10 Mayıs 1938 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 9

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

w l M0i . 10 MAYIS — 1934 B —Z FU ERTEsi, “ GÜN, İNMİKİLLE İ Şiryolişe (l İRKARanl 'KARA h ü | .venpw_ıı'şı.?îf ) yil) h BAŞLIYALIM. Mi MİNİZ İ ACELE EDİN HAYHAYI.. NE GAYRET İNVA LE ÇALI- OSINIZ!. )| FYOKSA,ALTIN ARAYAN YÜZ | LERCE ADAM VAR... RELKiİ ALTINLARIY ONLA BU. MEY. |: kUR vı KARIRA ELBETTE GELMİYECEĞİM -. N Yazan ve Çizen. MİKİ KOVBOYLAR D&a ——— aa — WALTDISNAY z ORAYA'ĞI HER ŞEYİ 3 TTİĞİNİZ ZAMAN Y SRETARSRER Y ARI NE | GAL A SA DNU ARA AALA — Geldin miz. — Geldim.. Beni bekliyor muydün? — Evet, bekliyordum.. Fakat inan- Madan korka, korka.. Saadetlerime bir türlü evvelden inanamam zaten.. Şim. di siz buradasınız.. Ben de sizi seviyo- Tum.. Sizi hiç bu kadar güzel görme - | Miştim.. Evimin ışıkları sizi bir kat da- | ba güzelleştiriyor. demek.. Sıksık bu. | "aya gelseniz ne olur.. Sizi seviyorum, deli gibi seviyorum, çılgın gibi seviyo- Tüum, — Fakat, böyle haykırmayınız, rica Ederim... — Ne olur? Evde kimse yok ki, hiz- Metçiyi, aşçıyı hep savdım., Binaena- leyh sizi sevdiğimi istediğim gibi hay. kırarak söyleyebilirim.. Bunu yalnız kulaklarınız, bir de duvarlar dinler. Duvarlar bu hitabr işitmeğe zaten alış- Mışlardır , — Bü ne kadar çılgınlıklı » - Siz buradasınız, tabii ben sevinç- ten, saadetten çıldırırım.. Burada yer Mek - yeyeceğiz.. Fakat bu çok fena bir yemek olacak., Sofrayı ben hazırladım. Tabit çok fena, çok eksik bir sofra ol. du., Meselâ iki bardak koydum. ; — İyi ya.. — Hayır, birisi fazla.. Mademki beni Seviyorsunuz.. Bardakların birisi fazla- dır., — Aklınızı başıniza alsanız a!.. — Korkmayınız.; Ateşim yalnız söz- lerimdedir.: Çok söylüyorum.. — Fakat | Sözlerim fazla heyecanlı olduğumu giz- lemek içindir. Vakia yirmi yaşında bir Benç gibi söylüyorum. Fökat ötüz beş | Yaşındayım ve ellerim size dokunmak. tan korkar.: Takvimin üzerine yazdı- ğim şu cümleyi okuyunuz.. — “8 Nisan, perşembe.. İster ise bü- Yük bir aşkın başlamasına hiç bir mâni İmryor.,, — Evet.. İster misiniz?: a — Beni — buraya yalnız yemeğe da- /| Yet ettiğinizi zannediyordum, — O halde yemek yeyelim, fakat e- Min olunuz, bu yemek çok fena hazır- ıihmıştır. — Kapı çalınıyor.. — Korkmayınız, dondurmacıdır.. — Dondurma da mrı var?, — Vanilyalr, çilekli ve kaymaklr... Ben kapıyı açmıya gidiyorum. » * & - Erkek çıktı. Kadın çantasımı karış. fırdı, Ruj'unu çıkardı, idudaklarırım | :'_'“?Yasuu düzeltti.. Biraz sonra erkek | Söndü. Tavrr değişmiş, alnı buruşmuş- tu., Şaşırmış bir ses, beceriksiz bir ta- Yırla konuştu: — Seygilim! — Ne var?. — Dondurmacı değilmiş , — Öyle ise kim?, — Şey, oğlum.... — Oğlunuz ne yapmıya geliyor?.. — Şey.. Yemek yimeğe.. — Nasıl?. — Bügün onuün günüydü., — Günü müzr. — Evet., Oğlumu ayda bir defa görü- Tüm.. Çocuk annesinin yanında., Ka- Metti. Her ay bir gün oğlumu bana Bönderir. Bugün onun günü olduğunu î'marnîyle unutmuştum.. Geçen gün Berşembe günü beraber yemek yiye . İN eni9 AA SIi0 cenlsik analatlım Ha Tmdan ayrılırken mahkeme öyle hük- - na her şeyi unutturdu. Sonra, ben