. Şahsiyet ENÇ muharrir hikâye kitabmı verirken sonuna kadar okuma- M söyledi. “Birkaç parçaya göz gez- dirip bırakma, dedi; beğenmezsen bir diyeceğim yok, fakat okuduktan, hep- Sini okuduktan sonra beğenme...,, Bu tenbihi kitabını hiç açmamak; hepaini okumak göyle dursun, hiç bir Parçasına göz gezdirmemek için kâfi İdl. Çünkü sanat hakkındaki düşünce. lerimizin taban tabana zıd olduğunu haber veriyordu. O genç muharrir - &ö. tünden belli . bir kitabın bazı yerleri fena olduğu halde bazı yerlerinin de iyi olabileceğine inanıyor. Zannediyor ki yüzlerce mısra arasında üç beş tane Büzelinin bulunması, bütün eseri kur tarmağa yetebilir. “Eğer maksud eser- 50 mısrar berceste kâfidir,, demezler Mi? Kariin, münekkidin de işi yoksa koca divanda “mısrar berceste”, üç Gört yüz sayıfalık romanda iyi bir yer, Otuz kırk hikâye arasında bir müna- Sebetlisin! arasın... Onları bulduğunu farzedellm; ne Isbat eder? Bir iki par- Şâ için manasız, çirkin bir yığın söz Yekilir mi?... Zaten karl için . ve bilhassa münek. kid için - mesele o değildir. Onlar bir Muharrir'den ziyade bir adam ararlar. Yanl söyliyeceği bir şey bulunan, bir Mizacın cebri ile çalışan, gahsiyet sa. hibi bir insan. Öylesi de kendini en kusurlu, en acemice yazılmış satırlar Arasından gösterir; daha İlk sayıfa- larda belli olur. Eseri belki sıkıcıdır, fatsızdır; gairse, mısraları, nesirse tümleleri ahenksiz ve bozuk olabilir. Zarar yok; kuvvetli bir mizaç, bir şah- Siyet seziliyorsa bütün o kusurlar bile birer meziyet oluverir. Kari, yahud Münekkid: “Bu muharrir henüz ace- Mi; kendisini bakkile ifade edecek yol- ları daha bulamamış, arıyor. Fakat bulunca hiç şüphesiz iyi bir muharrir olacak,, der. Böyle. düşündüğü.. için de . sıkılmastna rağmen . bütün ese- Ti okur, o da ilk verdiği hükml teyld edecek parçayı arar. Muhakkak bu. hur; çünkü şahsiyet aahibi olduğunu daha İlk sayıfalardan belli eden bir adamın hiç olmazsa birkaç mükemmel Bayıfa yazmaması. kabil değildir.O sayı- falar da gerek kendisinin, gerek ona İtim'ad etmiş olan kari İle münekkidin kurtulması için kâfidir. “Eğer maksud #serse...,, sözlü işte öyle gairler, öyle Muharrirler için doğrudur. Yoksa şah- Giyet sahibi olmryan sanat adamının tesadüfen meydana getireceği zarar- Sız, hattâ güzelce eser bir şey isbat e- Gdömez. Sanat hiç bir zaman bir tesa- Güf işi değildir; zevksiz, zayıf diye ta. Rıdığmız bir adamdan iyi bir şey bek. “Zararsız, hattâ güzelce,, eser de. Gdim; çünkü gahsiyetsiz, kudretsiz ada- Ma tasadüf bile tamamile güzel, büs- bütün kusursuz bir eser yarattıramaz. Büyük bir âlim: “Tesadüf ancak ha. Zırlıklı adamlara yardım eder,, deme. miş mi?... Fakat bunları genç, ihtiyar hiçbir Muharrire anlatmanın imkânı yoktur; $ünkü her muharrir kendisinin kuv- Vetli bir gahsiyeti bulunduğundan e. Mindir. Öyle olmasa yazmağa kalk. maz, Nurullah ATAÇ Amerikalı haydutlar İşkence ile bir kadını soydular Nevyok, 28 (A. A.) — Maskeli dözt Kangeter, Nevilorka yakın bir yerde o. furan milyoner Şarl Milgrin'in yazlık tvine girerek bütün hizmetçileri bağ- lamışlar