler perşembe günü sabahleyin sant dokuz buçukta yaplaca ktır.. Büyük ziraat kongresi Yeni hazırlıklar dolayısile sonbahara kaldı Ankarada toplanacak olan ziraat kon- gresi, vekâletie vukubulan değişiklik &- zerine geri kalmıştı. , Yeni ziraat vekili Faik (Kurdoğlu, memleketin zirai kalkınmasında mühim bir rol oynıyacak olan kongrenin ehem- miyeti üzerinde durarak 'kongre- ruzna- me ve hazırlıklarile bizzat meşgul olma. ğa başlamıştır. Yeni vekil; evvelce ha- zırlanmış olan ruzname ile < kongre için bir kısım müesseseler tarafından yazılar raporları tetkik etmiş ve büyük kongre- nin bu mevzular > haricinde daha başka ve esaslı bazı işleri de tetkik etmesi lâ zumuna kai! olmuştur. Biraet yeni işler üzerinde kongreye arzedilecek tez ve raporların hazırlanabilmesi için, büyük ziraat kongresi sonbahara bırakıl- muştur. Verilen karara göre, Ziraat vekâletin- de bir heyet münhasıran kongre hazırlık. larile meşgul olacaktır. Ziraat kongresi- nin müzakere edeceği bütün mevzular yeniden tesbit edilecek bunların raporla- rı derhal basılarak kongreye iştirak ede- cek tüccar, müstahsil ve resmi (daireler mümessillerine tevzi olunacaktır. Bu $u- retle kongre murahhasları, görüşülecek meselelere evvelden vukuf peydâ ederek hazırlanmağa vekit bulmuş olacaklardır. ——— istiklâl caddesi Asfaltlanacak Yüksek Mühendis mektebinin önünden geçen Ayazpaşa - Dolmabahçe yolunun aslaltlanması işi önümüzdeki ay içinde bitirilmiş olacaktır. Bu yolun asfaltlan- ması münasebetile virajlar açılmış yol da bir metre kadar genişletilmiştir. Bu yoldan sonra Dolmabahçe sarayı nun önünden geçen cadde de astalt olarak yapılacaktır. Şehirde bu aylarda asfaltlanacak yol: lardan biri de Tünel ile Taksim arasın- daki İstiklâl caddesidir. Tramvay şirketi, bu cadde üzerindeki kaldırımları tamir ettirmektedir. Bu tamirat bittikten sonra asfaltlama işi başlıyacaktır. e o ——— Demir ve Bakır şilepleri « Sosyete şilep tarafından satın ayan İİ “Demir,. ve “Bakır,. şilepleri seler ha- zırlıklarını yapmaktadırlar. Yeni kuru- lan şirket, bu vapurların iç ve dış hatlar- da yapacakları seferler için bir program hazırlamaktadır. Bu program banka, İ- dare meclisince tasdik ( edildikten sonra | vapurlar selerlere başlayacaktır. Evvelki, gün, memlekete kazandırılmış olan bu iki vapurdan dolayı “Demir., şi- lebinde bir ziyafet verilmiştir. Bu ziya- fette deniz müesse: eri ile diğer resmi ŞEHİRDE vE maleyh bu! Ingiltere ile yapılan | # ; | MEMLEKETTE Akayın bilet ücret- leri ucuzlatılıyor Bu tenzilâtın nisbeti bütün hatlarda yüzde ondur Liman tarife komisyonu haziran aym» da altı aylık tarifeleri o tesbit edecek- tir, Bu münasebetle, Akay, Şirketihayriye, Haliç vapurları idarelerile İstanbul, İz- mir, Mersin liman işletmelerinin bilân- çoları ve tarifeleri üzerinde (tetkiklere başlanmıştır. Hükümetin, yurtda hayatı ucuzlatmak programının tarifelere de şümulü bulun- duğundan tarife komisyonu Yeni tarife. leri hazırlarken bu noktayı ogözönünde bulunduracaktır. İktisat vekfileti, bu seneki altı aylık tarilelerie vapur ücretlerinde ve liman tarifelerinde dsadiı-tadilât yapmayı ka» rarlaştırmıştır. Bu karar üzerine İlman işletme idareleri yükleme, boşaltma, diz- barko, su ücretlerinde yapılacak tenzilât risbetlerini tesbit etmeğe başlamıştır, Bu idarelerin bazırlıyacakları projeler tarife komisyonuna ay sonunda verilecektir. Diğer taraftan Akay bilet ücretlerinde bu sene tenzilât yapılması da mukarrer- dir. Denizbank Haydarpaşa, Kadıköy, Anadolu yakası, Adalar ve Yalova gibi bütün hatlar üzerinde (o asgari yüzde on nisbetinde olacak olan tenzilâtiı tarife- leri hazırlamaktadır. Bu tarifelerde ko- misyonca tetkik (edildikten ve İktisat yekâleti tarafından tasdik . olunduktan sonra tatbik mevkiine konulacaktır, - iktisadi anlaşma “Türkiyenin iklısadi inkişafına yardım edecek muayyen vadeli kredi hususunda bir anlaşmaya varılmıştır.,, Bankacılarımızla İngibz mali mües- seseleri arasında Londrada cereyan €- den müzakerelerden sonra bir anlaşma ya varıMığını, liman ve maden işlerimi» Zin inkişafı için geniş bir işbirliği esa- sma varıldığını dün yazmıştık. İngilizce “Mali Taymis,, gazetesi bu hususta şu malümatı veriyor: “İhracat kredi daöresi,, ile Londrada bulunan Türk bankacılar arasında Türkiyenin iktısadi inkişafına yardım edecek muayyen vadeli kredi hususunda bir anlaşmaya varılmıştır. Öğrenildiğine göze, anlaşma proje- sinin ince noktaları Londrakla ve Anka- rada alâkadar vekâletlerce etkik edile- cektir. Ufak tefek bazı değişiklikler yapıl dıktan sonra anlaşma esâsları resmen bildirilecektir. Türk bankacılarının Londraya gele- cekleri haberi üzerine Türkiyeye on milyon İngiliz lirası bir istikraz verile ceği hakkında bir şayia çıkmıştı. Bu ba- berler o zamanlar henüz yakitsizdi. Bugünkü anlaşma ancak iki ay de- vam eden çok hararetli müzakerelerden sonra elde edilmiştir. Mevzuu babsolan anlaşma esaslarına göre, Türkiydeki krum, bakır, antimu- van ve çinko istihsalâtı bir kaç sene zarfında fazla miktarda arttırılacaktır, Söylendiğine göre, Lonlira pazarı va- sıtasiyle Türk madenlerinin fazla mik- tarda satılması için çok müsait şeraitle anlaşılmıştır... Iş kazası Dün Mersinden Sirkeciye o gelen Deniz yollar: idaresinin Mersin vapu- runun rıhtıma verdigi halat yerinden kurtularak gemici Mahmut Güneye çarpmış ve muhtelif yerlerinden yarala- mıştır. Mahmut Cerrahpaşa hastamesine götürülmüştür. eba İİİ aYeğru değil mi? Li 7, Yeni gemilere itina gösterelim! Cumhuriyet hükümeti o büyük ye künlay sarfederek deniz ticaret filomü. 20, yepyeni gemiler ilâve etmektedir. Umanımıza gelen ilk yeni gemiyi, bütün memleket sevinçle karşıladı. Hiç şüphe o yok ki, inşaları ikmal edilmek üzere olan diğer o yeni çemi- lerimiz de filomuza iltihak ettikçe, gö- nüllerimiz daha büyük bir sevinçle do- lacak.. i Devletin cidden büyük fedakârlık. larla yaptırdığı bu güzel gemilere, de- i niz adamlarımızın lâyık olduğu itina- yı göstereceklerinden onları, gözbe- bekleri gibi bakımlı #ulacaklanından şüphe etmek akla bile gelmez.. . Çünkü bunun aksi hareket etmek memleket hesabına, cidden effedilmez bir kabahat olacaktır. J, » Haber'den Tarihe Suya dâir Su ulu nimettir. Yakın geçmişte bü- yüklerimize bir bardak su versek, “su gibi aziz ol evlâdım,, diye taltif edilirdik. Su içerken yılânın bile sokmadığını ço- cukluğumuzda oöğrenmişizdir. e Çeşme yaptırmak, hemşerilik borçlarının başın. da gelirdi. Divanlar, hayrat çeşmeler i- çin yazılmış tarihlerle doludur. Bursa halkevinin'çök ciddi bir gayret ile çıkardığı ve bize daha ziyade mahalli tarihlerimiz için zengin vesikalar verme- ğe çalışan “Uludağ - Türkün,, mecmüa- sının elimdeki nüshalarını karıştırırken, şayanı dikkat bir vesika üzerinde Zevk ile durdum. Bay Tahsin Uygur tarafın- dan, kopyesinin veya aslınm kitapsaray- ları direktörü Bay Hasan Fehmi Türgal da olduğu zikredilen bir manzume ile bu- na yazılmış altı beyitlik bir zeyil neşre- dilmiş. Hasib adında Bursalı bir şair tarafından Bursanın içilen suları hakkım- da yazılmış olan Miyakiye adındaki bu manzgumeye zeylini yazan da gene Bur- salı şairlerden “Babâ elendi o zade şeyh Sait, imiş. Nöşirin ifadesine (göre Mi- yahiye yüz yirmi yıl kadar evvel kaleme” alınmış. ? Tarihimizin kati bir terkibini Sağ mek için, günlük hayatımız, kostüm ve tuvaletlerimiz, yemeklerimiz, o çarşı ve pazarlarımız ve ilâh... Zengin bir monog- rafiler kütüphanesine smuhtacz. Bunun içindir ki bugün, müverrih kıymetlerile doğmuş münevver vatandaş, bize ölmez eser veremiyecektir sanırım. Bizim bu- gün için müverrihten evvel crudution yapan, bıkmaz, usanmaz araştırıcılara, âlimlere ihtiyacımız o vardır. Bir şehrin en büyük işlerinin başında su gelir. Ter- kosu alan İstanbul belediyesi, bi hare ket ile su işinin ehemmiyetini pek aydın göstermiştir. Bay T. Uygur “bugün Bursada içilebi- len suların pek az,, olduğunu söylüyor. Bir su şehri olan Bursanın İstanbul gibi, yazın susuzluktan kavrandığını ben de bilirim. Fakat ne kadar gariptir ki, yüz yirmi yıl evvel yazılan bu manzum ve- sikada 33 kaynak ve dere suyu zikredil- miştir. Buna Baba Efendi zadenin de beş su daha ilâve ettiği görülmektedir. Miya- hiye'deki isimleri dalma şairane seçilen hikâye ve romanlardaki su ve kaynak İ- simlerinden hakikatte daha güzellerinin de bulunabileceğini göstermek için bura- ya kaydediyorum; Pınarbaşı suyu, Sütlüce suyu, Sarnıç suyu, Orhanbey suyu, Müftü suyu, Asâ suyu, Yeni su, Kızık çeşme suyu, Kâtip suyu, Dölengeç suyu, Kadri suyu, Gü- müş suyu, Fındıklı suyu, Kayağan suyu, Taycılar suyu, Nilüfer suyu, Kaplı kaya suyu, Ayrancı suyu, Çatalca çeşme su- yu, Soğıcak suyu, Kozpınar suyu, Acı çeşme suyu, Laklak suyu, Fazlı paşa suyu, Kavaklı suyu, Balıklı suyu, Zeyni- ler suyu, Hâkim şah suyu, Delice suyu, Gökdere suyu, Akçağlayan suyu, Alişir suyu, Naib pınarı suyu, Miyahiye zeylinde de: Gül pınarı suyu, Abı güher suyu, Altm oluk suyu, Kurt basan suyu, Kestane suyu. Nihayet, örnek olarak birkaç beyit de nakledebiliriz; ki bunlar da sular hakkın- da oldukca mühim malümat da verildiği görülmektedir. A Suların başı “Pınarbaşt,, suyudur elhak Ans tercih eder cüm le miyoka kükma R. Ekrem KOÇU, We iire Opel Çanlelele