oğ- lümün geleceği günle hiç meşgul ol. mam., Her vakit bugünü bana ahçı kadın hatırlatır.. Musibet kadın... Bu sabah hiç bir şey söylemedi. — Oğlunuzu savdınız mı?. — Hayır, nereye savayım?. Annesi her vakitki gibi çocuğu aşağıda bırak- mış, otomobille gitmiş.. Ancak akşama döner.. Şimdi bu çocuğu ne yapmalı?, Onu ikisi de bilmiyorlar.. Şaşkın bakışlarla biribirlerinden yardım istiyorlardı. Ev- de bir hizmetçi olsa çocuğu onunla be- raber lokantaya göndermek kolay. Fa. kat kimse yok.. . Erkek tekrar söze başladı; — Bari sofraya bir takım daha koya- yım., Bu söz ağzından mırıldanır gibi çık- tı.. Kadın mânalı bir bakışla erkeğe baktı.. Artık erkeğin ağzından bir ke- lime bile çıkmadı.. Kadın mantosunu, şapkasını giydi., — Gidiyor musunuz? . — Başka ne yapabilirim?. Kadın kalemi aldı ve takvimin üze- rindeki “isterse büyük bir aşkın baş- lamasına hiç bir mâni kalmadı,, cümle. sini silmeğe başladı, fakat erkek onu durdurdu.. Şimdi yalvarıyor, bin dere- den su getiriyor, kendini mazur gös- termeğe çalışıyordu. Kadın kalemi bı- raktı.. “Ben gidiyorum. İnşaallah ileri- de görüşürüz,, dedi ve gitti, * * & — Haydi, içeriye girsen e!.. Sekiz yaşında, zayıf, yanakları sarı, gözleri iri bir çocuk içeriye girdi.. Ba- basını kucaklamağa koştu. Fakat ba. basr alnı cama dayalı, uzaklaşan ve geri dönmiyen birisine bakmakla meşguldü, Biraz sonra baba bir cigara yaktı. — Baba, bugün ne kadar süslenmiş- sin ?« el e — Saçma şeyler söyliyeceğine bur - nunun sümüğünü sil.. di.. — Karnın aç mı?. — Evet baba.. — Haydi sofraya otur.. k Çocuk odanın bir kenarında hazır - lanmış küçük sofraya baktı, bu sofra | ne kadar güzeldi! Her vakit babasiyle yemek odasındaki büyük masada yer- lerdi. — Haydi yesen e, mademki açsın.. Fakat küçük yiyemiyordu. Boğazın. da tıkanan bir yumru var.. — Oh baba.. Bütün bunlar Benim için mi?, Bütün bunları benim için mi aldın?. — Evet.. Tabif.., — Oh baba., Oh baba.. Ve birdenbire ağlamağa başladı .. Çocuk niçin ağlıyor?. Tabit kenldisi sebebini söyliyemez.. Baba o sebebi ne- reden bilecek?. Zavallı yavru hıçkırık- lar arasında mıtıldandı: — Demek beni seviyorsun, baba.. Ve o vakit babası işi anladı.. n * » Düşündü: Kendisi şimdiye kadar baba olduğuna pekaz ehemmiyet ver- miş, baba olduktan sonra da eb&kisi gibi kalmıştı. Hâlâ yabancı kadınları çok seviyor ve karısiyle pekaz meşgul olu- yordu, Zevki seviyor, çocuğunun ağla- xrtürüne ialkenaİrstanm ailik TİsalscınıunAlaan İna başını okşadı, bugüne Baba — Andre Birabo lanmıyordu. Kışın evnide mümkün ol- duğu kadar az kalır, yazın karısını — ve çocuğunu yalnız başlarına sayfiyeye gönderirdi. Boşanmadan sonra da ço- cuğun eve geleceği gün kendisi — için bir angarya olmuştu. Her gelişinde, yemek yerken çocuğa ehemmiyetsiz su- aller sorar, verdiği cevapları yarım ku- lakla dinler, sonra önüne bir sürü rTe- simli gazete atar ve “Sen bunlarla eğ. len,, der, kendisi bir tarafta cigarasını içerdi. Daha sonra onu bir sinemaya götürür. Sinemadan çıktıktan sonra da bir otomobille annesinin evine bırakır- dı. Bugünm oğlu, bit çocuğun hoşuna gi- idecek şeylerle dolu sofrayı