ve milyonerin karısıru, feci iş- kencelerle, para mütevherlerinin yerini Röstermeğe mecbur etmişlerdir. Şakiler 1T00 bin dolar kıymetinde mücevher a- İarak ve kim oldukları tanınmadan kaç- Mışlardın. Hayatı ucuzlatmak| Ustura için mücadele İsviçreli mütehassıs Anadolu dahilindeki tetkiklerine başladı Memlekette hayat pahahlılığı ile mücade. le vadisinde ilmi tetkiklerde — bulunarak müsbet tedbir ve tavsiyelerde bulunması için memleketimize celbedilen İsviçrenin maruf iktisatçilarından Lorems, tetkikle. rine başlamıştır. İsviçreli Alim, memleketin ayrıldığı ikti. sat mıntakalarına göre seyahat pderek tet. kiklerde bulunmuştur. Şimdiye kadar An. kara, Eskişehir, İzmir, Aydın — ve Afyon karahisar vilâyetlerini dolaşmış, buralar. daki malşet vaziyetini, hayat endekslerini, iptidal maddeler istihsallt tarzlarını, ha. vayici zeruriye fiyatlarını, nakliyat ve sa- tış işlerini ayrı ayrı gözden — geçirmiştir. İsviçreli mütehassısın bu tetkikleri bugün memlekelte mevcut hayat pahalılığına mü- essir olan tabii sebebleri bulmağa matuf Türk tütünleri | ve İngiltere piyasası Londraya Türk sıga- raları ve harmancı- ları gönderildi Bir müddettenberi Avrupada tütün sa. tışları Özerinde tetkik Ve temaslarda bu- lunmakta olan ve oradan Londraya geçen fnhisarlar umum müdürü, İngilterede bazı anlaşmalar yapmağa' muvaflak olmuştur. Senelerdenberi İngiltere ptyasası tütün- lerimizin müştrelisi değildi. Amerikan, bll. hassa Virjina tütünleri lle müstemleke. lerin yetiştirdiği yerli tütünleri istihlâk eden bu memleket ne bizden ne de bizim tütünlerimize müşabih tütün — yetiştiren " komşu memleketlerden tötün almıyordu. Bu itibarladır ki inhisarlar umum müdü. rünün Londrada yaplığı anlaşmalara, tü. tün ihracatımız noktasından hususi bir e- hemmiyet verilmektedir. İnhisarlar müdürü Mitat Yenelin arzu. su Özerine, burada Cibali tütün Yabrika. sında nümunelik cigaraler — hazırlanarak İngiltereye gönderilmiştir. İngiltere hâl. kının kapasitesine uygun bir şekilde ha. zırlanmış olan bu cigaralar orada telkik ve tecrübhe edilecek, muvafık netlce hasıl olursa İngiltere piyasaları için 6 harman. lardan cigaralar yapılacaktır. Diğer taraftan İnhisarlar umum müdü. rünün daveti üzerine Cibali fabrikası baş- harmancısı Mazlüm da Londraya gitmiş. tir. İnhisarlar umum müdürünün yaptığı bu anlaşmalar hakkında gelen ilk malümata göre, bu seneden ilibaren İngiltere pi: sasına her sene mühim miktarda — tötün satmak kabil olacaktır. Diğer taraftan Türk elgaralarının bu memlekette yapılması |. çin teşkilât vücuda getirilecektir. Yapıla. cak tetkiklerin neticesine göre, İngiltere ye satılacak cigaralarımız ya burada yapı. larak mamul bir halde sevkedilecek, ya. hut, Londrada bir fabrikayâ harman ya. pılmış tütün gönderilecek, Türk cigaraları bu fobrikada harmancı ve oksperlerimizin nerzareti altında imal olunacaktır. * TEKİRDAĞ'daki alaylara, örgeneral Fahreddin Altay taralından — merasimle sancakları verilmiştir . * VEKİLLER HEYETİ dün Meclis bina- sında bir toplantı — yapmıştır. — Meclis fırtka grupu da bügün