23 NİSAN — 1938 Ne sihirdir nme keramet! Başlarafı 11 incide taryan bir kaç kelime mırıldandıktan Bonra ertesi gün tekrar uğtayacağını söyliyerek çıktı.. O çıkarken eşyaları- mu bulursa, ne kadar ücret istiyeceğini sordum. Kısaca cevap verdi: “Ne -- terseniz!,, Ertesi gün gafakla beraber geldi. Se- lâmdan, hal ve hatır sorduktan sonra çalınan eşyaların çalınmadan evvel ne- rede durduklarını sordu. Ben ve uşa- ğam onu yatak odasına götürdük. Ça- hnan eşyalarım durduğu yerleri birer birer gösterdik. Sihirbazın yüzü o vakit çok ağır bir hal aldı ve bakışları bir kaç dakika, bu- hunduğumuz odanın her tarafında doe- Taştı. Sonra beraber getirdiği küçük bir paketi açtı ve içeris'inden yedi kü- Çük değnek çıkardı. Bu değneklerin bir ucu açıkta idi. Öteki ucu ince bir 4p ile biribirine bağlanmıştı. Sonra ku- gağının kıvrımları atasından çıkardığı bir zeytinyağı şişesinden bu değnekle- rin Üzerine yağ Cöktü. Bir ber parça- sile değnekleri iyice yağladı. Kolunun Üzerine koydu ve kolunu urzatarak ©- dayı dolaşmağa başladı. Bu hareketle- Ti yaparken hangi lisandan olduğu bel- N olmryan bir takım anlaşılmaz sözler Böylüyordu. Ben ve Vahip sihirbazdan uzakta, dikkatle bu sahneyi seyrediyorduk. Si- hirbaza itimatsızlığım devam etmekle beraber dik'tatim de gittikçe artıyor- du. İhtiyar, çalınan eşyaların bulundu- Bu yere yaklaşınca değnekler — tuhaf bir tarzda titremeğe başladılar, Kapı- ya doğru yaklaşmca bu titreme çok betli bir şekil aldı. Bu vaziyeti gören ihtiyar odadan ayrıldı, koridoru geçti, evden dışarıya çıktı. Ormana doğrü Yyürüdü, Ezilmiş toprak Üserinden —yürüyor- duk... Ormanım kenarma gelince sihir- baz durdu. Biz de beraber... €ki' de köyde,,.,. Köy bizden yirmi — mil uzakta idi. Böyle bir seyahate hiç te niyetim yol- tu. Fakat bir defa başladığım işi yarı- da bırakmak istemedim. Biraz dinlend'kten sonra yola çık- tık, Fakat bu defa ihtiyar çok hızlı gi- yordu... Yolumuzda içerisi timsahlarla dolu iki ırmak vardı. Adi kayıklarla bu 1r- Mmakları geçtik. Her ırmaktan geçer- ken ihtiyar yerli itina ile değnekleri koluna koyuyor ve onların titreyiş is- tikametine bakıyordu. Saat ikiyi bulmuştu. Ormanr bitir- Miş, yola pek ar benziyen bir patikayı bulmuştuk. Bereket — versin ki yolda eski bir arabaya rastgeldik te sıcak hattr üstüva güneşi altında daha çok Yürümekten kurtulduk. Sihirbaz arabayı sık sık durduruyor, Yere iniyor, değnekleri koluna koya- Tak doğru yoldan gittiğimize emin ol TMak istiyordu. Kauçuk toplayan yerli kadımlar geş. kın şaşkın bize bakıyorlar, ve iki yerli #rasında bir beyaz adamın ne işi oldu- ğunu kendi kedilerine - soruyorlardı. bu iki yerli arasında bir sirk- te teşhir edilen acayip bir mahlüka benzetiyordum. Yolda bir tanıdığımıza Tastgeleceğimizden ve bu suretle eş dost arasında alay mevzuu — olacağım dan &deta ürküyordum. Nihayet sihirbazm bahsettiği köye geldik. Yirmi otuz kadar yerli kulübe- &i ile damları çinko kaplı bir kaç dük- kün vardı. Bu dükkânlarda Çinli tüc- Sarlar alış veriş ediyorlardı. | Köye girerken sihirbazın değnekleri Hiddetle titremeğe başladı. Durduk ve bir Çinlinin işlettiği kabvehanede e- €ak birer kâhve içtik. Sonra tekrar 2- Tüştırmağa başladık. İhtiyarın ne ara- #tğını bilmiyen bir çok yerli halk etra- fimızda birikti. Az zaman sonra, dalma değneklerin titreyişinden ilham alarak, *tki bir kulübenin önünde durduk.. İhtiyar ağır bir tavırla kulübenin ka- Ptsmı açtı. Kulübe boştu. Fakat içeri- Yeki bir yatak, bir mum burada bir a- y Birbaz dikkatimizi çekmek için & 'Ni kaldırdı. Biri Adeta manyatize et- H Odanın içine arkamızdan giren yer- ! ı ı ; Hler de dahil olduğu halde herkes sus- tü. Sihirbaz, bir heykel hdır:ımkğ z duruyordu. Bu hareketsizlik ne :u df:ıym etti, farkında değilim.. Son- ra ağır ağır yürümeğe M:::: iklaştı, tam ocağın — yanıma :Hı::.