görmüş, saadetinden ağlamıştı. Baba, çocuğun küçük başını kaldırdı ve akan yaşlara bakarak tatlı bir sesle sordu: — Sen de beni seviyorsun değil mi, yavrum?, Beceriksiz bir okşama ile çocuğunun kadar yalnız kadınları kıtcaklamayı biliyordu. Şimdi de çocuklarr okşamayı öğrenmeli.. Ve mırıldandı : — Yavruüum, yavrum.. Gözleri takvime ilişti.. Orada yazlidı- gı cümle var.. Fakat kadın, gitmeden evvel cümlenin bir kısmını silmiş, yalnız tarihle şu kelimeler okunuyor: “8 Ni. san, perşembe... Büyük bir aşkın baş- lamasına hiç bir mâni kalmadı.,, Baba, bir taraftan çocuğunun göz yaşlarını beceriksiz elleriyle kurutur. ken, dudakları bu cümleyi işidilmiyecek kadar hafif bir sesle tekrar ediyor: — Büyük bir aşkın başlamasına hiç bir mâni kalmadı. En büyük sevgi başladı. Odada asabi adımlarla biraz _ge;iy:_ & — ZAYİ TAKMA DİŞ 8 Mayıs 938 pazar günü Kâğıthane- de mesire yerinde bir adet alt çeneye ait takma diş kaybolmuştur. Bulan- larm aşağı adrese getirdikleri takdir- de memnun edilecektir. Galata: Çeşme meydamı İTİ numa- rada kahveci Yusuf. Diş Doktoru Necati PAKŞi Hastalarını hergün sabah saat 10 dan akşam 19 a kadar kabul eder. Salı ve cuma günleri saat 14 ten 18 e kadar parasızdır. Adres: Karaköy Tünel meydanı, Tersane caddesi başında No. 1/2 Gözhekimi Dr.Murat RamiAydın Muayenehanesini Taksim.Talimane Tarlabaşı Cad, URFA Apt, uma neakletmiştir. Tel: 41553 ?azardan maada hergün: Öğleden sonra saat ikiden altrya kadar Lüzumlu Telefonlar Yangın: İstanbul için: 24222, Beyoğlu için: 44644, Kadıköy için: 60625. Yeşilköy, Bakırköy, Bebek, Tarabya, Büyükdere,Fenerbahçe, Kandilli, Eren- köy, Kartal, Büyükada, Heybeli, Burgaz, Kınalı, için: Telefon muhabere memu- runa yangın demek kâfidir. Z Rami itfaiyesi: 22711 Deniz ,, » 36. .20 10 MAYIS — 1938 SALI y Hicri: 1357 — Rebiülevyel 10 Cüceşin doğuşu Güneşin batışı 4,49 i9,i4 Yakli Babak Öğle ikladi Akgşam Yatm imeağ 3,06 12,10 16,05 19,14 21,01 2,418 için: 60020, Üsküdar Beyazıt kulesi: 21996. Galata yangın kulesi: 40060, Sıhhi imdad: 44998, Müddeiumumilik: 22290. Emniyet müdürlüğü: 24382, Elektrik Şirketi: Beyoğlu: 44801 . İstanbul: 24378, ' Sular: İdaresi: Beyoğlu: 44783. Beşiktaş: 40938, Cibali: 20222, Nuruosma: niye: 21708. Üsküdar - Kadıköy: 60773. Havagazi: İstanbul: 24378. Kadıköy: 60790. Beyoğlu: 44642. Taksi Otomabili İstemek İçin Beyoğlu ciheti: 49084, Bebek ciheti: 36 - 101. Kadıköy ciheti: B0447. Denizyolları İstanbul acenteliği: 22740. Karaköy: 42362, $ Mudanyaya: Pazar, Salı, Perşembe, Cuma günleri saat 8,30 da Tophane rıhlımından. Karabiğgaya: Salı ve Cuma günleri saat 19 da Tophane rıhtımından kalkar ve Tekirdağ, Mürefte, Erdek, Şarköy iskelelerine uğrıyarak Karabigaya varır. Akdeniz poslası: Yarım sefer yapılmı yacaktır. Karadeniz postası: Yarın saat 18 de hareket edecek olan vapur; Akçakapu, Ereğli, Zonguldak, Filyos, Bartın ve Amasraya uğradıktan sonra decektir. Müzeler Ayasofya, Roma « Bizans, Yunan eserleri ve Çinili Cideye gi- Köşk, Askeri Müze ve sarnıçlar, Ticaret ve Sanayi Müzesi, Sıhhi Müze: (Bu müzeler hergün saat l0 dan 16 ya kadar açıktır.) 