24 Kasım 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 6

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ü ae ' a 14 a yaı yret bir yüzme rekoru Almanyada yapılan müsabakalarda Genç bir kız fevkalâde netieler elde Yuharda köşede Danimarkalı Radın Yyüzücü Hvegerdir. " * Aşağıda — İsveçli - Börg yüzerken Berlin, (Hususi muhabirimiz yazı- yoör) — Geçen pazar günü Magdeburg- da eski bir yüzme klübünün senei dev- riyesini tes'it maksadiyle beynelmilel bir yüzme yarışı tertip edildi. Bu ya- rışta evvelâ Heina ismindeki Alman yüzücü 200 metro kurbağalamada Fransız Cartonnet'e ait Avrupa reko- runu 2:38,9 dakikaya indirdi. Bugün- kü yarışa erkeklerden ecnebi olarak yalnız İsveçli ve maruf Arne Borg'un halefi genç Björn Borg iştirak etmiş- ti. Björn Borg 200 ve 400 metre ser- best müsabakalarına girerek her iki- sinde de çok nefis rekorlarla Alman şampiyonunu mağlüb etti. Bugün değil yalnız Avrupanın, bü- tün dünyanım en değerli yüzücülerin- Sonya Heninin Yeni partöneri olan tenisçi Amatör kalacak Nevyorktan verilen bir habere gö- re, meşhur Amerikalı tenis:i Gene Ma- konun sabık patinaj şampiyonu ve şim- diki sinema yıldızı Sonya Heni ile film çevireceği için profesyonel addedilece- ği yolundaki şayialar asılsızdır. : Gene Mako bu filmde, tenis oyna- mıyacağı için, tenis yüzünden para ka zatıdığı iddia edilemez, binaenaleyh, kendisi amatör sayılacaktır. F _./“'DN_— r b maylin Acatıl DURSÜr — yok, çok hizli vuruyor, canım yanı- york | | Ko | , | j / | ü | j | | | suyvum | l den biri olan Borg'un 200 metrodaki 2:13 ve 400 metroda 4:51 lik derece- leri çok güzeldir. 100 metro serbest yalnız Almanlar arasında cereyan ederek artık ihtiyar- lamakta olan, fakat buna rağmen hâ- lâ kimseyi önüne bırakmıyan Fischer tarafmdan 1:01 dakikada kazanıldı. Bu rekor ÂAvrupa için hicbir zaman şa yanı dikkat değildir. Şayanı dikkat olan rekor, kadmla- rın d00 metro rekorudur. 400 metre yarışmı Danimarkalı 16 yaşındaki ve bugün de spor âleminin yetiştirebile- ceği en büyük kabiliyet olan Ragnild Hveger 5:12,4 ile kazandı. Şunu söylemek kâfidir ki ayni gün- de erkekler arasındaki 400 metre ya- rışında, birinci gelen İsveçli Borg ve ikinci gelen Almanya şampiyonu Plath hariç, hiçbir yüzücü bu derece- yi elde edememiştir. Üçüncünün dere- cesi 5:15 dir ve Avrupanm tanmmış bir yüzücüsüdür. Gayet ufaktefek ve narin yapılı bir kız olan Danimarka- Imın bu gidişle 1940 olimpiyatlarında erkeklerle boy ölçüşen neticeler elde edeceği şüphesizdir. — Suat Erler Amerikalılar Ve Tokyo olimpiyatlari Amerikan olimpiyat komitesi, geçeri hafta yapmış olduğu bir toplantıda, ko- mite başkanlığına tekrar ve müttefi- kan Avery Brundage'yi intihap etmiş ve mühim bir karar vermiştir. Bu karar mucibince, Amerikalılar, 1940 olimpiyadına, 1936 daki Berlin o- limpiyadına iştirak ettiklerinden daha kalabalık ve kuvvetli bir şekilde gide- ceklerdir. Bu karar, — Berlin olimpiyatları esnasında olduğu gibi — Japonyanın Çine karşı yaptığı harp dolayısiyle A- merikalıların Tokyo olimpiyatlarına iş- tirak etmemeleri hususunda vaki olacak itirazları önlemek için verilmiştir. Dünya tenis şampiyonluğunu Tokyoda yapılan müsabakalar çok heyecanlı oldu 