13 Kasım 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 11

c —a — Bulgar Çok sık kadınları şikâyetçi ! ilgan olan Bulgar erkekleri kadı azlarmış Bi bi Nn ruhunu anlam » şarkılarında, kendilerini seven fakat itirafa cesaret edemiyen mahcup delikanlılarla eğlenirler ha Va hir * ÖÖ b n YİTmi yaşı. Bulgar köylerinde “madan evle- 'yleymm kadar yeni evliler ba. Bu S&be beraber bir evde otururlardı. Tecağa Ple aileler kabile denilecek de- abalıktı.. âv Şimdi & Yavaş bu âdet terkolundu. Va'a k evlenen gençler kendi yu. B tercih ediyorlar. Ribi ;'a'—"le. bütün köylüler bir aile tir, a**"lar- Evleri biribirine bitişik- Ei.ı“edyma" müşterektir. Kimsenin ' efrîhmfli bir şeyi yoktur. Bütün Y ü bir odada, yanyana yatarlar. l B"' Soyunmazlar. Gecelik göm - bı'i—?i-e.;;î" kadımlarının hiç bilmediği Byyiça îîekhkleriuin altında da bir Yet :ğ: Yapmayı, çocuk doğurmayı ga Börme bulurlar, gizlemeye lüzum tiky ler. Ve hiç biri bunda utanacak, B k bir hal görmez. ııf.îığ"hr: kadın olsun, erkek olsun ah tuval, ADT uykudan kalkarlar. Sa- hpaı-ım._ *tlerini hep birden çeşmede bî"“ra tarlalarına gidreler.. Anneler, B::l;:m Sırtlarında taşırlar, İrkş ne“'mm yaya değil, öküz koşulu Üne pp Cttiği görüldü mü tembelli - Ma Emolunmamalıdır. Her halde &ç, bt alyama döğüracük bir kadın- neînneıîk' kadınları çalışmaktan men. İnim. ” Doğurduktan Üüç gün sonra, Rideş, — *Yavrusunu sırtlayarak tarlaya B i re,,iışl' kadınları, her işi şarkr söyli- Ütma, Parlar, Tarlada, yakıcı güneşin hüm_n Sarkı ile çalışırlar. Genç kızlar, iııg.,,,ı%_î-’“u Pencerenin önünlde gergef 6 *emıığî kızlar, bir çok şarkılarında, ıq%e;mi Seven, fakat itirafa cesaret Gç,.lq_ *n mahcup delikanlılarla alay e. Biky ekleri çok mahcup ve çok B Söndır. Kadınlara kendini sevdir - ç kalblerini teshir etmek içiri biraz u geldiğini bilmezler. lada uzaı- kızları ise pek oynaktır. Tar- Glem Yuyan nişanlısını öpmiye cesaret "i“er?ğî ::ikanhkı-la öyle bir eğle . ki, Ve Ulgar kızlarının en çok sevdikleri dikleqı Beceler hep bir ağızdan söyle - '& uh!"h- kırda bir ağacın gölgesin. Üyuzka O bir kızı tasvir eder: Kız “Biyor efn Rişanlısı geçiyor; bakryor, ba- Bmn,, “FAt şöyle bir saçlarını bile ok. Siîla; SEsaret edemiyor. Tnedi iğ— “îâînlı kızın bunu asla affet - Buj,.. “Ylemekle biter. Tün inîî;- kadmları Avrupa kadırları- Ğîlüîr “İiklerine, zarafetine malik de. &. n “da mecmuası nedir, bilmez. | Şe funla beraber, o kadar güzel | dikerler ki insan hayretten ken- u Yler , kendisine çorbacı — €dı verilen aile re. isi, bir patrik gibi hükmeder..,. Bu elbiseleri, blüzları işlemek için ba zan aylarca, senelerce çalışırlar, Erkekler; kadınları pek anlayamaz - lar. Onları zayıf, çılgın alddederler, Halbuki Bulgar kadınları çok müte. hamrnil, çalışkan ve çok sabırlıdır. Ha- va fena oldu mu çamurlu tarlada ge- çebilecek bir yol açmak için ayaklarma, altı kalım tahta veya meşin kaplı bir nevi ayakkabı geçirirler. Ve eve gelince hemen bunları atarlar yalınayak dolaşır. lar. « Ellerinden her işt gelir: Tarla sür- mek, çayır ve ekin biçmek, odun kes - mek, fal bakmak, gergef işlemek, her fırtgatta analarına, babalarına yardım ve muavenette bulunmak