Serhen Ösipotiç büyük bir tröstün di- fektörü idi. Bir gün, evindeki odasındâ dturmuş, karıtı Frina Stepanovna ile Kkontşuyordu. . Karıst, mödaya uygün, iplik gibi inct Kaşlarını çalarak dârgin bir çehre ile: — Sön Muhakkâk Mektebe gitmelisin, düyördü. İşitiyör musuh, Senya? Doğrü thektebin direktörüne çık Bobkayi böyle paylâmamalarını söyle. İşitiyot musun, Sehyar.. Semen Osiporiç, esniyerek: — Câanim, dedi, onu — p: yok.. Bünü dâ nerden çıkârı nr—un’ — Nâsıl paylamıyorlarmıs? Pekâlâ da pâyiryötlar.. Bâksa na, Böbkâ hakkında | mektep — direktörlüğünden üçüncüdür tmektup âlıyotum: Yok “Bobka yaramaz Hik ediyor!,, Yök “Böbkâa — terbiyesizlik ediyor!,, yok bilmem ne yapıyor?, — Belki de Bobka hakikaten — Ne “hakikaten,, — Yaramazlık ediyor; terbiyesizlik & diyör; yök bilmem ve yapıyor! Frina Stepanovnâ can tıkıntısile: — Hayır, hayır, dedi, ben buna katiy- yen inanamam.. Bobkanın böyle bir şey yapmağına katiyyen ihtimal — veremem. Herhalde diğer çocuklar yaptyoör ve öonun üğerine yüklüyorlar.. İşin doğrüsu bü öl: sa gerek... Ftina Stepanovna, Bobkanın usluluğu hakkında köcasına dahâ — bir yığğın töz söylemek niyetinde idi.. Fakat bu sırada büyük bir gürültü ile oda kapısı âğıldı. Oda hizmetçisi feryat öderek odaya glİr: di Hismetçinin yüzü kıpkırmızı ve ölke keli İdi, Saçları, üstü buşı dumanr üstün "de gehriyeye bulamıştı. — Bu, görülmüş şey midi iye bağı- riyordu. Darılmayın ama, bu, çocuk de- Bil, Sdeta gaytan.. — Bağırma, bağırma!.. atılat, ne olmuş bakalım? — Ne olacak? Bobkâanın — mariletleti. Ben mutfakta şehriye çorbası kaynatı» yotdüm.. Çörbanm tuzunu koymuş, öri Bih diye karıştırıyordum. Bobka elindeki lâstik topu, hem de nişanlıyarak, çorba- nm içine fırlatmaz mı? Frina Stepanov- nâ, darılmayın ama, siz bunun önünü al mazsanız artık ben bu evde duramam. Frina Stepanovna kaşlarını çatarak: — Siz mutfağa gidiniz, dedi. Ben Bob- kanım kulağını çekerim.. Maamafih kabâ hâtin büyüğü sizde.. Omu ne diye mütfa- Bt sokuyörsunuz? — Aman yarabbi, sarıki öndan sakm- mak kabilmiş? Kırk kilide vursanız, © gene bir kolayını bulup içeri girer, Hizmetçi mutfağa gittikten sonra Se- mmen Osipoviç sinirli sinirli söylendi: —Büyrunüz, — buna ne diyeceksiniz? Tte senin çocuğa — verdiğin terbiyenin mahsulleri... Bu vakadan sonra Bob- kanm mektepte de ayni haltları ka- riştirdığına kâtiyyen irmâan ettim. Semen Osipeviç kâprya yaklaştı ve yük sek sesle: : — Bobka, diye seslendi, derhal buraya geli Çıngıraklı bir çocuk sesi cevap verdi: — Valkaya telefon edeyim de şimdi ge- Tirim baba.! , — Sonra telefon edersin! Bağırmadan Sen hemen Kabahat kimde? Leenid Lenc — Hesap vadilesini nâsil — hâllettiğini öğreheceğim. — Derhâl büraya gel diyorum