'Tokyodan verilen malümata göre, Osakada tertip edilen dünya tenis şam- piyonluğu maçı bu ayın 18 inde bitmiş ve bunu ÂAlman şampiyonu Fon Gram kazanmıştır. - Heukel'in, Japon şampi- yonu Gamagaşi tarafından yenilmesi ve fon Gram'ın da, yarım finalde Kura- mitsuya galip gelmesi üzerine Japon ve Alman şampiyonları finale kalmışlar- dır. Bu final maçı, görülmemiş bir kala- balık önünde icra edilmiş ve — gazete- lerin yazdıklarına göre — bir tenis ma- çında duyulabilecek en büyük bir he- yecan içinde cereyan etmiştir. Neticede Fon Gram 7-09, 6-4, 6-4, 6-4 galip gel miştir. Maamafih, Japonm şampiyonunun ©- sunu yalnız mütehassıslar değil, biz- zat Alman şampiyonunu da hayretler içinde bırakmıştır. ' Filhakika, Yamagaşinin kısa bir za- man içinde gösterdiği terakki, akıllara durgunluk veretek kadar büyüktür. Fon Gram, Japonun, Tokyo olim- piyatlarında ve belki ondan daha evvel fırsat bulduğu takdirde dünyanın en iyi teniscisini kolaylıkla yenebileceği hu- susunda asla tereddüt etmediğini söy- lemiştir. Musolininin oğlu bir arkadaşile beraber rekoru yaptı Roma, 22 (A.A.) — Bruno Müsoli- ni ile arkadaşı Bieso bin kilometrelik me safeyi S00, 1000 ve 2000 kilo yükle saatte 630 - 430 kilometre süratle ka- tetmek suretiyle tesis ettikleri beynel- milel sürat rekorunu gene kırmışlardır. Eski rekorları 618 - 423 ki lometre idi, Kayak Tokya, 22 (A.A.) — Japon kayak feedrasyonu, Çni — Japon anlaşmaz- lığına rağmen en mükemmel kayakçı larından dört kayakçıyı muhtelif mem- leketlerdeki müsabakalara iştirak — et- rar vermiıür_ Almanlarkazandı iki müsabaka yapmak üzere Bir Çek güreş takım! Dün şehrimize geldi llk karşılaşma yarın akşam Ferah tiyatrod? Dün şehrimize Çekoslovakyanın tanınmış güreşçilerinden müteşekkil bir takım gelmiştir. Dinaradi klübü ne mensup olan bu güreşçiler sekiz sporcu, iki idareciden müteşekkil- dir. Güneş klübünde misafir edile- cek pehlivanlardan beşi beynelmi- lel sporculardır. Bundan dolayı Çek federasyonu Dinaradi takımına tem sili! maç yapmak salâhiyetini de ver miştir. Bü müsaade üzerine, Türki- yeye gelmeden evvel, bu takım Ro- manyada Tamışvarda, Rumen millt takımile çarpışmış ve galip gelmiş- tir. Diğer üç şehirde yaptığı temsili müsabakalardan ise ancak bir tane- sinde 4-3 mağlüp olmuştur. İşte bu güreşçiler, yarın ve öbür- gün şehrimizde de iki müsabaka ya- pacaklardır. Birisi grekoromen diğe | ri de serbest güreş olarak yapılacak tır. İlk karşılaşma yarın akşam Fe- rah tiyatrosunda olacaktır. Çekoslovakyalı sporcular buradan derhal İskenderiyeye hareket ede- ceklerdir. CÇek güreşçilerine karşı çı karacağımız takımın, küçük Hüse- yin, Yaşar, Yusuf Aslan, Saim, bü- yük Mustafa, ve Mersinli Ahmetden mürekkep olacağı umulmaktadır. — Yusuf Aslan ve Büyük Mustafa » Bu haftaki lik maçları T. S. K. İstanbul bölgesi ajanlığından: y 28-11-937 pazar günü yapılatt lik maçları: pat- Taksim stadı: Saha komiseri ri Bütün. gar Güneş - Beykoz saat 13 hakell tutbol it Salâhaddin. gat Galatasaray - İstanbulspor B 14,45 hakem Basri Bütün. gah Yan hakemleri: Halit Özbay ve Tahsin. Şeref stadı: Saha komiseri N?flp' Bosut f # Ortaköy - Karagümrük saat 1?'