gibi. Buna rağmen, aile reisinin hükmü al. tırıladırlar, Ailenin en yaşlısı, tıpkı bir pattik gibi hükmeder. Kenldisine (Çor- bacı) Ünvanr verilir. Rivayete göre, es- ki devirlerde yalnız mühim kimselerin softada çorba içmeğe hakkı olurmuş! Alış, verişi çorbacı yapar; o alır, © verir, O satar. İşleri o dağrıtır. Çocukları, kızları, istediği zaman istediği kız ve erkekle o evlendirir. Ka. dınlar, ona danışmadan onldan müsaade almadan bir iş göremezler, bir kordelâ parçası bile satın alamazlar. Köy çorbacıları, köyün bütün umü- mt ve husust işlerini idare ederler. Kim se onlara itaatsizlik gösteremez. Bunlar muhafazakârdırlar, Yeni şeylerden kor karlar. Çocukların, analarına, babalarına mu habbetleri çoktur. Analarını taparcası. na severler, Ana ile evlât arasında bü - yük bir samimiyet vardır. Evlâtlar, hiç bir sırlarını onlarldan gizlemezler, Bir münakaşa çıktı mr, daima karılarını de- ğil, analarını haklı bulurlar, * Ş kalmıştır. Bunun sebebi sudur; Diş Doktor Necati Pakşi : Hastalarını hergün sabah 10 danfi akşam 19-za kadar Karaköy Tüneliğ meydanı Tersane caddesi başında No. E 1/2 de kabul eder. z Salı ve cuma günleri saat 14 den ğğl 18 ze kadar parasızdır. GARİLİRTEEMEEEEEEEMMDEZ DASEDETIDENEES ERERNEDMLİTARN KKYT LK . F DE TT EDANMZ KA Göz hekimi Dr.Murat RamiAydın Muayenehanesini Taksim.-Talimane Tarlabaşı Cad, URFA Apt. nına nakletmiştir. Tel: 41553 2azardan maada hergün: Öğleden sonra saat ikiden altıya kadar Sakuli inhidam! Karakış basmadan İspanyada harp, bir tarafın nihai zaferile Kara kış basmadan, İspanyadalki kanlı kavganın bittiğini görebilecek mıyiz? : #rankonun birkaç gün önce şu söz. leri söylediğini hatıriıyoruz: — İspanyollar, bir sabah, uykudan uyanınca harbin bittiğini ve nihai za. feri kazandığımızı hayretle öğrenmiş olacaklardır. Düşman cephesi (yani hükümet cephesi) şaküli bir ınhidam. la devrilip mahvolmıya mahkümdur. Şakuli ınh.dam... Acaba Frankonun dünvaya göstermek vaadinde bulun . duğu bu sürpriz nasıl bir şey olacak? Acaba asiler cephesinin kumandanı; “.— Düşman istihkâmları iskanıbil kâğıdından kuüleler gibi bir üfürükle devriliverecektir.,, Mi demek istiyor? Büyük Avrupa gazetelerinde, İspan. yadaki harb vaziyetini yakından tet. kik eden âskeri muharrirler bu sual. lere bir cevâb aramakla meşgüldür. ler. Bunlardan bilhassa ikisi, yani General Baratier ile Albert Mousset kış basmadan harbin bitmesi mümkün olabileceğini de bir ihtimal olarak ile. ri sürebilmektedirler, Filvaki ne bun. lar ve ne de diğer bitaraf müşahitier kestirim bir Söz söylememektedirler, yalnız iki tarafın vaziyetlerini en hur- da noktalara kadar tetkik ederek hü. kümet tarafınm çok zayıf olduğu ne. ticesine varmaktadırlar. O halde zayı. fm devrilip gitmesinden daha tabil ne olabilir? Bir harbten muzaffer çıka. bilmek için mutlaka kuvvetli olmak lâzım değil midir? İki tarafın iç ve dış sıyasa şartları, bugünkü stratejik vaziyetleri, silâh, | cephane, vasıta ve imkân bakımımdan yapılacak bir muhasebe hükümet cep. hesinin kuvvetsizliğini ve elim bir in. hizama mahküm bulunduğunu ihsas e. debilir. Bu nevi incelemelerde zekâ. nm ve kahramanlığın oynıyabileceği rollerin ehemmiyetini ve hâdiselerin, tesadüflerin hiç beklenilmedik bir an. da belirecek yardımlarını unutmamak lâzım gelirse de bu tesadüflerin Fran. koya da yardım edebileceğini ve Fran ko tarafınm da zekâdan ve kahraman. lıktan mahrum olmadığını kabul et - mek zarureti karşısmdam Albert Mousset'nin L'EBaprit inter. national adlı mecmuada neşrettiği mü him makalenin şu kısmı dikkatle o « kunmağa değer: “İsyanımn ilk günlerindenberi, yani Pertekiz hududundaki Badahos (Ba- dajos) kasabasınımn âsiler tarafından zautedildiği gündenberi Frankonun karargâhı harbin bütün seyrine hâ. kim olmuştur. Her taarruz, her hare. ket daima Franko ile arkadaşları ta. rafından yapılmış ve hükümet tarafı. nın bütün faaliyeti sağdan soldan ge. len taarruzlara mukabele etmekten, cephe tutmaktan, müdafaadan ibaret Hükümet cephesinin umumi? karar. gâhı, eli altında gibi gözüken bütün kuvvetleri istediği anda ve istediği şekilde tahrik etmek imkânından mah rumdur, Hükümet tarafı harb başladığı za. man Üç kuvvetin birleşmesinden te. rekküb ediyordu: 1 — Baskler. 2 — Katalanlar. 3 — Madride sadık kKalan Ispanya, Basklar, mahvoluncaya kadar, bü. yük bir fedakârlıkla çarpıştılar. Fa. kat Katalonlar mevcut bütün kuvvet. lerini hiçbir zaman hükümet karar. gâhmdan gelen emirlerle tahrik etme. diler. Katalonyanın faşist aleyhtarı oldü.” ğu mühakkaktır ama, Katalonya kuv. vetlerinin faşist kuvvetler karşısında canla başla harbettikleri görülmemiş. tir. Halbuki Frankonun eli altındaki bütün kuvvetler harbin başladığı gün. denberi verilen her emri başarmağa Yazan : çalışmışlardır. İşte Franko ilk büyük kudreti budür. Katalonya bugüne kadar kuvvetle. rini israf etmemek istemiştir. Bunda. ki maksat aşikârdır: kendisini müdafaa etmeye çalışacak. tır. Fakat tehlike Katalonya hudut. larmı zorlamıya başladığı gün bu buvvetlerin umulduğu derecede Kata. lonyaya faydalı olabileceklerini san. mak mümkün değildir. Zira, Katalon. ya kuvvetlerinin bir kısmı anarşist . sendikalistlerin tesiri altmdadır, bir kısmı da komünist ve sosyalist parti. lerinin. Bu iki temayülün biribiriyle hiç beklenmedik bir anda tekrar çarpış - mava başlamaları mühtemeldir. Zira bunların, Bilbaoyu Frankonün tehdit ettiği günlerde Barselon sokaklarında ne hanlı bir mücadeleye tutuştukları unutulmamıştır. Tayyare, top, silâh ve asker sayısı bakımından iki tarafm kuvvetlerini bi ribiriyle müsavi farzetsek bile bu fe. lâketli vaziyeti jile hükümet kuvvetle. rinit harbi kazanabileceğini sanmamı. za yine İmkân kalmaz. Halbuki Fran. koyt Almanya ve İtalyadan son gün. lerde birçok ağır bataryalar gönde. rikliği söylenmektedir.., J. Temps gazetesinin meşhur aske. Fi muharriri General Baratier de Frankoya gelen yeni ağır bataryalar- dan ehemmiyetle bahsetmektedir. Bu Fransız generali diyor ki: “Harbin bu kadar uzamış olmasının iki sebebi vardır: 1 — İki İki tarafm da tayyare ba. kımından çok kuvvetli olmaması. 