10 —525— Aksaray: Arılan Ber : Gençsiniz. Boyunuz orta veya uzun sadır, Bünyece ortasınız, şişmanlamağa istidadınız vardrı. Dikkat cetmezseniz yaşınız ilerledikçe şişmanlamanız &- tinabe gayrikabi! bir hal Glacaktır. Ze ki ve fazl bir zatsınız. Ameli işlere de kabiliyetiniz iyidir. Kendniza güvenir, fikir ve düşüncelerinde ısrar eder bir tabiattesiniz. Pek uysal değİsiniz, hisst meselelerde bir şeye saplanıp kalmaz- sınız, Enerjinizi belki dikkat etmiye- rek dağıtmağa temayülünz — mevcut tur, ayni zamanda çeşitli işlerle uğraş- mak gize zevk verir. Mağrur kimse- lerle arkadaşlık edebilmek — sizin için gok zordur. İntikal kabiliyetiniz çok i- yidir. Muhitinizde kendinizi tamamen sevdrebilmek için işaret ettiğim husus- lera dikkat etmeniz gerek, —5?6— Osmanbey - A. N: Yaşınız 20 den az 15 den fazladır. Belki 17-18 yaşındasınız. — Bünyeniz normaldir. Boyunuz da uzurcadır. El ve ev işlerine kabiliyetiniz çok iyidir. rişli ve süslü bir yuvadan ziyade mesut bir yuva kurmak hedefinizdir ki bu ba- kamdan şayanı tebriksinir. Yalnız biraz asabi ve hırçın görünüyorsunuz, spor hareketleri, mutedil ve muntazam gıda, açık hava, ciddi işlerle iştigal ile hır- çınlığınızı tadil etmeniz pek mümkün- dür. ? -D Kımltoprak İ. H. B: Yazınızı dikkatle tahlil ettim. Sizde ÜTÜN tafsilâtile karakteri- nizi; meziyet ve kusurlarınızı; sizi hayrete düşürecek kadar vazıh ve sarih olarak hususiyetlerinizi; tut- tuğunuz veya düşündüğünüz işte mu- vaffak olup olmıyacağmızı; nihayet beş farkla yaşmızı size söyliyebilirim. Bana bir gazeteden, bir kitaptan ve- ya aklınızdan yazacağınız dört satır- lk yazıyı; son aylardaki imzalarmız- dan ikisini gönderiniz, — — — — , biraz dedikoducu bir tabiat göze çarpı- yor. Başkalarile meşgul olmak ve sonra bunlar hakkında kotuşmak Sdeta bir ihtiyaç gibi.. Bu hal kendisini tatmin etmiyen bir işte alanların işidir. Ameli kiçbir faydası olmıyan ve hattâ zararı muhakkak bulunan bu huydan vargeç- menizi, ehemmiyetle tavsiye ederim. Ya gımız 25-30, boyunuz ortadır. İçkiye de iltifamız fazla olsa gerek! —528— Eyüp. R. O, 281: İmzanızı okuyamadım. Esasen tam bir tahlil için sağ elinizle — yazdığınız yazıdan maada ayni yazının - sol el ile yazılmışı, her yazının ne kadar müddet te yazıldığı ve dirsekten bileğe kadar mesafe ve elinizin şekli de gönderil- mek veya bildirilmek iktiza eder. Siz ve beraber yazılarınızı göuderdiğiniz beş arkadaşınız yeniden söylediğim şe- kilde mürakaatlarını — yenilemelisiniz. Eyüp G. P. 174 ün de imzası okum mamaktadır. Her ikiniz imzalarımızı ay rıca açık ve okunaklı şekilde de yaz- Toalsmız. Cevapları veren Profesör Sanerk Grafo'oji ve Grafemetri mütehassısi —529m Eyüp, N. E, 485; Gençsiniz. Yaşınız herhalde 20 den azdır. Ya bir daire veya büroda çalış- maktasınız. Veyahut bir mektebi git- mekteşiniz, Kendi harici şeklinize dik- kat etmekte ve çok muntazam bir çe kilde görünmeğe dikkat etmekte olma- rıza rağmen alelümum İşlerde bu hususş ta pek titiz değilsiniz. Yani başkala- rnun gözlerine çarpmıyacak hususlarda ihmalkâr olabilirsiniz. Zeki ve kurnaz- sınız, Biraz sıkıntılı bir tabiatiniz var- dır, bundan dolayı bir işi çabuk bitir- mek, kısa kesmek istersiniz. Sıhhati niz iyidir. Uysal görünmenize rTağmen inatçılığınız kolaylıkla kendini göste- rebilir. Tam bir tahlilinize imkân ver- mek üzere R.D. 281 e yazdığım tarzda tekrar müracaat ediniz. —530m Eyüp. E.P, 618; Genç olduğunuz muhakkak, Yaşınız 1$den fazla — değildir. 1 inciteşrin ile ikinteşrin arasında zevk ve düşünce far kanız göze çarpıyor, —maamalfih bu fark daha evvelden başlamış ve ikinci- teşrinde bariz bir şekil almıştır. Maa> mafih 1 inciteşrin veya bundan biraz dah aevvelbe kuvvetli bir tesir altında kaldığınız muhakkaktır. Zekânıza iti- madımnız vardır. Kendinizi göstermek ve beğendirmek göze çarpan arzularınız. dandır. Cesur — tanınmak da bu arada yer almaktadır. Sizde tam ve doğru bir tahlil için R.P.281 e yazdığım tarzda kareket ediniz. beskdiğa TUĞ ALAHKIZ DÖ POMPADUR ——— ——— --—-— MARKIZ DÖ FOMPADUR isterseniz atın.. Matmazel Maryon eiz de yonuma gelin. Bu andan itibaren, dışarıya atılan şeyi istihlâf edeceksi- niz.. “Dışarıya atılan şey,, den maksat, ölünün cesediydi. , Kontun, matmazel Maryon diye hi- fap cttiği, lüks düşkünü zavallı — kız, gehresi sapsarı kesilmiş olduğu hakle, ona doğru geldi, elinin tersiyle onun suratına bir şamar indirdikten sonra, dışarıya götürülen ölüyle beraber evi terketti. Dü Barri, bu yediği şamarın mâünası- ' hiçbir zaman anlamnadı. Dü Barrilerin muazzam servetini tüketmek için bir kaç sene kâfi geldi.. Bir sabah, kont, sefaletle karşı karşır Normandideki toprakları parça par- Ça satılmıştı; çiftlikleri satılmıştı; üç gatosu, gölleri ve ormanlariyle beraber satılmıştı. konağın birer servet olan mobilyeleri satılmıştı.. Her şey satıl- muş, yalnız isim kalmıştı! » — Mesele bütün çıplaklığiyle sırıttı. Sefalet veya intihar! İntihar etmek? Hayır! Ölmek iste- miyordu!.. Korktuğu için değil.. Fakat enün bütün hayatı olan zevklerden ay- rılmak düşüncesi ona tahammülsüz gö- Tünüyordu.. Sefalet? Bu da hayır! Mademki bu Ma, zevklerden mahrum kalmak — de- sadece çu emri verdi: - Gidip bana mösyö Jak'ı çağır.. Kim olduğunu biliyorsun, değli mi? Fuar sokağındaki adam.. Bir saât sonra, bu mütevazi ismi ta- şıyan adam, gülere'ç dü Barrinin — bu- lunduğu salona girdi. Bu, orta boylu, zayıf, ismi kadar el- Wseleri de mütevari bir adamdı; yi- rürken, âdeta kayıyordu: a Nazarları, bir anda, yüz muhtelif eş- ; düz ve ahenksiz'bir sesle konuşuyor ve bir kelimeyi, diğe- rinden asla yüksek sesle telâffuz etmi- yordu; hareketlerinde ne mübalâğalı bir alçak gönüllülük, ne de gurur vare dı; tam münasiyle mütevazi bir adam hissi uyandırıyordu . Fakat ona büyük bir dikkatle bakı- haca, hareketlerinde zarafet ve bazan bâkim ve ani jestler ile gözlerinde de arasıra gür'atle parlayıp sönen kıvıl- cımlar farkedilebilirdi. Bu adam hakkında hiç bir şey bilin- miyordu. Sadece, Ruayal meydanı ya- mımda, Fuar sokağında, kendisine ait olan küçük bir evde ikamet ettiği ve fokir olduğu malümdü, Jak gülümsiyerek içeriye girince, dü Barri, onu hemen kargılayarak - şöyle dedi: — Mösyö Jak, siz üç defa bana gel- miştiniz: Bir sene evvel, altı ay evvel ve üç ay evvel., Ve her delasında ba- ma ayni şeyi tekrarladınız: “Servetinizi tamamiyle tükettiğiniz gün, beni çağı- rın, sizi kurtaracağım.,, Servetimi tü- kettiğim gün gelmiştir, mösyö Jak ve gördüğünüz veçhile ben de sizi çağır- dim. — Hakikaten mi, tam mânasiyle ve- falete düştünüz, mösyö 18 kont? Dü Barri dişlerini gıcırdatarak cevap verdi: K — Tamamiyle, mösyö Jak! Artık, hiç bir şeyim yok.. — Bu derece mi, mösyö l8 kont?. — Bütün çekmeleri ve kasaları ka- rıştırırsam, son uşağıma borçlu — oldu- ğun aylığın yarısını bella! bulabilirim. — Pekâlk.. Şu halde, konuşabiliriz, mösyö 18 kont.. — Konuşalım, mösyö Jakt.. Böyle söylerken, kont, takallüs eden dudakları, sararmış çehresi ve yüzünün karma karışık ifadesiyle hakikaten kor- kunçtu. Fakat tebessümü ve sakin ha liyle mösyö Jak, belki daha korkunçtu. A zaman müsyö Jak “konaştı., Uzun müddet, alçak sesiyle, bir şey- ler söyledi.. Kont kızarıyor, sararıyor, bazan da şiddetle başını sallıyordu. Fakat mösyö Jak tatlı bir inat, sakin bir israrla tekrar hücuma geç'yordu. Akaşm oluyozdu ve mösyö Jak ce- hinden bir kâğıt çıkârdı, masatın Üze- rine koydu ve, birdenbire, sert, soğuk ve hâkim bir hal alan sesiyle sordu: — İmzalayacak mısınız?. Kont, etrafına dehşet dolu bir nazar atfetti, Şüphesiz bu anda, eski zaman efsanelerinde iblisle mukavele imzala- yan cehennemlik önsanların duymuş o- lacakları isyanı, tereddüdü duydu. Fakot muhakkak ki, iblis onun için- deydi.. « Kiâğıdı imzaladı! , Mösyö Jak küğedı ağır ağır katlıya- rak çebine yerleştirdi.. Sonra, ciddi bir tavırla eğildi ve, evi sarmağa başlıyan — zulmetler içinde, sessizce kayboldu. . ; Bu andan itibaren, kont dü Barri hiç bir zaman para sıkıntısı çekgmedi; yani sarayda bulunacak ve mevkil içtimal- yesini Tâyıkiyle muhafara edecek ka- dar gelir temin etti. Fakat bu nisbeten değişmiş olan hayat tarzının ona güç geldiği ve beklemek hususunda büyük bir sabırsızlık gösterdiği halinden bes- belliydi. Neyi bekliyordu? Bunu ancak kendi- si söyliyebilirdi. Kendisiyle beraber de mösyö Jak: Şunu ilâve edelim ki tabiatı de gün- den güne ciddileşti ve sıksık, görünüşte hiç bir sebep yokken, birdenbire sara- Tarak ürpermeğe başladı. Kont cski konakta kaldi ve burada, Tşak olarak, yalnız odatısı ve atlariyle meşgul olan bir adam muhafara etti. Yalnız, kendisine apartıman vazifesi gören, köşkün #ol tarafındaki Üüç dört odayı döşetmişti; diğer >dalar ise toza - H ra Şövalye d'Assasla yaptığı düellodaii sonra dü Barri, kotit dö Sen — Jermeti . ubeh_ıı_ yaptıktan sonra da sarmıştı. Bunun üzerine dü Barri hiddetle —— | söylendi ; takta kalmak metbuüriyetindeyim, heti de serbest olmam için hayatımdan 46 kiz senesini feda edebileceğim bir af da.. Sen - Jermen gülümsedi: —Bir kaç saat sonra ayaktasını dedi. 4 — Olur şey değil!.. Doğru mu ılyl"| yorsunuz?, v — Hiç bir zaman yalan — söylemeirk azizim kont!.. Sonra ister misiniz #6 — bir şey söyliyeyim? Gidip gelebilmeni — zi ben de sizin kadar arzu ediyoruni Hayret etmeyin.. Bir düşncem var.. Bu okşamklar itibaren yürüyel üç gün sonra ata binebileceksiniz, Sit gün ıonrıdıyınnmudflıılullu". mıyacaksınız.. . — Bu tidden mükemmel! Ben $it B 4 ; | — İşte en aşağı sekiz gün için, ye* ' Kİ L diden merheminizin tesirini Bu başladım. Sirz ne mükemmel tf tabipsiniz?.. Sen - Jermen omuzlarını silkti? <— Bu merhemi ben tertip © dedi. Binatnaleyh bunün şerefi de b na “Glt değildir. Bu. merhem, 7 den harikulüde bir tabip olan "0*; İ damus'un ilâerdir. O, bunu, Katerli Mediçi'nin ricası üzerine tertip eeft bu zavallr Katerin, her zaman bif a darbesinden korkardı. Halbaki ef di kamayla ne güzel oynar veyl"" tırdı. Nostradeenus, bu merherti H; Ğ tam beş dene çalıştı ve bunun Kat'i ÜÜ terkibini bulduğu akşam, sevineitdir ağladı, ellerini semaya kaldırı ve- A ; K y k,