toplanacaktır. * KIZILAY umul merkezi, — Emet kaza merkezindeki yangında evleri yanan mu- avenete muhtaç vatandaşlara telgrafla 600 Hiru göndermiştir. * BAĞIRSAK tüccarlarından mürekkep bir beyet Ankaraya gitmiş ve İktisat ve. kâletile temaslara başlamıştır. Heyet bir bağırsakçılar birliği kurulması için çalış. maktadır. ,4 , * TAHTAKALE'deki Rüslempaşa camii. nin altındaki dükkânların İstimlâkine ha. ziranda başlanacaktır. * BELEDİYE İktisat işleri müdürlüğünün kadrosu hazirandan itibaren - genişletile. cektir. Bu meyanda bir de “fiyat — tetkik şubesi,, tesis edilecektir. * HÜKÖÜMET, uyuşturucu maddeler in. hisarının Yugoslavyadan — getirteceğli 25 kilo nümunelik afyonun ithaline müsaade etmiştir. t * EDİRNE Gümrük müdürü — Zekeriya başmüdürle temas etmek ve yapılacak iş. bulunmaktadır. Bu itibarla, mahallerinde her nevi istihlâk maddelerini halka aza: mil şekilde ucuza mal etmenin çarelerini de aramaktadır. Bu meyanda ihtikâr ve pabalılıkla mücadele için büyük devlet ve belediye kooperatifleri — kurulmasının a- meli sürette ne gibi neticeler yerebilece- Rini de anlamağa çalışmaktadır. Profesör Lorens Ege havzasında deyam edea tetkikatını bitirdikten sonra şehrimi. ze de gelecektir. Hayatı ucuzlatma husu- sunda İsviçredeki mesaisi takdire şayan neticeler vermiş olan mütehassıs, tetkika. tına esas tuttuğu mevzular — hakkında te. nevvür edebilmek için bir çok notlar ha- zırlamıştır. Vilâyet ticaret odaları bu not: lara göre raporlar hazırlamaktadırlar. Büyük bir kaçakçı şebekesi Mersinde yakalana- rak mahkemeye verildi Bugünkü Tan garzetesinin — verdiği bir habere göre, Mersinde döviz kaçakçılığı ilo uğraşan bir şebeke meydana — çıkarıl. mıştır. Bunların, memleket dışma kaçır. dıkları döviz miktarı bir milyon lira tah. min edilmektedir. Kaçakçılığın siklet merkezi koyun İşi. dir. Suriye ve Filistinden gelen — birçok tüâccarlar cenup vilâyetlerimizden koyun Bunların en çok uğradıkları yer. ler; Kotya, Kaçaman, Niğde, Adana, Sey. han ve Mersin taraflarıdır. d, Döviz'koruma — kanunları — macibince memleketten çıkan mallara mukabil mem: lekete dövir girmesi Mzımdir. — Halhnkt cenuptaki koyun ihracatında bu mühim kanunt icapların haricine çıkmanın gizli yolları bulunmuştur. Merkezi Tstanbalda — bulündüğu — söyle- nen bir şirket, memleket , içinde koyun tedariki için icap eden Türk llralarını ya. bancı koyun alıcılarına temin etmiştir. Bu aherlar, koyunların bedeli olan ecnebl dö. vizlerini bir kâr mukabilinde — hariçte a şirketin hesabına — yatırmışlardır. Sonra bu paralarla türlü törlü kara borsa işleri çevrilmiştir. Kaçakçılığın ikinci bir nevi vardır ki, © da memlekete kısmen dövir getirmek, kismen kaçırmaktır. Meselâ, sekiz liraya alınan bir koyun beş liraya satın nlınmış gibi gösterilerek memlekete ancak o ka. dar döviz.getirilmektedir. Geri kalan üç Hiranın mukabili olan döviz dışarıda bıra. kılmaktadır. Bu dövizler hariçte kara besabına geçiyor ve bedeli 'Türk lirası olarak Gdeniyor, Mahkemeye verilenlerin başında İstan. buldak! şirketin mümessili olduğu söyle- nen İtalyan tebassından Prezefoli Oltavya vurdır. Diğerleri şunlardır: D Erdişli Mirza oğlu — Mustafa, Kudüslü Hafız Hakkı öğlu Mahmut, Kudüslü Halll oğlu Ratip Göze, — Mersinli komisyoncu borsacıların 'Türkiyede —— —— AAA ler üzerinde görüşmek için şehrimize gel miştir. * 19 MAYIŞ gençlik ve spor — bayramıt programını tesbit elmek üzere dün valı muavininin başkanlığı altında bir toplan- ti yapılmıştır. « * MÜNHAL MEBUSLUK'lara parti lara- fından dördüncü.umum! müfettiş Tahsin Üzerle İnhisar müdürlerinden — Osmanın namzet gösterileceği söylenmektedir. * İZMİR telefonunun satın alınması hak- kındaki mukavelenin tasdiki için hazırlan mış olan lâyiha meclise verilmiştir . * VİYANA'daki Türk sefüretinin lâğvi Üzerine, vazifesi sona eren Viyana elçimiz Ahmet Cevat dün şehrimize gelmiştir. * İTALYA piyasamızdan tiftik mübaya- asına başlamıştır. Bu suretle tiftik müşte- rilerimiz arasına hir memleket daha ka- tılmış bulanmaktadır. * RASATHANE dün, saat 18 zi 18 dakika 23 saniye geçe kuvvetli bir welzele kaydet- mlştir. Merkez Össü İstanbuldan 1420 kilo. metre tahmim- ohmtmuştur. * — > “trenle Ankaraya gitmiştir. ile ... Bir kadın ve bir erkek yaralandılar Kasrmpaşada Çatmamescit sokağında 7 Bumaralı evde oturan Üsküplü 25 yaşında Nâime geçen senedenberi beraber yaşa- dığı Hüseyin ile kavga etmiştir. Hüseyin fazla kızınca ustura ile kadının — üzerine atılmış, yüzünü iki yerinden yaralamışlır. Yaralı Beyoğlu hastanesine — kaldırılmış, Hüseyin yakalanmıştır. Bundan başka Cağaloğlunda Mollafeneri sokağında oturan Ösman ile ayni evde o. turan Şefik kavgâ etmiçlerdir. Şefik us. tura iİle Osmanı başından yaralamış, ka- çarken tutulmuştur. Yaralı hastaneye kal. dırilmiştır. —— Elektrik kabloları değiştiriliyor Elektrik şirketi, denizlerdeki — kablola. rını yehilemeğe başlamıştır. Uzun zaman- danberi değiştirilmemiş olan bu kablolar yüzünden Anadolu — tarafında ve Adalar elektrik cereyanı 81 ksık kesiliyordu. Ay- rıca cereyan, lörumu veçhile kuvvetli bu- lunmuyorda. — Kablolar — değiştirildikten sonra karşı tarafta elektrik işlerindeki a. rıralar bertaraf edilmiş olacaktır. $irket, Kandilii fle Bebek — arasındaki kabloyu değiştirmiştir. Şimdi Saraybur. nundan karşıya geçen kabloyu — değiştir. mekledir. — Yapılan asfalt yol Galala rıhtim caddesinin asfalllanması işi bitirilmek üzeredir. Liman işletme ida- resi, bu caddenin perkelerini — yenlden Yyaparak Üzerine kalın bir asfalt tabakası yerleştirmektedir. Yeni bir terkiple yapı- lan ve parke üzerine tatbik edilen bu - sulün çok İyi netice vereceği — sanılıyor. Eğer, Galata rıbtım caddesi asfaltlandık. tam sonra fennen tayin edilecek müddet- zarlında yapacağı'asfalt yollar için bu usulü tatbik edecektir. —— İki sabık nişanlı Velnda Kalenderhanede mektep — soka. ğında 23 numaralı eyde oturan — Terfik zabıitaya müracaat elmiş, bir — buçuk ay evvel nişanlamıp dön ayrıldığı Nuriye is. minde bir kır tarafından — çantasındaki 1000 Hiranın çalındığını iddla — etmiştir. Bu iddla-özerine Nuriye mahkemeye ver. rilmişlerdir. A ——— İki otomobil kazası Şoför Yakubun idaresindeki 2889 nu. Maralı otomobil dün Samatyada Ağaha- mamı önünde Yako oğlu Arşak — isminde bir çocuğa çarpmış, altıma alıp — sürükle. miştir. Arşak muhtelif — yerlerinden ağır surette yaralanımış, Cerrahpaşa hastanesi. ne kaldırılmıştır. Tepebaşında Galipdede sokağında otu. van düsiz Davide dün gece Tünel meyda. nında 1999 numaralı vatmanın İdaresin. deki tramvay arabası çarpmış, David ba- Şından yaralanı Feyzi Caşar, simsar Örüer Uyanık, Kudüs. Vö Yusuf oğlu Salih Dizi, — Kudüslü Fuat Abdülkadir, Filistinli İbrahim oğlu Ab. dülettah Megabi, komisyoncu Jorj Hanna, * TASFİYE hafinde bulunan Şark de- miryolları şirketinin heyeti umumiye top- kantısı dün yapılmıştır. * İSTANBUL - İZMİT arasında sahili takip etmek üzere bir asfalt şose yapıla- caktır. 90 kilemetre tutacak olan bu yol bir iltisak battile Yalovayg bağlanacaktır. * $ŞOFÖRLER cemiyetinde yeni İdare heyeti intihabına dün başlanmıştır. Seçim İşi yarın sona erecektir. * SEHRİMİZE evvelki gün gelmiş olan 300 İngiliz seyyahı, dönüşte Seddilbahir- de karaya çıkarak harp ölülerini ziyaret etmişlerdir. * MADRİT elçimiz Tevfik Kâmll, mezu- nen Ankaraya gelmek üzere yola çıkmış- tır. Elçiye sefaret müsteşarı vekâlet ede- cektir. * HARİCİYE vekâleti umum! kâtibi Nu- man Rıfat Menemencioğlu dün — akşamki * ÜSKÜDAR Fıstıkağacında dün yeni bir orta-okulun temel atma merasimi ya- pılmiştir. Ba bina 60 bin Hiraya mal ola- caktır. * ORTAMEKTEP ve liselerde stajyer musllimlik yapanlara iki aydanberi Ge. retleri verilmemiştir. Burlar vekâlete mü. belediye de şehirde | Ingiliz zevki ANKACILARIMIZDAN ve meliyectile. rimizden müteşekkli bir grupun Lan. draya gltitği ve bu siyarelten - bilistifada İki memlekel arasındaki Ücaret işlerinin konuşulduğu malâmdur. Hasan Kumçayı bundan mülhem olarak şu yazıyı Yazıyor: “Bu — konuşmaların en canlı — noktası Türklerin İngilizlere fazla mal salabilme. leridir. Zira İngilizler Türklerden ne ka. dar fazla mal alabilirlersa — İngilirler de 'Türklere o kadar fazla mal — satabilecek. lerdir. Bu suretle Türk « İngiliz dostluğu iktisadi sahada dahi büyük inkişaf göste- recektir. Bu mevza üzerinde konuşurken İngil. terede bir tetkik seyahati yapmış olan bir dastum bana şöyle dedi: ö — Vaktile yaş — meyvelerimirin İâgilir pazarında büyük rağbel bulacağını düşü- nüyordum.Kırkağaç kavunlarımı Londraya götürebilsek kimbilir İngilizlerin ne kadar hoşlarına gider, derdim. Fakat meğer be- nim bu tahminim pek yanlış imiş. İngilir. ler bizim Kırkağaç ve Manisa kavunlarını çok tatlı buluyorlar. Bu kavunların tadı bizim boğazımızı yakıyor, diyorlar?..,, Dostumun bu sözü şunu İsbal ediyor ki bizim evdek! pazar İngilir çarşısına uymu. yor. Bu pazarı © çarşıya — uydurmak için daha evvel müşterilerin arzularını ve Ihli- yaçlarını tahkik etmek, bu yoldaki tahkik. te aldanmamak için de kendi zevklerimizi bir tarafa bırakarak müşterilerin zevklen rini anlamağa çalışmak lâzım geliyor..,, CUMHURİYET 'te Kunduzuninsiyakı ve Hasanın sezişi K köyünde bir garip adam lüremiş. 45 yıllık ömründe mektep medrese görmiyen * ve hiç okuması yazması olmuyan — Hasan, en çapraşık hesap meselelerini — lâhzada hailediyor, bir riyariyeci kudretile kördü. ğümleri çözebiliyormuş. Meselâ onun İkl dakika içünde cevabını bulup gıkarıp vere diğl bir riyaziye meselesi: “Bir tazı bir tavşanı kovalıyor. — Arala. rında 700 metre mesafe var, Tazı her sa« lisede 6 metre koşuyor."Tavşan da bir sa- lise üç rablada $ metre 72 santimetrelik bir mesafe almaktadır. Acaba bu tazı tav. şanı hahngi dakikanın hangi saniyesinde ve daha kaç metre ötede tutabilöcektir?,, “Hâdiseler arasında,, muharriri dipör ktt *“Bu haberi okuyanlar arasında, on se. ne kadar evvel İstanbula da gelen, ayni kudrete sahip, gözleri görmiyen, Osman isminde bir köy delikanlısını hatırlıyanlar olacaktır. Ben onu tanıdım. Yapalı Hasan gibi âmâ Osman da, görümün önünde, eu dolaşık hesapların kördüğüm olmuş ilmik lerini zihninde bemen çözüvefiyordu. O, taz kırk sene evvel, Jak İnodi — isminde, kafası ayni riyaz! çevikliğe sahip bir Fram sızın şöhreti de dünyayı dolaşmıştı. Her ilim gibi psikoloji de izah edeme. diği kuvvetlere bir ad takıp çıkar: Hete gesenin bülün — davalarını en aşağı - bir, mühendis kadar biliyormuş gibi yuvasını yapan kunduzun, afını ören örümceğin, yahut üstünden geçtiği memleketlerin ha. ritasını bir tayyareci kadar — biliyormuş gibi uzak ufuklara uçup da — yolunu hiç şaşırmadan yuvasına dönen — güvercinin kabiliyetine “insiyak,, diyip çıkmak âdet. tir. Okuma yazma bilmediği halde, en bü. yük riyaziyecinin eline kâğıt kalem alma. dan halledemiyeceği meselelerin cevabı. nı zihninde bulan adamların marifetlerini de “seziş,, , “yaratılış, gibi kelimelerle i- zah etmeğe çalışmaktan fazla bir şel ya. pılmamıştır. Fakat ilim, ne İnsiyakın, ne de sezişin mahiyeti hakkında bir kunduz. dan, bir örümcekten, bir. güyercinden ve Yapalı Hasandan fazla birşey bilmiyor. insiyaktır, seziş de seziş. İnsonın soracağı keliyor: Harikalarını gördüğü bu insiyak ve bu seziş, acaba şirm şek hızında bir akıldan ve bir — muhake. meden başka birşey midir? Gerçi kundu. zun İnsiyakı yalnız yuva, Hasanın serişi yalnız besan yapmakta harikasını gösteri. yor, Fakat, mevzunu bu otomatik İnhisarı. nı tayin eden şey ihtiyacın mahdut olma. «1 değil midir? Mesele bu tarzda konunca Aİnsanın aklı, kunduzun — insiyakından ve Hasanın sezişinden daoha aşağı bir şey o- luyor. Nitekim dehâ dediğimiz hassa, ağlır ve urun bir muhakemeden — ziyade kısa ve çevik bir İnsiyaka ve serişe daha ya. kın görünüyor. Aklın adıtlm adım ve abır gittiği yere, dehâ bir sıcrayışta varı- yor: Tıpkı kunduzun İnsiyakı ve Hasanın sezişi gibi.,, ağüaeae z dÖĞlnrEtana aei dedkkamakana, italyada yeni hava meydanları — Roma, 28 (A.A.) — talyar hava kuvvetlerinin 15 incti yıldönümü mü- nasebetiyle dün, 9 tayyare meydanı, 26 benzin ve mühimmet deposu ve 5 hava mektebi açılmıştır. Yeni meydan- lara en büyük tayyareler inebilecektir. Yeni hava mektepleri arasında Floran- se'de açılan teknik tafim mektebi çok mühimdir , ONYANIN Cihanbeyli kazasının Yalpa Bildiği şey âdeta şundan ibaret: İnsiyak *