2 — İki tarafın da topçu kuvveti bakımından çok zayıf olması. Madridin düşmemesinde en büyük âmil bu şehri kısmen muhasara etmiş | tarafımnın | olan Franko kuvvetlerinin büyük top- çu kuvvetlerine malik olmamasıdır. Yine Madridin muhasaradan tamamiy | le kurtulamamış olmasının biricik sebebi de yine kuvvetli bir topçuya sahip bulunmamasıdır. Franko birkaç kere elindeki bütün topçuyu bir yer- de teksif ederek hükümet cephesinde | bir gedik acmıya muvaffak olduysa da, cephesinin diğer tarafları topcu. suz kaldığı için hükümetçiler hemen o taraflardan sarktılar ve Franko ilk an- da elde ettiği muvaffakıyetlerden isti. * fade edemedi. İspanya harbi bugüne kadar az tay- yare, az tank, az topçu ve çok mitral. yözle devam etmiş olan bir harptir.İki tarafta da ağır ve hafif makineli tü. fenkler çoktur. Bu harbin seyrinde bu silâhların herbirinin kıymetleri | hakkında iyi kötü birer fikir elde et. mek mümkün olabildi, fakat topçu kuvvetinin tahrib kahiliyeti hakkın - daki eski kanaat daha temelli bir şekil aldı. Maamafih modern muharebede topçunun her şeyi halledebileceğini iddia etmek de mümkün değildir. Zi. bitebilir mi ? lerinin elde ettikleri bir muvaffakıye. tin ne kanlr bir facia ile nihayet bulduğu da — unutulma. metçileri 50 kilometre gerileten İtal. yan topları, elde kâfi miktarda tay. yare olmadığı için, hükümet tayyare. lerinin yürüyüş halinde bulunan İtal. yan gönüllülerinin birçoğunu Guada. laharada imha etmesine sebeb olmuş. tur. Fakat şimdi iki tarafım hava kuv- vetleri arasmda tam bir muvazene mevcuttur. Bunun için Franko tara. fında topçu kuvvetinin artması Mad. ridi korkutacak bir tehlikedir.,, General Baratier'nin söylediğini ka. bul etmek doğru olur. Çünkü evvelce hepsi şimdi Katalon ve İspanyol cep- heleri karşısına nakledilmiştir. ÂAyrı. ca Almanyadan da yeni toplar geldi. ği söyleniyor. Böyle bir topçu farkı ile Franko ordusunuün kazandığı tah. rip kabiliyeti Madrid için vahim neti. celer doğurabilir. » * & İki taraf kuvvetleri hakkmda tam bir rakam bulmak henüz kimseye müyesser olmamıştır. Hükümetçilerin bu müddet zarfmda yeni vasıtalar te. min etmemiş bulundukları da iddia e. dilemez. - Yalnız Frankonun Astüri ve Biskay dan tasarruf ettiği kuvvetlerle gerek Aragon ve gerek Madrid üzerinde es. kisinden daha BSert bir tazyik ya. pabileceğini kabul etmek lâzımdır. Franko bu kuvvetlerin yüz bin kişi olduğundan bahsetti. Acaba hükümet cephesi bu müddet arfında yeniden yüz bin gönüllü bulabildi mi? Hükümet tarafından henüz böyle bir haber gelmemiştir. Malüm olan bir cihet varsa o da, hükümetin Va. lâns'tan kalkıp Barselon'a gitmiş bu. lunmasıdır. Acaba bu hareket Valâns - Madrid yolunun yarın öbür gün âsiler tara. fımdan kesilebileceğine mi delâlet edi. Yyor? Böyle olursa, harbin devamı Madrid müdafii general Miyahanm ve emri altındaki kuvvetlerin kahramanlık ve tahammüllerine bağlıdır. Sadık DUMAN — Kongreye davet |Türkiye sanat mektepleri cemiyeti — baş. kanlığından: Birihnciteşrin pazartesi günü azamızınm ek. serisi gelmediğinden teşrinisaninin 14 üncil pazar günü saat 10 da Eminönü halkevinde kongre içtima edeceğinden azayı kiramım teş rifleri rica olunur., ra kuvvetli bir topcuya dayanarak Si. | guüenza mıntakasında İtalyan gönüllü. Satılık motosiklet Standart marka beş beygir kuvve- | tinde çok az kullanılmış bir motosiklet 350 liraya satılıktır. İstasbul Cağaloğlu yokuşunda 44/2 numarada Foto Âliye müracaat, D