ıumdn bir hâdise oldu. Değnek- leri biribirine bağlıyan ip koptu. değ- nekler yere düştü. Sihirbar işaret etti. “Vahip dört a- yak lzerinde yürüyerek ocağa yanaştı. kolunu sıcak küllerin altma soktu. Ve oradan bir paçavra yığımı çıkardı. Bu yığın pis bir çıkındı. Derhal açmağa başladı. Fakat, bir düğümü çözerken net bir çığlık kopardı ve elindeki boğ- çayı yere attı. Yarım metre uzunlur gunda bir kırkayak parmaklarından bi- rine yapışmıştı. Yerliler derhal hayvanı öldürdüler. Boğçayı ihtiyatla açtılar. Sön düğüm çörülünce şaşırdım, kaldım. Çalınan Witün eşya boğçanın içinde bulunuyor du. Yerli muvaffakıyetile hiç te gurar Janmamıştı. Eşyayı polis mevkiine gittik, orada macerayı anlât- tem. Biraz sonra polis, girdiğimiz ku- lübenin sahibi bulunan adamı yakala- dı. Bu, eski elbiseler alıp satan bir a- gdamdı. Önu görür görmez derhal ta- nıdlım. Eşyaların çalındığı gün kendi- sini yatak odama almış ve iki takrm gski elbise satmıştım. Sibirbaza yirmi dolar verdim. Bu ©- nun Ümit etmediği bir para idi. Bu pa- ra da hem eşyalarımın arama Ücreti, hem de seyrettiğim meraklı piyesin te- hakkı vardı... Bu işten en fazla uşağım Vahip'in rarar gördüğünü san- nediyordum. Çünkü kırkayığım —1sır- ması neticesi olarak bir hafta ateşler içerisinde hasta yattı... Kendi kendime yalnız kaldığım va- kit sihirbazın Sırrını U yun uzun Güşündüm. Bir türlü halle- demedim. Gizli kuvvetlere inanmağa Fakat bir kâç gün sonra, beklenmi- yen bir vaka muammanın düğümünü çözdü. Vahip bana gelen bir mektubu çe- binden çıkarırken, yere on dolarlık bir banknot düşürdü... Ve telüşlı bir hare- ketle saklamağa uğraştı. Derhal içime şüphe girdi. Vahip'e a vy——rame ea aa aean aa ça ae eee insan yiyen yılanlar Beş- Baştarafı 10 üncuda kulübeleri dolajtım ve yarı vahşi, yarı medent olan bu insanların kullandıkları eşyanım iptidailiği karşısında şaşırdım. Adetlerini gördüm, masallarını dinledim. Bir kadının allattığı korkunç tehlike Onlarla bir hayli — konuştuktan sonra tarlalarını görmek istedim. Kabile reisi ile beraber yola çıktık. Reis bana ekdik- leri şeylere dair izahat veriyordu. Birden bire köy tarafından acı acı feryatlar kop- n ? habile herkes okunu, yayını alarak ileri. ye doğru atılıyordu. Fakat ırmağa doğru bakınca deli gibi kaçan ve: çı hedefi buldu. Sonra sopalarla vurarak hayvanın işini bitirdiler. Herkes heyecanlanmıştı. Mosmor olan ve tiril tiril titriyen kadın —ateşin ya- nında çömeldi. Faciayı gören arkadaşla- rırdan biri bize anlattı: Kadım, elinde testisi, ırmaktan su al- mağa gelmişti. Testiyi doldururken bir- denbire üç metre kadar ilerisinde sudan yarı çıkmış kocaman bir yılan — başmın kendisine dikkatli dikaktli baktığını gör- saşırtmış. ve bu bir dakikada kadının sahilden bi- raz uzaklaşmış olmasına kâfi * gelmişti. Fakat yılan da 1rmaktan çıkarak kadını mâni olmuştu. yukarı yedi metre bo- idi, Kalınlığı bir &keğin kalçası ne kadar — tehlikeli bir gelen lunmamasıdır. PERTEV ÇOCUK PUDRASINI Şişman, vücutlu, bazı kimseler de kullanmaktadırlar, Vücudün t valarında ve koltuk altlarının pişiklerine karşı bundan daha müessir bir pudra benliz keşfedilmemiştir. ONU DİĞER ADI (TALK PUDRA) ları e karıştırmaymız. UYKUSUZLUK bi öksürükler asabi zayıflık baş ve yarım baş ağrısı esi baygıniıa, Çarpıntı ge$ OU Hlmıı'.:ılııhınllın iyi eder A_ı;ı_da büyük fark var wwwmwugwwmm Hd edilememiştir. Bu pudranım, ev büyük meziyeti bilhassa çocuk cild. _wmwmnwummıadw madde bu. ve sinirden ileri Ys ZN Cildinizin tahri dil ş ni isterseniz? Dünyanın hor tarafında — kullamlan, ve cildi tıraştan sonra pamuk gibi yumuşatan POKER Trraş bıçaklarını kullanımmız. e BFY Ekzema ve en muamnit cilt yaralarından kortulmak İçin EKZAMİIN | kullanınız. Binlerce hastayı kurtarmıştır Eczanelerden İstevinir. DA AĞT S OY « KOY L ARİE T GAS d KRD UG EUL MAD £ VIROZA ği Kan çıbanları, el ve ayak parmaklarının arasındaki kaşıntılar, dolama, mem iltihabı ve çatlaklar, flegmonlar, yanıklar, traş yaraları, ergenlik- ler, koltuk âltı çıbanları, ANTİVİRÜS ile . Tedavisi en erken ve en emin bir surette — temin eder. ŞARK İSPENÇİYARİ LÂBORATUARI T.A.Ş. KARAMÜRSEL Fabrikasının « Hayat Ucuzluğuna hizmeti Birinci sınıf harc ve dikiş ile ıSMARLAMA DA e 27 lira ELBiSE Karamürsel fabrikasınm memleketimizin her tarafında tanımmış çok sağlam ve zarif yünlü kumaşlarından çok mahir makastar tarafından itina ile dikilmekte olan Ismarlama elbiseler 24 ve 27 lira üzerinden imal edilmektedir. Muamelemiz peşindir. KPek yakında ucuz hazır elbise dairemiz de açılacaktır.) ( Sultanhamam ikinci Vakıl hanı allında ) GEERE KONT CKT UZENCA TREESENDE O YEYOTOEE T Istanbui. Belediyesi ilânla Vesaitinakliye resminden olan borcundan dolayı haciz altma alman Stüdba. ker markalı ve 2318 numaralı taksi otomobili Beşiktaşta Hadinin — garajında 25-4.938 pazartesi günü saat 11 de açık arttırma ile satılacağı ilân olunur. (B.) — (2323) . ——— Vesaltinakliye resminden olan börcundan dolayı haczedilen Ford markalr 3848 plâkalı kamyonun Taksimde Milli garajda 27-4-938 çarşamba günü saat 11 de açık arttırma ile satılacağı ilân olunur. (B.) (2322) —a Vesaitinakliye resminden olan borcunaan dolayı hâciz altma alman Stüdba- ker markalı 1266 numaralı hususf otomobil Taksimde Merkez garajında saat 11 de 26.4.938 Salı günü açık arttırma ile satılacağı ilân olunur. (B) (2321) ———arsmaraam—— BSenelik muhammen — İlk teminatı kirası Kapalr çargşıda Divrik sokağında 35-37 N. lı dükkân Kapalıçatşıda Yağlıkçılar sokağında Camili handa 4 N, l1 oda Kapalı çarşıda Yağlıkçılarda 16 N, dük- kün. Kapalı çarşıda Yağlıkçılarda Ali paça hanında 10 N, Ir oda Kapalı çarşıda Divrik sokağında 4547 N. lı dükkân ğ Kapalı çarşıda Hacı Hasan sokağında 16 N, lı dükkân Kapalı çarşıda Kazazlar sokağında 44. 46 N. lı dükkân Kapalıçarşıda Batpazarmda 190/192 N, dükkân . Kapalı çarşıda Hacı Hasan sokağında 14 N, l dükkün , Kapalı çarşıda Divrik sokağında 50.52 54 N. li dükkân Çarşıkapıda Yeniçeriler sokağında 40 N. l1 Çorlulu Sani medresesi ; Nuruosmaniyede Mehmetpaşa Bokağın- da 3,5 7T N. h: ev ve dükkân Eminönünde Çiçekpazarı oskağında 20 N. lr Haseki Mustafa ağa mektebi Vefada Taş Tekneler sokağında 31 N. lr Kâhya Mehmet Efendi mektebinde 1 oda 16 1,20 Yukarda semti, senelik muhammen kiraları yazılı olan mahaller 929, 940, 041 seneleri mayısı sonuna kadar ayrı ayrı kiraya verilmek Üzere açık arttır. maya konulmuştur. Şartnameleri levazım müdürlüğünde görülebilir. İstekliler hizalarında ilk temina makbuz veya mektubile beraber 26-4-038 sa- ı günü saat 14 de Daim! Encümende bulunmalıdırlar. (0) (1979) Den'zhank Akay işletmesinden: 28 Nisan 1938 Milif HAkimiyet Bayramı münasebetiyle 22 Nisan 1938 Cuma günü Köprüden 11? No. lu saat 19,80 ve Yalovadân 117 No. Ju sant 12.60 seferleri yapılacaktır. 23 Nisan 1938 Cumartesl günü Pazar tarifos! tatbik olanasaktır. (2225), r 2,70 1,58 B 5,40 -a v 1,80 2,70 2,25 1,80 2,70 495 Ssgss $ v s & .» 2T 13,50 23,40