#“ hakem Nuri Bosut. g$ Topkapı - Vefa saat 13 hakem zi Tezcan. ”9 Beşiktaş - Eyüp saat 14,45 hâ Adnan Akm. 193" Fenerbahçe stadı: Saha kom Feridun Kılıç. v Beylerbeyi - Sümer saat 1$ £ kem Burhan Atak, Fenerbahçe - Süleyman 14,45 hakem Feridun Kılıç. iye gast Yeni bir tayyare kendileri ' mek Üzere Avrupaya göndermiye ka:- | ALGOP N Madeni kutularda olduğundan t€I” kibi ve tesiri kaligen değişmez, SO0 algınlığına, nevraljiye, baş ve diş â rılarına senelerden beri tecrübe € uk - dit miş en tesirli ve emsalsiz ilâçtır. Her eczahanede bulunllrl: İsmine ve SAKALLİ ma kasına lü fen dikkat Haberin deniz ve mücera romanrı & Korsan 32 konvdHm cmf emfemfe mtö lizabet devrinin en büyük deniz kahramanı ami- ral Havkins'in kılrerdır. Ve eşsiz. denizcinin, İz- panyol kumandanının sakalını kestiği kılıçtır.! Bu büyük ve değerli hazineyi elinizden kaçırmak İstemiyeceğinizi sanıryorum. Bana yarın geminiz le denize çıkacağınızı söylemiştiniz, eğer beni de beraber alırsanız kanalın — karşı kıyısına Ply- mouth'a geçiveririz; size kahramanın — kılıcını gösteririm;. Lâkin kaptan Bilak, karşısındaki Yahuüdi- nin bu sözüne her vakitki gibi şaka ve alayla ce- vap vermedi; içinde öfke alevleri yanan gözler- le ona fena fena baktı. Ben olduğum yerden kap tanın, Martin Nalle vurmak İster gibi yumrukla- rını sıktığını gördüm. Kaptan kendisini toplayıp gözlü,, yüzü âdeta güzel bir ada bu hareketinden Vvazgeçti. Lâkin ben İngiliz dos tumun yerinde olsaydım, bana büyücek bir ger- vet de verseler kaptanın öyle bakışile karşılaş- mağı gözüme alamazdım. Kaptan sesini ince bir alay şivesi ile yumu- şatarak sordu: — Demek benim gemime binmek istiyorsun! Hey bana bak “dört gözlü,, ; bu antikacı ucuzca — bir yolculuk yapmak istiyor, sen ne dersin? Ba- zirgânı gemimize alalım mı? “Dört gözlü,, olduğu yerden doğruldu, san- ki içindeki uykuyu kaçırmak istiyor gibi göğsü- ne birkaç yumruk vurduktan sonra, — önündeki büyük demir bardağı dibine kadar boşalttı. Bir dakika kadar kaptana, Martin Halle baktı, dü- sündü; en sonra: ? — Pek İyi, gemiye alalrm.. Na olur, bekledi- Zi yolculuğu yapıversin! Dört gözlü bunu söylerken kaptana, tuhaf bir biçimde başını sallamış, kaptan da ona karşı rk vermişti. Benim düşünceme göre kaptan ile gemici biribirlerile anlaşmıstılar,. İvlandalr olduğu dilinden — anlaşılan “Dört mdr, gözlerinde h j l de gemicilerden hiç birinde görünmiy* ti ışığı farkediyorum sandım. temi Kaptan Minyatür ile zinciri ve kal Martin Halle: * nö — Biz bu gece yarısı kalkacağız; istersen gemiye gelebilirsin! Kai Dedf sonra küçük zenciye döndü: yorlaf"’. — Gel Siplinters, şunları al dsiıın--' W'd koy. Şimdi çocuklar yemeğe başllYîm şon" “ge Birkaç gemici kalkt;, bir daki he ,ıı:r's, odadati tabak tabak yemekler, çerelzo an“ıpııî başladı. Bunların Parisin meşhur MA | daki, otellerindeki en nefis yemek eâost“m gördüm, İşte tam bu sırada İngiliz de dürterek ayağa kalktı: z L dültpî&istaryBğîlak, izininizle artık " rp ruz. yarr . — Ne, Bizim gibi sayın bir EOSYOtedB._, gav;g: doyurmağa tenezzül etmiyor cocuklar, bu Yahudiler yemek larm ceplerini doldurunuz da sinler! Her yandan kahkahalar gemiciler yerlerinden fırladılar, yem hbize K& yükseldl gae kimi ıl

Bu sayıdan diğer sayfalar: