kekler arasında Anket ObDer Tayior bir Muhatazakârdır ADINLARIN hemen hepsi ken- dilezini erkeklere beğendirmek tüvalet yaparlar ve giyinirler. Sıri di zevkini tatmin için giyinen kadın Bibidir. Böyle olmasına rağmen er- rin nelerden — boşlandığını — bilen ni ona göre tanzim eden da- azdır, Amerikanın en meş- kadın ve ev mecmualarından biri bu ü düşünmüş, tanınmış ve #hunma. bir çok erkekler arasında bir Açarık onlardan kadınların ne şekil- tiyinmelerini tercih ettiklerini sor. . Alman cevaplar tasnif edilince * bit Heticeye vatılmıştıı Ürkekler, kadınların gözlerini kapat- N şapkaları seviyorlar, velor, kadi- 4 vaplara bayılıyorlar, Erkeklerin '* doksanı kadın şehirde siyah elbi. Sayfiyelerde ise açık renk elbise ile öti tercih ediyor. “Tkeğin hoşland gı çorap, teni gös- ince, mat ve açık renk çoraptır. h k gözüne en batan şey ayaktan T”". buruşuk duran ve dikişi tam bal- N ortasını takip edecek yerde sağa jliçan çoraptır. Bayanlar bilhassa “an sakınmalıdırlar. Çalışan bâyan. 3 büroda kollarına bir sürü bilerik Mları, etkeğin sinirine dokynan bir *'— Hiezlevokaklarda, burunsuz ayak> Marla, ayak parmakları meydanda Yan bayanlar, ne kadar güzel olur. olsun, erkeğin gözünden hemen .'yoxıır. Sanket erkeklerin kadın tuvaletiyle “ilardan daha fazla alâkadar oldu - A Ve ekseriya bu işi kadınlardan a. t anladıklarını göstermiştir. İ '“.h" mas bazı erkeklerin kadınla a nda neler düşündü | ** Taylör muhafazakârdır ! y “Ma yıldızı. Robert Aazıkârdır. h Stadınların giyinme hususunda if- Tütmelerini ve sadelikten uzaklaşa. Bkilde süslenmelerini hiç sevmemn, Taylör-iir Şalışan kadınların koyü renizli tler giymalerini pek beğeniyor, tacak Kadar kalabalık bir tarz- Pulnış baş tuvaletlerinden sıkıl: « tuyaletlerinin sade, fakat vü- İnhinalarını gösterecek kadar Kine İstiyor. Şapkalar için de d“?'—l üyor: Bana arkadaşlık eden kadının şap l:n“ yüzünü benden saklamama - S İ.P'i"n şapkasına değil , Ho bakarım !, Tız resimleri yapmakla tanın. tur ressam John Gatta da he- in çalışan Radınlarda en beğöndiği giyiniş tarzı Döyle - koyu venk ve başit elbiselerdir Eçkeğüi men hemen Robert Taylörle ayni fikir. de.. O da; — Ben konuşurken bir kadının şap- kasına değil gözlerine bakarım, diyor. La Gatta, sırtı açık tuvaletleri teşhir edilen sırt güzel olmak şartiyle pek be. O Bu şapka, kayşısın- da oturan — erkeğin kadının yüz. nü gör- Ymesine mâni olmu- yor.. Elbisenin ve göğsündeki — iğnenin Kadınların nasıl giyinmesini iIstiyorlar? rkekler kadın tuvaletile, ka- ınlardan daha fazla alâkadar Erkeklerin nelerden koşlandığını bilen ve giyinişini ona göre tanzim eden kadın pek azdır feyi sev dikelri kadar tülü de seviyorlar. İşte si- - Ete klerin uzunluklarına dikkat ediniz ğeniyor. Kadınları gehirde yüksek to- puklu, narin iskarpinlerle, kırlarda ka- lın spor ayakkabılarla görmek istiyor. Basit bir gerdanlık kadını pek güzelleştirir Amerikan radyosunun en tatlı sesli yıddızı Lowell Thomas da giydiğini, kendine yakıştırmasını bilen kadınlara karşı büyük bir meclübiyet duyduğunu söylüyor. O, kadınların saç tuvMletlerini daha bariz şekilde meydana koyan şap. ları seviyor, gündüz giyilecek esvapla- rın koyu renkil olmasını tercih ediyor. Kadınlara basit bir gerdanlığı pek ya- kıştıramıyor. Çok kalabalık veya göz kamaştırıcı olmamak şartiyle bilerik ve Kgöğüs iğnelerini de seviyor, Saten, ka. dife elbiselere, yüksek ökçeye, topuğa kadar inn gece tuvaletlerine bayılıyor. ışan kadınlar daba iyi giyiniyor Erkeklerin hemen hemen yüzde dok- sanı çalışın kadınları giyinme zevki iti- bariyle cv kadımlarından daha üstün bu. luyorlar, İş kadmın elbisesinin kat't, keskin, bir silüet meydana getirdiğini ve basit- liğine rağmen kadım vücudunu daha canlı olacak meydana çıkardığını iddia ediyorlar. Ankete cevap veren erkeklerin hepsi soba borusuna benziyen veya pek cicili bicili olan şapkalarla dehşetli alay edi- yorlar. Onları giyenleri çok gülünç bu. luyorlar. Yaradılış itibariyle kadınlardan daha pratik olan erkekler giyinmede her şey. den evvel bir mâna ve mantık arıyor- lar, Şehirde spor kılığiyle dolaşanları, sayfiyelerde ve kırlarda ipekliler, uzun etekler, narin iskarpinler giyenleri a. | çapkın Nita beni yıplıyorlar, Spor kıyafetinde de kadın- ların erkekleşecek kadar kaba şeyler giymelerini hiç istemiyorlar. Erkeklerin en hoşlandığı spor giy Balık sırtı, açık ren'cli kumaşlar, sveterler, fötr şapkalar v biribirine uyan parlak renk- ler! basitliğine dikkal e- diniz, Erkekler bilâistisna taftayı ve ince kadifs kumaşları en çok seviyorlar, An. kete cevap verenlerin yüzde altmışı ka- ı ._l IO'JI ! BUNSA yapesi d & SĞ a Holivud'da bir gece IV-Emil Yannings Ve Harri Baur Her ikisi de fitil gibi sarhoştu. Yıkılmamak için biribirlerine dayanıyorlardı Beni görünce durdül. » Vaktiyle film- le aramızda bir göz kat nedense tanıyamadı. geyler Anlamadı: Almanca söyledi, yine anlamadım. Bu sırada sü- ratle giden bir otomobil zınk diye yan: da durdu. Bir el beni şiddetle içe ti. Neye uğradığımı ” anlamadım. Ayni ) y İngilizce bir söyledi. üçel silâh atıldı Bir az kendime ge- ] lir gibi oldum. Ga- [ liba Amerikan İşi bir gangster hücu- muna uğramış ve- ya bir kaçırılma vak'asının — kahra- manı bulunuyordum. Ben bu kara dü- şüncelere dalmışken, — yanıbaşımda ilik bir temas ve gayet tatlı bir ses duydum: — Sakın korkmay'ın... Hiçbir felâket yok... Sizi iki hayduddan kurtardım... Bir de ne göreyim?... Nita Raya; Es- mer güzeli... Garson kız. kıyaletine gir- iş. Prostelâsının eteğini kaldırdı ve “G. Men”. teşkilâ- tınin alâmetini gös terdi... —- Hiç bir anlamadım, vall hi, dedim. Güldü ve hiç se- sini çıkarmadı. Otomobil dehşetli bir süratle gidiyor- du. Maazallah Maslak yolunda olsay - dık, şimdiye kadar en aşağı seksen kere parçalanırdık. — Peki ama, diye sördum, niçin beni bu iki artistle görüşmeye bırakmadınız? Yine ses yok. Birdenbire araba ya- vaşladı. ve durduk. Mavi bir düvarda beyaz ışıkla şu İki kelime yukardan a- şağı yazılmıştı: THE STAR - BAR Bir küçük delikten geçtik. Sevimli rehberim elimden tutmuş, beni dar ve dik bir merdiven- den — indiriyordu. Salona — geldiğimiz zaman — duraladım. Her taraf ışık ve duman — içindeydi. Masalar tıklım tık lhim, Ne tarafa bak- sam tanıdık birkaç simaya — raslıyor - dum. Hattâ bir az ilerde merhume Cin Harlu'yu yine mer hum Maks Linde - rin kolur $ı görün- ce epeyce şaştım. nedense a Ye: | ( ( DPDO - sb4 004.?0% A çıkamıyacakı mukadderdi. Nita Raya beni bir masay Baktım: Emil Yanings ve Harri Baur, Gayriühtiyart geriledim; fakat kolumdan sürüklü- yordu. Yüksek sesle: — İşte, size bir Türk gazetesinin kari- katür muhabiri olan Z. S. G. yi takdim getirdi. dınların saçlarına ya bir çiçek veya bir tarak — takmasını istiyor. —Ensesi açık esvaplar erkeklerin çok zev. kini okşuyor. Göğelin vasat derecede ve “V” şeklinde açık olmasmr tercih e. diyorlar. Entemnasyonal” şirketinin “I1I C, B. dö Mil” tayr ile imize ayak basmış- Mamulian için Muh« uğrulun bir tavsiyenamesini hâ. mildi. Garbo, Martlen ve Meyvestle gö- rüştü, Şimdi de sizlerle konuşmak arzus sundadır. Bu sefer biraz kızmıştım: — Demek beni takib ettiniz, bunları size ben söylemedim... Nitay Raya güldü: — Biz, “G. Men" ler her şeyi biliriz. Kaldı ki benim babam bir Hintli, annem Fransızdır. Binaenaleyh “Fakirizm" e müptelâyım, Şu anda sizin tasavvurları- nızı okumaktayım... Masalarına oturduk. Emil dedim ki: — Kuzum, beş dakika evvel ingilizce bir şeyler söylemiştiniz; hani Meyvestin evi önünde, ne diyordunuz?... Artist şaşkım şaşkın yüzüme bakıyor- du. Yine Nita izah etti. — O, demin rastladıklarınız Ralf ve beş numaralr yıldız düşmanı Konraddır. Bu iki haydud çok iyi makiyaj yaparlar ve meşhur artistleri taklid ederek herkesi dolandırırlar. Şu anda polisin elinde”bu- lunuyorlar. — Mademki, dedim, bu kadar şey bi- liyorsunuz, her halde şu müşkülü de an- cak siz izah edebilirsi: Biraz geriye bakar mısmız? Hah, orada kimler var?... Ölüler... değil mi?.. ! — Hayır, onlar Peterle Lidadırlar... — Yanlış, şu Cin Harluyu göstermek istedi: dedinı; Yaningse Ben yorum. Lida ve “Yıldız imali bürosu” na men- ab ettikçe ölü yıldızları r. “Yıldız imal büro- su” öyle bir teşekküldür ki, onun saye- sinde Holivud, meşhur yıldızlar ölse bile ususunda zerre kadar yecektir. Birazdan oraya da de onu — söylü Peter, supturlar ve tekrar canlı le beraber beş dakika evvel bazı dostla- rımızı ziyaret için radyo - foto ile geldik. Biraz evvel eski sevgilime Trasladım (bu, “Mavi melek” filminde âşık olduğu Marlerdi) yana yakıla bir gazeteciden şikâyet etti. Bu, herhalde sen olacaksın.. Peki, burada ne yapryorsun?.. (Devarmı 15 intide) Gelecek ropartaj Robet Taylör bi