sana! lik önce bir çötüğün köğüşmâsı, düyül. du. Sönrâ oda kapısı açildi. İğeriye onbir yaşlarında zeki Bakışlı, afacan bir çocuk girdi. Hiç bir şey ölmamış gibi, safıdal. yelerden biri üzetine, ata binet gibi bindi ve bacaklarını sallamağa baâşlâdı. Sömeh Osipoviç sert bir seğle: — Topu neye çorbanım içine âttın? Çü buk otvap ver. dÜedi Bobka soğuk — kanlılıklâ ve hüyük bir tiddiyetle tevap verdi: — Top çatpınca çörbanım ne kadâr sıç- tayacağını merâk ettim de önün için ât. tira ana Slepanovnd! , Öyle mi? diye haykırdi.. ta ile gülmeğe başladı. Prirâ Cvrw'mm dâtgtA Bir çekre ile: — Fakat, Bobka, ben #âniâ evin içinde, bilhassa n top oynamamanı ten- bih etmemiş miydim? Bobka, sanki kendisine söylemiyorlar- mış gibi gene gülmeğe başladı. Semen O. sipoviçin adâma âkıllı tant sikildi: — Na terbiyesiz çocuk! diye söylendi. Seni hakikaten çok yımartinişlar! Bu ço- cuk değil, âdeta sokak serserisi.. Böbka mini mini kaslarını — kaldırdı.. Öömrü havalarda geçen kral Day- Baştarafı $ uncuda Çinlilere gak yakmağı börla kabul ettirmek Pdzım. Bunun için de tek çare hepsine bedava olarak birer lâm- bâ vermektir.. Rökfeller bu fikri derhâal tatbik odi yor, Bir gün milyonlarca lâmba, A- merikadan bir vapura konarak, Çinin yolunuü tutuyor, Çitliler, 4ametikadan gelen ve bedeva dağıtılan Medeniyet hediyesini kapişiyorlar. Onlara bü Tâmba denen geyin nasıl kullanılaca- ğını Ca öğretiyorlar: Lâmbalarmn içinde bir miktar gaz vardır. Bir kibrit çakmaea, fitil alev alryor va Çinlilerin 6 zamana kadar ne mumla ,ne de kandille ölde edeme- dikleri bir ışik veriyor. Artık bütün Çinlilar , evlerinde bu lâmbâlâarı yakip bayram ediyorlar. Lâmbadaki gaz bitmez bhir madde değildir. Bitiyör, Lâkin, Çinliler ar- tık Iğmba yakmağa alışmıştır ve bu güzel âlet çok hoşlarına gitmiştir. Kolay kolay ayrilamazlar. Ne yapa- caklar? Gayet basit: Her mâhallede, hör köşe başında bir dükkân açılmış, pet- rol satılmağa başlanmıştır. Çinlilar için artık mum ve kandil adeti kalk- Yarş, evlere petrol girmeye başlamış- tir. Bundan sönra, Rökfellerin kazası- na da Çin altınları girmeye başlıyor. Fakat, Rokfeller, hayatında kendi- Bini mesut hlssetmemiş bir adamdir. Midesinden muztarip olan bü adam: — Allah bana para verdi, fakat bn paralarla mide ıhnal mümkün değil! & gell. demiştir.. Çocuk hatrtası Hediye kazananların isimlerini neşrediyoruz 37 — Şetket kumkapı, — O,0, 38 — Ayla ,Günseli Beyazıt, 39 — Azra Vildan P, U, Md. kımı Ankara, 40 — Muzaffer Bolvadin, Üi — Tarık Ruyas Kadıköy, 42 — Türkân Kartaltepe Aksaray, 48 — PFikret 15 inci- okul, 44 — Halil Tamer Zile orta okülü, 45 — Mehmet Şahin Ankara cezaevi. 46 — Münir Çorapçı Havrzada kunduracı 47 — Sadi Ağan Aşıkpaşa, 48 — Neocdet Kızıltan kumkapı, 0.0. 49 — Dürdane Galata yük- sokkaldırım, 50 — Hüseyin Cahit Şehremi- ni, BİRER DEFTER KAZANANLAR B1 — Kemal Armağan Vilâyet evrak kâ tibi, 50 — Rıza İstanbul erkek iisesi 58, — e. <e e . —— a. Şabe Şişmanyan Arnavatköy, 56 — Tek- men Toptaşı Saraçhınnebaşı, 87 — Metiha Kabataş kız örtnökül 58 — Mekki Fındık- h okulu, 59 — Ayşe Ayazpaşa 6G0 — Hatice Melek Şişli Gi — Mehpare Ayazpaşa, 62 — Refik Dernir Yalovada 63 — Muüzgez Davut paşa öndesi, 64 — Mazhar TaTksitde Fev Bi memuru, 65 — Gülçin Orkut Beşiktaş, 66 — Hitri Beyazıt, 64 — Necati Binici Kumkapı, 68 — Fethi — kasımpaşa, 69 — Ömer Ersun Sirkeci Dervişler, 70 — Bed Ti Beylerbeyi, 71 — Yosmen Bahçekapı, 72 — Perihan Altınfener, 73 — Sabahaddin Dikmen Üsküdar, 74 — Arif Sağllam Mah- mutpaşa, 78 — Behçet Baykut Vefa lisesi, orur. Biyâh gözlerini birkaç defâ âçıp kâapıya. rak: * Sokak serserisi senain, dedi, ben ne- deri sökak sersetisi öluyo? müşüni? Bemten Özsipoviç ölkeyle yerinden fir- ladı. Eliyle kâpıyı göstererek: — Derhâl dışart çık, diye bağırdı! Ba: bana cevap vermeğe utanmiyör müsün? Sana ayrıca çorbanın hesabmi dâ sörütâ. . Böbka diğşarı çıktıktan sönrâ Samnen O. sipöviç kârısına döğdü: — Bana hak Prina, dedi, bu çoötuğu bu hale getiren sensin!.. Benim onünlâ uğ- rasmağa vaktim Yoök.. Çötuk, Senin hâri- kulâde terbiye uüsüllerin sayesinde mü- kemimel bir âpaş, mükeminel bİF ser&ti olacak.. Buna şüphen olmasıtı| Semen Osipöviç karmıma, göcuk terbis yesi hakkında uttn bir könfertans vermek mw nde idi. Fakat bu Bırada kâpı açıle . İçeri hizmetçi girdi — Bobkastn mektebinden bit öğretmen geldi, dedi. Bobkadan şikâyeti varmış! Katr koca biribirlerina baktılar. Fakât Semen Ösipoviç çabudak ketdini toğladı: h / » çok şey, diye söylen: di. Haydi Prinnoçka, rich öderim. kân © danâ git! Hiç meraklanma, hiç üzülme! Ben her gşeyi hâüllederim. — Haydi kızım, Öğretmene söyle de burâaya geltin! On dakika sonra Semen Osipöviçle, u- zun boylu, kırsaçir, yüksek — alınlı, zeki bakışit kadır öğretmen karşılıklı kotuşu yorlardı.. Semen Osipoviçin yüsü Rarma. karıştktı.. Öfkeli öfkeli könuşuyordu: — Afledertiniz ama, — diyordu, çocuk evde bulunduğu zamanlar çok uslu oturu yor. Şimdiye kadar onun — ağsından bir tek fena söt işitmedik.. Bana öyle geliyor ki siz mektepte lüzumsuz yere onu paylı- yor, siâirlendiriyorsunuz!. — Belki de di- ier çocuklar öonutn usluluğundan tetifade ederek kendi yaptıkları kabahâtleri önün ünerine yüklüyorlar,, Zavalir — Bobka da bütün bunlara boyun eğiyor.. Öğretmen gülümsedi: — Ama da yapıyortunuz — hal., dedi. Hiç Börisde öyle bir göz var mi? Benim kanaatlerime nararan, siz evde tatbik et- tiğiniz kötü bir terbiye usulfle çocuğun ahlâkmı bozuyorsunuz! İyi ve fena yap- tmak ilk önce sizin ikinci derecede bizim elimizdedir.. — Bün önü fenâ bir terbiyo verdiğimize hiç de kani değilim. — Yukarıda da söylediğim gibi: Börle ne iyidir, ne de fena.. Fenâ tarafları olsa bile biz onu düzeltebiliriz.. - Sizin bize yardım etmeniz garttır. Almız meselâ ço- cuğun kıyafeti: Önü, — mektepte hiçbir çocuğun giymediği bir elhisa giydiriyor- sunuz: Nedir o kayışla, apoletler falan.. Bütün, çocuklar kenditine gülüyor.. Siz buna imkân vermemelisiniz! — Çocuğun kıyaletinde — ne var? Mü- kemmel bir Avrupa kostümül — Köostümün kâlitesi, nişanı beni alâ- kadar etmez! Yalnız çocuk -© lüzutntüz kâyışlarla npoletlerle o kadar meşgul ki ders bile dinliyemiyor. Semen Osipoviç gayet manalı bir tarz- da omuzlarını silkti: — Bu noktada beni mazuür görünüz, Gedi, fakat çocuğun kayışlarına, apolet- lerine nezaret etmek üzere onun yanmda daimt bir bekçi — bulundurmama imkân yok! Sokak kapisıtım yanmda, — öğretmeni uğurlarket Semen Osipoviç sordu: — Bana öyle — geliyor ki siz Bobkanın düzelamiyeceğine kanisiniz? Öyle mi? — Hayır, ben hiç de bu kanaatte deği- lim.. Ben esasen terbiyeleri mümkün ol- mıyan çocukların bulmabileceğine kani değilim. Öğretmen gülümsedi, Küçük bir tered. dütten sonra: — Fakat ıslahları mümkün — olmryan birçok ana habanın bulunduğunu tec Tübemle biliyorum. Doğru olan burası- || dır. Allaharsmarladık Semen — Osipoviç! Vaktiniz müsait olduğu rzaman dahâ uzun körüşürüz! Rusçadan çeviren: Ferah Perruh Doktaoarlara Babıâlinin en güzel yerinde yenl ve | konforla munyenehane CaBsloğla yöküşü 4341 matbaacı Sabriye müracaat. Emlâk ISAN-— 19!! Satışı Istanbul Emniyet Suhdığı direktörlüğünden Salihin Sandığımıza 17018 hesap No, sile 750 lira borcundan dolayı birinci de Tecede ipötek edip vadesinde borcunu ödemediğinden hakkmda yapılan tâkip üğeri ne 8202 No, lü kahunun 46 met maddesinin matufu 40 incı maddesine ğgöre satıl. mâsı İCAp eden Böğâatiçinde Çengelköyünde eski Çahilitâ ta: i yeni Çakaldağı « kallında eiki 8 yeni 13/1 kapı No. İt kürgir lazla bahçeli bir evin tamlami bir bu- Çuk ay müddetle âçık artırmaya könmüştür. Satış tapü ticil kaydına göre ya- pilacaktir. Arttırmaya girmek jstiyen 80 Hrâ pey âkçesi verecektir. Mülli banktala rimtedan birinin teminat mektubu da kabul olunür. Birikmiş vergilerle çöp ve f ner resimleri ve vakıf icâreri ve taviz bedeli borçluya aittir. ÂArttırma şârtn 10/5/988 tarihinden ftibaren tetkik etmek istiyenlere Sandık Hukuk İşleri ııkauı de Açık bulundurulacaktır. Tapu sicil kaydı ve sair lüzümlü izahâtta şartnamede vel tâkip dosyasında vardır. Arttırmaya girmiş olanlar, bunları tetkik ederek satılığa çıkarılah gâyri men kul hakkında her şeyi öğrenmiş ad ve ilibar olunur. Birinci arttırma Ö/6/988 tari- hine müsadif pazartesi günü Cag:ıloğjundıs kâin Sanıdığımızda saât 18 tön 17 ye ka. dar yapdacaktır. Muvakkat ihale yapıl: bilmesi için teklif edilecek bedelin tercihen almması icap eden gayri menkul mükellefiyeti ile Sandık alacağını tamamen geçmin olması garttır. Aksi takdirde Gön arttıranim taahüdü baki kalmak şattile arttı 18 gün dahâ temdit edilarek 21/6/933 tarihine Mmüsadil salr günü ağni saattt so artırması yapılacaktır. Bü arttırmada gayri menkul en çok arttıranm üstünde brra. kılacaktır. Hakları tapu sicillerile sabit olmayan alâkadarlar ve irtifak hakkı sahip- lerinin bü haklârını ve hüsüsile faiz ve mâtarife dâir ideiâlarımı ilân - tarihinde tibaren yirmi gün içinde evrakı müsbitelerile beraber düiremire tildirmeleri lâzım dır.. Bu suretle haklarını bi yanlar satiğ bedel: irmemiş olanlarla paylaşmasitdan hariç ka arı tapu elelllerile sabit — olma. r. Daha fazla malümât altnak İktiyenlerin 987/913 dösyü numarasil*Sandığtmız Hukük İşleti servitime müra Chat etmeleri İlzumu Hân ölünür. DİKKAT Emniyet Sandığı; Sandıktan alman gayrimenkulü ipotek göstermek istiyenlerel tahmin thektedir. YENİ TESLİMAT İLMÜHABERLERiMİZ FAiZ,DAHAEYİ Dan kıymetin yarısma kâdar İkraz yaparak usulüne göre kolırl& M ŞARTLAR TEMİN EDER. HOLANTSE BANKÜNİ mv. Bu iki kelime © Hatırınızdan çıkmasın! 1-KADER GİŞESİ 2-11 MAYIS TARİHİ Eminönü, Valde han No, 4 B. O. İstiklâl Cad. No. 109 Didat: Taşra siparişleri derhal gönderilir. Birinci sınıl ÜUperatör Dr. CAFER TAYYAR Umumi cerrahi ve sinir, dimağ estetik terrahisi mütehassısı PARIS TIP FAKÜLTESİ $. ASISTANI Erkek, kadın — ameliyatları, dimağ Estetik “yüz,, meme, karın — buruşuk: luğu ve gençlik ameliyatı,, (Nisaiye ve doğum mütehassısı) Muayene sabahları 8den 10 'a kadar "el:ıı!ı Öğleden sonra Ücretlidir. Tel 44086 Bevoğlu. Parmakkâabır, Rumeli han, 1. SECEUCATLRT DRE DN Memur aranıyor Mubhâastebe işlerine vakıf ve — bülün gün çalışabilecek bir Türk aramyor; Ayda en çok otuz lira verilecektir. Dakülo bilenler tercih olunur. Ankara caddesinde 1Öt numarada Cüumhartyet Rütüphanecstne müracant.. Diş Doktoru Necati PAK Şi Hastalarını bergün sabah saat 10 dan akşâam 19 a kadar kabul eder. Salı ve cuma günleri saat 14 ten 18 © kadar parasıdır. Adres: Karaköy Tünel meydanı, Tersane caddesi başında No, 1/2 G MT E A AY A M FN Doktor Hafız Cemal LOKMAN HEKİM Dahiliye Mütehassısı Pazardan başka günlerde öğleden sonra saat (2,5 tan 6 ya) kadar İstanbuda Divanyounda (104) nu- maralı hususi kabinesnde hastalarını kabul der. Salı, cumartesi günleti sabah “9,5 —- 12,, saatleri hakikt fukaraya mahtustur. Muayenehane ve ev telefonu: 22398.