'Türk ve İslâm eserleri müzesi; Pazartesiden başka hergün saat 10 dan 16 ya | kadar ve Cuma günleri 16 dan 17 ye kadar açıktır. " Topkapı Müzesi: Hergün saat 13 den 16 ya kadar açıktır, Memleket Dışı Deniz Seferleri Romanya vapurları: Cumartesi Pire; Beyrut, İskenderiye. günleri 138 de Köstenceye; Salı günleri 18 de İtalyan vapurları: Cuma günleri saat 10 da Pire, Brendizi, Venedik, Triyeste. Avrupa Hattı Sirkeci İstasyon Müdürlüğü Telefon 23079 Semplon ekspresi hergün Sirkeciden saat 22 de kalkar ve Avrupadan geleni saat 7,25 te Sirkeciye muvasalat eder. Konvansiyonel 20,30 da kalkar, 10,22 de gelir. Edirne postası; Hergün saat 8,50 de hareket eder, 19,33 de gelir, Anadolu Hattı Hergün hareket eden şimendiferler: Saat 8 de Konya, 9 da Ankara, 15,15 de Diyarbakır ve Samsun, 15,30 da Eskişehir, 19,10 da Ankara ekspresi, 20 de Adapazarı. Bu trenlerden saat 9 da hareket eden Ankara muhleliti Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günleri Haleb ve Musula kadar sefer etmektedir. MÜNAKASA İLÂNLARI: « Kırklarelinde göçmenler için 10l1 baş çift öküzü muayene edilecektir. Ta: lipler 12 mayıs salı günü Kırklareli vilâyetinde iskân müdürlüğüne müracat et melidirler. Geçen sene buğün ne oldu? * İrakta ve Arnavutlukta çıkan iki isyan bastırıldı. Sinema ve Tiyatrolar BEYOĞLU Türk * La babanera, Deli petro, Saray 4 Bildirmemiştir Melek & — Seviştiğimiz zamanlar İpek # Mihracenin gözdesi, ve Hint mezarı Sümer e — Bildirmemiştir Alkazar e — Nevada, içki kaçakçıları Sakarya e — Son seyahat. Asri e Bildirmemiştir Kurtuluş ? Şanghay, Bay Tekin Af- rikada NBUL âşrâdnr e Tehlikeli aşk Arak g Arşın mal alan, Namus. lu kadın Millt &# —Arşın mal alan, Böra Ferah e — Hudut kahramanı, İstik. lal fedaileri Hilâ v Karaaltın KADIKÖY Hale ? MALAKALI KADIN Tiyatrolar: HALK OÖPERETİ Bu akşam Pangaltı Kurtuluş — sinema. sında, Çarşamba akşamı: — Beşiktaş Suat park. Perşembe Bakırköy Miltiyadi sine. malarında., KADINLARDANW BIKTIM # & Ö TURAN TİYATROSUNDA Halk sanatkârı Na. Şit ve arkadaşları Miçe Pençef varye - LER. komedi 3 per de, halk gecesi Lo. calar 100 her yer 20 paradi 10 12 mayıs perşembe — akşamı D D DŞ lr . Ti * F ŞA Geir | tesi SOLMUŞ ÇİÇEK | NAYI İstanbul Radyosu 10 MAYIS — 1938 SALI 17 inkılâp tarihi dersi —Üniversiteden naklen Yusuf Kemal Tengirşenk. 18,30 Spor ve gençlik bayramı, konferans Hasan Atalay, Fen fakültesinden, 18,45 plâkla dans musikisi, 19,15 konferans, Beyoğlu, halkevi namına Mustafa Tunalı, (halkçı- lhık), 19,55 Borsâ haberleri, 20 Vedia Rıza ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları, 20,45 Hava raporu, 20,18 Ömer Rıza tarafından arapça söylev, 21 Tahsin Karakuş ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları, (saat aya- rı) 21,45 orkestra, 2215 ajans — haberleri, 23,30 Plâkla sololar, opera ve operet par- çaları, 22,50 son haberler ve ertesi günün programı, 23 sön. İ ERT"ERUL SADİ TEK Bu gece — Tekirdağ Halk sinemasında 5 * * AŞOT MADAT JÜBİLESİ 4 mayısa tehir edilen jübile 11 mayıs çarşamba akşamı saat 9 da Fransız tiyat. tosunda x_';rileceklir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: