Hayranlıktan çılgın oldu;şunü — hla- sederok, hiddetli bir hareket yaptı. — Fakat her ne olursa olsun onları yakalamam lâzımdır. Diye mırıldandı: Bu anda, muhafızlarm, ellerinde tü- fekler olduğu halde, sıraya dizildikle- rini gördü. Gözlerini kaldırdı. Karga- şalığın tozları arasmdan, üzerinde kan İt cesetler, kırık dökük tahta ve demir ler bulunan ve muharebeden - sonraki kalelerin halini andıran kanlı merdi- veni gördü. Biraz daha yukarıda, iki coset daha vardı. Daha yukarıda yine bir ceset ve bir yaralı!. Bu korkunc hücumu hanci dev devir Misti? Burasmı bu hale, hangi —kuv- vet getirmisti?.. Ve hirdenbire, Ras- kas, onu en yukarkda, zarif bir ceh- revle ve bir ölüm gururile dimdik du- ran güzel vilendile rürdü ve onun va- nımda, sakin, muammalı ve dudakla- rında bir iatihfaf ifaflesi oluman An- nais.. Bu feci ve mehib sonun kahra- man kızı duruvordu. Esyolda olduğu sibi. biraz evvel hah çede olduğu gibi, kürük, camıs Raskas bütün vücudumun, sağvık bir ürnerisle titredisini duvdu. Tüfetler bu iki İn- sana döğrü nzanmteti. Raskas kalbinin dehset isinde carntığını hisaetti — ve konarmak istodiği çığlık gırtlağında boğuldu.. Sen Privak bağırdı: — Ateş! Birkaç dakikalık korkunc bir sülküt elraft sardı. Ölümün gerdiği siyah yavaş acıldı. Duman da- en Privak bir ölüm azabı ve dehset isinde beklivordu. Tranka- vel ve Annais meydanda yoklardı. Nerode Trankavel?. Antais nerede? Öldüler mi?. Hayır!. İste oradalar! Salonda, tam kanımım vanmda, avakta, dipdiri ve sapasağlam olarak.. Vuku- bulan hadisenin verdiği hevecan ve hayret irinde, Trankavel bin his doğu ran bir histen sarhoş, bir vaziyette DEFİNE Aı::ı.aıv;ıüesxu j A N BAYIM- Kİ vanceyâı KO 182 KARRAMAN RT> Annais ise, heyecanı belli eden ciddi bir çehreyle.. İkisi de bu harikulâde, bu görülmemiş mucizeden donakalmış bir halde. Ne olmuştu?. Annaist. Evet, o, alevlenen fitiller tüfeklerin yanma yaklaştığı anda, ateş emrinin verildiği saniyede takallüs et. miş olan kuvvetlerinin müthiş bir ham lesile ve hakikat dünyası haricine çıkan ruhunun cilemliğile Trankaveli kolla. tTında kaldırmış ve bir sıçrayışta salo- na atılmıştı.. Aşağıda, Sen Privakla muhafızlar, dumanın dağılmasmı - bekliyorlardı. Dışarıda, tenha sokakta, — zülmetler arasında kapıyı bekliyen beş altı mu- hafızdan baska kimse volktu. Sen Pri- vakm beklemesine sebehivet — veren &mil dırman değildi. O daha - zivade, Annalsi öki bulmak ihtimalinin verdi. Ki dehset ve hareketsizlik Isinde yeri. ne miklanmıstı. Waltası gibi — acılmış olan pözleri, sivah esrar nerdesine di- Pilmisti. Birkar dakika gonra duman dağrldı ve merdiven sahanlrör mevda. na ciktı. O zaman, Sön Privakm rAZ. sünü korkune bir nefes doldurdu. Ta- kallüs eden AwAabları dreartTvü gee arz. dirmadı. Fakat elile orasını İsaret et. H. Muhafızlar ilerlediler. Tam bu a. nada, birisi, bir vılderrm siüretila San Priyakın yanıma gelerk ona şöyle de- di: -« Gelin! Kaçrvor.. Bu Raskastı. Sen Priyak — sevinnle bağırdı. Kaçıyordu! Demek ki gağdi?. Raskasın omuzuna hafifçe vurarak sordu: — Nerede? — Bir kadmın orava atıld'?mı sör. düm.. Odur!. Beşta kim olabilir? Ko. rinyan onu takin etti. Yinhasiz Tren. kavel öldürüNince, 6 dü baelg merdi- venden inmiştir.. Gelin.. Gelsenize ca. nım!.. Son Privak, Rasbasın arkasmdan, ileri atıldr ve muhafızlar anları takip Te Yi AYAKLARIMI MAHCUPJ ETMEK y ON a D j PESİNDE 9.0 SK MarDamİZ RANAT BiR KOLTUK AlA RAK OTORACAK VE B AY HiİÇ BİR YERE KIMİ NNMIVA(%D;“ KAHRANMNAN KİZ 183 ettiler. Bütün bu gürüh koridora gir- di. Raskas mahzenin kapısımı açtı. Sen Priyak eğildi ve o zaman, kulağına ge- len bu sesi duydu: — Yakaladım!. Sen Priyak: — İleri! Diye emir verdi ve bağırdı: — Sıkı tutun, Korinyan!, Herkes mahzenin merdivenine atıl- dı. Raskastan başka herkes!. Son mü- hafızda merdivene girince, Raskas ka- piyı kapadı ve anahtarı iki defa çevir- di.. Sonra sahanlığa geldi. Merdivenin altında saçlarını yolmağa başladı. Fa- kat aynı zamanda süratle yukarıya çıktı, — Ah! Sefil! Ah! Hain.. Ah.. De- mek bunu ben.. Ben Raskas yaptım, öyle mi?, Ve şimdi yalnız başıma on- Berı nasıl yakalayacağım?. Ne yapa- Dea. Onları yalnız başıma yakalama- 8 teşebbüs edeceğim! Birdenbire, Trankavelle Anmaisin k ce1smnda bulunduğnu gördü ve hiç tereddüt etmeden: — Yol serbesttir, kaçın! Dedi, aynı zamanda, kendi kafasına Forinyanın takdir edebileceği müthiş bir vumruk indirdi. Trankavel sevincle ürnerdi — Yol serbest mi? Ya Sen Priyak? — Mahzende, matmazel dö Lespart yakalamakla meşenldür. Gürültüyü düvmuyor musunuz? Trankavel bir sev anlamadi. Fakat merdivenin sahanlığına atıldı. Evet! Yol serbestti!. Kılremı çekti ve heye- canlı bir sesle bağırdı: — Gelin! Annais, elinde kılrcile ilerledi. Tran kavel şefkatle Raskasa baktı ve şöyle dedi: — ÂArtık istikbalirizden emin ola- mazsınız. Benimle gelin. Size daha iyi bir istikbal hazırlarım. Raskas başmı sallayarak cevap ver- di: — Ben, kardinalin adamıyım. Dücllo Ustadı eliceyi selâmladı aşağıya indi. Annasis onu takip eti Her ikisine de öyle geldi ki, bu şeyl gayet tabif idi. Nasılsa vukubulacak*i ve çok pek çok zamandanberi, böyli yanyana bulunmaları lüzmmdı; KI dökük egyalar, kan lekeleri ve cesetld arasında iniyorlardı. Bir rüya yaşıyo lar gibiydiler, — Hey! Kosun! Arkadaşlar. Bu feryadı basan, büyük kapıda*i muhafızlardan biriydi. Altı muhatfi bir anda atıldılar, Trankavelle Annais bir hamlede kağa fırladılar. Evin methalindeti şale tarkları sahneyi hafifne aydınla"| tr: İki genç, vanyana, ellerinde kıliğ larile ve, etraflarında korkunç suürü' muhafızlarla, parlayan kılıcları. cadele başladı. Çelik şakırtıları arasfi da, muhafızların naraları duyulu du. Trankavel bütlüin kuvvetile dövÜ güyordu ve bu, eldden güzel oldu. P hevecanlı ilânr aşktan daha heyecâf' oldu. Çünkü, bir yıldırım sltratile bT birini takin eden bu darbeler, kent sin! değil fakat, Annalsi korumak İT indirilivordu. Trankavel birkac hü yara aldı, fakat bunu hissetmedi b" gördüğü, duyduğu, hissettiği yerif Sey. Annaise doğru uzanan darbe't di. Biran sonra müdafaadan bıktı. cum etmek istodi. : — Matmazel, dedi, madem ki esik muallimiyim bir muallim gibi & e Fet edevim. Ders almak ister misif' Bu benim için en büyük şeref, en ” zafer olacaktır. Annais sakin bir sesle cevap V di — FBizi din'iyorum! A — Şu halde bir adrm geri. KIliYİ ağıya, Kolunuzu iyice tonlaY'I Sakin ve biraz sert ses, muhaf'” “ın gürültüsünü bastırarak, ders